Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cenaze, kılmak, namazı

Cenaze Namazı Kılmak

Eski 07-27-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Cenaze Namazı Kılmak






Cenaze namazı kılmak
CENAZE NAMAZI KILMAK
CENAZE NAMAZI KILMANIN, KABRE KADAR GİDEREK CENAZENİN MEZARA KONULMASINDA HAZIR BULUNMANIN İYİ, KADINLARIN CENAZEYE İŞTİRAK ETMELERİNİN İSE MEKRUH OLDUĞU

Hadisler
Cenaze uğurlanmasına dair hadisler 896 ve 897 numara ile daha önce geçti
931 Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kim bir cenazede, cenaze namazı kılınıncaya kadar bulunursa, bir kîrat, gömülünceye kadar kalırsa, iki kîrat sevap alır”
- İki kîrat ne kadardır? diye sordular Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem;
- “İki büyük dağ kadar!” cevabını verdi
Buhârî, Cenâiz 59; Müslim, Cenâiz 52, 53 Ayrıca bk Nesâî, Cenâiz 79; İbni Mâce, Cenâiz 34
Aşağıdaki hadis ile birlikte açıklanacaktır

932 Yine Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kim, sevâbına inanarak, karşılığını sadece Allah’tan bekleyerek bir müslüman cenazesi ile birlikte gider ve namazı kılınıp gömülünceye kadar beklerse, her biri Uhud dağı kadar olan iki kîrât sevapla döner Kim de cenaze namazını kılar, defnolunmadan önce ayrılırsa bir kîrât sevapla döner
Buhârî, İmân 35 Ayrıca bk Müslim, Cenâiz 56; İbni Mâce, Cenâiz 79

Açıklamalar
Hz Ebû Hüreyre’nin rivayet ettiği bu iki hadiste aynı mâna iki ayrı şekilde ifade edilmektedir Hem cenaze namazına iştirak eden hem de cenaze ile birlikte kabristana kadar gidip defnine katılan bir müslümanın her biri Uhud dağı kadar olan iki kîrat sevap alacağı müjdelenmektedir Sadece cenaze namazı kılanın ise bir kîrât sevap kazanacağı bildirilmektedir
Aslında küçük bir ağırlık birimi olan kîrat, bu iki hadiste bu gerçek anlamında değil, nasip, pay anlamında kullanılmış, miktarı da “iki büyük dağ” veya “her biri Uhud dağı büyüklüğünde” diye ifade buyurulmuştur Kîrât kelimesi bazı hadislerde gerçek anlamında, burada olduğu gibi bazı hadislerde de farklı bir ağırlığı ve büyüklüğü anlatmak üzere pay anlamında kullanılmıştır
“İki büyük dağ” veya “her biri Uhud dağı büyüklüğünde iki kîrat” tarifleri, cenâzeye iştirak edip cenaze namazı kılmak ve cenazenin arkasından kabre kadar gidip defnine katılmanın önemini belirtmek üzere dile getirilmiş iki temsilî açıklamadır Uhud dağının o günkü Medine toplumunca pek iyi bilinen bir dağ olması, onların konuya ait teşvik ve faziletin büyüklüğünü daha iyi anlamalarını sağlamıştır Esasen her yöre halkı, bir şeyin büyüklüğünü o yörede bulunan ve herkesin bildiği bir dağ veya tepe ile ifade etmek alışkanlığındadır Bu bir anlatım biçimidir Peygamber Efendimiz de bu anlatım usulünü kullanmış olmaktadır
Özellikle ikinci hadisteki anlatım tarzından anlaşılmaktadır ki, o gün cenâzeler, bugün bizim ülkemizin hemen hemen her yöresinde olduğu gibi cenaze namazı kılınmak üzere cami önüne getirilmiyor, genellikle doğrudan kabristana götürülüyor ve orada namazı kılınıp defnediliyordu Nâdiren mescide getiriliyor ve cenaze namazı kılındıktan sonra kabristana götürülüyordu Ayrıca o günkü şartlarda kabristanın mescide çok uzak olmadığı da dikkate alınırsa, sevabın gidilen mesafe ile değil, cenazeye iştirak etmekle ilgili olduğu anlaşılacaktır Bu iştirak işinin cenâze çıkan evden itibaren başladığı izlenimini veren ifadeler de bulunmaktadır Belki bu ifadeler, evinden alınıp doğrudan kabristana götürülen cenazeler hakkındadır
Günümüzde özellikle büyük yerleşim birimlerinde mezarlıkların şehrin dışında epeyce uzak yerlerde olması, cenaze ile beraber gitmenin, asıl ifadesiyle söylersek, cenaze teşyiinin bir hayli zahmeti ve zamanı gerektirdiği ortadadır İşte bu sebeple hadislerde bildirilen sevabın büyüklüğü günümüzde daha iyi anlaşılabilmektedir
Burada kaydedilmemekle beraber, Buhârî ve Müslim’de nakledildiğine göre, Hz Ebû Hüreyre’nin bu rivayeti Abdullah İbni Ömer tarafından bir araştırma ve soruşturmaya tabi tutulmuştur Olay şöyle cereyan etmiştir
Abdullah İbni Ömer, Sa’d İbni Ebû Vakkas’la birlikte otururlarken Habbâb İbni Eret gelmiş ve:
- Ey Abdullah! Baksana Ebû Hüreyre ne rivayet ediyor? diye bu iki kîrât hadisini nakletmişti Bunun üzerine İbni Ömer:
- Ebû Hüreyre de çok oldu, demiş ve Habbâb’ı, bu hadisi araştırmak için Hz Âişe’ye göndermiş; “Bunu ondan sor gel!” demiş; Habbab gidince yerden bir avuç çakıl taşı almış; sinirli bir şekilde taşları elinde evirip çevirmeye başlamıştı Bir müddet sonra Habbâb, Hz Aişe’nin “Ebû Hüreyre doğru söylüyor; ben de Resûlullah’ın öyle buyurduğunu duydum” dediği haberini getirince, elindeki taşları hırsla yere fırtlatarak;
- Desene biz çok kîrat kaçırdık! diye hayıflanmıştı
Hatta bu araştırma-soruşturma olayından haberdar olunca Ebû Hüreyre, Abdullah İbni Ömer’e gelmiş, bu defa birlikte Hz Âişe’ye gitmişler Hz Âişe’nin olumlu cevabı üzerine Ebû Hüreyre, İbni Ömer’e:
- Beni ne Ensar gibi kırda ağaç dikmek ne de Muhacirler gibi çarşıda pazarda alış-veriş yapmak Hz Peygamber’den alıkoydu Benim bütün işim gücüm Resûlullah’ın verdiği lokmayı yemek ve öğrettiğini bellemekti, demiştir
Abdullah İbni Ömer’in, Ebû Hüreyre hakkındaki sözü ve rivayet ettiği hadisi araştırma teşebbüsü, onun, din işine, sünnetin doğru olarak nakline, eğitim ve öğretimine ve yaşanmasına gösterdiği titizliğin bir ifadesidir Yoksa Hz Ebû Hüreyre’nin rivayetlerine şüphe ile baktığının belgesi değildir Nitekim araştırmanın sonunda, kendisinin o konudaki rivayetten haberi olmadığı ortaya çıkınca, “Desene, biz çok kîrâtı kaçırdık” diye hayıflanmıştır Bu aynı zamanda İbni Ömer’in, bir çok cenâzeye katılmamış olduğunu da göstermektedir
Hadislerden Öğrendiklerimiz
1 Müslüman kardeşinin cenazesine katılarak onun namazını kılmak ve onunla beraber kabre kadar gitmek, insana büyük sevap kazandırır
2 Sevap ve ecir gibi mânevî değerleri, bilinen maddî bir cisimle ifade etmek mümkündür
3 Cenazenin arkasından yürümek daha uygundur

