07-25-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Yıl 1528. Muhteşem Süleyman
Şayet ölümden korksaydık buralarda işimiz neydi?
Yıl 1528 Muhteşem Süleyman, Alman İmparatorluğunun taht merkezi viyana kapılarındadır
Avrupa'nın titreme, Osmanlı'nın ihtişam dönemindeyiz Viyana çevresinde yapılan muharebelerden birinde, 5 Türk askeri Almanlarca pusuya düşürülüp esir alınır Az geçince de Viyana kumandanının önüne çıkarılır Ve sorgulama başlar:
-"Hangi paşanın askerlerisiniz?"
-"Kaç bin askeriniz var?"
-"Kaç topa sahipsiniz?"
5 esir genç tek kelime etmezler Korkusuz, hatta umursamaz görünürler Kumandana alay eder gibi bakmaktadırlar Ve beklenen emir verilir
-"Soyun şunları!"
5'ini de soyarlar; elleri bağlıdır, işkence başlar Demir zincirli kamçılarla bütün gün eziyet ederler 5 yiğit artık kızıl kan içindedir İşin garibi, 5'inden de en ufak bir ahlama, ohlama duyulmaz Kumandan haykırır:
-"Getirin çuvalları!"
Çuvallar getirilir Esirlerden ilkini iri çuvallardan birine koyarlar; ağzını bağlayıp, Viyana Kalesi'nden dibi görünmez Tuna kayalıklarına atarlar
4 delikanlı, bitkin fakat sessiz; harap fakat dimdik; perîşan fakat metin haldedir
Kumandan yırtınır gibi yeniden bağırır Aynı vakur sükûnet devam eder Gözlerinde ne korku, ne de merhamet dilenişi görülür
2, 3 ve 4 askerlerde çuvallar içinde aynı uçuruma atılırlar Sıra kendisine gelince 5 yiğit seslenir:
-Bağlarımı çözün, konuşacağım Bir yudum da su verin! Suyu getirirler Mehmetçik kana kana içer Sonra etrafındakilere haykırır:
- Bre gafil düşman! Boşuna uğraşıyorsunuz Şayet ölümden korksaydık buralarda işimiz neydi?
Ve Az önce 4 arkadaşının parçalandığı kayalara doğru ilerler ve kendini kayalıklardan aşağıya doğru bırakarak arkadaşlarının yanına doğru uçar 
|
|
|