Cennetlerin Sayısı

CENNETLERİN SAYISI


[color="#339966"]Resûlullah (sav), “Rabbinin huzurunda durmaktan korkan kimselere iki cennet vardır” âyetinin tefsirinde şöyle buyurmuştur:
“Gümüşten iki cennet vardır Kapları ve içinde bulunan diğer şeyleri de gümüştendir Altından iki cennet vardır Kapları ve içinde bulunan diğer eşyaları da hep altındandır Adn cennetinde, cennetliklerle rablerini görmeleri arasında Allah'ın veçhindeki Kibriya perdesinden (büyüklük perdesinden) başka bir şey yoktur" [color="#339966"]
Sonra cennetin kapılarını düşün! Zira onlar yapılan itaatler sayısıncadır Cehennem de böyledir Çünkü onun kapılarının sayısı da kulun yaptığı isyan ve günahlar nispetince çoğalır
Ebû Hüreyre’nin rivayet ettiği bir hadis-i şerifte Resûlullah (sav) şöyle buyururmuştur:
“Allah yolunda malından çifter çifter veren kimse cennetin bütün kapılarından çağırılır Cennetin sekiz kapısı vardır; namaz ehli olanlar namaz kapısından, oruç ehli olanlar oruç kapısından, sadaka ehli olanlar saraka kapısından, cihad ehli olanlar da cihad kapısından çağırılır”
Hadisi dinleyen Ebû Bekir (ra), “Vallahi hiç kimsenin şu veya bu kapıdan çağrılacak diye bir zorunluluğu yoktur (yani dilerse ve amel ederse hepsinden de çağrılabilir) Ey Allah’ın Resûlü! Bütün kapılardan çağrılacak bir var mıdır? diye sordu Resûlullah (sav), “Evet, senin onlardan biri olacağına ümidim var” buyurdular [color="#339966"]
Âsım b Zumre (rah) anlatıyor: Bir keresinde Ali (kv) cehennemden ve onun korkunç hallarinden bahsetti Onu öyle bir anlattı ki hepsini aklımda tutamadım Sonra, “Rablerine karşı gelmekten sakınanlar bölük bölük cennete sevk edilir” [color="#339966"] âyetini okudu ve şöyle dedi:
“Cennetlikler cennet kapılarından birine vardıklarında orada bir ağaç görürler Bu ağacın dibinden iki pınar akmaktadır Emrolundukları üzere onlardan birine vararak suyundan içerler ve içlerinde ne kadar sıkıntı ve keder varsa hepsi kaybolur Sonra diğer pınara varırlar ve temizlenirler Üzerlerinde cennet nimetlerinin esenlikleri görülmeye başlar Bundan sonra ebedîyen saçları uzamaz, değişmez ve tozlanmaz; sanki yıkanmış, taranmış ve yağlanmış gibi olur
Ardından cennet bekçilerinin yanlarına varırlar Bekçiler onlara,
[size="5"]“Selâm size! Tertemiz geldiniz Artık ebedî kalmak üzere girin buraya, derler”
Sonra vildanlar, dünya ehlinin yolculuktan gelen birini candan ve hasretle karşılaması gibi onları karşılarlar ve, “Size müjdeler olsun! Allah Teâlâ sizler için şöyle şöyle nimetler ve ihsanlar hazırladı” derler
Sonra bu vildanlardan (hizmetçilerden) biri cennetliklerden önce cennete giderek hurilerinin birinin yanına varır ve, “(Dünyadaki ismini zikrederek) falanca kişi geldi” der Huri, “Yoksa onu gördün mü?” diye heyecanla sorar Hizmetçi, “Evet gördüm, arkamdan geliyor, birazdan buraya ulaşır” der Huri sevincinden havalara uçar ve hemen kapının yanına varır Adam cennetteki meskenine varıp da temellerine şöyle bir baktığında, onların inci kayalıklarından yapıldığını, üstüne de her renkten; sarı, yeşil, kırmızı yakutlarla bezenmiş bir köşk inşa edildiğini görür Başını kaldırıp da çatısına doğru baktığında gözüne şimşek parıltısı gibi bir ışık gelir Eğer Allah (cc) ona dayanma gücü vermeseydi elbette evinin çatısının ışığından gözleri kör olurdu Başını indirdiğinde etrafında hanımlarını, âlette anlatıldığı gibi “Yükseltilmiş tahtları, konulmuş kadehleri, sıra sıra dizilmiş yastıkları, serilmiş halıları…” [color="#339966"] görür Sonra arkasına yaslanır ve:
“Hidayetiyle bizi (bu nimetlere) kavuşturan Allah’a hamdolsun! Allah bizi doğru yola iletmeseydi kendiliğimizden doğru yolu bulacak değildik” [url=http://wwwkonakderslericom/admin/editor/fckeditorhtml?InstanceName=bilgi&Toolbar=Defa ult#_ftn7] diye rabbine hamdeder
Sonra bir münadi şöyle seslenir:
—Yaşayacaksınız ve asla ölmeyeceksiniz, ebedîyen cennette kalıp hiçbir yere göç etmeyeceksiniz, hep sıhhatli olup asla hastalanmayacaksınız
Resûlullah (sav) buyurmuştur ki:
“Kıyamet günü cennet kapısının önüne gelirim ve açılmasını isterim Cennet bekçisi,
—Sen kimsin? diye sorar Ben,
—Muhammed’im, derim Cennet bekçisi,
[size="5"]—Zaten ben de bu kapıyı senden önce kimseye açmamakla emrolunmuştum, diye karşılık verir”


[color="#339966"] Rahmân 55/46

[color="#339966"] Buhârî, Tefsir, Rahmân 1, 2, Bedü'l-Halk 8, Tevhîd 24; Müslim, İmân, 180, (nr 296); Tirmizî, Cennet 3

[color="#339966"] Buhârî, Savm, 4; Müslim, Zekât, 85; Tirmizî, Menâkıb, 16; Mâlik, Muvatta, nr 156; Ahmed b Hanbel, el-Müsned, 2/268, 449

[color="#339966"] Zümer 39/73

[color="#339966"] Zümer 39/73

[color="#339966"] Gâşiye 88/13–16

[color="#339966"] A’raf 7/38

[color="#339966"] Müslim, İmân, 333; Ahmed b Hanbel, el-Müsned, 3/136; Beyhakî, Delâilü’n-Nübbüvve, 5/480; Beğavî, Şerhu’s-Sünnet, nr 4339 Bkz: Dârimî, Mukaddime, 50