07-17-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Gotik Mimarinin Doğuşu...
Gotik mimarinin doğuşu birdenbire olmamıştır; pekçok yaklaşım vesezgi bu sanatın habercileridir Citeaux mimarlık reformu Romansanatını fazlalıklardan arındırmış, sadeleştirmiş, biçimleriişlevlerine indirgemiştir Yeni üslup çizgilerde sadeliğin ağırbasmasını bu reforma borçludur Buna karşılık Citeaux mimarları da buakılcı, etkili ve sade modernliği derhal benimseyeceklerdir Manastırdüzeninin aşamalı yapısı bu tarzın Avrupa’nın en uç noktalarına kadaryayılmasını sağlayacaktır Cluny Manastırı’nın katkısıysa daha çok,geniş hacım arayışında, kırık kemerlere ve ışınlı capellalı yanalbağlantılara olan düşkünlükte kendini gösterir

Doğu’da çok uzun zamandır, Batı’daysa XI yy’ın sonundan beri, kesişenkamerlerle bir tonoz hafifletilebiliyordu Gotik mimari, daha da ilerigiderek, bunlara verilen destek rolüyle yetinmeyip, kilisenin heryanındaki kemerlerin ağırlığını da bunlara yükler Yapının dengesiRoman döneminde kütlesel payanda kullanımı, ikincil tonozların kat katsıralanması ve çoğu zaman tribün kemerlerinin getirdiği dirençlesağlanıyordu Çatı katları altında gizlenmiş pek çok destek duvar,mesela Laon’da olduğu gibi, bu arayışın son aşaması olacak ve bununsonunda da çatı kaplamasının üstünde destek kemerler ortaya çıkacaktır Böylece kendini kuşatan eğik çizgiler ağı içine sıkı sıkıya kenetlenenkatedral, düşlerde görülecek yükseklilere ulaşabilecektir

Normandiya’da XI yüzyılın ikinci yarısında yeni bir cephe formülüuygulamaya konur: daha geniş bir ana kapıyı çevreleyen ve kapılarıyladoğrudan salona açılan iki kule Gotik mimarlar bu öncü modellerinsunduğu yenilikleri toparlayarak katedralleri geniş kalabalıklaraaçabilmek, daha havadar bir mekân yaratmak ve daha fazla ışık alabilmekiçin bir sistem oluştururlar: çapraz tonoz, kırık yay, kavisli kemer,cephe uyumu, yanal uzantılı koroyeri ve ışınlı capellalar

|
|
|