07-28-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mimar Sinan Hakkında Bilinmeyenler Nelerdir
Mimar Sinan Hakkında Bilinmeyenler
Mimar Sinan Hakkında saklı kalanlar

1 Olay:Birkaç yıl önce, Süleymaniye Camii’nin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı anlaşılmış Eğer çözüm üretilemezse, koca cami kısa bir zaman içinde yıkılacakmış Caminin tüm taşıyıcı yükü kemerlerindeymiş Bu kemerlerin ortalarında bulunan kilit taşları zamanla aşınmış
Ama elde yazılı bir proje olmadığı için nasıl değiştirileceği bilinmiyormuş Hemen Türkiye’nin en yetkin mühendis ve mimarlarından oluşan bir heyet oluşturulmuş Ortaya bir sürü fikir atılmış
Her kafadan bir ses çıkmış ama sonuç alınamamış Tartışmalar sürerken caminin içinde büyük bir karmaşa sürüyormuş Ülkenin çeşitli bilim kuruluşlarından bir sürü mimar, mühendis kemerleri inceliyormuş
Bu adamlardan biri ortalarda dolanırken, kazara, gizli bir bölme bulmuş Bölmede, üzerinde eski yazı olan bir not varmış ,Uzmanlara inceletilen kağıdın orijinal olduğu belgelenmiş
Bu kağıt parçası bizzat Mimar Sinan’ın imzasını taşıyan bir mektupmuş Mektupta yazılanlar günümüz Türkçesine tercüme ettirilince ortaya söyle bir metin cıkmış
” Bu notu bulduğunuza göre kemerlerden birinin kilit taşı aşındı ve nasıl değiştirileceğini bilmiyorsunuz ” Koca Sinan, kademe kademe, kilit taşının nasıl değiştirileceğini anlatıyormuş
Bu oyuk içinde yer alan bir şişe ve şişe içindeki notta söyle bir şey yazıyormuş: ” Her kim bu tas eskidiğinde yenisiyle değiştirmek isterse eski taşın yerine takılacak
Yeni kilit taşının iki tarafından yağlı iple taşı bir taraftan sokup öteki taraftan çeksin ve sonra ipin dışarıda kalan kısımlarını kessin” Heyet Sinan’ın söylediklerini aynen yapmış
Süleymaniye camisi böylelikle kurtarılmış Bu mektup şu an Topkapı Sarayı’nda saklanıyormuş
2 olay:1950-60 arası bir tarihte inşaat mühendisi, mimar ve jeofizikçilerden oluşan bir Japon heyeti Türkiye’ye gelmiş Heyet İmar ve iskan Bakanlığı’ndan izin alarak ülkemizdeki tarihi yapıları incelemeye başlamış
Ayasofya’yı, Yerebatan Sarnıcını filan gezdikten sonra sıra Sinan’ in kalfalık eseri Süleymaniye Camisi’yle Sinan’ın öğrencisi Mimar Davut
Ağa’nın eseri Sultanahmet Camisi’ne gelmiş Japonlar bu camiler üzerinde günlerce inceleme yapmışlar Her geçen gün şaşkınlıkları daha da artıyormuş
Çünkü Japonlar daha ilk incelemede camilerin gevşek bir zemin üzerine inşa edildiğini anlamışlar Ama bunca yıl, bu camilerde bir çatlak dahi olmamasına akıl sır erdirememişler
Bunun üzerine Türkiye programının gerisini tamamen iptal edip, bu iki cami üzerine yoğunlaşmışlar Araştırmalarının sonucunda herhangi bir sarsıntı sırasında bu iki caminin sabitlenmediğini aksine yerinde oynayarak yıkılmaktan kurtulabildiği ortaya çıkmış Minareleri incelediklerinde ise dumurlara ikiye katlanmış
Minarelerin çok daha gelişmiş bir raylı sistem mekanizması üzerine oturtulduğunu ve her yöne yaklaşık 5 derece yatabildiğini görmüşler
Daha derin araştırma yapmak için Edirne’ye, Sinan’ın ustalık eseri Selimiye Camisi’ne gitmişler Oradaki olağanüstü sistemleri görünce iyice dumur olmuşlar
Selimiye’nin tüm sırlarını aylarını harcayarak çözmüşler Japonya’ya döndüklerinde ise Sinan’ın sırlarını uygulamaya sokarak şehirlerini Sinan’ın kullandığı sistemlerle kurup muazzam gökdelenler dikmişler Yani şu an gelişmiş ülkelerin gökdelen yapımında kullanıldıkları çoğu sistem, yüzyıllar önce Sinan’ın geliştirdiği mekanizmalarmış
3 Olay=Bir gün Selimiye Camii’ne girenler,kubbenin altında bir Japon’un ayaklarını kıbleye doğru uzatmış sırtüstü yattığını görmüşler Tabii hemen Japon’u, “Burası kutsal bir yer Bu şekilde yatmak bizim inançlarımıza göre saygısızlıktır
Lütfen oturun veya ayakta durun” diyerek uyarmışlar Ancak, Japon trans vaziyetteymiş,gözlerini kubbeden ayırmadan şöyle sayıklıyormuş;
”Bu imkansız Ben yılların mühendisiyim
Bu kubbe var olamaz Hayal görüyorum… Bu kubbenin orada o şekilde durması fizik ve matematik kurallarına aykırı
Bu imkansız, orada hiçbir şey yok,orada hiçbir şey yok ”
4 Olay=Selimiye camisisinin zemini gevşek toprakmış Bu nedenle minarelerinin yakın zamanda yıkılacağı fark edilmiş Uluslar arası bir grup bilim adamı toplanmışlar Nasıl kurtarırız bu tarihi minareleri diye kafa kafaya vermişler
Sonuçta en son teknoloji olan metal kelepçelerle minarelerin temellerini sabitlemenin en iyi çözüm olduğuna karar vermişler
Minarelerin temellerini açınca, koymayı düşündükleri kelepçelerin aynısıyla karsılaşmışlar Mimar Sinan bilmem kaç yüzyıl önce ayni şeyi düşünmüş meğerse… ?
5 Olay= Mimar Sinan’ın Selimiye Camii’nin kubbesini o genişliğe oturtmak için 13 bilinmeyenli bir denklemi matematiğin bilinen 4 ana işleminden farklı beşinci bir işlem yaratarak çözdüğü söylenir
Ayrıca minarelerin şerefelerine çıkanların yolda birbirlerini görmemeleri ise büyük bir bir dehanın ürünüdür Almanlar aynı sistemi meclislerinin önündeki dev kürede kullanmışlar
Mimar Sinan bu sistemi 2 metre çapındaki minarelere yüzyıllar önce monte edebilecek bir dehadır Almanların dehası ise, o çirkin metal yığınına Selimiye’den fazla turist çekebilmelerindedir
|
|
|