![]() |
Kâdılık Yapan Sahâbîlerden: Ebüdderdâ |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Kâdılık Yapan Sahâbîlerden: EbüdderdâEbüdderdâ hazretleri, Bedir seferi sırasında Müslüman oldu ![]() ![]() ![]() Niye mâni olamadın? Ebüdderdâ, eve dönünce, hem putun kırıklarını topluyor, hem de diyordu ki: - Yazıklar olsun sana! Ne diye seni kıranlara mâni olmadın? Onları ne diye üzerinden defedemedin? Zevcesi Ümmüdderdâ dedi ki: - Eğer o, bir kimseye fayda verebilse veya gelecek bir zararı önleyebilse idi, kendisine gelen zararı önlerdi! Ebüdderdâ, bunun üzerine, “Gusletmek için bana su hazırla!” dedi ![]() ![]() ![]() Ebüdderdâ gelirken, Abdullah bin Revâha Peygamberimizin yanında bulunuyordu ![]() - Yâ Resûlallah! Bu gelen Ebüdderdâ’dır ![]() - O, Müslüman olmak için geliyor ![]() Ebüdderdâ Resûlullah efendimizin huzûrunda Müslüman oldu ![]() ![]() O Müslüman olmadan önce Bedir savaşı yapılmıştı ![]() ![]() ![]() Ebüdderdâ, Peygamberimizin zamanında Kur’ân-ı kerîmi tamamen ezberlemiştir ![]() ![]() İlim öğretmekle meşgul oldu Ebüdderdâ, Peygamberimizin vefâtından sonra Medîne’de kalmaya tahammül edememiştir ![]() ![]() ![]() ![]() Şam’da Câmi-i Kebîr’de verdiği bu derslerine pek çok sayıda talebe katılırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şam’a vâli tâyin edilen Hazret-i Muâviye, halîfeden bir kâdî istemişti ![]() ![]() ![]() Birgün, Ebüdderdâ hazretlerine bir kişi gelerek dedi ki: - Yâ Ebüdderdâ! Benim büyük bir hastalığım var ![]() - Hastalığın nedir? - Benim kalbimde dünyaya karşı aşırı sevgi var ![]() ![]() ![]() ![]() - Ey kişi, senin hastalığın hastalıkların en büyüğüdür ![]() - Yâ Ebüdderdâ, ne olur beni bu hastalıktan kurtar! Hasta ziyâretine git Ebüdderdâ hazretleri bu kişiye şu nasîhatı yaptı: - Sık sık hasta ziyâretlerine git! Cenâze namazlarında bulun! Kabirleri ziyâret et! Bu üç şeyi muntazam yaparsan bu hastalıktan kurtulursun ![]() ![]() Bu kişi bildirilen üç şeye bir müddet devam etti, fakat kendi hâlinde herhangi bir değişiklik hissetmedi ![]() - Ey Ebüdderdâ! tavsiyelerini aynen yerine getirdim ![]() ![]() Ebüdderdâ hazretleri şöyle buyurdu: - Öyle ise sen, cenâzeye bir hayvan ölüsüne gider gibi gitmişsin! Şimdi söyliyeceklerimi iyi dinle! Hasta ziyâretlerine gittiğin vakit, birgün senin de onun gibi zayıf, hâlsiz, yatağa uzanmış olacağını düşün! Bir yudum suyu bile eline alıp içemiyecek, başkalarının yardımı ile içebileceksin! Bütün bu gerçeklere rağmen hâlâ dünyaya bağlanmaktaki maksadın ne? Görüyorsun ki, dünya zenginliği, insanın bu hâle gelmesine mâni olamamaktadır ![]() “Şunun hâline bak, ibret al! Senin de sonun budur! O hâlde dünya muhabbetinden elini çek!” Cenâze namazına gittiğin zaman düşün ki, bu kimseyi, bütün dünya ni’metlerinden ayırmışlar, tabutun içine koyup musalla taşının üzerine bırakmışlar ![]() ![]() Hastalıktan kurtuldu Mezarlığa vardığında, kabirde yatanların hâlini düşün! Birgün sen de onlar