Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Toplum ve Yaşam > Beslenme, Diyet ve Sağlık

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
cadı, ergen, ergenlik, psikolojisi

Ergen Psikolojisi - Ergenlik Çağı

Eski 07-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ergen Psikolojisi - Ergenlik Çağı






Ergenlik döneminde başarılması gereken gelişim görevleri:
1) Cinsel rolü kabullenme : ona göre davranışlar geliştirme

2) Duygusal bağımsızlığını kazanma , kendi başına karar verebilme

3) Arkadaşlık yeteneklerini geliştirebilmesi

4) Çatışan değerleri uzlaştırma

5) meslek seçimini yapabilme

6) öz kimliğine ulaşabilme ve bunu kabullenme
Ergenliğin ilk yıllarında birey ne çocuktur nede gençtir Ergenliğin ilk yıllarında kişi çelişkili tutarsız davranışlar ortaya koyarken ergenliğin


son yıllarında daha tutarlı ve belirgin davranış örüntüleri geliştirmeye başlamıştır Eğer bir kimse bebeklik çağından başlayarak ergenlik yıllarına kadar getirdiği kişilik yapısında temel güven duygusu yerine suçluluk, başarı yerine yetersizlik duygusuyla yoğrulmuş bir benlik geliştirdiyse bu yapı ergenlik çağının doğal bunalımları sırasında çok fazla zorlanacaktır

Ergenliğin ilk yıllarında anne ve baba çocukları hakkında genellikle şöyle konuştukları görülmüştür Asi ve hırçın, evde huysuz, durgun ,dalgın, sorumsuz, kendi başına buyruk, alıngan, karamsar vs
Bu olumsuz davranışlar benlik yapısının bir zorlama karşısında bulunduğunu göstermektedir

Bu zorlanmaların daha çok bağımsızlığa duyulan gereksinmenin artışından ve cinsel uyanıştan kaynaklandığı söylenebilir

Vücut enerjisinin büyük bir kısmını cinsel büyüme ve olgunlaşmaya sarf ettiğinden ergenin büyük bir kısmını cinsel büyüme ve olgunlaşmaya sarf ettiğinden ergenin dengeli beslenmesi gerekir
Ergende açlık dürtüleri sık hissedildiğinden bunu bastırmak için abur cubur yeme eğilimi artmaktadır Bazı çocuklarda ergenliğin ilk yıllarında yüz ve bedenin bazı kısımlarının simetrisini kaybetme görünümünün geçici olacağı konusunda çocukların kaygısı giderilmelidir

Ergen yıllarında görülen ve çocukların çok şikayet ettikleri terlemelerin sağlıksız işareti olmadığın ama beden temizliği yönünden özen ve itina isteyen bir durum olduğu konusunda onlar bilinçlendirilmelidir Bazı ergenlerin gelişen bedenlerinin utanç veya psikolojik rahatsızlık duymaları mümkündür Bunun sonucu onlarda sakarlık artmakta, kambur oturma, kartal yürüme gibi alışkanlıkları gelişmektedir
Kimlik duygusu genç yetişkinlik yıllarında şu gelişim görevlerinin etkisi altında bireyde yerleşme olanağı bulabilmektedir

1) aileden bağımsız olma duygusunun yerleşmesi

2) duygusal çelişkileri kabul edebilmeyi öğrenme

3) oterite ile ilgili ilişkileri düzenleyebilme

4) cinsellikle ilgili psikolojik olgunlaşmaya ulaşma

5) kendini güvende hissetme


Topluma ters düştüğü halde ona yabancılaşmayan yada topluma baş kaldıran gençler ***** ve ********** madde alışkanlığı içinde ya güçsüz benliğinin kendine verdiği acıyı unutmaya çalışmakta yada aşırı bireyselleşme çabası içine düşmektedirler

Bedensel gelişmede değişiklikler:

Boy uzaması, ağırlığın artması, yüzde sivilcelerin olması, hormonların yoğun çalışmasına bağlı olarak:sık terleme, keskin koku, ses değişmesi kızlarda melodili bir hal alır Erkeklerde ses çatallaşır

ERGENİN KİŞİLİK GELİŞİMİ
Bağımsızlık arayışı içindedir Grubun beğenisini kazanmak önemlidir Kimlik arayışı içindedir İlgi çekmek ister

