Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
dolu, hayat, ibretlerle

İbretlerle Dolu Bir Hayat

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İbretlerle Dolu Bir Hayat




İBRETLERLE DOLU BİR HAYAT
Hayat ve hayatın her bir parçası ibretlerle doludurHayatımız da ibretler mevcut olduğu gibi,her bir karesinde ve noktasında da o ibret nazarıyla baktığımızda görebiliriz
Âhiret her şeyin Fâş olduğu bir yerdirYani her şeyde birer ibret levhalarının bulunacağı bizzat gözle görülecek,akılla anlaşılacak ve kalb tarafından onaylanacaktır
Dünyada bu ibretlere nadiren rastlamamızdaki sebeb ise;kareleri ve taşları yerli yerine oturtamamamızdan kaynaklanmaktadır
Farkına varamamamızdaki bir diğer önemli sebeb de;Her faydamıza olan şeyden ders çıkarırken,zahiren zararımıza olan şeylerden bir fayda ve ders çıkarmamamızdan, çıkaramamamızdan veya çıkarmak istemememizden kaynaklanmaktadır
O halde o ince noktaları fikir merceğinden geçirerek bakmalı veya fikrimizi inceltmeliyiz
Hayat tesadüflerden uzak ibretlerle dolu,düşündürücü olaylar zincirinden oluşmaktadır
Hayatta hiçbir şeyde tesadüf yokturTesadüfe tesadüf edilmemektedirZira tesadüfte bir bilinçsizlik,hedefsizlik,gaye ve amaç gibi tasarruf ve tasarımların olmaması söz konusudurOysa sabah nasıl ki biz evden bir amaçla çıkmakta isek,aynı şekilde alemde her bir atom dahi o amaçla cereyan etmektedir
Zira birden ona kadarki sayıları rastgele attığımızda bu sayıların şaşırmadan peşpeşe gelme ihtimali katrilyonda bir ihtimal bile değilken,katrilyonlarca atom ve oluşumların bir ihtimalle peşpeşe gelmesini ne akıl kabul eder,ne de insanlıkla bağdaşır bir ihtimaldir
Kur’an-da da ifade edildiği gibi:”Umulur ki kerih ve çirkin gördüğünüz bir şeyde sizin için hayır,hayır ve hoş gördüğünüz bir şeyde de sizin bir şer ve kötülük vardır
Tıpkı Konyadaki yıkılan inşaatı daire karşılığı müteahhide veren yaşlı amcamız,kendisine düşen dairelerden memnunduBu memnuniyeti evli kızıyla da paylaşmak amacıyla bir dairesini de ona vermiştiAncak yıkımda o da vefat edenler arasında idi
Gerçeğin görülebilmesi için kaderin sır perdesinin aralanması gerekmektedir
Tıpkı hayatın her kesitinde görmemiz gereken şu vakıa gibi ki;
Süvarinin biri bir çeşmenin başında hem dinlenmek ve hem de atını dinlendirmek amacıyla konaklarTelaşından çaldığı bir kese altını oraya düşürürBir müddet sonra oraya gelen bir vatandaş çeşmenin başındaki kese altını alıp giderSüvari yolda altını çeşmenin orada düşürdüğünün farkına vararak geriye dönerAncak bu sefer çeşmenin başında başka birisi bulunmaktadırKeseyi onun aldığını düşünerek adamı zorlar ve tehditlerde bulunurBir sonuç alamayınca da tartışma sonucu adamı vurur ve kaçar
Bu ibretli olayı uzaktan seyretmekte olan bir diğer şahıs bu işin içindeki işi anlamak ve bu sırrı çözmek amacıyla araştırmaya koyulur
Ve sonuçta şu neticeye varır:Birinci adam ikinci adamın babasının kesesini çalmış,durumdan habersiz olan ikinci şahıs böylece babasının çalınan kesesini geri almıştır
Üçüncü yaşlı şahıs yıllar öncesinde süvarinin babasını öldürmüş ve kendisi de süvari tarafından öldürülmüştür
Ancak elbetteki kimse kimsenin günahını yüklenmez ve sorumlu da değildirAncak aralanan sır perdesinden bu dünyada bize yansıyan bu kadardan çıkarılan ibretler…
İşte hayatın kesitinden yansıyan birkaç misal:
