Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
hastalığınıza, konulamıyor, teşhis, türlü

Hastalığınıza Bir Türlü Teşhis Konulamıyor Mu?

Eski 07-25-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Hastalığınıza Bir Türlü Teşhis Konulamıyor Mu?




Bir bankanın müdür yardımcısı 30 yaşındaki E S, şiddetli karın ağrısı ve vücudundaki uyuşma şikayetiyle doktoruna başvurdu Yapılan muayene ve tetkiklere rağmen genç kadının ağrılarını açıklayacak hiçbir organik neden bulunamadı Doktoru sağlıklı olduğunu söylese de bedensel yakınmaları yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilemeye devam edince, ES çözümü bir başka doktora muayene olmakta buldu Ancak aldığı yanıt aynıydı: "Fiziksel hiçbir sorununuz yok!" Bu yanıt da genç kadını tatmin etmeyince, iki yıl boyunca tam 24 kez doktora başvurdu, çok sayıda tetkik yaptırdı, hatta iki kez de ameliyat masasına yattı Fakat her türlü tıbbi girişime rağmen bedensel yakınmaları yine tüm şiddetiyle sürüyordu Bunun üzerine doktorlar bedensel şikayetlerin ardında, ruhsal bir sorun yatabileceğine dikkat çekerek ES'ye bir psikiyatriste görünmesini önerdiler Genç kadın önce tepki gösterse de, psikiyatriste başvurmayı kabul etti "Hastalığım için tek evimi sattım; doktor, laboratuvar ve ilaç parası yaptım" diyerek sıkıntılarını anlatmaya başladı psikiyatrist koltuğunda Ardından genç kadına teşhis konuldu: Hipokondriyazis!

24 yaşındaki YB de ergenlik döneminden itibaren kemerli burnu yüzünden bir türlü mutluluğu yakalayamadı Sabah kalkar kalkmaz soluğu aynanın önünde alıyor, dakikalarca makyaj yaparak burnunun kemerli bölgesini kamufle etmeye çalışıyordu Ancak sonuç yine değişmiyordu, YB'nin kemerli burnu güzelliğine gölge düşürmeye devam ediyordu YB, çevresindeki insanların burnuyla alay edecekleri korkusuyla son yıllarda kendini sosyal hayattan izole etmeye başlamıştı Baktı ki olacak gibi değil, ameliyat için bir doktora başvurdu Doktor burnunda kusur olmadığını, hatta kemerli bölgenin yüzüne anlam kattığını söyleyince öyle sinirlendi ki ardına bile bakmadan soluğu bir başka doktorun muayenehanesinde aldı Fakat doktorların hepsi sanki genç kıza cephe almışçasına ameliyatı kabul etmiyorlardı Oysa biliyordu ki ameliyat olduğunda mutsuzluğu sona erecekti Nihayet üçüncü doktor ameliyatı kabul etti ve genç kız bıçak altına yattı Artık mutlu olmasını engelleyecek hiçbir şey kalmadığını düşünüyordu Ama sonuç hiç de düşündüğü gibi olmadı gözlerini açtığında kemerli bölgeden eser kalmadığını görse de sonuçtan memnun değildi Yine ikinci ameliyat için doktor doktor dolaşmaya başladı Psikiyatrik muayeneden sonra YB'ye beden dismorfik bozukluğu tanısı kondu!

Anlattığımız öykülerin ikisi de gerçek hayattan Yıllar boyunca yakındıkları bedensel sorunlarına teşhis konulamayan iki kadın, yaşadıklarını psikiyatristlerine böyle aktardı Öyküler farklı olsa da, her iki kadının sorunu aynı: somatoform bozukluğu! Bu tablo, ruhsal nedenlerle ortaya çıkan bedensel belirtiler olarak tanımlanıyor Beş kategoriye ayrılan bu tablonun temel özelliği yapılan tıbbi incelemelerde bedensel şikayetlerin altında fiziksel ve bedensel bir sorunun tespit edilememesi