Duygusal Gelişimi: Bencildir hem de fedakardır Bir lidere körü körüne boyun eğerken diğer yandan yetişkinlere isyan eder Karşı cins tarafından beğenilmek ister
ERGENLİK DÖNEMİDE KARŞILAŞILABİLECEK SORUNLAR
Ergenlerin en hassas olduğu nokta güç kullanarak hükmedilmeye çalışılmasıdır Ergen anne ve babalarından büyüdüğünü kabul etmelerini ne bu konuda tutarlı davranmalarını bekler Böyle durumlarda ergen kendini anlaşılmamış ve engellenmiş hisseder Bu dönem yoğun bir eleştirme, inceleme, karşılaştırma dönemidir Kardeşler arası çatışma yaşar Kardeşlerinden kendilerini anlamalarını büyüdüklerini fark ederek saygı göstermelerini beklerler Anne babalar ergenlik döneminde çocuklarının kendilerinden uzaklaştıklarını hissederler ve üzülürler Aslında ebeveynlerine her zamankinden daha fazla bağlıdır

Başarı ergenlik döneminde düşebilir Nedeni dağılan bilgiyi toparlayamamak , ders çalışmak için gerekli motivasyonu sağlayamamaktır Sürekli hayal kurmaktan, kendilerini verememekten şikayet ederler Ancak nedenini anlayamazlar Ergenler ilgi odağı olmaktan hoşlanırlar Ergenler heyecanlı ve acelecidirler Öğretmenlerde kişilik ve bilgi birikimine dikkat ederler
SEN İLETİLERİ :
İnsanlar sen iletilerinden hoşlanmazlar Bunlar ilişkiye zarar verir bunun üç nedeni vardır

1) insanlar neyi yapıp neyi yapmamaları gerektiğinin söylenmesinden hoşlanmazlar

2) Ben iletileri yardım çağrılarıdır Bu ilişkilere sıcak tepkiler verirler Newyork‘ta yapılan bir araştırmada telefon konuşmalarında en çok geçen kelime ben olarak tespit edilmiş 500 konuşmada 3990 defa ben kelimesi geçmiş, çünkü herkes ben diyor Herhalde bu kadar ben''in bizimle ilgilenmesini bekleyemeyiz Öğretmenler istenmedik davranışlarını düzeltmek için sıklıkla neden dikkat etmiyorsun gibi sen dili kullanırlar

3) Sen dili doğrudan suçlayıcı ve olumsuz olarak yargılayan bir ifadeyi içerdiği için mesajı alan kişi savunucu bir tutuma girer Ben dilinde öğrenci doğrudan kendi kişiliğine yönelik olumsuzlukla karşı karşıya kalmadığı için öğretmen ile öğrenci arasındaki iletişim bozulmaz

Her çocuk dinlenilmek, anlaşılmak ve kabul edilmek ister Genelde bastırıcı ve güce dayanan yöntemler direnci: Baş kaldırmaya ve karşılık vermeye kışkırtır Hangi öğretmen eşini ve arkadaşını disiplin altına almaktan söz edebilir Güç yada otorite er yada geç ilişkileri bitirir
Yüzleşme Sonuçları:
-değişmeye karşı direnme olur

-savunmaya iter

-benlik saygısını azaltır

-kızgınlığı artırır

– içine kapanmasına neden olur

Sen iletileri geçicidir Kesin çözüm olmaz Öğretmenler bu iletilerle öğrencilere kendi sorunlarının çözümünü verirler
Örnek:
Sınıfta otorite bende

Sen değişeceksin çünkü ben öyle istiyorum

Öğrencilerin kendi sorunlarını çözme sorumluluğu kendilerine verilirse sorumluluk duyguları gelişecek ve kendilerine güvenleri artacaktır

Ben iletileri davranışını değiştirmesi için sorumluluğu doğrudan öğrencide bırakır Sonuçta öğrenci kendi seçtiği ve kendi kararıyla belirlediği bir davranışla tepki vermeye yönelir
DİNLEME:
Duygular dosttur Kişi etkin bir şekilde dinleyip duygularının ötesine geçirip alttaki sorunlarına ulaştıracağız Dıştaki duyguları soyduktan sonra problemin kaynağına ineceğiz (soğan gibi)

İnsan sinirlenince bilinmesini ister Ör: insan sinirlenince o anda : tüm dikkatini bana ver kendimi ne kadar kötü hissetmeme neden olduğunu bilmeni istiyorum ,duygusunu iletmek isterler Bizde onu dinleyeceğiz onu dinleyip duygularının dağılmasını bekleyeceğiz

Kızgınlık ikincil bir duygudur Her zaman başka duyguların sonucunda oluşur
Ör: Bahçede dolaşırken çocuklardan birinin attığı taş başını sıyırıp geçer , burada ilk duygu korkudur Ama sonra kızgınlık duygusu oluşur Kızgınlık dile getirilince etkisini yitirir

