Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
kıble, saati

Kıble Saati Nedir..

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kıble Saati Nedir..




Kabenin bulunduğu nokta, güneşin günlük deklinasyonundaki yeri ve bulunduğumuz nokta arasında olusan küresel üçgenin trigonometrik çözümünün zaman cinsinden ifadesidir Güneşin deklinasyonu değiştikçe kıble saatleri de günlük olarak değişmektedir

KIBLE SAATİ İLE KIBLE TAYİNİ

Yurtiçi takvimlerimizde namaz vakitlerinin son sütununda günlük olarak şehirlerimizin kıble saatleri bulunmaktadır

Kıble tesbiti yapacağımız gün takvimlerinizde bulunan kıble saatinde yeryüzüne dik duran cisimlerin gölgelerinin güneşe taraf olan uzantısı kıble yönünü göstermektedir O saatte yüzünü güneşe dönen kıbleye dönmüş olur

Kıble saatleri sadece adı geçen şehir için geçerlidir Namaz vakitlerinde uygulanan fark cetvel-leri kesinlikle kullanılmaz

Konuyu ülkemiz dışında düşündüğümüz zaman; kıblenin tespit edileceği yerin enlemi ve boylamı gereği ya yüzünü veya sırtını güneşe dönen kıbleye dönmüş olacağından bu konunun bu sütunda genel anlatımı, yanlış anlamalara ve hatalı uygulamalara sebep olacağından yurtdışı için talep edilen her şehire göre özel açıklamalar yapılmaktadır




Alıntı Yaparak Cevapla

Kıble Saati Nedir..

Eski 08-02-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Kıble Saati Nedir..





Kıble istikameti nasıl bulunur?
Nemâzı Kâ’beye karşı kılmakdır Kâ’be için kılmak değildir Kıble önce (Kudüs) idi Hicretden onyedi ay
sonra, Şa’bân ortasında salı günü öğle veyâ ikindi nemâzının üçüncü rek’atinde iken Kâ’beye dönülmesi emr olundu
Göz sinirlerinin çapraz istikameti arasındaki açıklık, Kâ’beye rastlarsa, Hanefî ve Mâlikî mezheblerinde nemâz sahîh
olur Bu zâviye takrîben 45 derecedir İstanbulun kıble istikameti, cenûbdan yirmidokuz derecelik bir zâviye [açı]
kadar şarkdadır Bu açıya (Kıble zâviyesi) denir Harîta üzerinde bir şehr ile, Mekke şehri arasında çizilen doğruya

(Kıble hattı)
denir Bu hat, kıble istikametini gösterir Güneş bu hat üzerine gelince, (Kıble sâati) olur Bu hat ile bu
şehrden geçen tûl dâiresi arasındaki zâviyeye (Kıble açısı) denir Bir şehrin kıble istikameti, tûl ve arz derecelerine
tâbi’dir Şimâl nısf kürede, zevâl vaktinde, güneşin bulunduğu cihet yâhud mahallî zevâlî zemâna ayarlı bir sâat
makinesi üfkî olarak yüzü semâya doğru ve akrebi güneşe doğru tutulunca, akreb ile oniki rakamı arasındaki zâviyenin
orta hattı [açı ortayı], takrîben cenûbu gösterir Meyl-i şems ve ta’dîl-i zemân sıfıra ne kadar yakın ise netîce o kadar
hassas olur İstanbulun kıble istikameti iki yol ile bulunur: 1- Kıble açısı ile 2- Kıble sâati ile 1- İstanbuldan geçen tûl
dâiresinin istikâmetinden, ya’nî cenûb cihetinden Kıble açısı kadar şarkına dönülürse, Kıbleye dönülmüş olur K açısı
şöyle hesâb olunur: Mekke-i mükerremenin arz [enlem] derecesi a´ = yirmibir derece yirmialtı dakîka, Greenwich’den
tûl [boylam] derecesi t´ = otuzdokuz derece elli dakîkadır İstanbulun arzı a = 41 derece, tûlü t = 29 derece
olduğundan, arz derecelerinin farkı 19 derece 34 dakîka, tûl farkı f = 10 derece 50 dakîkadır İstanbulun takrîbî kıble
açısı K, (Ma’rifetnâme)deki hendesî îzâhdan istifâde edilerek:

