|
![]() ![]() |
|
Konu Araçları |
bin, eshabi, kiramın, malik, sürâka, süvârilerinden |
![]() |
Eshâb-İ Kirâmın Süvârilerinden: Sürâka Bin Mâlik |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Eshâb-İ Kirâmın Süvârilerinden: Sürâka Bin MâlikPeygamber efendimize, Peygamberliğinin bildirildiğinin 13 ![]() ![]() ![]() ![]() Beraber hicret edecekler Resûlullah efendimiz Hazret-i Ebû Bekir’e, beraber hicret edeceklerini bildirince, Hazret-i Ebû Bekir’in gözlerinden sevinç yaşları aktı ![]() ![]() - O güne kadar, bir kimsenin, sevincinden dolayı bu derece ağladığına şâhit olmamıştım ![]() Resûlullah efendimiz ile Hazret-i Ebû Bekir hicret için yola çıktıktan sonra, müşrikler arzularını yerine getirmek için, Peygamberimizin hâne-i saadetlerine uğramışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamber efendimizle, Hazret-i Ebû Bekir’i öldürene veya esir edene çok miktarda mal, para vereceklerini vâdettiler ![]() ![]() Bu haber, Sürâka bin Mâlik’in bağlı olduğu Müdlicoğulları arasında da yayıldı ![]() ![]() ![]() Bir salı günü Sürâka bin Mâlik’in oturduğu bölge olan Kudeyd’de, Müdlicoğulları toplantıda bulunuyorlardı ![]() ![]() - Ey Sürâka! Vallahi ben az önce, sâhile doğru giden üç kişilik bir yolcu kâfilesi gördüm ![]() ![]() Sürâka, durumu anladı ![]() ![]() ![]() ![]() - Hayır, o senin gördüğün kimseler, filân kişilerdir ![]() ![]() ![]() Fal oklarına baktı Sürâka bin Mâlik biraz daha orada kaldı ![]() ![]() ![]() ![]() Müşriklerin bâtıl bir âdetleri vardı ![]() ![]() ![]() ![]() Sürâka oklarla fala baktığında, oklar, Hazret-i Muhammed ve arkadaşına zarar veremeyeceğini gösteriyordu ![]() ![]() ![]() Yüz deveyi almak aşkıyla yanan Sürâka, başka bir şeye aldırmadan atına bindi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Netice hep aynı çıkıyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Telâşa kapıldı Nihayet Sürâka yaklaşmıştı ![]() ![]() ![]() ![]() Hazret-i Ebû Bekir arkasına bakınca, Sürâka’yi görüp, telâşa kapılmıştı ![]() - Üzülme, Allahü teâlâ bizimle beraberdir! Sürâka yanlarına iyice yaklaşınca, Hazret-i Ebû Bekir, ağlamaya başladı ![]() ![]() - Vallahi kendim için ağlamıyorum ![]() ![]() Sürâka, Peygamber efendimize saldırabilecek kadar yaklaşmıştı ki, seslendi: - Yâ Muhammed! Seni, bugün benden kim koruyacak? Resûl-i Ekrem efendimiz de buyurdu ki: - Beni Cebbâr ve Kahhâr olan Allahü teâlâ korur ![]() O sırada Sürâka’nın atının iki ön ayakları, dizlerine kadar yere battı ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun üzerine çâresiz kalan Sürâka, âlemlere rahmet olarak gönderilen şefkat ve merhamet sahibi Resûlullaha yalvardı: - Yâ Muhammed! Bu işin, senin sebebinle olduğunu anladım ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün olgunlukları ve iyi ahlâkı kendisinde toplayan, üstün ahlâk ve yaratılış üzere olan Peygamber efendimiz, onun bu dileğini kabûl etti ve Allahü teâlâya şöyle duâ etti: Onun atını kurtar! Yâ Rabbî! Eğer o sözünde doğru ve samîmî ise, onun atını kurtar ![]() Allahü teâlâ bu duâyı kabûl buyurdu ![]() ![]() ![]() ![]() Resûlullah