gibi olacaksın ![]() ![]() Ey kişi, işte üç şeyi yaparken bunları düşünüp, kendini bunların yerine koyarsan, kısa zamanda bu tehlikeli hastalıktan kurtulursun ![]() O kişi, bu nasîhatlara aynen uydu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ebüdderdâ hazretlerini gördüğünde dedi ki: - Allah senden râzı olsun! Kalb gözümün açılmasına, gerçekleri görmeme vesîle oldun ![]() Ebüdderdâ hazretleri, hastalandığı zaman, dostları ziyâretine gelerek dediler ki: - Hastalığın nedir? - Günâhımdır! - Arzûn nedir? - Cennettir! - Sana bir tabîb çağırmayalım mı? - Beni tabîb hasta yaptı ![]() Halka ilân et Abdullah bin Selâm’ın oğlu Yûsüf şöyle anlatmıştır: “Ebüdderdâ vefât edeceği sırada ben yanında idim ![]() - Kalk benim vefât etmek üzere olduğumu halka ilân et! Ben kalkıp insanlara durumu bildirdim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Ey insanlar Resûl-i ekremden işittim ki, şöyle buyurdu: (Kim kusûrsuz ve noksansız bir abdest alır, sonra da tam bir ihlâs ile namaz kılarsa, Allahü teâlâ onun istediklerini ona ihsân eder ![]() Ebüdderdâ, bundan sonra gelenlere namazla ilgili bir miktar daha nasîhatta bulundu ![]() ![]() Peygamber efendimiz Ebüdderdâ’nın ilimdeki gayretini övmüş ve; - Her ümmetin bir hakîmi vardır ![]() ![]() Mu’âz bin Cebel de vefât ederken, talebesi Amr bin Meymûn’a, Ebüdderdâ’nın ilminden istifâde edilmesini vasiyet ederek buyurmuştur ki: - Yeryüzü ondan daha âlim bir kimse taşımadı ![]() Ebüdderdâ, herkese iyilikle muâmelede bulunurdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Onu kötülemeyiniz! Ebüdderdâ hazretleri; bir şahsın işlemiş olduğu bir kötülükten dolayı, insanlar tarafından sövülüp, kötülendiğine tesâdüf etti ![]() - Bu adam bir kuyuya düşmüş olsaydı, siz onu çıkarmak istemez miydiniz? - Evet çıkarmak isterdik ![]() - Öyle ise, onu kötülemeyiniz, dil uzatmayınız, onun işlemiş olduğu kötülükten sizi korumuş olan Allahü teâlâya şükrediniz ![]() - Sen ona buğzetmez misin? - Ben onun kendisine değil, yaptığı fenâlığa buğzederim ![]() Ebüdderdâ’nın hanımlarından Hayre binti Hadred, Ümmüd Derdâ el-Kübrâ lâkabıyla meşhûr olup, kadın sahâbîlerdendir ![]() ![]() ![]() ![]() Hanımı Ümmüd Derdâ şöyle anlatmıştır: “Ebüdderdâ birşey anlatırken ve bir hadîs-i şerîf naklederken dâimâ tebessüm ederdi ![]() ![]() - Resûl-i ekrem efendimiz her hadîs-i şerîf söyledikçe tebessüm ederdi ![]() Hadîs dinlemek için geldim Bir gün Medîne’den, Ebüdderdâ hazretlerini ziyâret için bir zât geldi ![]() ![]() ![]() ![]() - Ticâret için falan gelmedin mi? - Hayır ![]() - Başka bir işin veya ihtiyacın için mi geldin? - Sadece hadîs-i şerîf almak üzere geldim ![]() Bunun üzerine Ebüdderdâ hazretleri buyurdu ki: - Pekiyi, o hâlde dinle! Resûl-i ekrem efendimizin şu sözleri söylediğini duydum: (Bir insan ilim kazanmak için bir yola giderse, Allahü teâlâ ona Cennete doğru bir yol açar ![]() ![]() ![]() ![]() (Âlimin âbid üzerindeki üstünlüğü, ayın