İhtâr: İstanbulun Mekke-i mükerremeden tûl farkı f, 60° den küçük olduğu için, bu K, aşağıdaki kat’î
müsâvâtın verdiği netîceye yakındır Tûl farkı 120° den çok ise, Mekke-i mükerremenin Erd küresi merkezine göre
simetriği olan nokta (tûlü – 140,17°, arzı – 21,43°) için takrîbî düstûr ile K Kıble açısı hesâb edilir Netîcenin 180° den
farkı alınarak takrîbî kıble zâviyesi [açısı] bulunur
Ş, Şehrin şâkülünün küre-i semâyı kesdiği nokta, Z, zevâl noktası, AZ, Nısfünnehâr dâiresidir

Kürevî müsellesâtdan çıkarılan şu müsâvât kat’î kıble zâviyesini verir:

Burada a ve t, kıble açısı bulunacak yerin arz ve tûl dereceleridir a ekvatorun şimâlinde (+), cenûbunda (–) dir
t Londra (Greenwich)nın şarkında (+), garbın-da (–) alınır Bulunan K, o şehrden biri cenûba, diğeri kıbleye
müteveccih iki hat [kavs] arasındaki açıdır
Kıbleyi bulmak için, t´ = 39,83° kıble tûlü ile –140,17° tûlü’nden ibâret çemberin ikiye ayırdığı Erd küresinde,
cografî cenûbdan i’tibâren, kıblenin şarkında bulunan yerlerde garba, garbında bulunan yerlerde şarka, K açısı kadar
dönülür Bu düstûr ile bulunan K, garba dönülecek mahallerde (–), şarka dönülecek mahallerde (+) çıkmalıdır Hesâb
netîcesi bunun tersi çıkarsa, (+180°) veyâ (–180°) ilâve edilerek kıble açısı bulunur Meselâ, t=67°, a=25° olan
Karachi için CASIO hesâb makinesinde şu düğmelere basılır:
3983 – 67 = cos x 25 sin – 25 cos x 03925 = Min 3983 – 67 = sin ÷ MR = INV tan Kıble zâviyesi [açısı] –87°
27 dakîka bulunur
İstanbul için +28 derece 21 dakîka [kısacası 29°] bulunmakdadır Kat’î ve (takrîbî) olarak hesâb edilen ba’zı
K’lar aşağıdadır Son üç değer simetrik üsûl ile bulunmuşdur Münih: 50° (47°), Londra: 61° (52°), Basel: 56° (50°),
Frankfurt: 52° (47°), Tokyo: 113° (130°), New York: 122° (134°), Kumasi: 115° (125°)
2- İstanbulda, kıble sâati ile kıble istikâmeti şöyle bulunur: 170ci sahîfede sağdaki şeklde B noktası, CŞ kıble
hattının bir AB meyl dâiresini dik kesdiği noktadır ABŞ dik kürevî müsellesde, Napier müsâvâtına göre, cos (90-a) =
cotan i x cotan K dır Dâimâ tan A x cotan A=1 olduğu için, sin a = (1 / tan i) x (1 / tan K) dır Buradan tan i = 1 /(sin a
x tan K) olur Meselâ 2 şubat günü için Privileg hesâb makinasında E/C 1÷41 sin ÷ 2821° tan = arc tan
düğmelerine basınca, i=70,5 derece bulunur İstanbul için, dâimâ i=70,5 dir ABC dik kürevî müsellesinde de, cos
(i+H)= tan x cot d dir ABŞ müsellesinde, cos i= tan a x cot d olduğundan, cot d = cos i / tan a olup, cos (i+H)= tan
x cos i ÷ tan a olur E/C 1658 tan x 70,5 cos ÷ 41 tan=arc cos – 70,5 =÷15= düğmelerine
basınca, H fadl–ı dâir zemânı, ya’nî CZ kavsi için 1 sâ 45 dakîka bulunur Kedûsînin Rub’-ı dâire hâşiyesinde diyor
