Prof. Dr. Sinsi
|
Aç Gözlülük İnsanı Fakirleştirir
İnsan olarak çoğumuz, başkaları hakkında aç gözlünün birisidir ifadesini kullanır veya bu ifadeyi kullananları işitiriz Ancak aç gözlü olmanın ne demek olduğunu pek bilmeyiz Halbuki aç gözlü insan diye, dünya lezzetlerini haram yollardan aramaya, elde etmeye çalışan kimseye denir
Aç gözlülük, kötü huylardan, kalb hastalıklarından birisidir Aç gözlülüğe, Tamah yani doymazlık, çok istemek denmektedir Ayrıca insanı kibirlenmeye, ucuba yani yaptıklarını beğenmeye sürükleyen nafile ibadetler ve insana ölümü, ölümden sonraki ahiret hayatını unutturan mubahları yapmak, kullanmak da, aç gözlülük yani Tamah olarak bildirilmektedir
Aç gözlülüğün en kötüsü, insanlardan beklemek yani onların elindekine göz dikmektir Aç gözlülüğün zıddına, aksine, Tefviz denir Tefviz, helal ve faydalı şeyleri kazanmak için çalışmak ve bunlara kavuşmayı Allahü teâlâdan beklemek demektir
Şeytân, insana, riyâyı ihlâs olarak, aç gözlülüğü de tefviz yani faydalı, helal şeyleri kazanmak olarak gösterebilir ve bu şekilde insanı aldatmaya çalışır
Allahü teâlâ, herkesin kalbine bir melek vazifelendirmiştir Bu vazifeli melek, insanın kalbine iyi düşünceler getirir ki buna ilhâm denir Şeytân da, insanın kalbine kötü düşünceler getirir ki buna da, vesvese denir
Helal lokma yiyen, bedenini helal gıda ile besleyen bir kimse, ilhâm ile vesveseyi birbirinden ayırır Haram yiyen kimse ise, melekten gelen ilham ile şeytandan gelen vesveseyi birbirinden ayıramaz Zira Melek tarafından ilham edilenler, İslamiyet’e uygun olur Şeytanın verdiği vesvese ise, İslamiyet’ten ayrılmaya, uzaklaşmaya sebep olur Nitekim bir hadis-i şerifte; (Melekten gelen ilhâm, İslamiyet’e uygun olur Şeytandan gelen vesvese, İslamiyet’ten ayrılmaya sebep olur) buyurulmuştur
Melek tarafından ilhâm olunan şeyleri yapmalı, şeytanın vesvese ettiği şeyleri ise yapmamaya çalışmalı, bunun için gayret etmelidir
Şeytandan ayrı olarak, insanın nefsi de, kalbe kötü düşünceler getirir Nefsten gelen bu düşünce ve arzulara ise, Hevâ denir Melekten gelen ilhâm ile, şeytandan gelen vesvese, devâmlı olmaz Nefsin verdiği hevâ ise, devâmlıdır ve gittikçe artar Şeytandan gelen vesvese, dua ederek, Allahü teâlâyı hatırlayıp zikrederek azalır ve yok olur Nefsten gelen hevâ ise, ancak kuvvetli mücâhede ile azalır ve yok olur Şeytân, köpek gibidir Köpek kovalayınca kaçar ise de, başka taraftan yine gelir Nefs, kaplan gibidir Saldırması, ancak öldürmekle biter İnsan, şeytânın bir vesvesesine uymazsa, bundan vazgeçer Başka vesveseye başlar Nitekim bir hadis-i şerifte; (Şeytân, kalbe vesvese verir Allah’ın ismi zikredilince, söylenince kaçar Söylenmezse vesveselerine devâm eder) buyurulmuştur
Kalbe gelen hâtıranın cinsini, iyi mi, kötü mü olduğunu anlamak için, bunun İslamiyet’e uygun olup olmadığına bakılır
İnsanda bulunan Nefs-i emmâre, dâimâ zararlı şeyler ister Şeytân ise, çok hayırlı işe mani olmak için, az hayırlı olan şeyi de vesvese yapar Büyük günaha sürüklemek için, küçük hayır yapmayı da vesvese eder Şeytânın vesvesesi olan hayırlı iş, insana tatlı gelir ve acele ile yapmak ister Bunun için hadis-i şerifte; (Acele etmek, şeytandandır Fakat beş şey bundan müstesnadır: Kızını evlendirmek, borcunu ödemek, cenaze hizmetlerini çabuk yapmak, misafiri doyurmak, günah yapınca hemen tevbe etmek) buyurulmuştur
Nefse uyan kimse, hem nefsine hem de şeytanın vesvesesine tâbi olur Nefsin hevâsına ve şeytanın vesvesesine uymayan kimsenin, melekten gelen ilhâma uyması kolay olur
Demek ki nefs ve şeytan, insana kötü düşüncelerini vesvese ederek, insanı, kibir, ucub gibi yollarla helake sürükler ve insanı aç gözlü yapar Zira nefs, yaratılış itibariyle helal ve mubah olan şeylerle doymaz Çünkü onun gıdası haram ve mekruh olan şeylerdir Bu sebeple nefs, insanı haram işlemeye iter Haram işlemeye alışan bir kimse de, aç gözlü olur Böyle bir kimse, isteklerini, arzularını haram yollardan temin etmeye çalışır Haramlara dalan bir kimse ise, doymak bilmez Hiçbir ölçü tanımadan mal, mülk sahibi olmaya ve herkes tarafından bilinmeye, tanınmaya yani şöhret sahibi olmaya çalışır Bu iki afet ise, onu Cehenneme sürükler Bu sebeple Peygamber efendimiz; (İki aç kurt, bir koyun sürüsüne girdiği zaman, yaptıkları zarardan, mal ve şöhret hırsının, insana yapacağı zarar daha çoktur) buyurmuşlardır
Netice olarak hazret-i Ömer’in buyurduğu gibi; "Tamah yani aç gözlülük, fakirliktir Başkasının elindekine göz dikmemek ise zenginliktir İnsanların elindekine göz dikmeyen, onların zararından korunmuş olur "
alıntı
|