![]() |
Cehennem Halkının Ağlayışları |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Cehennem Halkının AğlayışlarıCEHENNEM HALKININ AĞLAYIŞLARI Şimdi de cehennem ehlinin cehenneme ilk atıldıkları vakit ağlayışlarını, feryâd-ü figanlarını, mahvolduk, işimiz bitti diye bağırışlarını düşün! Resûlullah (s ![]() ![]() “O gün cehennem yetmiş bin yularla ve her yularda da onu çeken yetmiş bin melekle beraber getirilir” [1] Enes’in (r ![]() ![]() ![]() “Cehennem ehline bir ağlama verilir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onların ağlamalarına, vahlanmalarına, feryad-ü figanlarına, “Vay başımıza gelenlere, mahvolduk, helâk olduk” demelerine izin verildiği sürece bir rahatlama hissederler, ancak buna da mâni olunur ![]() Muhammed b ![]() ![]() ![]() 1- Onlar derlerdi ki: “Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin ![]() ![]() Bunun üzerine Allah (c ![]() “Tek Allah’a ibadete çağrıldığınız zaman inkâr ederdiniz ![]() ![]() ![]() 2- Sonra onlar, “Ey rabbimiz! Yakın bir müddete kadar bize süre ver de senin davetine uyalım ve peygamberlerine tâbi olalım” [5] derler ![]() Allah Teâlâ onlara, “Daha önce sizin için bir zeval olmadığına (öldükten sonra diriltilmeyeceğinize) yemin etmemiş miydiniz?” [6] diye cevap verir ![]() 3- Cehennemlikler, “Rabbimiz! Bizi çıkar, (önce) yaptığımızın yerine iyi işler yapalım” [7] derler ![]() Allah (c ![]() ![]() ![]() 4- Onlar, “Rabbimiz! Azgınlığımız bizi aldattı; biz, sapıklar topluluğu idik ![]() ![]() ![]() Allah (c ![]() Cehennem ehli Allah’ın (c ![]() ![]() ![]() İmam Mâlik b ![]() “Zeyd b ![]() ![]() “Onlar yüz yıl sabrederler, yüz yıl sızlanırlar ![]() “Şimdi sızlansak da sabretsek de birdir, fark etmez ![]() ![]() Resûlullah (s ![]() ![]() “Kıyamet günü ölüm semiz bir koç sûretinde getirilir ve cennet ile cehennem arasında kesilir ![]() ![]() ![]() Hasan-ı Basrî (rah) der ki: “Cehennemden bin sene sonra bir adam kurtulacak; keşke o kimse ben olsam! [13] Hz ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İşte, kısaca bunlar, cehennem azabının sınıflarıdır ![]() ![]() Cehennem ehline en büyük ve en ağır gelen şeylerin başında, çektikleri azapla beraber kaçırdıkları cennet nimetlerinin içlerinde bıraktığı hasret, Allah’a kavuşamama ve onun rızasından mahrum kalmanın üzüntüsü vardır ![]() ![]() Sonra onlar keder ve üzüntü içinde, “Bu ne büyük bir hüsran ne büyük bir hasrettir ki, rabbimize isyan ederek nasıl kendimizi helâk ettik! Şu günleri sayılı olan dünyada, rabbimizin bize yüklediği mükellefiyetleri nasıl yapamadık! Biraz olsun sabretseydik şimdi o günler bitmiş ve âlemlerin rabbinin huzurunda olacak, O’nun rızasını ve hoşnutluğunu tadıyor olacaktık” derler ![]() Hakikaten bu, ne büyük bir pişmanlık ve ne büyük bir hasrettir ![]() ![]() ![]() Sonra onlar, eğer cennet nimetlerini görmeseler hasret ve hüsranları bu kadar büyük olmazdı ![]() ![]() ![]() ![]() “Kıyamet günü cehennemliklerden bazılarının