ki, (Ayârlanmış mürî, kıble hattına getirilince, haytın kavs-i irtifâ’da rastladığı derecenin temâmîsi, İstanbulda Kıble
sâatı vaktinin fadl-ı dâir derecesi olur 15’e bölünce, fadl-i dâir sâati olur) Fadl-ı dâir sâatini 12 den çıkarıp, tâdil-i
zemân ve tûl farkını hesâba katarak güneşin kıble hizâsında bulunduğu andaki (Kıble Vakti) veyâ (Kıble sâati)
hergün için, müşterek sâate göre hesâb edilir Misâlimizde 10 sâ 33 dak olur Ezânî zuhr vaktinden Fadl-ı dâir ve bir
Temkin çıkarılınca, ezânî Kıble sâati 5 sâ 6 dak olur Bu anda güneşe dönülürse kıbleye dönülmüş olur Kıble,
cenûbun şarkında ise, güneş de şarkda, ya’nî öğleden evvel olup, vakt düstûrundaki H nin (-) olması îcâb eder =
meyl-i şemsdir = a´ = 2143° olunca, güneş senede iki kerre tam Kâ’benin üstüne gelir Bu günlerde, bütün
dünyâda bu ânda (kıble sâati vaktinde), güneşe dönen kıbleye dönmüş olur
Ahmed Ziyâ Beğ, tûl ve arz derecelerini biraz büyük alıp, hesâbı logaritme cedveli ile yaparak, İstanbul için
yaklaşık K=29 derece bulmuşdur İstanbulda, Kandilli iskelesindeki câmi’ tekrâr yapılırken, mihrâbı bu düstûr ile
hesâb edilmişdir
Pusula (kıble nümâ) ile, cenûb cihetini bulup, bundan otuzbir derece şarka dönülürse, İstanbulda kıbleye
dönülmüş olur Fekat pusulanın ibresi magnetik kutubları göstermekdedir Bunlar ise erd küresinin ekseninin kutubları
değildir Magnetik kutubların yeri de zemânla değişmekdedir Altıyüz sene kadar bir zemânda, hakîkî kutublar
etrâfında bir devr yapmakdadır Bir şehrde pusula doğrultusu ile hakîkî kutub doğrultusu arasındaki zâviyeye (Sapma
açısı) denir Her yerin sapma açısı başkadır Şimâlden şarka (+) veyâ garba (–) doğru pusula ibresinin 30° sapdığı
meskün mahaller vardır Bir yerin sapma açısı da, her sene değişmekdedir O hâlde, bir yerde cihet, pusula ile
bulunursa, kıble açısına, sapma açısını eklemek veyâ çıkarmak lâzımdır İstanbulun sapma açısı takrîben + 3° dir
Bunun için, İstanbulda pusula ile anlaşılan cenûb cihetinden: 28° + 3° = 31° şarka dönünce, kıbleye dönülmüş olur
Cenûb ciheti, kutub yıldızı ile veyâ sâat ile yâhud yere çizilen (Nısf-ün-nehâr) hattı ile bulunursa, kıble açısına
sapma açısını eklemek lâzım olmaz İstanbulda cenûbdan 29 derece şarka dönülerek, kıble ciheti bulunur Bunun için
sâatımızı masa üzerine koyup, altı sayısı cenûba çevrilir Yelkovan beş üzerine getirilince, kıbleyi gösterir
Hastalık ve düşman, hırsız korkusu veyâ yanlış bulmak ile, kıbleden ayrılmak farz nemâzlarda da, câiz ise de,
vapurda, trende kıbleye dönmek şartdır
Müsâfir, vapurda ve trende, farz nemâza, kıbleye karşı durup, secde yeri yanına pusula koymalı Vapur ve tren
döndükce, kendisi kıbleye karşı dönmelidir Yâhud başka birisi, sağa sola döndürmelidir Nemâzda göğsü kıbleden