Bayramın ikinci günü aile efradıyla oturmuş sohbet ediyorlardıZaten vakit de biraz geçtiği için birkaç saat sonra da yatacaklardı
Onlar böyle bir sohbet içerisinde iken hesapta olmayan bir telefon gelmiş,telefondaki komşusu ısrarla beş dakikalığına hemen gelmesini istiyorduKomşusunu kıramazdı ve kalktı beş dakikalığına da olsa komşusuna gittiKomşusunu memnun etmiş,gönlünü almış ve eve dönüyordu
Gördüğü durum ise gayet korkunçtuBeş dakika önce 36 dairelik 11 katlı bina karton gibi ve bir kağıt destesi gibi üst üste yığılmıştıEvde iki çocuğu ve kocası vardı
Telefonda adeta komşusu kendisine gelmesi için yalvarırken,şimdi de kendisi çevredekilere yalvarıyor,çocuklarını ve beyini kurtarmalarını istiyordu
Bina tuz gibi olmuş belki ancak en üst kattakiler kurtulabilirlerdi20’den fazla insan ölmüş,40’dan fazla kimse yaralanmıştıÜç tane yan yana aynı müteahhidin yaptığı bu ortadaki bina çökmüş,diğerleri şimdilik çökmemişti
Mukadderat gereği son anda gelen bir telefonla anne kurtulmuştu
3-Şubat-004’deki bu çökmede sevinemiyenlerden birisi de Yılmaz ailesi idiÇünki onlarda Kurban bayramlarını geçirmek üzere Cihanbeyli ilçesine gitmişlerdiEvde haberleri seyrederken kendi oturdukları binanın yerle bir olduğunu görmüş ancak komşularının akibetinden haber alamamışlardıBayramlarını yarıda keserek hastahanelere gidip komşularının akibetlerini öğrenme telaşına düşmüşlerdi
-İlk kurban kesmeye keçi ile başlamıştım2004 yılı kurbanında da bir keçi almıştımMalum olduğu üzere keçiler inat olduğundan baş edilmesi güç olurBizde de öyle oldu
Bayramın birinci günü kurbanı keseceğimiz yere bir çukur kazmış keçiyi de yanımızda bulundurmaktaydık
Gerçekten ibretli ve düşündürücü bir durumla karşılaşmıştıkÇünki o inatçı dediğimiz keçi kendi ayağıyla kazılan çukurun önüne gelmiş ve başını açılan çukura koyarak kurban edilmeyi beklemekteydi
Bazen insanın akılla anlayamadığını,o hayvanlar hisleriyle anlamaktaydılar
-Konyada çürük yapılma sonucu yıkılan bu binalardaki yaşananlar tam bir ibret levhaları halinde görülmekteydi:
157 saat sonra ölümle kucaklaşan Yasemin Herkesin ümidini kesip ayrılacağı bir sırada Ledi adlı bir köpeğin ısrarı ile dönüp tekrar baktıklarında kısık sesiyle su su diye bağırmaya çalışan anne ilk soru olarak 1,5 yaşındaki Bahar'ı sormak olmuştuOnların hayatta olduğunu öğrenmek kendisi için en büyük kurtuluş olmuş,hayat mücadelesi daha da artmıştı
Minik Bahar'ı ise babası son anda kurtarmıştı
-Hemşire yeni yapılan bu binaya yeni taşınmıştıGeliş macerası ise tam bir ibretliktiDaha önce Adapazarında görev yapmaktayken depremle karşılaşmış ve kurtulmuştuDenizliye gelmişlerdiOrada da şiddetli depremden kurtulmuş ve bu sefer dostları kendisine nereye giderse orada deprem olduğunu söyleyerek,bu sefer deprem olmayan bir yere gitmesini söylemişlerdiO da bu tavsiye üzerine Konyaya gelmiş ve bu binaya taşınmıştıGecede hastahanede nöbeti vardıVe nöbet için hastahaneye gitmekteydiKendisinden sonra ise bina yıkılmış ve buradan da sağ salim kurtulmuştuDevamı mı şu anda habersiziz…Hayatın her safhası zincirleme birbiriyle bağlantılıdır
Binada bir kutlama töreni yapılmaktaydıArkadaşlarından otuz kişi kadar gelmişlerdiDepremde beraber…
Bu binada çok zayiat verilmişti
