Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye > Kıssadan Hisse

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
alay, cezasi, etmenin

Alay Etmenin Cezâsi

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Alay Etmenin Cezâsi




Gavs-ül-Memdûh hazretleri, bir gün dergâhın önünde otururken Abdürrahîm Efendiyi huzûr-ı şerîflerine çağırdı Şam'a gidip gitmediğini sordu O da;
"Gitmedim efendim" deyince;
"Şu tarafa bak bakalım ne göreceksin?" buyurdu
İşâret ettiği yöne baktığında, yemyeşil bahçeleriyle, Şam'ın karşısında durduğunu hayretle gördü Şam'ı merakla seyrettiğini gören Gavs-ül-Memdûh;
"Abdürrahîm! Boşi köyü buradan uzakta mıdır görülebilir mi?" buyurunca, rüyâdan uyanır gibi Şam gözlerinden silindi ve hocasına;
"O köy buraya uzaktır, görünmez efendim" diye cevap verdi
Bunun üzerine;
"Doğu tarafına bak!" buyurdu
O anda küçük bir tepenin yamacında kurulmuş olan Boşi köyü gözünün önüne geldi O anda köyün bir kenarında, Gavs-ül-Memdûh'un talebelerinden birkaç tânesi oturmuş sohbet ediyorlardı Köy bekçisi de yanlarında sırt üstü uzanmış yatıyor, talebelerle alay ediyordu
Gavs-ül-Memdûh;
"Abdürrahîm! Bekçinin arkadaşlarınla alay ettiğini görüyor musun?" diye sordu
O da;
"Görüyorum efendim Eğer müsâade buyurursanız hemen hakkından geleyim" diye sordu
Hocasının hiç cevap vermemesinden cesâretlenerek ayağını hızla bekçiye doğru salladı Allahü teâlânın izniyle, ayağı bekçinin tam karnına isâbet etmiş ki, birden karnını tutmaya ve feryâd etmeye başladı Bir daha vuracaktı, fakat Gavs-ül-Memdûh;
"Yeter yâ Abdürrahîm!" buyurunca, durdu
Boşi köyü de gözünden kayboldu Hocasının bu kerâmetlerine hayran kalmıştı

Aradan on gün geçmişti Boşi köyünün bekçisi, yüzü sarılı bir hâlde Gavs-ül-Memdûh'un huzûruna çıkarıldı Ağzı sol kulağına kadar eğilmişti Eğilen taraf kırış kırış olmuş, diğer tarafı da davul zarı kadar gerginleşmişti Bu sebeple ne ağladığı ne güldüğü, ne de konuştuğu anlaşılıyordu Zor konuşabilen bekçi;
"Aman yâ Hocam! Allahü teâlâyı zikreden talebelerinle alay ederken, birisi şiddetle karnıma vurdu O anda bütün vücûdum hareketsiz kaldı Ağzım da bu hâle geldi Bundan böyle hatâmı anladım ve tövbe ettim Ne olur beni affediniz ve ağzımın eski hâle gelmesi için duâ ediniz" diyerek ağladı
Gavs-ül-Memdûh onun bu durumuna çok üzüldü Merhamet edip ellerini kaldırarak duâ etmeye başladı Sonra mübârek elini bekçinin yüzüne sürdü O anda bekçinin ağzı, Allahü teâlânın izniyle eski hâline geldi Kaynak:Evliyalar Ansiklopedisi, İhlas Yayınları

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.