efendimiz ile arkadaşları, Sürâka’nın atını kurtarmasını beklediler ![]() ![]() ![]() - Yâ Muhammed, ben Sürâka bin Mâlik’im, benden asla şüpheniz olmasın! Size söz veriyorum ![]() ![]() Bunları söyledikten sonra, Kureyş müşriklerinin, kendilerini yakalayanlara çok mükâfat vereceklerini ve yapmak istedikleri şeyleri tek tek haber verdi ![]() Yetişmesine meydan verme! Bu sırada Sürâka, onlara yol azığı ve binek deve vermek istediyse de, Peygamberimiz kabûl etmedi ve buyurdu ki: - Ey Sürâka! Sen İslâm dînini kabûl etmedikçe, ben de senin deveni ve sığırını arzu etmem, istemem ![]() ![]() Allahü teâlâ dileyince herşey oluyordu ![]() ![]() ![]() Her şeye kâdir olan Allahü teâlâ, Habîbine zarar vermemesi için Sürâka’nın kalbini iyiliğe doğru çevirmişti ![]() ![]() ![]() Peygamber efendimiz, ayrılmadan önce, Hazret-i Ebû Bekir’e, Sürâka’nın bir isteği olup olmadığını sormasını emir buyurdular ![]() - Sizinle benim aramda emannâme olacak bir yazı verir misiniz? Peygamberimiz emannâmenin verilmesini emretti ![]() ![]() ![]() Peygamber olduğunu anlardın Sürâka bundan sonra izini takip ederek geri döndü ![]() ![]() ![]() ![]() Sürâka şâir birisiydi ![]() - Ey Ebû Cehil! Ben Muhammed’e iyice yaklaşmış, saldırmak üzereyken, atımın ayakları birdenbire yere batıverdi ![]() ![]() Sen söyle, artık buna kim dayanabilir? Senin yapacağın, Kureyşlileri ona saldırmaya teşvik değil, bilâkis buna mâni olmandır ![]() ![]() ![]() Sürâka, bundan sonraki senelerde, İslâmiyetin hızla ilerlediğine, karşısına çıkan küfür ve şirk engellerini bir bir aştığına şahit oluyordu ![]() “Tâif’ten Cirâne’ye indiği sırada, Resulullah efendimizle buluştum ![]() ![]() ![]() ![]() Ben Sürâka bin Mâlik’im Ben, Resulullah efendimizi görünce, tanıdım ![]() ![]() - Ya Resulallah! Bu, benim için yazdırdığın yazıdır! Ben, Sürâka bin Mâlik’im ![]() - Bugün, verilen sözde durma ve sözü yerine getirme günüdür ![]() Hemen, yanına yaklaştım ve Müslüman oldum ![]() ![]() - Ya Resulallah! Kendi develerim için doldurduğum havuzlarımın etrafını, yitik develer sararlar ![]() Resulullah efendimiz buyurdu ki: - Evet! Her susamış canlıyı sulamakta, ecir ve sevap vardır! Sonra Peygamber efendimiz tekrar bana buyurdular ki: - Ey Sürâka! Kisrânın bileziklerini kollarında görür gibi oluyorum ![]() Ben, “Krallar kralı Kisrâ bin Hürmüz’ün mü?” diye hayretle sordum ![]() - Evet, Kisrânın!” Aradan uzun zaman geçmişti ![]() ![]() ![]() Bilezikler Sürâka'ya verildi Hazret-i Ömer bu gümüş bilezikleri Sürâka bin Mâlik’e verdi ![]() Sürâka, bu bilezikleri bileğine takmış çok geniş olduğu için, bilezikler dirseklerine kadar uzanmıştı ![]() Sürâka bu sırada Resul-i ekremin seneler önce buyurduğu mübârek sözü hatırlayıp, bu mucize karşısında ağladı ![]() Sürâka’nin bileğinde bu bilezikleri gören Hazret-i Ömer de buyurdu ki: - Kisrânın iki bileziğinin, Müdlicoğullarından biri olan Sürâka bin Mâlik’in bileklerine takıldığı günü bize gösterdiği için, Allahü teâlâya şükürler olsun ![]() Sürâka’nın künyesi Ebû Süfyân’dır ![]() ![]() ![]() alıntı |
![]() |
![]() |
|