yıldızlara üstünlüğü gibidir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Yolcuyum gideceğim Bir defasında Ebüdderdâ hazretlerinin evine bir zât uğradı ![]() - Eğer burada kalacaksan sana bir yer hazırlayayım, yolcu isen, geçip gideceksen sana azık hazırlayayım ![]() - Yolcuyum, gideceğim ![]() - Öyle ise sana en güzel azığı hazırlayayım ![]() ![]() Ebüdderdâ hazretleri sonra şöyle devam etti: - Bir gün Resûlullah efendimizin huzûruna gitmiştim ![]() ![]() ![]() ![]() Bunun üzerine Resûl-i ekrem efendimiz şöyle buyurdu: - Sana bir şey söyleyeyim mi? Sen onu yapınca kavuştuğun şeye, ancak onu yapanlar kavuşabilirler ![]() ![]() Bir defasında Kureyşten bir zât ile Ensârdan bir zâtın aralarında bir mesele olmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() - Bu zâta sor! O kimsenin sorusu üzerine Ebüdderdâ şöyle dedi: - Resûl-i ekremden işittim ![]() ![]() ![]() Kalbimle kavradım Bunu dinleyen zât, Ebüdderdâ’ya bakarak sordu: - Sen bunu bizzat Resûl-i ekrem efendimizden duydun mu? - Evet, kulaklarımla işittim ![]() ![]() - O hâlde ben şikâyetimden vazgeçiyorum, hakkımı da helâl ediyorum ![]() Ebüdderdâ hazretleri bir gün Şam’da mescidde oturuyordu ![]() - Yâ Rabbî! Yalnızlıkta bana yardımcı ol, garipliğimde bana acı, bana azîz ve sevimli bir dost ihsân et! Ebüdderdâ bu sözlerini duyunca, o zâta dönüp şöyle dedi: - Resûlullah efendimizden işittim ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Peygamberimiz; Selmân-ı Fârisî ile Ebüdderdâ’yı kardeş yapmıştı ![]() Selmân-ı Fârisî, bir gün, Ebüdderdâ’yı ziyârete gitti ![]() - Ben, oruçluyum ![]() Selmân-ı Fârisî de dedi ki: - Sen yemedikçe, ben de, yemem! Şimdi kalk artık! Ebüdderdâ da, onunla birlikte yemek zorunda kaldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() - Senin üzerinde bedenin hakkı var! Rabbinin hakkı var! Misâfirinin hakkı var! Âilenin de, hakkı var! Oruç tut, iftâr da, et! Namaz kıl! Âilenin yanına da, git! Sen, her hak sahibine hakkını ver! Abdest alıp sabah namazının sünnetini kıldıktan sonra farzını kılmak üzere mescide gittiler ![]() ![]() - Selmân, ilimle doldurulmuştur, doğru söylemiş, doğru yapmış! Ebüdderdâ’nın bildirdiği hadîs-i şerîflerden bir kısmı da şunlardır: (Cömertlik, îmânın sağlamlığından gelir ![]() ![]() ![]() ![]() Birgün Resûlullah efendimiz buyurdu ki: - Cum’a günleri bana çok salevât getirin! Okunan salevât bana hemen bildirilir ![]() Öldükten sonra da bildirilir Bunun üzerine, “Öldükten sonra da bildirilir mi?” diye sorulunca, Resûlullah efendimiz buyurdu ki: - Evet, ben öldükten sonra da bildirilir ![]() ![]() ![]() Bir gün Resûlullah efendimiz buyurdu ki: - Ey Ebüdderdâ! Cehennem ehlinin kimler olduğunu sana bildireyim mi? Her böbürlenen, kaba, büyüklük taslıyan, iyiliğe mâni olan kimsedir ![]() ![]() Yine buyurdu ki: (Din kardeşinin arzû ettiği yemeği ona yediren kimsenin günâhları bağışlanır ![]() ![]() Peygamber efendimiz, günâhkârlara