SOMATOFORM BOZUKLUKLARI

Bu hastalıkların temel özelliği, fiziksel ve bedensel yakınmaların bulunmasıdır Başka deyişle, kişi, ruhsal sorunlarını bedensel belirtilerle göstermektedir Ancak, bu fiziksel ve bedensel yakınmalarda herhangi bir organik bulgu gösterilemez Bulguları açıklayacak bilinen bir fizyolojik mekanizma söz konusu değildir Bu hastalıkları açıklamada, fizyolojik etkenler ve bilinçdışı çatışmaların birlikte etken olduğu kabul edilir Bu hastalık grubunun 5 kategorisi vardır:

SOMATİZASYON BOZUKLUĞU

Hastanın ortaya koyduğu bedensel yakınmalar, bir organ sistemiyle sınırlı değildir Bedenin her noktası ile ilgili ve birden çok yakınmalar görülür Bu yakınmalar, belli bir bedensel hastalığın neden olduğu yakınmalar değildir Sürekli tedavi ararlar Toplumsal, mesleki ya da işlevselliğin önemli diğer alanlarında bozulmalar ortaya çıkar Her türlü birden çok organ ağrıları, bulantı, kusma, birçok yiyeceğin dokunması, ishal gibi mide-barsak sistemi yakınmaları, cinsel işlevlerde bozukluk vb gibi çeşitli yakınmalar sergilerler

Tüm toplumda, bu hastalığa ömür boyu yakalanma riski % 01-05 tir Kadınlarda daha çok görülür; kadınların % 1-2 sini etkiler Düşük eğitimli kişilerde ve düşük sosyoekonomik gruplarda daha yaygındır Genellikle ergenlikte ve genç erişkinlikte ortaya çıkar

Bu hastaların aile öyküsünde benzer hastalığı olan kişiler saptanır Bu tanıyı almış kişilerin kızkardeş ve annelerinde hastalık %10-20 dolayında görülür Tek yumurta ikizlerinde eşhastalanma oranı %29, çift yumurta ikizlerine %10 dur

Başkalarına karşı duyulan öfkenin represyonu (bastırma); öfkesini kişinin kendisine yöneltmesi söz konusudur Dinamik psikiyatri açısından belirtiler böyle açıklanabilmektedir Güçlü süperegolu, cezalandırıcı kişilik örgütlenmesi söz konusudur Özsaygı düşüklüğü yaygındır Hasta rolünü benimseyen ebeveyne benzemeye çalışma söz konusudur Dinamik açıdan depresyona benzerlik vardır Beden yakınmaları ile ifade edilen arzu veya dürtü represe edilmektedir Süperego çatışmaları, kısmen belirtilerle ifade edilir Anksiyete, özel semptomlarına çevrilmiştir

Ara sıra gerilemeler olmakla birlikte kronik seyirlidir Yakınmaların şiddeti zaman zaman azalabilir Bedensel yakınmalar nedeniyle sürekli hekime başvurduklarından, gereksiz yere ameliyat olabilirler; yineleyici tıbbi incelemeler, gereksiz ilaç kullanımı sık görülür Bu tür uygulamalar, hastalığın iyice yerleşmesine yol açar

KONVERSİYON BOZUKLUĞU

Bir veya birden çok nörolojik ya da duyusal belirti ortaya çıkar Bu semptomlar, psikolojik çatışma veya ihtiyaçlarla bağlantılıdır ve belirtiler, hiçbir şekilde fiziksel veya nörolojik kaynaklı değildir felç, denge bozukluğu, yutma güçlüğü, kusma, afoni (ses çıkaramama) gibi motor belirtiler görüler Bunlar, mesela felç belirtileri gerçek nörolojik bir rahatsızlık değildir Sara benzeri bayılma nöbetleri sık görülür Bilinçsizlik halleri ve körlük, sağırlık, koku almama, hissizlik, çift görme gibi aslında gerçek bedensel hastalık olmayan duyusal bozukluk ve değişmeler ortaya çıkar Doğaldır ki bu belirtiler kişinin günlük yaşamında, iş yaşamında engeller oluşturur

