Prof. Dr. Sinsi
|
Yüksek Öğrenim
Eğitim sürecinde ortaöğrenimden bir sonraki basamak üniversite ya da yüksekokuldur Çeşitli dallarda yükseköğretim derslerinin izlenebildiği bu kurumlardan mezun olanlar, diplomalarını aldıktan sonra seçtikleri dalda lisansüstü programlarına devam edebilir ve bunları bitirince akademik unvanlar kazanırlar
Tarihçe
Modern üniversitenin kökeni yüzyıllar öncesine, Ortaçağa dayanır O çağda üniversiteler, karşılıklı dayanışma ve işbirliği amacıyla oluşturulan öğrenci ya da öğretmen loncalarıydı ve kendilerine ait bir binaları yoktu Bu kuruluşlar giderek büyüdü ve sonunda öğretmenlerin barınması ve ders vermesi için binalar yapıldı Belli yasal haklar ve ayrıcalıklar elde eden üniversiteler, sürekli kurumlar durumuna geldi İtalya'da, Salerno'da kurulan ilk ortaçağ "üniversitesi" ancak 1231'de resmi bir kuruluş haline gelmekle birlikte, 9 yüzyılda bir tıp okulu olarak tüm Avrupa'da tanınıyordu
11 yüzyılın sonlarına doğru, Bologna'da bir başka İtalyan "üniversitesi" gelişti Salerno yalnızca bir tıp okulu olduğu halde, Bologna başka dallarda da eğitim veriyordu Önceleri hukuk okulu olarak ün kazandı ve yıllar geçtikçe tıp, sanat ve ilahiyat bölümleri de eklendi Tıpkı öğrenciler gibi, öğretmenler de college (Latince collegium) adı verilen topluluklar oluşturdular Öğretim kadrosuna kabul edilmek için gerekli sertifika ya da lisanslar ise ilk akademik unvanları temsil ediyordu Öğrenciler, ileride öğretim kadrosuna katılmasalar da, öğrenim düzeylerini belgelemek amacıyla profesörlük lisansı almak istiyorlardı
Ortaçağdaki yükseköğretim kuruluşlarının en ünlüsü olan Paris Üniversitesi 12 yüzyılın ikinci yarısında kuruldu Bu üniversite, Avrupa'nın kuzeyinde kurulan ilk üniversiteler gibi, katedral okullarının devamı niteliğindeydi Notre Dame Katedrali'ne bağlı olan Paris Üniversitesi de, bir ilahiyat eğitimi merkezi olarak ün kazandı Bir süre sonra kilise hukuku, tıp ve sanat bölümleri de eklendi Paris Üniversitesi, Avrupa'nın kuzeyinde daha sonra kurulan tüm üniversitelere örnek oldu
Paris aynı zamanda ilk İngiliz üniversiteleri olan Oxford ve Cambridge'e de örnek oldu 13 yüzyılda devletçe tanınan bu üniversitelerin ikisi de yönetim bakımından özerk yüksekokullardan (college) oluşuyordu Oxford ve Cambridge'deki college sistemi günümüzde hâlâ varlığını korumaktadır
12 ve 14 yüzyıllarda Avrupa'da birçok üniversite kuruldu Bunlar arasında Fransa'da Toulouse (1229-30), Montpellier (1220) ve Sorbonne (1257); İspanya'da Salamanca (1218); Portekiz'de Coimbra (1290); Almanca konuşulan ülkelerde Viyana (1365), Heidelberg (1386) ve Köln (1388); Avrupa'nın doğusunda da Prag'daki Karlova (1348) ve Kraköw'daki Jagiello (1364) üniversiteleri sayılabilir
14 yüzyılın sonlarına doğru insanı temel alan bir dünya görüşünü yansıtan Hümanizm Akımı'nın doğması ve Avrupa'da Rönesans döneminin başlamasıyla kilisenin gücü giderek azaldı Ticaretin ve kent yaşamının gelişmesi sonucunda toplumun yapısı da köklü bir değişime uğradı Yerel diller gelişme gösterdi Ortaçağ üniversiteleriyle yetinemeyecek olan bu yeni toplum değişik bir eğitime gereksinim duyuyordu Dolayısıyla, eğitimde ilahiyat konusunun önemi azalarak insanı ele alan tarih ve felsefe gibi konulara büyük ölçüde yer verilmeye başlandı
17 yüzyıl sonlarında Almanya'da Halle Üniversitesi (1694) gibi ilk modern üniversiteler kuruldu ABD'deki Harvard (1636) ve Yale (1701) üniversiteleri yüksekokul (college) statüsündeydi Günümüzde ABD' de college sözcüğü, ortaöğrenimi tamamlayan öğrencilerin devam ettikleri ve yalnızca bir dalda genel eğitim veren kurumlar için kullanılır Bu kurumlar bağımsız olabildiği gibi, bir üniversiteye bağlı da olabilir
19 yüzyılda ulusal devletlerin kurulmasıyla üniversiteler ulusal kurumlar haline dönüştü Modern çağda bilimin ve tekniğin gelişmesi üniversitelerde yeni bölümlerin açılmasına yol açtı
Türkiye'de Üniversiteler ve Yüksekokullar
Osmanlılar döneminde gerek orta, gerekse yükseköğretim düzeyinde eğitim veren temel kurum medreseydi 16 -17 yüzyıllardan sonra, dünyada hızla gelişen fen ve teknoloji bilgisini eğitim programlarına aktarmada başarılı olamayan medreseler, özellikle fen dallarında yetersiz kaldı
