08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Tevazu Ve Müsamaha
Tevazu ve Müsamaha
Tevazu, bir haldir; insanın kendi içinde kendini yenmişliğinin ifadesi ve kibirden, çalımdan; gururdan vazgeçmenin adıdır Öyle ya, insanın caka yapmaya, çalım satmaya ne hakkı vardır? Ariye bir O elbise' ile çalım satılır mı? Allah, giydirdiği o ariye elbiseyi istediği zaman geri alabilir Eğer O bize, "Üzerinizde Bana ait olan şeyleri şöyle bir tarafa ayırın da, kendinize ait şeylerle Bana bir tekmil verin" dese, herhalde O'na gösterebilecek hiçbir şeyimiz kalmayacaktır Böyle bir soruya muhatap olsam, benim diyeceğim şudur: "Ya Rabbi, ben hiç oğlu hiçim O kadar ki, hiçliğimi bile Sana ait bir şeyle ifade ediyorum; çünkü bunu söyleyen ben, Sana aidim ve kendi adıma hiçim "
Tevazu, sürekli böyle bir idrak kuşağında yaşamanın bir diğer adıdır Eğer insan bu idrak seviyesine ulaşamamış ve bunu varlığının bir buudu haline getirememişse, o takdirde, yer yer boynunu mütevazı bir kimseymiş gibi bükmesi, riyakarlıktan öte bir ma'na ifade etmez
Müsamahaya gelince, o bir ahlaktır İnsan temrinat yapa yapa onu ruhunda ikinci bir fıtrat olarak geliştirebilir Mesela, insanın kendini sürekli kontrolü, küfür olmayan hususlar dışında, başkalarının hatalarını affetmesi ve kendi nefsine karşı bir savcı, başkalarına karşı ise bir avukat gibi davranması, evet işte bütün bunlar müsamahadır
Efendimiz (sav), zina ikrarı ile kendisini cezalandırması için başvuran Maiz'i dört defa geri çevirmiştir Biri, Halid'i şikayet için geldiğinde, tek kelime konuşturmamıştır Bu seviyede bir müsamahaya insan sürekli temrinat ile ulaşabilir ve onu bir ahlak haline getirebilir
Kısaca, tevazu ve müsamaha, Peygamberlere ait iki sıfattır Tevazuun zıddı kibir, çalım; müsamahanın zıddı ise yobazlık ve bağnazlıktır Günümüzde yobazlığın en şiddetlisi, küfür ve ilhad cephesinde görülmektedir Merhum Necip Fazıl, yobazlığı müslümanlara yamamak isteyenlere karşı tavır alır ve onu asıl sahiplerine iade ederek, "küfür yobazı" derdi (Fasıldan Fasıla 1, 32)
|
|
|