|
|
Konu Araçları |
alternatif, dikkat, edilecek, hususlar, tıpta |
Alternatif Tıpta Dikkat Edilecek Hususlar ! |
07-20-2012 | #1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Alternatif Tıpta Dikkat Edilecek Hususlar !17-23 Ocak 2008 tarih ve 132 sayılı Yeni Aktüel Dergisinin kapak konusu bir hayli enteresan Bu nedenle uygulamaya geçmeden önce bu yazıyı dikkatle okumalısınız * Keten tohumu ve özellikle yağı mutlaka taze tüketilmeli, dondurucu ya da buzdolabında -7 derecede muhafaza edilmeli, soğuk zincirle dağıtılmalı Aksi takdirde çabuk bozulur ve içinde, tüketildiğinde kansere yol açabilecek zararlı maddeler üremeye başlar! * Bu nedenle keten tohumu tane halinde alınarak evde öğütülüp hemen tüketilmeli Öğütülmüş tohumlarsa az miktarda alınıp buzdolabında ışık görmeyecek kapalı ve koyu renkli kutularda muhafaza edilmeli Ve kesinlikle ısıtılarak, sıcak yemeklerde vs kullanılmamalı * Dokuz çalışmadan yedisinde keten tohumundaki alfa linolenik asidin prostat kanseri gelişimine yol açtığı belirtilmiş * Çeşitli faydaları da olan keten tohumunda tüketilen miktarın altı çiziliyor Kadınların 2-3 tatlı kaşığı, erkeklerinse 1-2 tatlı kaşığından fazla tüketmemeleri gerekiyor * Keten yağı kullanımı ise, üretimde kullanılan teknolojik uygulamaların trans yağ oluşuma neden olması ve bu yağların da kansere yol açması nedeniyle kesinlikle tavsiye edilmiyor * Ayrıca tohum halindeyken sahip olduğu lif bakımından zenginliği olan keten tohumu, yağ haline getirildiğinde bu özelliğini de kaybediyor * Ülkemizde yaklaşık dört yıldır, omega 3 yönünden zengin sarı keten tohumu yerine, kuş yemi olarak bilinen standart keten tohumu satılıyor * Kaplumbağa kanının kansere şifa olduğu yolundaki inanç nedeniyle, geçen sene Karadenizde kaplumbağa kanını içen/kendine enjekte ederek ölen 3 vatandaşımızla dünya literatürüne geçtik * Soyanın, Çin ve Japonya gibi yüksek nüfuslu Uzakdoğu ülkelerinin en fazla tercih ettiği gıda olduğu ve onların yaşam süresini uzattığı iddiaları çok eksik ve yanlıştır Bu bölgelerde, soyanın total kalori içindeki payı %5 i geçmiyor ve bu ürünlerin çoğu da soyanın fermente ürünlerinden (salça, natto, tempeh gibi) oluşuyor Östrojen açısından zengin bir bitki olan soyanın bu özelliğinin fermente edilince faydalı olabileceğini belirten uzman diğer şekillerde tüketiminin kız çocuklarında erken ergenlikten bağışıklık sisteminin yetersizliğine kadar pek çok zararlı etkisinin bulunduğunu ekliyor * Soyanın bir başka tehlikesi de şudur Salam, sosis, sucuk gibi çeşitli et ürünlerine yasal kılıf içinde gizleyerek ya da hiç belirtmeden et yerine çok daha ucuz olan soya eklenmektedir * Tüm Aktarlar… Başkanı da şöyle diyor: Suriye menşeli yılan yağının, içinde ölü yılan bekletilen zeytinyağı olduğunu tespit ettik Bu saç dökülmesine, mazot kokan sözde “karınca yumurtası yağı”ysa tüylenmeye karşı satılıyor |
Alternatif Tıpta Dikkat Edilecek Hususlar ! |
07-20-2012 | #2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
Alternatif Tıpta Dikkat Edilecek Hususlar !Şifalı bitkilerin kullanımına dikkat! Aktarlar tarafından satılan birçok şifalı bitkinin kullanım miktarı aşıldığında zehirlenmelere sebep olduğu belirtildi Şifalı bitkilerin belli bir ölçüye göre kullanılması gerektiğini belirten uzmanlar, daha fazla fayda sağlaması amacıyla daha çok tüketilen bitkilerin zehirlenmelere, hatta ölümlere yol açabileceğini bildirdi Şifalı bitkilerin kullanımı sonrasında zehirlenme belirtileri görüldüğünde ilk olarak sindirim sisteminden zehrin bertaraf edilmesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, şu tavsiyelerde bulundu: "Hastada kendiliğinden kusma olmazsa, suni olarak kusturulur Bundan sonra birkaç defa mide, yüzde 050,1 potasyum permanganat, yüzde 02 tanen veya tıbbi kömür mahlulü ile yıkanmalıdır Hatta zehirlenmeden sonra birkaç saat dahi geçmiş olsa da, midenin yıkanması ihmal edilmemelidir Sonradan kimyasal analiz yapılmak üzere kusmukların hepsi muhafaza edilmelidir Umumiyetle bitkilerden zehirlenmelere karşı kullanılan en iyi vasıta tıbbi kömür (50 gram) ve oksimagnezyum (25 