cennete getirilmesi emredilir ![]() “Onları geri çevirin, çünkü onların bunlardan bir nasibi yoktur!” denilir ve gelmiş geçmiş hiçbir mahlûkatın tatmadığı, hissetmediği bir hüsranla geri dönerler ve: “Ey rabbimiz! Dostların için hazırladığın nimetleri ve mükâfatı göstermeden önce bizi cehenneme atsaydın, elbette bu bizim için daha hafif (bir azap) olurdu” derler ![]() “Ey isyankârlar! Ben de sizlere böyle bir azap çektirmeyi istedim ![]() ![]() Onlardan korktuğunuz ve sakındığınız kadar benden korkup sakınmadınız ![]() Onları gözünüzde büyüttüğünüz kadar beni büyük görmediniz ![]() İnsanlar için terk ettiklerinizi benim için terk etmediniz ![]() Şimdi, sizleri ebedî mükâfattan mahrum etmekle birlikte bu elem verici azapla cezalandırıyorum ![]() Ahmed b ![]() Hz ![]() ![]() ![]() Hz ![]() ![]() Ey zavallı! Şimdi otur da bu tehlikeleri ve felâketleri bir düşün! Şunu da bil ki, Allah Teâlâ cehennemi, onun bütün felâketlerini, oraya girecekleri artmayacak ve eksilmeyecek bir şekilde yaratmıştır ![]() ![]() “(Resûlüm!)Sen onları pişmanlık ve üzüntü günü hakkında uyar ![]() ![]() Yemin ederim ki, bu âyet-i kerime ile kıyamet gününe işaret edilmiştir ![]() ![]() Hakkında yazılmış ve verilmiş olan hükmü bilmemene rağmen gülüp oynaman, dünyanın yakıcı şehvetleriyle meşgul olman şaşılacak şey doğrusu! Şayet, nereye gideceğim, nereye varacağım, akıbetim ne olacak? diye sorarsan ve bilmek istersen, bunun bazı alâmetleri, hoşuna gidecek belirtileri ve umutlarını tasdik edecek emareleri vardır: O da senin, şöyle bir durumuna ve amellerine bakmandır ![]() ![]() ![]() Şayet, ne zaman bir hayır yapmak istesen önüne engeller çıkıyor ve seni o hayırdan uzaklaştırıyor ve bir kötülük yapmak istediğinde onun yolları sana kolaylaşıyorsa, bil ki verilen hüküm aleyhinedir ![]() ![]() Allah Teâlâ şöyle buyuruyor: “İyiler muhakkak cennette, kötüler de cehennemdedir ![]() Bu iki âyet-i kerimeye iyi bak; kendinin cennet ehlinden mi yoksa cehennem ehlinden mi olduğunu anlarsın ![]() Allah (c ![]() ![]() [1] Müslim, Cennet, 39; Tirmizî, Sıfatü Cehennem, 1; Hâkim, el-Müstedrek, 4/595 ![]() [2] İbn Mâce, Zühd, 38; Münzirî, et-Terğîb ve’t-Terhîb, nr ![]() ![]() ![]() [3] Gâfir 40/11 ![]() Birinci ölüm, dünya hayatının sonunda, ikinci ölüm ise kabirde ilk sorgulama yapıldıktan sonra meydana gelecektir ![]() ![]() [4] Gâfir 40/12 ![]() [5] İbrahim 14/44 ![]() [6] İbrahim 14/44 ![]() [7] Fâtır 35/37 ![]() [8] Fâtır 35/37 ![]() [9] Müminûn 23/106–107 ![]() [10] Müminûn 23/108 ![]() [11] İbrahim 14/21 ![]() [12] Buhârî, Tefsîr, 19; İbn Mâce, Zühd, 38; Ahmed b ![]() [13] Hasan-ı Basrî’nin bu sözü şöyle de rivayet edilmiştir: “Ey Rabbim! Eğer oraya günahlarım ve kusurlarım sebebiyle girmem gerekiyorsa, beni oradan kırk bin sene sonra (Yâ Hannân yâ Mennân diyerek) kurtulan kuldan eyle!” [14] İbn Kâni’, Mu’cemü’s-Sahâbe, nr ![]() ![]() ![]() ![]() [15] Meryem 19/39 ![]() [16] İnfitâr 82/13-14 ![]() |
![]() |
![]() |
|