Yine bu binada oturanlardan bir kısmıda bayram dolayısıyla memleketlerine gitmişlerdiDepremin olduğunu dışarıda öğrenmişlerdi
Bina yıkıldığında 18 kişi bayram münasebetiyle başka yerlerde bulunuyorlardıBayramda onların kurtulmaları için bir bahane olmuştuOnlarda ahirettekilerle değil de,buradakilerle bayram yapmışlardı
Umudunu yitirmeyenlerden biri olan 16 yaşındaki Muhammed'de 131 saat sonra kurtarılmış,hayata yeniden dönmüştüÜmitlerin ve umutların bittiği yerde hayata göz kırpılıyorduKurtarma görevlisi anlatıyor:"Çalışma sırasında plastik bir hortumun hareket ettiğini gördükO bölgeyi hemen boşalttıkTitiz bir çalışma ile hareket edip hortumun yanına yaklaştıkOrada bir delik gördümİçeriye baktığımda Muhammed'in gözlerini gördüm be (Ne yapıyorsun orada?) dedimÇok şaşırmıştım ve heyecanlıydım"
Muhammed'in ilk sözünün:"Ağabey beni kurtarın"olduğunu ifade eden kurtarıcı Çevikbaş,şöyle anlattı:"Muhammet,bize (daha önce beni kurtaracaktınız ama dönüp gittinizBen yukarıda kurtarma çalışmaları sırasında konuştuklarını duydumSonunda bir ışık görünce belki farkedersiniz diye yakınımda bulunan hortumu oynattım) dediŞu anda tarifi yapılamaz bir mutluluk yaşıyorum"
Muhammed şunları anlattı:"Sarsıntının başlamasıyla merdivenlerden aşağı koşmaya başladımBina çöktükten sonra umutsuzluğa kapılmamaya çalıştımYukarıda enkazda çalışanlar olduğunu duyuyordum(Nasıl olsa beni kurtarırlar)diye düşünerek kendimi rahatlatmaya çalıştımBulunduğum yerde cep telefonu aradım ama bulamadımAnnemin ve kardeşlerimin durumunu düşündüm"
"Hiç su içtin mi?"sorusuna karşılık"İçmedim,yemek de yemedimKaç gün orada kaldığımı bilmiyorum"diyorduOysa ümidini yitirmeden 6 gün kalmış ve bir o kadar daha da bu ümidle kalabilirdi
Oysa baba Ahmet Kalem çoktan oğlu Muhammed,Hasan ve eşi Havva için mezar bile hazırlamışlardı
11 kat 5 metrelik moloz haline gelmiştiBinanın yıkılacağı esnada bir ailede bulunan 5 kişi birbirine sarılarak bu dünyadan göçmeyi tercih etmişlerdi
Bazısı da buraya gelmeden gitmeyi tercih etmiştiFatma hanımın iki gün sonra dünyaya gelecek olan yavrusu da annesiyle beraber gidenler arasında idi
Cep telefonları en umulmadık anlarda bile insanın imdadına yetişiyor,hayatını kolaylaştırıyorduİşte cep telefonu burada da imdada yetişmiş,cepten abisine ulaşmıştı
Ekrem bey 175 metre karelik olan arsasına daire karşılığında vermiştiArtık kızı da bir ev sahibi olacaktıBundan dolayı da sevinçliydiEv bitmiş ve kendisine verilen arsa karşılığı daireyi 6 ay öncesinden kızına vermiştiKızı ve 2 torunu artık ev sahibi idilerAncak bu sevinç uzun sürmemiş,tüm ailede evle birlikte kaybolmuştu
Böylece;Muhammedin durumu ise tam bir ibret levhasıydıHer türlü kurtarma çalışması yapılmış ve aradan beş altı gün geçip artık ümitler kesilerek kimsenin kalmadığına kanaat getirilmiştiİşte böyle ümitsiz bir anda duyulan kısık bir ses ve esinti sonucu tekrar araştırma yapılarak Muhammed kurtarılmıştıBir kendisi sağ kalmıştı
Yaratılıp dünyaya gelişimizden,yaşayıp ölüşümüze kadar hayatın her bir satırında binlerce hikmet ve ibretlere şahit olmaktayızAncak bazen bakıyor görmüyor veya ibret ve ders almıyor veya çok çabuk unutup es geçiyoruz
HzHüseyin'in ifadesiyle;İnsanlar hep ölümü başkasına verir,kendinden uzak düşünürler
Harikalar diyarındayız…


25-05-2004
Mehmet ÖZÇELİK

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.