07-27-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ben Senin Namazlarınım
ben senin namazlarınım
Anneannesinin sözleri yankılandı kulaklarında:
Oğlum,namaz hiç bu vakte bırakılırmı?
Anneannesinin yaşı yetmişe dayanmıştı,
ama ezan okunduğu vakit yerinden sıçrar,yaşından beklenmeyecek bir hızla abdestini alır ve namazını kılardı
Kendisi ise ,nefsini bir türlü yenemiyordu Hep"ne oluyorsa?" namaz son dakikalara kalıyor ,bu sebeple namazını alelacele eda ediyordu bunu düşünerek kalktı yerinden,gözü saate kaydı yatsı ezanının okunmasına onbeşdakika kalmışte Başını her iki yöne pişmanlıkla sallayarak "yine geciktirdim namazı"dedi kendi kendine 
Kıvrak hareketlerle abdestini aldı ve daha elini yüzünü tam kurulamadan kendini odasına attı Mecburen ,hızlıhareketlerle namazını eda etti tesbihatını yaparken anneannesini düşünmeden edemedi  "Bu halimi görse ,tatlı sert kızardı yine bana"dedi Çok seviyordu onu Hele öyle bir namaz kılışı vardıki,hicabından renkten renge girerdi
O gün akşama kadar derse girmişti Müthiş bir ağırlık vardı üzerinde Duasını yaparken,başını ellerinin arasına alıp secdeye durdu Namazdan sonra bir süre bu şekilde tefekür etmeyi severdi "Ne kadarda yorulmuşum " dedi daldı gitti öylece  
Kıyamet kopmuştu Mahşeri bir kalabalık vardı Her yön insanlarla doluydu Kimi dona kalmış,kimi sağa sola koşturuyor,kimiside diz çökmüş, başı ellerinin arasında bekliyordu
Yüreği,yerinden fırlıyacak gibi atıyor, adeta kafesinden kurtulmaya çalışıyor,soğuk soğuk terler döküyordu Hayattayken kıyamet,sorgu sual ve mizan hakkında çok şel duymuş ve ahiret hayatı adına bu kavramlar kendisi için köşe taşı olmuşlardı Ama mahşer meydanındaki ürperti,korku ve bekleyişin bu denli dehşet vereceğini düşünmemişti
Hesap ve sorgu devam ediyordu Buarada onun ismini de okudular hayretle bir sağa,bir sola baktı "BENİM İSMİMİ Mİ OKUDUNUZ"dedi,dudakları titreyrek  
Kalabalık birden yarılmış,bir yol oluşmuştu önünde İki kişi kollarına girdi Mahşer meydanının vazifelileri oldukları belliydi Kalabalık arasından şaşkın bakışlarla yürüdü Merkezi bir yere gelmişlerdi Melekler her iki yanından uzaklaştılar
Başı önündeydi Bütün hayatı,bir film şeridi gibi geçiyordu gözlerinin önünden  "Şükürler olsun" dedi Kendi kendine ve devam etti ;"gözlerimi dünyaya açtım,hep hizmet edeninsanları gördüm Babam sohbetlerden sohbetlere koşturuyor,malını islam yolunda harcıyordu Annem eve gelen misafirleri ağırlıyo,yemek sofralarının biri kalkıp,bir yenisi kuruluyordu Ben ise,hep bu yoda oldum İnsanlara hizmete çalıştım Onlara ALLAH ı anlattım namazımı kıldım Orucumu tuttum Farz olan ne varsa yerine getirdim Haramlardan kaçındım"
Kirpiklerinden aşağıya gözyaşları dökülürken,"Rabbimi seviyorum,en azından sevdiğimi zannediyorum" diyordu Ama bir yandanda "O nun için ne yapsamaz,Cenneti kazanmama yetmez"diye düşünüyordu Tek sığınağı Allah ın rahmetiydi
Hesap sürdükçe sürdü Boncuk boncuk terliyor;sırılsıklam olmuş,zangır zangır titriyordu Gleri terazinin ibresindeki neticeyi bekliyordu
Sonunda hüküm verilecekti Vazifelimeekler ellerinde bir kağı,mahşer meydanındakikalabaığa döndüler Önce ismi okundu Arıkayakarı tutmaz olmuştu Nerdeyse yığılıp kalacaktı Heycandan gözlerini kapamış,okunacak hükme kulak kesilmişti
Mahşeri kalabalıktan bir uğultu yükseldi Kulakları yanlışmı duyuyordu?İsmi cehenlemlikler listesindeydi Dizlerinin üstüne yığıldı Hayretten dona kalmıştı
"Olamaaaaz"diye bağırdı Sağa sola koşturdu İnanamıyordu "Ben nasil cehenlemlik olurum?Hayatım boyunca hizmet eden insanlarla birlikte oldum Onlarla beraber koşturdum Hep Rabbimi anlattım"diyordu
Gözleri sağnak olmuş,titrek vücudunu ıslatıyordu Vazifeli iki melek kollarından tuttu Ayaklarını sürüyerek ve kalabalığı yararak alevleri göklere yükselen cehenneme doğru yürümeye başladılar çırpınıyordu medet yokmuş du? Bir yardım eden çıkmayacakmışdı?
Dudaklarında kelimeler kırık dökük, yalvarmayla karışık döküldü
'Hizmetlerim  Oruçlarım  Okuduğum Kur'an lar  Namazım  hiçbiri beni kurtarmıyacak mı?"
Bağıra bağıra yalvarıyordu Cehennem melekleri onu hiç dinlemediler, sürüklemeye devam ettiler Alevlere çok yaklaşmıylardı Başını geriye çevirdi son çırpınışlarıydı
Rasulullah, "evinin önünde akan bir ırmak içinde günde 5 defa yıkanan bir insanı o ırmak nasıl temizler, günde 5 vakit namazda insanı günahlarından öyle temizler" buyuruyordu
"Oysa ki benim namazlarım da beni kurtarmıyacak?" diye düşünüyordu
"Namazlarım  Namazlarım  Namazlarım  " diye diye hıçkırdı Vazifeli melekler hiç durmadılar Yürümeye devam ettiler: Cehennem çukurunun başına geldiler Alevlerin harareti yüzünü yakıyordu Son bir defa geriye dönüp baktı Artık gözleri kurumuştu Ümitleri sönmüştü Başına önüne eğdi İki büklüm oldu
Kollarını sıkan parmaklar çözüldü Cehennem meleklerinden birisi onu itiverdi Vücudunu birden bire havada buldu Alevlere doğru düşüyordu
Tam bir iki metre düşmüştü ki, bir el kolundan tuttu başını kaldırdı, yukarıya baktı Uzun beyaz sakallı bir ihtiyar onu düşmekten kurtarmıştı Kendisini yukarıya çekti Üstündeki başındaki tozu silkerek ihtiyarın yüzüne baktı " Sizde kimsiniz" dedi
İhtiyar gülümse:
"Ben senin namazların"
"Neden bu kadar geçkaldınız? Son anda yetiştiniz Nerdeyse düşüyordum" dedi  İhtiyar yüzünü geçerek tekrar güldü: Başını salladı;
"Sen beni hep son anda yetiştirirdin, hatırladın mı?" 
Secdeye kapandığı yerden başını kaldırdı Kanter içinde kalmıştı Dışarıdan gelen sese kulak kabarttı Yassı ezanı okunuyordu Bir ok gibi fırladı yerinden Abdest almaya gidiyordu 
(alıntı)
|
|
|