Anmak Ve Anılmak |
|
|
#1 |
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Anmak Ve AnılmakAnmak ve Anılmak İsmail Seyidoğlu ANMAK, dünü bugüne taşımak, bugünü ya*rma bağlamaktır Anılmak, yıllar öncesinden gündemde yer almaktır Anmak, vefakarlı*ğın; anılmak, unutulmamanın alametidir Anmak dirilik, anılmak canlılıktır Halk diliyle söylersek, anılmak, "adın batmaması", "ocağın sönmemesi", "defterin dürülmemesi" demektir Bu anlamda anmak da, anılmak da güzeldir, nimettir, meziyettir![]() "Sonradan gelen milletler arasında İbra*him'in namını payidar kıldık İbrahim'e selam olsun Biz iyilik edenleri böylece mükafatlandırırız" (es-saffat, 108-109), ANILMAK, ayette belirtildiği gibi, ilahi ikram olunca, anmak görevdir An demişse Yaratan, anmamak mümkün değildir Ayette iki ger*çek belirmektedir: Anılmak için anılmaya değer bir iyilik ve hizmet![]() ![]() Anılmaya değenleri yad etmek![]() ![]() Çünkü, anılmak var hayırla, rahmetle, dua ile Anılmak var la'netle, ya da acı bir tebessümle, dudak büküşle![]() ![]() Anılmak var iyi bir namla, şan*la, imanla Anılmak var, ah'la, vah'la ya da kah*kahayla![]() ![]() Anılmak var melekcesine ![]() ![]() Anılmak var ibliscesine Anılmak var Adem gibi Hatırlanmak var şeytancasına Anılmak var Musa gibi Yad edilmek var Firavuncasına Ne güzel dile getirmiş Akif, şaircesine;"Ölen insan mıdır, ondan kalacak şey, eseri, Bir eşek göçtü mü, ondan da nihayet, semeri!" KİMİLERİ "mecburen" ya da "kerhen"; ki*mileri "ayıp olmasın" diye, kimileri "siyaseten", kimileri "parası hatırına", kimileri "ideolojik eylemdir" diye, kimileri de "gönül*den", "anılmaya değer" diye anılır ![]() Kimilerini belli kurum ya da kuruluşlar, kimilerini amatör ruhlular, kimilerini "aile vakıfla*rı", kimilerini de "Allah kulları" anar Yılların, hatta asırların andıkları da var Zaman zaman değil, sürekli dillerde dolaşanlar, anılanlar, fati*halarla dualarla ruhları şad olanlar var Az de*ğil, anıldığı halde fatihadan, duadan mahrum kalan zavallılar![]() ![]() ![]() Kimilerini büyük fakat samimiyetsiz kalabalık*lar, beton duvarlar, kimilerini de bir-iki "can" anmakta Göz yaşlarıyla anılanların yanında, davul zurna bandolarla tangolarla anılanlar da var Hem ne kadar![]() ![]() Kimileri anıldıkça büyür Kimileri hatırlandıkça çirkinleşir, küçülür Kimileri ananlara hedef gösterir, şereftir Kimileri de ananlara züldür, le*ke getirir![]() Anan var, anılan varsa, anma toplantıları bolsa, bu işin sanayii de kurulur Çelenkler, portreler, tabelalar, kartlar![]() Boyacılar, reklamcılar, Hancılar, yayıncılar, şakşakçılar![]() ortalığı burur![]() Anılmayı, resim, heykel, taş-toprak ve tablo*lardan bekleyen, her şeyi daha baştan kaybeder Yanlışa kurban gider Akif durumu ne güzel be*lirler![]() "Evet, bütün beşerin hakkıdır beka emeli; Fakat bu hakkı ne taştan, ne leşten istemeli!" Anılmak için hizmet yetmeli, anmak da gönül*den gelmeli Niceleri nicelerini hep andılar Anı*lanlar da belki gerçekten anıldıklarını sandılar Ama ne onlar ne de ötekiler ne anacak ne de anılacak insandılar![]() Gerçek anılmayı vahiy bildirdi Yüce yaratıcı "Anın beni, anayım sizi!" 'kalbler Allah'ı anmakla tatmine erer"di (el-Bakara, 152) ayetini indirdi Artık her şey açık-seçikti Mü'min için anılmak, Allah katında zikredilmekti Bu zirveye ulaşmak için, Allah'ı sürekli anmak gerekti ZatenALLAH katında herkesin yerinin ne oldu*ğu bir anlamda belliydi Çünkü ölçü, kişi*nin kendisi olarak belirlenmişti "Allah katında*ki yerini merak eden, Allah'ın kendi kalbindeki yerine dikkat etsin" denilmişti, isabet edilmişti![]() Anılmak, anmanın bedeliydi, mutlu neticesiydi Kişi Allah katında anılmayı hak etmişse eğer, adını bilmese dünya, ne kaybederdi?![]() ![]() Anmak da anılmak da işte şimdi güzeldi, nimetti, saadetti ![]() ![]() ![]() Ya Rab, andırma bize, seni yad etmeyeni! ![]() ![]() Ya Rab, unutma bizi, biz unutsak da seni! ![]() ![]() |
|
|
|