Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hakkıgıybet, keffareti, kul, zor

Keffareti Zor Bir Kul Hakkı:Gıybet...

Eski 07-28-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Keffareti Zor Bir Kul Hakkı:Gıybet...






Keffareti Zor Bir Kul Hakkı:Gıybet
İnsanların kendi aralarında hakkınızı helâl edin demesi ve bu şekilde karşılıklı helalleşme geçerli midir? Şayet bu kişi onun arkasından ileri geri konuşmuş (dedikodusunu yapmış) ve bunu ona söylemeden helâllik istemişse gerçekten helâlleşmiş olur mu? Ahirette bu helâllikler nasıl alınacak? Hesabı nasıl verilecek? Çağımızın hastalığı olan bu konuyu geniş bir şekilde anlatırsanız sevinirim

Kul hakkını çiğnemenin maddî olanı da, mânevî olanı da kaçınmamız ve sakınmamız gereken büyük günahlardandır Esasen maddî olup olmadığına bakılmaksızın, hepsi hak olarak değerlendirilmeli ve sakınmalıdır Paraya ve maddeye bağlı alacak-verecek ilişkilerinde meydana gelen kul hakkı maddî; gıybet, iftira, dedi-kodu, yalancı şahitlik gibi “tahkir ve hakaret”i konu alan kul hakkı mânevîdir

Başkasının size olan borcunda sizin iki türlü hakkınız söz konusu olabilir Bir, paranızın maddî değeri; iki, paranızı geciktirmesi sebebiyle uğradığınız mağduriyetin mânevî boyutu Başkasına olan hakkınızı helâl etmeniz, her ikisini kapsayabileceği gibi, yalnız birini de içine alabilir Bu sizin niyetinize bağlıdır Tasarruf ve inisiyatif sizin elinizdedir Eğer her ikisi hususta da hakkınızı helâl etmişseniz, Allah için, ona karşı hakkınızdan tamamen vazgeçmiş olursunuz Bu vazgeçiş Allah içindir ve artık Allah nezdinde o kişiyle sizin aranızda her hangi bir hak-hukuk meselesi, alacak-verecek dâvâsı kalmaz, çünkü sizin tarafınızdan iptal edilmiştir Yani Allah katındaki senetler, hak sahibi olarak sizin tarafınızdan yırtılmıştır

Bunun karşılığında, Allah’ın sırf fazl ve keremi ile size ikramı söz konusu olur Ki, bunu da o kişiden talep etmenize lüzum kalmaz Çünkü bunu Cenab-ı Hak merhametiyle lütfeder

Eğer hakkınızdan vazgeçmemişseniz, hakkınızı helâl etmemişsiniz demektir O kişinin size olan borcu devam eder Bu durumda borcunu ödeyebilmesi için ona verdiğiniz ilâve süre de kolaylık sayılır Yani her hâlükârda bu hadis-i şerifle müjdelenen kolaylığa ermek için, elinize hep fırsatlar geçer Şüphesiz bunu, alacaklı olduğunuz kişilerin ihtiyaç durumu ile sizin onları taşıyabilme gücünüz ve inisiyatifiniz belirleyecektir Sizin başkasına tanıdığınız kolaylık, dünyada, kabirde ve mahşerde Allah’ın rahmeti ve kolaylığı olarak size geri döner

Başkasına hakkını helâl eden kimse, buna karşılık gerek dünyada, gerek kabirde, gerekse Mahşerde Allah’tan öyle bedel alır ki, helâl ettiği o hak, Allah’ın sınırsız lütfu karşısında devede kulak kalır Peygamber Efendimiz’in (asm) şu müjdesi ne kadar latîftir: “Kim bir Müslüman’ın dünya sıkıntılarından bir sıkıntıyı giderip ona rahat nefes aldırırsa, Allah da ondan kıyâmet gününün sıkıntılarından birini gidererek rahat nefes aldırır Kim zorda kalmış muhtaca karşı kolaylık gösterirse, Allah da dünya ve âhirette ona kolaylık gösterir Kul kardeşinin yardımında olduğu müddetçe, Allah da kulun yardımındadır”1

Gıybet ve dedikodunun kefareti, Bediüzzaman Hazretlerine göre gıybet edilen kimseden helâllik almak ve Allah’tan af ve bağışlanma dilemektir Allah’tan af ve bağışlanma dilemek için şöyle denir: “Allahümme’ğfir lenâ ve limeniğtebnâhü” (Allah’ım bizi ve gıybet ettiğimiz kişiyi bağışla)2

Gıybet edilen kimseden helâllik almak kolay iş değildir şüphesiz Düz bir söylemle, “Ben seni gıybet ettim Fakat yanlış yaptığımı anladım, pişman oldum Özür dilerim Bana hakkını helâl et” denebilir Fakat burada bir inceliği unutmamak lâzım: Kimin ya da kimlerin yanında gıybet etmişse, tekrar onların yanına dönüp gıybet ettiği kimseye itibarı iâde edilmelidir Bu da gıybet edilen kimseye söylenirse, yani, “Seni falan kimselerin yanında gıybet ettim; ama sonradan yanlışımı anladım ve tekrar onların yanında yanlışımı düzelttim” gibi gıybet edilen kimsenin gönlünün hoş edileceği adımlar atılırsa, helâllik almak daha kolay olur

Gıybet edilen kimse neyi helâl ettiğini bilmeden hakkını helâl ettiğini söylerse, ona, hakkında gıybet ettiğini söylemek mümkün de olmamışsa; bu yanlışı, gıybeti dinleyen kimselerle düzeltmek ve bir daha asla gıybet etmemek şartıyla helâlleştiği umulabilir Fakat bu, tehlikeli bir oyundur Risklidir Tam bir helâlleşme olmaması ihtimali vardır

İyisi mi, hiç gıybet etmemeye dili alıştırmak ve gıybet yoluyla kişilerin hakkını ve hukukunu çiğnememeye azami dikkat etmektir

1- Riyâzu’s-Sâlihîn, 245
2- Mektubat, s 467

SELAM VE DUA İLE
alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.