ayrılırsa, nemâzı bozulur Çünki, vapur, tren, ev gibidir Hayvan gibi değildir Otobüsde, trende, dalgalı denizde
kıbleye dönemiyenlerin, farz nemâzları câiz olmıyacağından, bunlar, yolda oldukları müddetçe şâfi’î mezhebini taklîd
ederek, öğle ile ikindiyi ve akşam ile yatsıyı cem’ edebilir Hanefî mezhebinde olan, yolda kıbleye dönemiyecek ise,
yola çıkdıkdan sonra, gündüz bir yerde durduğu zemân, öğle vaktinde öğleyi kılınca, hemen ikindiyi de
kılmalı, gece durulduğu zemân, yatsı vaktinde akşamı ve sonra yatsıyı bir arada kılmalı ve bu dört nemâza niyyet
ederken (Şâfi’î mezhebini taklîd ederek edâ ediyorum) diye niyyet etmelidir Şâfi’î ve mâlikî mezhebine göre, giriş ve
çıkış günlerinden başka üç günden ziyâde kalmağa niyyet etdiği bir yere girince, yâhud dört günden önce biteceğini
sandığı işi için gitdiği yerde onsekiz günden çok kalınca mukîm olur Buradan çıkınca, 80 kilometreye gitmeğe niyyet
etmedikçe, seferî olmaz (Fetâvâ-i fıkhiyye)de buyuruyor ki, (Seferde, ikindi ile cem’ ederek kılmak için, öğleyi
gecikdirse, öğle vakti çıkdıkdan sonra, mukîm olsa, önce öğle nemâzını kazâ eder Öğleyi kazâya bırakdığı için
günâha girmez) Dişinde kaplama veyâ dolgu olduğu için mâlikî veyâ şâfi’î mezhebini taklîd eden, üç günden çok ve
onbeş günden az kaldığı yerde, farzları kasr etmemeli, dört rek’at kılmalıdır Kasr ederse, iki rek’at kıldığı farzları
mâlikî ve şâfi’î mezhebine göre sahîh olmaz Dört rek’at kılarsa, hanefîde mekrûh olur ise de, sahîh olur Derisi,
yabancı kadına değince veyâ nemâzda abdesti bozulunca, mâlikî mezhebine göre, nemâzının sahîh olması da,
böyledir Bu kimsenin, seferî olarak kaldığı yerde, harac olmadan, nemâzlarını cem’ edemiyeceği 54 cü madde
sonunda bildirilmişdir
Ramezân-ı şerîfin başlamasını hesâb ile, takvîm ile önceden anlamak câiz olmaz ise de, kıbleyi hesâb ile, kutup
yıldızı [pusula] ile ve nemâz vaktlerini astronomik hesâblarla hâzırlanan takvîmden anlamak câizdir Çünki hesâb ve
âlet ile, temâm bulunmasa da, çok zan elde edilir Kıble ve nemâz vaktleri, fazla zan ile kabûl olur
Mihrâb bulunmıyan, hesâb, yıldız gibi şeylerle de anlaşılamıyan yerlerde, kıbleyi bilen, sâlih müslimânlara
sormak lâzımdır Kâfire, fâsıka ve çocuklara sorulmaz Kâfire, fâsıka, mu’âmelâtda inanılırsa da, diyânâtda [ya’nî
ibâdetlerde] inanılmaz Kıbleyi bilen kimseyi aramağa, lüzûm yokdur Kendisi araşdırır Karâr verdiği cihete doğru
kılar Sonradan, yanlış olduğunu anlarsa, nemâzı iâde etmez
[b]Kıble, Kâ’benin binâsı değildir, arsasıdır Ya’nî yerden Arşa kadar, o boşluk kıbledir Bunun için kuyu
dibinde, yüksek dağların tepesinde [tayyârede], bu cihete doğru kılınabilir [Hâcı olmak için de, Kâ’benin binâsına
değil, o arsaya gidilir Başka yerlere giden, hâcı olamaz]