gram) karışımıdır Oksimagnezyum bulunmadığında, daha fazla miktarda tıbbi kömür veya tanen yüzde 23, sulu mahlulü (200-300 gram su) bir defada verilir Zehirlenmeye karşı kullanılan mahlul, alkaloidler ve glikozidleri çökertir, uçucu maddeleri yok eder Zehirli asit ve esansları tesirsiz bırakır Zehirlenmeye karşı kullanılan bu ilaçlar kısa bir müddet için etkilidir 20-30 dakika sonra mide yeniden yıkanmalı, bundan sonra müshil verilmelidir Zehirlenen kimse yatırılmalı ve taze hava akımı temin edilmelidir Vücudun sıcak tutulması için tedbir alınmalı, çay veya kahve verilmeli İlk yardımdan sonra hemen bir doktor aranmalı ve muayene edilmesine çalışılmalıdır Zehirli maddelerin cilde teması vakalarında ise dokunulan yer birkaç defa sabunla yıkanmalı, daha sonra yüzde 2 permanganat mahlulü ile silinmelidir Bu gibi vakalarda doktorun yardımı temin edilmelidir" Şifalı olan ancak belli bir ölçüye uyulmadan kullanıldığında zehirlenmelere yol açabilen bitkiler ise şöyle: "Güzel Avratotu: Kireçli topraklarda yetişen 180 santimetre kadar boyunda, birkaç sene yaşayan nahoş kokulu bir bitkidir Meyveleri kiraz gibi yuvarlak ve siyah renktedir Çiçekleri boru şeklinde, koyu kırmızımsı veya sarımtıraktır Ağrı kesici ilaç yapımında kullanılır Mide, bağırsak, astım, kalp, sinir, beyin hastalıkları tedavisi için yapılan ilaçların yapısında da bulunmaktadır Fakat yapısında bir çeşit zehir olan 'Atropin' vardır Sadece tıbbi maksatla kullanılır Bir hekim tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır Baldıran: Nemli yerlerde yetişen, 1-2 metre boyunda, saplarının altı erguvani renkli bir bitkidir Yaprakları büyük, çiçekleri yayvan ve küçüktür Tıpta özellikle dişçilik alanında kullanılır Ağrı kesici, spazm çözücü ve teskin edici özelliği varsa da çok zehirli bir bitki olup, 6 gramı bir insanı öldürmeye yeter Ev ilaçlarında kesinlikle kullanılmaması gerekir Adasoğanı: Birçok yerde yetişebilen, yaprakları uzun ve şerit şeklinde bir bitkidir Çiçekleri yeşil, beyaz ve damarlıdır 2 kilo kadar olan soğan kısmı yapraklarının altındadır İdrar söktürür Kalp hastalıklarında vücutta biriken suyu boşaltır Birçok faydası olan bu bitkinin 75 gramı, bir insanın ölümüne sebep olabilir Tazeyken kullanılmaz Aksi halde zehirlenme ve kusmalara yol açar Doktor tavsiyesiyle kullanılmalıdır Çifitotu: Çayırlarda ve hendek kenarlarında yetişen, zehirli bir bitkidir Yaprakları geniş, çiçekleri küçük ve sarı renklidir Çiçekleri dalların dışına taşmış demetler halindedir Keskin bir kokusu vardır Kalp çarpıntılarını giderir, mide ağrılarını dindirir Zeytinyağı ile kavrulduktan sonra çıbanın üzerine konulursa, çıbanı olgunlaştırır Kullanılırken tavsiye edilen doz sınırı aşıldığı takdirde ölüme varan sonuçlar doğurabilir İtüzümü: Ormanlarda yetişen bir bitkidir Çiçekleri beyaz, meyveleri parlak beyazdır Meyvesi, yaprakları ve çiçekleri kullanılır Romatizmal ve mafsal ağrılarını keser Aybaşı düzensizliğini ve rahim hastalıklarını giderir Yaralara lapa halinde de kullanılır Bir uzman tavsiyesi olmadan, ev ilaçlarında kullanılmaması gerekir Fazla alındığı takdirde ölümlere neden olabilir Nergiz: 20-60 santimetre boyunda soğanlı bitkilerdir İlkbaharda çok güzel kokulu çiçekleriyle baharın müjdecisi olarak bilinirler Çiçekleri kuvvetli kokulu, sarı veya beyaz renkli, tek tek veya birkaçı birarada bulunurlar Müshil, ateş düşürücü, nezle, rahim ve mesane ağrılarında çay olarak kullanılır Bitki, zehirli alkaloitler taşır Kusturucu ve ishal etkilidir Bu sebeple bir hekim tavsiyesi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır Yabanyasemini: Rutubetli, nemli ve gölgelik yerlerde, dere kenarlarında ve çitlerde yetişir Haziran-eylül ayları arasında mor renkli çiçekler açan, meyveleri sarımsı kırmızı renklidir Ağrı kesici, deri hastalıklarında kan temizleyici, uyutucu, idrar arttırıcı ve müshil etkilere sahiptir Ayrıca spazmodik öksürükler, frengi, romatizma, gut, sedef, sıraca, kanser hastalıklarında da kullanılır Bütün bu faydalarına rağmen bitki, gliko-alkaloitler taşır Yüksek doz alımı bulantı, kusma, ishal, zehirlenmeye neden olur" |
|