şefâ’at edeceğini bildirince, “Îmânı olan hırsız ve zânîler de şefâ’ate kavuşacak mı?” diye suâl ettim ![]() - Evet, onlara da şefâ’at edeceğim ![]() Yine buyurdular ki: (Sizler kıyâmet günü kendinizin ve babanızın adları ile çağırılacaksınız ![]() ![]() (Mîzâna konacak amellerden en ağır geleni, güzel ahlâktır ![]() (Bir kimse, kardeşine arkasından duâ ettiği zaman, bir melek, “Allah, sana da o duâ ettiğin gibi versin” der ![]() (Şikâyetinize sebep olan şeyler, amellerinizin bozukluğundandır ![]() (Her kim Kehf sûresinin başından on âyet-i kerîme ezberlerse, Deccâlın ve aldatıcıların şerrinden korunmuş olur ![]() (Her hastalığın başı çok yemektir ![]() (Dertli mü’minin duâsını ganîmet bilin! Sübhânallahi velhamdülillahi velâ ilâhe illallahü vallahü ekber velâ havle velâ kuvvete illâ billah, çok söyleyiniz ![]() ![]() ![]() ![]() Kötülüklerin anahtarı Ebüdderdâ dedi ki: - Çok sevdiğim bana dedi ki: (Parça parça parçalansan, ateşte yakılsan bile, Allahü teâlâya hiçbir şeyi ortak koşma! Farz namazları terketme! Farz namazları bile bile terkeden Müslümanlıktan çıkar ![]() ![]() Ebüdderdâ hazretleri buyurdu ki: - Zilhiccenin ilk 9 günü oruç tutmalı, çok sadaka vermeli ve çok duâ ve istiğfâr etmelidir! Çünkü Muhammed aleyhisselâm, (Bu on günün hayır ve bereketinden mahrûm kalana yazıklar olsun) buyurdu ![]() Günâh unutulmaz Ebüdderdâ hazretleri buyurdu ki: - Dünyada, üç şey için yaşamak isterim: Uzun gecelerde namaz kılmak için, uzun günlerde oruç tutmak için ve sâlih kimselerin yanında oturmak için ![]() - Kötü kimselerle çok düşüp kalkan kimsenin kalbi harâb olur ![]() - Allahü teâlâyı görür gibi ibâdet ediniz! Kendinizi ölmüş biliniz! İyilik zâyi olmaz, günâh unutulmaz ![]() - Hayır, mal ve evlâdı çoğaltmakta değildir ![]() ![]() ![]() - Ardından insanların gelmesinden hoşlanan, Allahtan uzaklaşır ![]() - Aklında eksiklik olmayan hiç kimse yoktur ![]() ![]() - Ölümden sonra neler göreceğinizi, başınıza gelecekleri bilseydiniz, isteyerek ne yemek yiyebilir, ne de su içebilirdiniz ![]() - İlminden faydalanmayan, ilmiyle amel etmeyen âlimler, mahşer günü şiddetli azâba düşeceklerdir ![]() - Ölümü çok hatırlayan taşkınlıktan ve hasedden kurtulur ![]() - Bir âlim ilmiyle amel etmedikçe âlim sayılmaz ![]() - Rabbime karşı tevâzu’ için yokluğu, yoksulluğu severim ![]() - Kul Allahü teâlâya ibâdetle meşgul olunca, Allahü teâlâ onu sever, mahlûkâtına da sevdirir ![]() - Bilmeyene bir kere, bilip de yapmıyana yedi kere yazıklar olsun! - Îmânın kemâli, başa gelene sabır, kadere rızâ, tam bir tevekkül, ve Allahü teâlâya teslim olmaktır ![]() İlmi yaydı Ebüdderdâ hazretlerinin ismi Uveymir bin Zeyd el-Ensârî el-Hazrecî’dir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Şam’da bulunduğu sırada Kûfe’den ve diğer yerlerden çok kimse, Ona fıkhî mes’eleler sormak üzere gelir, fetvâsını alırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() alıntı |
![]() |
![]() |
|