İbni Hacer-i Mekkî hazretleri (Fetâvâ-i fıkhiyye)de buyuruyor ki, (Kâ’benin binâsını, şimdiki şeklinden
değişdirmek câiz değildir, harâmdır Bugünkü binâyı Haccâc yapmışdır Halîfe Hârûn-ür-Reşîd, bunu değişdirip,
Abdüllah ibni Zübeyrin yapdırdığı doğru şekli vermek istedikde, imâm-ı Mâlik “rahmetullahi teâlâ aleyh” mâni’ oldu
Şimdiden sonra, değişdiren olursa, fitne çıkmamak ve eski binâyı zedelememek şartı ile yapılan değişiklikleri yıkmak
vâcibdir Yoksa vâcib olmaz)
Hastalık sebebi, malın çalınmak tehlükesi ile veyâ gemide batmağa sebeb olursa veyâ yırtıcı hayvan, düşman
görmek tehlükesi varsa veyâ hayvânından inince, yardımcısız binemiyecek ise ve hayvânı kıbleye karşı durdurunca,
arkadaşlar beklemez ise, iki nemâzı cem’ eder Cem’ edemezse, farzı da gücü yetdiği tarafa doğru kılar ve iâde etmez
Çünki, bu özrlere kendisi sebeb olmamış, semâvî, ya’nî gayr-i ihtiyârî olmuşdur Kıble cihetini bilmiyen kimse,
mihrâba bakmadan, bilene sormadan, kendi araşdırmadan kılarsa, kıbleye rastlamış olsa bile, nemâzı kabûl olmaz
Fekat, rastlamış olduğunu, nemâzdan sonra öğrenirse kabûl olur Nemâz arasında öğrenirse kabûl olmaz Kıbleyi
araşdırıp da, karâr verdiği cihete kılmazsa, rastladığını anlasa bile, tekrâr kılması lâzım olur Bunun gibi, abdestsiz
olduğunu veyâ elbisesinin necs olduğunu veyâ vakt girmediğini sanarak kılan ve sonra bu zannının doğru olmadığını
anlıyan, tekrâr kılar
[Kıble cihetini anlamak için, güneş gören bir yere bir çubuk dikilir Yâhud, bir ipin ucuna anahtar, taş gibi
birşey bağlanıp sarkıtılır O günkü takvîm yaprağında yazılı (Kıble sâati) vaktinde, çubuğun, ipin gölgeleri, kıble
istikâmetini, güneşin bulunduğu yer de, kıble cihetini gösterir Güneş, gölgenin kıble tarafındadır]
Bu cedvelde tûl dereceleri 5'er derece ara ile cedvelin üstüne ve altına, arz dereceleri de 2'şer derece ara ile
cedvelin ortasına yukarıdan aşağıya doğru yazılmışdır Tûl derecelerinden altı çizili olanlar garbî (-), diğerleri şarkî (+)
dır Şimâl yarım küresinde bulunan mahaller için birinci ve ikinci sıradaki tûl dereceleri, cenûb yarım küresinde
bulunan mahaller için ise 3cü ve 4cü sıradaki tûl dereceleri kullanılır Kıble açısı aranılan mahallin tûl derecesinin
bulunduğu sütûn ile bu mahallin arz derecesinin bulunduğu satırın kesişdiği yerdeki rakam, bu mahallin kıble açısı
derecesidir Birinci ve dördüncü sıradaki tûl dereceleri için mahallin cenûbundan garbına, ikinci ve üçüncü sıradaki tûl
dereceleri için ise cenûbundan şarkına kıble açısı kadar dönülünce kıbleye dönülmüş olur Bu açılar güneş veyâ kutub
yıldızı ile anlaşılan coğrafi cenûb istikametinden olup, pusula ile ölçmelerde sapma açısını da hesâba katmak îcâb
eder




Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.