933 Ümmü Atıyye radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:
Biz hanımlar cenazeye iştirak etmekten men edildik Fakat cenâze teşyii bize kesin olarak haram kılınmadı
Buhârî, Cenâiz 29, İ’tisam 27; Müslim, Cenâiz 34-35 Ayrıca bk Ebû Dâvûd, Cenâiz 40; İbni Mâce, Cenâiz 50
Açıklamalar
Cenâze teşyii, diğer bir ifadeyle ebediyet yolcusunun uğurlanması konusunda müslüman hanımların, erkeklerden farklı bir durumları vardır Yukarıdaki iki hadiste gördüğümüz gibi erkekler bu işe ciddi şekilde teşvik edilirken, hanımlar alıkonulmuştur Her ne kadar “haram” kılınmamış ise de onların cenaze ile kabre gitmeleri hoş karşılanmamıştır
Ümmü Atıyye, lafzan mevkuf ve fakat mânen merfû olan bu rivayetinde konuya ait durumu özetle belirtmiş bulunmaktadır Bu ifade tarzından hareketle kadınların cenazeye iştirak etmeleri tenzihen mekruh kabul edilmiştir
Aslında düşünüldüğü zaman, cenaze defni gibi psikolojik açıdan dayanıklı olmayı gerektiren üzücü bir işin erkekler tarafından yerine getirilmesi pek tabiîdir Hanımların iştirakleri işin geciktirilmesine ve hatta cenazeden alınması gerekli ibretin büsbütün kaybedilmesine yol açabilir Bayram namazı için hanımların sahrâya çıkmalarını teşvik eden Hz Peygamber, onların cenaze teşyiinde bulunmalarını hoş karşılamamıştır Bu, yapılacak işin niteliği ile ilgili bir uygulama olmaktadır İmâm-ı Âzam da cenaze teşyiinin hanımlara yakışmadığı görüşündedir
Hadisten Öğrendiklerimiz
1 Hanımların cenâzeye iştirakleri tenzihen mekruhtur
2 Cenâze teşyiine erkekler teşvik edilmiştir
Riyazüs Salihin

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.