|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
amir, bin, elçilerinden, eshabi, kiramın, ribi |
![]() |
Eshab-İ Kiramın Elçilerinden: Ribi Bin Âmir |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Eshab-İ Kiramın Elçilerinden: Ribi Bin ÂmirHazret-i Ömer'in hilafeti zamanı idi ![]() ![]() Zincirlerle bağlıydılar Sâd ibni Ebî Vakkas'ın kumandası altındaki 34 bin kişilik İslâm ordusu, Acem topraklarına dayanmıştı ![]() ![]() ![]() Bu duâ gerçekleşmiş, İran Kisrası, oğlu tarafından hançer ile öldürülmüş, şimdi sıra mülkünün parçalanmasına gelmişti ![]() İran kisrası Yezd-i Cürd'ün kumandanı Rüstem, İslâm ordusuna karşı hazırlıklarını tamamlamıştı ![]() ![]() ![]() İslâm ordusu, dinimizin emrine uyarak, elçiler göndererek, önce düşmanını İslâm dinine davet ediyordu ![]() ![]() ![]() Rüstem'in yanına giden ikinci elçi de Ribî bin Âmir idi ![]() ![]() ![]() ![]() Ribî'nin ise eski bir kıyafeti, eğri bir kılıcı, yer yer eğilmiş bir kalkanı ve çelimsiz bir atı vardı ![]() ![]() ![]() Böyle kabul ederseniz ![]() ![]() ![]() Halılarla örtülü yere varınca, atından indi ve hemen oraya atını bağladı ![]() ![]() ![]() - Beni böyle kabul ederseniz ne âlâ, yoksa döner giderim ![]() Orada bulunanlar, bu çelimsiz insandan çıkan cesurane sözler karşısında şaşırıp kalmışlardı ![]() Rüstem, “Bırakın onu” dedi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İslâm elçisi Ribî bin Âmir'in, huzurunda mızrağını yere saplamasından sonra, Rüstem dedi ki: - Ne diyorsan, anlat bakalım! Ölen için cennet var Ribî şöyle cevap verdi: - Allahü teâlâ, dilediği kimseleri, kula kulluktan kendisine kulluğa, dünya sıkıntılarından feraha çıkaralım, bâtıl dinlerinin zulmünden kurtarıp İslâm adaletine ulaştıralım diye, bize bir Peygamber gönderdi ![]() ![]() ![]() - Allahın vâd ettiği nedir? - Kâfirlerle savaşırken ölen için cennet, geride kalanlar için ise zaferdir ![]() - Söylediklerini dinledim ![]() - Evet, istediğiniz mühleti veririz ![]() - Kaç gün mühlet verirsiniz? - Bir veya iki gün ancak mühlet veririz ![]() Bunun üzerine Rüstem dedi ki: - Hayır ![]() ![]() Onun bu cevabı üzerine Ribî dedi ki: - Peygamberimiz düşmanla karşılaştığımız zaman, üç günden fazla mühlet vermememizi emretti ![]() ![]() Rüstem tekrar sordu: - Sen onların efendisi misin? - Hayır, müslümanlar birbirlerine kuvvet veren tek vücut gibidir ![]() Rüstem bunun üzerine adamlarını topladı ve dedi ki: - Bu adamın sözlerinden daha kıymetli ve kabule sayan bir söz duydunuz mu? Adamları, Rüstem'in bu sözlerine şiddetli bir şekilde karşılık verdiler: - Kendi dinini bırakıp, onun söylediklerine meyletmekten Allah seni muhafaza etsin! O adamın elbiselerini görmedin mi? Böyle elbiseler giyen adamın sözlerinde ne olabilir ki? Yazıklar olsun size! Bunun üzerine Rüstem, adamlarına dedi ki: - Yazıklar olsun size! Siz elbiselere mi bakıyorsunuz? İnsanın şahsiyeti elbiseleri ile değil, akıl, kabiliyet ve konuşması iledir ![]() ![]() ![]() Kısa bir zaman sonra, Ribî gibi elbise giyenlerden müteşekkil 34 bin kişilik İslâm ordusu, süslü elbiseler ve zinetler içerisinde bulunanların 200 bin kişilik ordusuna galip gelmiş ve İslâm orduları Medayin'e girerek, Resul-i ekremin duâsının gerçekleşmesine şahit olmuşlardı ![]() İslâm ordusundan, çok az kimse şehit olurken, İran ordusu 120 bin kişi zayiat vermiş, geri kalanları da yaralı olarak firar etmişlerdi ![]() alıntı |
![]() |
![]() |
|