Hastane polikliniklerine başvuranların %10 u, tüm psikiyatri polikliniklerine başvuran hastaları %5-15 ini bu hastalar oluşturur Erken erişkinlikte ortaya çıkar fakat orta ve ileri yaşlarda da ortaya çıkabilir Kadın ve erkeklerde görülme oranı ikiye birdir Bu bozukluğu gösteren kişinin ailesinde daha sık görülür Düşük sosyoekonomik gruplarda ve düşük eğitimlilerde daha yaygındır

Dinamik açıdan hastalık, represe edilen (bastırılan) biliçdışı psikolojik çatışmaların ifadesidir Cinsel ve saldırganlık dürtüleri, ego tarafından kabul edilebilir nitelikte değildir ve yukarıda tanımlanan belirtilere dönüştürülmüştür Aynı semptomu gösteren aile üyelerini benimseme söz konusudur Bazı hastalarda, hastalıklarına karşı bir ilgisizlik, aldırmazlık görülebilir Hasta görmemektedir fakat buna aldırmazlık içindedir Kabul edilemez dürtünün represyonu (bastırma) ile anksiyetenin azaltılması, hasta için birincil kazançtır Dürtünün hastalık belirtisine dönüştürülmesinde sembolizasyon söz konusudur; mesela, hastanın kolu felç olmuş gibi bir durum almışsa, saldırgan dürtülerinin ifadesi engellenmiş olur; başka deyişle, hasta eliyle kimseye vurabilecek durumda değildir

Hastalık, tekrarlayıcı olmaya eğilim gösterir Arada hastalıksız dönemler bulunur

Hipokrat, bu hastalığı tanımlamış, histeri& adını vermiştir Bu adlandırma, yanlış çağrışımlara yol açtığından yakın zamanlarda terkedilmiştir

AĞRI BOZUKLUĞU

Bedensel bir hastalık olmamasına rağmen, hasta sürekli ve şiddetli ağrılarından yakınır; öyle ki ağrılar klinik açıdan değerlendirmeyi gerektirecek ölçüde şiddetlidir Stres ve çatışma, ağrının başlaması ve alevlenmesi ile yakından bağıntılıdır Ağrılar, anestezi (dokunma ve ağrı hissinin olmaması) ve parestezi (karıncalanma gibi hisler) gibi semptomlarla birlikte olabilir Depresyon belirtileri de sıklıkla ağrıya eşlik eder

Herhangi bir yaşta, genellikle 30-40 lı yaşlarda ortaya çıkar ve kadınlarda daha çok görülür Birinci dereceden akrabalarda depresyon, *****izm ve ağrı bozukluğunun daha yüksek görüldüğü bildirilmiştir

Ağrı yakınmaları olan hasta, bir şekilde çevresi tarafından ödüllendirildiğinde ağrı davranışları güçlenir Çevresi, hastaya, rahatsızlığı nedeniyle daha itinalı davrandığında, ağrı belirtileri yoğunlaşabilir Böylelikle hasta, istemediği davranışlardan kurtulmuş olur Hasta, ağrılarıyla çevreyi etkiler ve bundan bir kazanç sağlar Söz gelimi, bozulma noktasına gelmiş bir evlilik sağlamlaştırılabilir Burada hasta, bir ruhsal iç çatışmasını, bedeni vasıtasıyla sembolik olarak ifade ediyor olabilir Hastalar, biliçdışı olarak ruhsal belirti göstermeyi güçsüzlük olarak görüp onu bedene yerleştirebilir Ağrı, sevgi elde etmenin bir yöntemi olabilir ya da bir ceza olarak kullanılabilir