Mühendislik, fizik, kimya ve tıp gibi alanlarda doğan eğitim boşluğunu doldurmak amacıyla 18 yüzyıldan başlayarak çeşitli çalışmalar yapıldı Bu dönemde açılan yükseköğretim kurumları arasında Deniz Mühendishanesi (1773), Kara Mühendishanesi (1793), Tıphane (1826) ve Harp Okulu (1834) sayılabilir
Bu dönemdeki en önemli gelişme, üniversite düzeyindeki ilk yükseköğretim kurumu olan Darülfünun'un kurulmasıdır 1863'te İstanbul'da öğretime başlayan Darülfünun medreselerin ve dinci çevrelerin baskısıyla üç kez kapatıldı, ama her seferinde yeniden açıldı Son olarak 1900'de Darülfünun-ı Şahane adıyla yeniden öğretime açılan bu kurum, çeşitli meslek okullarını ve yüksekokulları da içinde toplayarak gelişti 1924'te de adı İstanbul Darülfünunu olarak değiştirildi
1933'te çıkanları bir yasayla İstanbul Darülfünunu kaldırıldı ve yerine İstanbul Üniversitesi kuruldu Aynı yıl yapılan Üniversite Reformu, yükseköğretim kurumlarının yeniden örgütlenmesinde ve eğitim düzeylerinin yükseltilmesinde önemli rol oynadı 1944'te İstanbul Teknik Üniversitesi öğretime başladı
1946'da Üniversiteler Kanunu ile üniversite özerkliği, yani üniversitelere kendi kendilerini yönetme hakkı tanındı Ankara Üniversitesi'nin de kurulduğu bu yasayla, üniversiteler ile yüksekokullar arasında işbirliğini ve eşgüdümü sağlamak için Üniversiteler Arası Kurul oluşturuldu Bu dönemde yükseköğretim ülke çapında yaygınlaştı İstanbul ve Ankara dışındaki kentlerde de üniversiteler ve yüksekokullar açıldı Trabzon'da Karadeniz Teknik Üniversitesi, İzmir'de Ege Üniversitesi, Ankara'da Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve Erzurum'da Atatürk Üniversitesi kuruldu
1961 Anayasası, üniversite özerkliğini anayasal bir hak olarak güvence altına aldı Üniversiteye girişte merkezi seçme sınavı uygulamasına geçildi Özel üniversitelerin açılmasına izin verildiyse de Anayasa Mahkemesi bu yasayı 1971'de iptal etti
1981'de Yükseköğretim Kanunu kabul edildi Bu yasayla yükseköğretim kurumlarının örgütlenmesi ve işleyişi yeniden düzenlendi Tüm yüksekokullar üniversitelerin çatısı altında toplandı Bu yasayla oluşturulan Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) üniversiteler üzerinde merkezi bir yönetim ve denetim organı olarak çalışmaya başladı YÖK'e verilen yetkilerin üniversite özerkliğini ortadan kaldırdığı düşüncesi, önemli bir tartışma konusu olarak hâlâ güncelliğini korumaktadır
Bugün Türkiye'de toplam 88 üniversite vardır Eğitim süreleri 4-6 yıl arasında değişen bu fakülte ve yüksekokullar dışında, Anadolu Üniversitesi'ne bağlı Açık Öğretim Fakültesi, iktisat ve iş idaresi konularında dört yıllık bir eğitim programı uygulamaktadır Yaygın eğitimin yapıldığı bu fakültede dersler kitaplardan ve televizyondan izlenmektedir
Gene üniversiteler bünyesinde örgütlenmiş mesleki ve teknik eğitim fakülteleri ile meslek yüksekokullarında iki yıllık yükseköğrenim programları düzenlenmiştir Mesleki ve teknik eğitim fakültelerinde belirli dallarda öğretmen yetiştirilmektedir Bunlar arasında anaokulu öğretmenliği, giyim öğretmenliği, trikotaj öğretmenliği, elektrik işleri öğretmenliği, metal işleri öğretmenliği sayılabilir
Meslek yüksekokullarında ise ara kademede çalışacak insan gücünü yetiştirmeye yönelik eğitim programlan sürdürülmektedir Sosyal programlar izleyen meslek yüksekokulları iktisat, işletme, muhasebe, bankacılık, orta kademe yöneticiliği, sekreterlik, turizm ve otel işletmeciliği, pazarlama-satış yönetimi, turizm rehberliği gibi dallarda eğitim verir Sağlık bilimlerine yönelik meslek yüksekokullarında anestezi, diş protezi, laboratuvar, radyoloji, ebelik ve hemşirelik gibi bölümler bulunmaktadır Bu dallardaki eğitim, genellikle çeşitli üniversitelere bağlı Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokullarında verilmektedir Ayrıca, iki yıllık teknik eğitim programları uygulayarak tekniker düzeyinde çalışacak kişileri eğiten meslek yüksekokulları da bulunmaktadır Çok geniş bir alanda eğitim veren bu yüksekokullarda elektrik, elektronik, haberleşme, bilgisayar programcılığı, makine, motor, uçak elektroniği gibi dalların yanı sıra duvar süsleme sanatları, moda, konfeksiyon, süt ürünleri, bağcılık, arıcılık gibi konularda da öğretim yapılmaktadır
|