Tekke Ve Zaviyelerin Kapatılması |
07-26-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Tekke Ve Zaviyelerin KapatılmasıTekke Ve Zaviyeler Ne Zaman Kapatılmıştır - Tekke Nedir - Tekke Ve Zaviyelerin Kapatılmasının Sebebleri - Tekke Ve Zaviyeler Hakkında "Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması Kanunu" 30 Kasım 1925 tarih 677 sayılı kanunla çıkarılmış ve aynı sayıyla 13 Aralık 1925 yılında yürürlüğe girmiştir peki nedir "Tekke" ve "Zaviye" "Türbe" ve niçin kapatılmıştır İslâm kültür tarihinde önemli yeri bulunan tekke, tasavvuf düşüncesinin, anlayış ve terbiyesinin derinleştirildiği ve halka takdim edildiği bir yerdir Tekke (tekye), zâviye, hankah, âsitane ve dergâh gibi isimler altında birbirinden hemen hemen farksız olan bu müesseselere insanlar, dünya hayatının çeşitli meşakkat ve sıkıntıları ile yorulan ruh ve bunalan gönüllerini dinlendirmek için giderlerdi Bilhassa Osmanlı'larda, tekke ve zâviyelerin bir kısmı devlet tarafından, yolculuk ve ulaşım için tehlikeli olan yerlerde tesis ediliyordu Bu bakımdan, dağlarda, korkunç boğaz ve geçitlerde tesis edilen tekkeler, askeri sevk ve idareyi kolaylaştırmak, ticarete engel olabilecek eşkıya vs gibi kimselere mani olmak için birer jandarma karakolu vazifesi de görüyorlardı(Ziya Kazıcı) Türbe ise;devlet adamlarının veya din alimlerinin mezarlarının bulunduğu oda şeklindeki binaya verilen addır Bu kadar yararı olan tekke ve zaviyeler peki nasıl yozlaşmış ve amacından sapmıştıMuhakkakki içlerinde bozulmayanlarda olabilirdiAma son dönemlerde bazı tekkeler miskinler,başı boş adamların geldiği ve zamanla da cumhuriyete karşı faaliyetlerin yönetildiği bi yer haline gelmişti Atatürk zaten bu kurumları kaldıracağını şu sözlerle ima etmişti "Ölülerden medet ummak medeni bir cemiyet için lekedir Efendiler ve ey millet biliniz ki Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz En doğru en hakiki tarikat medeniyet tarikatıdır" Daha sonra yürürlüğe giren kanunla tekke, zaviye ve türbeler kapatıldı Ve bir takım unvanların kullanılmasına son verildi Bu yasaklamaların yanında Kanun ; şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, gaipten haber vermek, muskacılık gibi eylem, unvan ve sıfatların kullanılmasını, bunlara ait hizmetlerin yapılmasını ve de en önemlisi bu unvanlarla ilgili elbise giyilmesini de yasaklamıştır Ya Atatürk bunu hangi amaçla yaptı tartışabiliriz(Bunu ister dine karşı olduğu için deyin,ister laiklik deyin) ama bi gerçek var ki bence istisnalar olmasına rağmen dini korumuş hurafelerin önüne geçmiştirBugün değişik isimlerde bu tekkeler devam ediyor ve halk arasındaki hurafeler de bitmiyorAydın müslümana ihtiyacımız var son olarak yazımı bir Hadis-i Şerifle bitireyim "Alimin uykusu,cahilin ibadetinden hayırlıdır" Alıntıdır |
|