HİPOKONDRİASİS

Bu hastalarda, hastalanma korkusu ya da aslında olmadığı halde ciddi bir hastalığı olduğu inancı vardır Kişinin beden semptomlarını yanlış yorumlaması söz konusudur Herhangi bir organ ya da işlevsel sistem etkilenebilir mide-barsak, kalp-damar sistemleri ile ilgili olanlar, en sık olarak görülenlerdir Hastalar, bir hastalık ya da organlarında kötü işleyiş olduğuna inanırlar Muayenede bir bedensel hastalık bulunmaması ve laboratuvar testlerinin normal çıkması, kısa süre için hastaya bir güven sağlasa da belirtiler tekrar geri döner Hastalık inançları sanrı düzeyinde değildir Günlük dilimizde bu kişilere hastalık hastası& denilir kalp uzmanına gider; kalp elektrosu ve muayene normal çıkar Sonra aynı uzmana ya da başka uzmana Bir çanta dolusu tıbbi evrakla dolaşır durur Doğaldır ki hastanın toplumsal, mesleki, kişisel işlevlerinde önemli bozulma olur Bir hastam, ben bu hastalık için tek evimi sattım, doktor, laboratuvar ve ilaç parası yaptım& diyordu

Tüm hastaların %10 unu bu hastalar oluşturur Kadın-erkek oranı eşittir Her yaşta ortaya çıkabilir, ancak erkeklerde 30 lu, kadınlarda 40 lı yaşlarda en fazla görülür Tek yumurta ikizlerinde ve birinci dereceden akrabalarda daha sık görülür

Bu hastalar, bedenle ilgili işlevlere ve duyumlara doğuştan aşırı duyarlılığa sahip olabilirler Aynı zamanda, düşük ağrı eşiğine ya da fiziksel rahatsızlıklara karşı düşük dirence sahiptirler Başkalarına karşı olan saldırganlık dürtüleri, belirli bir beden bölümü ile kendine yönelmiştir Ağrı duyulan organ, önemli sembolik bir anlama sahip olabilir Başkalarına duyulan öfkenin represyonu (bastırma), fiziksel yakınmalara duyulan öfkenin deplasmanı (yer değiştirmesi) söz konusudur Ağrı ve acı, kabul edilemez dürtüler için, bir ceza olarak kullanılır

Arada iyileşmelerle seyretmekle birlikte kronik gidişli bir hastalıktır Alevlenmeler, genellikle saptanabilir bir yaşam stresi ile bağlantılıdır Eğer başka bir bedensel hastalık eklenirse daha ağır seyreder

BEDEN DİSMORFİK BOZUKLUĞU

Bedenin tümü ya da bir bölümünün görünümünde bir kusur olduğuna inanırlar Bazen, bedenin bir bölümünde hafif bir kusur bulunabilir fakat bu kusurla uğraşmaları gerçek kusurla bağlantılı değildir Hafif kemerli bir buruna sahip olan hastam, kafasını burnunun çirkinliğine takmıştı Burnunu düzeltmek için birkaç estetik cerrahı dolaşmıştı İlk ikisi, ameliyata değecek bir kusu görmediklerini söyleyerek ameliyata yaklaşmamış fakat üçüncüsü ameliyat etmişti Küçük kusur ortadan kalkmasına rağmen, bu defa ameliyat sonucu burun kemerinin biraz fazla alındığı yakınması ile hastamın rahatsızlığı sürmüştü

Hastanın yakındığı küçük kusurlar için, buruşukluklar, saç dökülmesi, kadınlar için küçük göğüsler ya da erkekler için küçük *****, yaşlılıkta ciltte çıkan benekler örnek gösterilebilir

Eğer hafif bir fiziksel kusur varsa, kişinin bu kusura ilgisi çok abartılıdır Ancak bu inanç sanrısal bozukluk, somatik tip& teki gibi sanrı düzeyinde değildir Hasta, mevcut bedensel kusurunun boyutunu abartıyor olduğu olasılığını kabul edebilir ya da hiç kusuru olmadığını tartışma konusu yapabillir Ergenlikten erken erişkinliğe kadar uzanan bir yaşta ortaya çıkabilir Kadın-erkek farkı göstermez

Hekimlere, estetik cerrahlarına, cildiyecilere tekrarlayıcı vizitlerle kronik gidişli bir hastalıktır İkincil depresyon gelişebilir


Kaynak : Baypostacom

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.