Dakikada 600 kelimelik bir konuşma hızını rahatlıkla anlayabilecek kapasiteye sahiptir Normal konuşma hızının dakikada ancak 100 ile 140 kelime arasında olmasıdır 460 kelimelik bir zaman süresinde zihin boş kalıyor Bu zamanı insan kafası kendinde var olan malzemeyle doldurur Kendisi için önemli sorunlara dönerler Değer verme için otoritenin olmaması gerekir
Fıkra: Padişaha çok güzel bir at hediye ederler Ölü diyenin kellesini uçuracaktır Vs

Bir örnek de okuldan verelim Öğrenci müdürün odasına girer Arada ki fiziksel mesafe 8-9 metre öğretmenin yanına gider mesafe 3-4 metre Bu mesafe arkadaşlarının yanında yarım metreye iner Bu mesafeyi etkileyen otoritedir Otoriteye boyun eğenler yaşamları boyunca çocuk kalır Kendi gereksinimlerini göz ardı ederler Çatışmaktan kaçınırlar
DEĞER VERME:
Beraber olduğumuz insanlar bizim ne kadar bilgili olduğumuza bakmazlar, onlara ne kadar değer verdiğimize bakarlar İnsanlara değer verilince mana kazanırlar Öğrenciler öğretmenlerin söylediği yaptığı, giydiği her şeyle ilgilenirler Öğretmenler öğrencilerin önünde adeta podyumda gibidirler
*** Cemil bey yaşlı bir tarih öğretmenidir Her gün aynı dersi anlatmaktan bıkmıştır Öğrencilerle anlaşırlar Hafta da bir saat ders anlatacak diğer saatler de sınıfa bir teybi gönderecektir Öğrenciler uslu bir şekilde teybe konan dersi dinleyecek ve not tutacaktır Birkaç hafta böyle devam eder Bir gün Cemil bey kuşkulanır ve sınıfı kontrole gider Kulağını kapıya dayar dinler Hayret sınıfta kimse yoktur Kapıyı açınca gördüğü manzara müthiştir Sınıfta tek bir örenci yoktur Herkes sırasına bir teybi koymuş hocanın koyduğu teybinden okunan dersi kaydetmektedir

Onlara ne kadar değer verirsek o kadar değer alırız
YANLIŞ DAVRANIŞLARI DÜZELTME:
Hatalıyı değil hatayı eleştireceğiz, kusuru kişiye söylersek kişi alınır Bu hataya başkaları da düşebilir Toplum içinde söylersek hem kişi alınmaz hem de herkes aynı hataya düşmez Cezalandırma yaparken dikkat etmek gerekir Cezayı kişiye değil istenilmeyen davranışa vermeliyiz Umursama ma gibi bir ceza kesinlikle verilmemelidir
**** Evde çok sevilen bir fare vardır Deney yapılarak fareyi kimsenin umursamamasını istiyorlar Fare dikkat çekmek için evde devamlı dolaşır Kimse dikkate almaz Fare kenarı çekilir midesine asit salgılamaya başlar ve midesi delinerek ölür Yani kendini öldürür **

En çok 14 yaşlarda suç işlenir
YETENEK:
İnsanlarda bir takım vasıflar vardır bu vasıflar bir çok insanda bastırılmış olarak kalmaktadır Şartla ve olaylar bu vasıfları harekete geçirir Her insanın kapasitesi farklıdır

*** Adamın biri bilmediği bir otele gitmek ister Yürürken karşıdan bir adam gelir Ona sorar şuradaki falan otele gitmek istiyorum Kaç dakikada gidebilirim Karşıdan gelen adam hiç cevap vermemiş Otele giden adam cevap gelmeyince yoluna devam etmiş Birden arkasından bir ses işitmiş yarım saate ancak varırsın

-Peki az önce niye cevap vermedin

-Senin nasıl yürüdüğünü bilmiyordum ki hızlımı yürüyorsun yavaş mı
İnsanların kapasitelerine göre davranmalıyız
BAŞARI:
Başarının artırılması için eğitim ortamının olması gerekir Çocuğun yaşamını kolaylaştıran her şey onu bir şeyler öğrenmesini sağlar Lavabo musluğuna yetişemeyen Çocuk diş fırçalamayı, askısı olmayan çocuk askılarını asamaz Kendi boyuna göre ayarlanmış askı, çocuğun çok şeyi kendi başına yapmasına ve öğrenmesine olanak sağlar Çocukların dinleyerek değil yaparak öğrenmeyi yeğlediklerini unutmayan ana-babalar çok iyi öğretici olurlar


Kaynak: Cinsel Sağlık

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.