![]() |
Filozofların Evrensel Ahlak Yasaları |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Filozofların Evrensel Ahlak YasalarıSOKRATES Sokrates (M ![]() ![]() ![]() "Ahlakî eylemin amacı mutluluk, kaynağı ise bilgidir ![]() Bilgi, insanları doğru eyleme, bilgisizlik yanlış eyleme götürür ![]() Bilginin yolunu izleyen erdemli ve mutlu olur ![]() Öyleyse erdemlilikle yani ahlaklılıkla mutluluk aynı şey demektir ![]() ![]() Ne var ki bu görüşte aksayan bir şey olduğu söylenebilir ![]() Platon’a göre asıl gerçeklik idealar evrenidir ![]() ![]() ![]() ![]() Mutluluğun tek yolu da erdemdir ![]() Erdem insanı mutlu kılar ![]() İnsan iyiye varmak ister ![]() ![]() ![]() Eylemlerimizin ahlâkî ilkesi bütün zamanlar için geçerli olan iyi ideasında temelini bulur ![]() ![]() Platon için de “ kimse bilerek kötülük yapmaz ![]() ![]() Platon ‘un ahlâkı tek kişiyi değil toplumun mutluluğunu esas alır ![]() ![]() ![]() Platon hiç değişmeyen, hep kendisiyle özdeş kalan, öncesiz ve sonrasız olan varlıklara (örneklere) idea adını veriyor ![]() ![]() ![]() "Her insan idealar dünyasına yönelmeli ve eylemlerini iyi ideasına uydurmalıdır ![]() sonucuna, başka bir deyişle nesnel temele dayalı evrensel bir ahlak yasasına varıyor ![]() Platon, "İnsan iyi ideasını kolay kolay göremez, görebilmek için de dünyada iyi ve güzel ne varsa hepsinin ondan geldiğini anlamış olması gerekir ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sözlerden, Platon'un "iyilik ideası'nı bir tür tanrı olarak algıladığını ve evrensel ahlak yasasını ona dayandırdığını söyleyebiliriz ![]() FARABİ Evrensel ahlak yasasının varlığını, kabul eden ve onu nesnel özelliklerin belirlediğini ileri sürenlerden biri de Türk filozof Farabi'dir ![]() ![]() ![]() Farabi, "Bilgi erdemlerin başıdır, o halde niçin ahlak kuralları ortaya koyamasın ![]() "Aristo'nun eserlerinde yazılı şeyleri bilip ona göre davranmayan bir kimse, Aristo'nun öğretilerine uygun hareket eden fakat onları bilmeyen insandan efdal(üstün)dır ![]() ![]() Farabi'ye göre insanı mutluluğa ulaştıracak bilgi, kendi kendinin nedeni olan "zorunlu varlık"ın, yani Tanrı'nın bilgisidir ![]() Diğer varlıklar, yani kendi kendisinin nedeni olmayan "mümkün varlıklar" zorunlu varlıktan çıkmıştır ![]() ![]() ![]() Farabi'ye göre mantık bilgi yasalarını ortaya koyabiliyorsa ahlak da insanın izlemesi gereken yolun ana kurallarını (yasalarını) ortaya koyabilir ![]() ![]() Akıl, bir eylemin iyi ya da kötü olduğuna karar verebilir ![]() ![]() ![]() BARUCH SPİNOZA Hollandalı Spinoza (1632-1677) panteist bir filozoftur ![]() ![]() Bu öğretide -örneğin Spinoza'da- tanrı, evrenin yaratıcısı değil, tözüdür ![]() (cevher) Tanrı ya da evren bütün varlıkların kaynağı olan yaratıcı doğa (natura naturans) ile onun sonucu olarak düşünülen bu varlıkların yani yaratılmış doğanın bütünüdür ![]() ![]() Spinoza, felsefesine çıkış noktası olarak tanrı (kozmos) kavramını almıştır ![]() ![]() Nitekim en önemli eseri olan "Etika"da ahlak sistemi tanrı temeline dayandırılmıştır ![]() Spinoza'ya göre tanrı kesin olarak özgürdür ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Spinoza'ya göre kişiyi olumsuz ve yıkıcı tutkulardan kurtaran ve aklın uygun gördüğü yaşam biçimine kavuşturan bilgidir ![]() ![]() ![]() ![]() I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Asıl olan amaç, ister gerçekleşsin, ister gerçekleşmesin iyiyi isteme dir ![]() ![]() “ Öyle hareket et ki, senin hareketlerin aynı zamanda başka insanların da hareketleri için bir ilke ve yasa olsun ![]() Kant bu yasayı insanın kendi özgür iradesi ile karar verdiği ve uyduğu için, evrensel ahlâk yasası olarak değerlendirir ![]() ![]() Gerçek özgürlük ise insanın değerini tam olarak ortaya koyar ![]() Kant , evrensel ahlâk yasasını akıl yoluyla temellendirmiştir ![]() ![]() Kant’ın bu görüşleri şöyle örneklendirilebilir: Öğrencinin derslerine çalışması onun ödevidir ![]() ![]() ![]() Yine örneğin, yoksula yardım etmek bir ödev olarak yerine getiriliyorsa, bu ahlâkî bir eylem olur ![]() ![]() Bu akılcı ve formalist (içeriksiz) niteliği ile Kant’ın ahlâk anlayışı, ahlâk yasasını birey üstü ve evrensel bir boyutta temellendirirken, bir yandan ahlâk felsefesinin mutluluk ahlâkı ve dinsel ahlâk gibi içerikli ahlâk anlayışlarından olan bağımsızlığını, öbür yandan da ahlâk değerlerinin göreliliğine karşı genel-geçerliğini ve mutlaklığını savunmuş olur ![]() Kant, ahlaklı bir kimsenin şu üç buyruğa göre davranması gerektiği görüşündedir: 1) "Her zaman öyle davran ki eylemine ölçü olarak aldığın ilkeyi, herkes için genel bir yasa olarak isteyebilesin ![]() 2) "Öyle davran ki insanlığı, kendinde ve başkalarında hiçbir zaman bir araç olarak değil, hep bir amaç olarak göresin ![]() 3) "Öyle davran ki kendi istencini genel bir yasa koyucusu gibi saygın tutabilesin ![]() Kant'a göre, kişinin yapması gereken, bu üç ilkeye uygun davranmaktır; çünkü ilkelere uygun olan "iyi", olmayan "kötü"dür ![]() Burada Kant'ın "bilgi"yi incelerken benimsediği yaklaşımdan ayrıldığını görüyoruz ![]() ![]() Bir eylemin sonuçlarının hiç dikkate alınmaması ne denli doğrudur? Kant ahlakını bu yönden eleştirenlere göre ahlaki bir eylem, hem salt iyi niyete dayanan hem de etkili iyi sonuçları olan bir eylemdir ![]() Ahlâk problemi yalnızca felsefede kalmamış, dinler de ahlâk yasasıyla ilgilenmişlerdir ![]() İslâm dünyasında gelişen tasavvuf düşüncesi, ahlâk yasasını kendine özgü yorumuyla temellendirmeye çalışmıştır ![]() ![]() MEVLÂNA Mevlâna Celâlettin Rumî (1207-1273), öbür mutasavvıflar gibi öncelikle şu iki soruya yanıt aramıştır: 1) Evrenin varlık nedeni nedir? Başka bir deyişle neden ve nasıl oluyor da bu evren vardır? 2) İnsanın bu evrendeki yeri ve değeri nedir? Mevlana birinci soruyu vahdetivücut (varlığın birliği) daha açık bir deyişle "Tanrı, evrenin özü; öteki canlı ve cansız varlıklar da onun belirtileridir" inancı içinde yanıtlamaktadır ![]() Ona göre de gerçek ve mutlak varlık yalnızca Tanrı'dır ![]() ![]() ![]() ![]() Mevlana'ya göre insanın evrendeki yeri ve değeri diğer yaratıklardan üstündür; çünkü "bilgi"ye erişmiş tek varlık odur ![]() ![]() ![]() Ne var ki birtakım bedensel ve toplumsal zevkler bu "sezgi"ye ulaşmayı engeller ![]() ![]() ![]() Mevlana'ya göre gelip geçici bedensel ve toplumsal zevkleri yenmenin ve Tanrı'yla bütünleşmenin biricik yolu aşktır ![]() ![]() ![]() Bu sevgi insana yapıp etmelerinde uyacağı ahlak yasasını gösterir: "Yaratılmış her varlığı sevmek iyi, sevmemek kötüdür ![]() İnsan bir takım sorumluluklar taşır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() YUNUS EMRE Yunus'a göre gerçek varlık Tanrı (Hak)'dır ![]() ![]() ![]() ![]() Tanrı hem seven, hem sevilen hem de sevginin kendisidir ![]() ![]() Yunus Emre vahdetivücut görüşünü benimseyen mutasavvıflar gibi, varoluşu Tanrı'nın sevgisiyle açıklamaktadır ![]() Ona göre de evren bir görüntüler alanı, bir hayaldir; Tanrı'nın yüzünü insandan gizleyen bir tür perdedir ![]() ![]() ![]() Yunus'a göre her insanda onu dünyaya bağlayan bir benlik vardır ![]() ![]() Ne var ki benlik, insanı bencil, çıkarcı, hırslı yapar; onu sevgiden, dolayısıyla Tanrı'dan uzaklaştırır O halde benliği etkisiz kılmak gerekmektedir ![]() ![]() Yunus, sevgiyle "benci benlik"in yok edilebileceği ve yerine "ilahi benlik"in konulabileceği görüşündedir ![]() ![]() ![]() Yunus Emre'ye göre Tanrı'nın yarattıklarını sevmeyen, onların haklarına saygı göstermeyen Tanrı'ya ulaşamaz ![]() ![]() "Yaratılmış her varlığı, özellikle de insanı sevmek 'iyi'; sevmemek 'kötüdür ![]() ![]() Ancak böyle davranılırsa erdem sahibi olunur ![]() “ Dünyadaki her yaratığa aynı gözle bakmayan, dinin evliyası olsa bile, gerçekte asidir ![]() ![]() HACI BEKTAŞ VELÎ Hacı Bektaş Velî 13 ![]() ![]() Benimsediği felsefi öğreti vahdeti vücuttur ![]() ![]() Tasavvuf yolunda ilk adım vahdetişuhûddur ![]() Bu aşamada insan, çevresinde gördüğü (şahit olduğu) her şeyi tek şeyle, yani Tanrı'yla açıklar, ikinci aşama vahdetikusûddur ![]() Bu aşamada insan çevresinde gördüğü değişik nesnelerin aynı özden oluştuğunu düşünür ve bunları maddesel olan tek özde birleştirir ![]() ![]() İkinci aşamayı üçüncü ve son aşama izler ![]() ![]() ![]() Hacı Bektaş Velî'ye göre bu aşamaya erişen kişi kâmil (olgun) insandır ![]() ![]() ![]() Hak ile halkın bu birliğine aynü'l cem denir ![]() Hacı Bektaş Velî'nin ahlak anlayışı eşitlik, kardeşlik, dayanışma, iyilik sevgi ve erdeme dayanır ![]() ![]() Ona göre de yaratılmış her varlığa sevgiyle yaklaşmak "iyi", sevgisiz yaklaşmak «kötü"dür ![]() Onun ahlâk anlayışı ve dayandığı ilke Tanrı’ya duyulan sevgidir ![]() ![]() ![]() Fark, Tanrı ile yaratmış olduğu insanı birbirinden ayrıymış gibi bilmek ve tanımaktır ![]() Cem ise, Tanrı ve insanı birlik olarak bilmek ve tanımaktır ![]() ![]() ![]() ![]() * |
![]() |
![]() |
![]() |
Filozofların Evrensel Ahlak Yasaları |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Filozofların Evrensel Ahlak Yasalarıİnsanlar için iyilik ve mutluluk yöneldikleri hedeflerdir ![]() ![]() ![]() ![]() ******* ya göre, insan tutkular ve düşünce ikilemi içinde yaşar ![]() ![]() ![]() Özgürlük erdemdir ![]() ![]() *************************** İnsan bir takım sorumluluklar taşır ![]() ![]() ![]() ![]() herzaman ki gibi çok güzel bir paylaşım ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|