07-27-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Mülk Süresi Meali
mülk süresi meali Mumine Sitesi
67-el-MÜLK
Mekke'de nâzil olmuştur; 30 (otuz) âyettir Adını, birinci âyetinde geçen "el-mülk" kelimesinden almıştır Ayrıca Tebâreke, Münciye, Mücâdele, Mâni'a, Vâkiye adları ile de anılır Bu sûreyi her gece okuyanın, pek büyük sevaba nâil olacağına ve sûrenin faziletlerine dair hadisler vardır
Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla
1 Mutlak hükümranlık elinde olan Allah, yüceler yücesidir ve O'nun her şeye gücü yeter
2 O ki, hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır O, mutlak galiptir, çok bağışlayıcıdır
3 O ki, birbiri ile âhenktar yedi göğü yaratmıştır Rahmân olan Allah'ın yaratışında hiçbir uygunsuzluk göremezsin Gözünü çevir de bir bak, bir bozukluk görebiliyor musun?
4 Sonra gözünü, tekrar tekrar çevir bak; göz (aradığı bozukluğu bulmaktan) âciz ve bitkin halde sana dönecektir
5 Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık Bunları şeytanlara atış taneleri yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık
6 Rablerini inkâr edenler için cehennem azabı vardır O, ne kötü dönüştür!
7 Oraya atıldıklarında, onun kaynarken çıkardığı uğultuyu işitirler
8 Neredeyse cehennem öfkesinden çatlayacak! Her ne zaman oraya bir topluluk atılsa, onun bekçileri onlara: Size, (bu azap ile) korkutucu bir peygamber gelmemiş miydi? diye sorarlar
9 Onlar şöyle cevap verirler: Evet, doğrusu bize, (bu azap ile) korkutan bir peygamber gelmişti; fakat biz (onu) yalan saymış ve: Allah'ın bir şey gönderdiği yok; siz olsa olsa büyük bir sapıklık içindesiniz! demiştik
10 Ve: Şayet kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli cehennemin mahkûmları arasında olmazdık! diye ilâve ederler
11 Böylece günahlarını itiraf ederler Artık (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları!
12 Fakat daha görmeden Rablerinden (azabından) korkanlara gelince, onlar için gerçekten hem bağışlanma hem de büyük mükâfat vardır
13 Sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun; bilin ki O, kalplerin içindekini bilmektedir
14 Hiç yaratan bilmez mi? O, en ince işleri görüp bilmektedir ve her şeyden haberdardır
15 Yeryüzünü size boyun eğdiren O'dur Şu halde yerin omuzlarında (üzerinde) dolaşın ve Allah'ın rızkından yeyin Dönüş ancak O'nadır
16 Gökte olanın, sizi yere batırıvermeyeceğinden emin misiniz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır
17 Yahut gökte olanın üzerinize taş yağdıran (bir fırtına) göndermeyeceğinden emin misiniz? İşte (bu) tehdidimin ne demek olduğunu yakında bileceksiniz!
18 Andolsun ki, onlardan öncekiler de (bunu) yalan saymışlardı; ama benim karşılık olarak verdiğim azap nasıl olmuştu!
19 Üstlerinde kanatlarını aça-kapata uçan kuşları (hiç) görmediler mi? Onları (havada) rahmân olan Allah'tan başkası tutmuyor Şüphesiz O her şeyi görmektedir
20 Rahmân olan Allah'a karşı şu size yardım edecek askerleriniz hani kimlerdir? İnkârcılar ancak derin bir gaflet içinde bulunmaktadırlar
21 Allah size verdiği rızkı kesiverse, size rızık verebilecek olan kimdir? Hayır, onlar azgınlık ve nefrette direnip durmaktadırlar
22 Şimdi (düşünün bakalım), yüz üstü kapanarak yürüyen mi (varılacak) yere daha iyi erişir, yoksa doğru yolda düzgün yürüyen mi?
23 (Resûlüm!) De ki: Sizi yaratan, size işitme duyusu, gözler ve kalpler veren O'dur Ne az şükrediyorsunuz!
24 De ki: Sizi yeryüzünde çoğaltıp yayan O'dur; ancak O'nun huzuruna gelip toplanacaksınız
25 "Doğru sözlü iseniz (söyleyin), bu tehdit hani ne zaman (gerçekleşecek)?" derler
26 De ki: O bilgi, ancak Allah'a mahsustur Ben ise sadece apaçık bir uyarıcıyım
27 Ama onu (azabı) yakından gördükleri zaman, inkâr edenlerin yüzleri kararacak ve (kendilerine): İşte sizin isteyip durduğunuz budur! denecektir
28 De ki: Allah beni ve beraberimdekileri (sizin istediğiniz üzere) yok etse veya (öyle olmayıp da) bizi esirgese, (söyleyin bakalım) inkârcıları yakıcı azaptan kurtaracak kimdir?
29 De ki: (Sizi imana davet ettiğimiz) O (Allah) çok esirgeyicidir; biz O'na iman etmiş ve sırf O'na güvenip dayanmışızdır Siz kimin apaçık bir sapıklık içinde olduğunu yakında öğreneceksiniz!
30 De ki: Suyunuz çekiliverse, söyleyin bakalım, size kim bir akar su getirebilir?
|
|
|