![]() |
Tersinim Teorisi Tanıtımı |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tersinim Teorisi TanıtımıTersinim teorisi Türk düşünür ve yazarlarından Hüdai ÇAKMAK’ın ortaya attığı teoridir ![]() ![]() -Varoluş insanoğlunun var edildiği ilk anlardan beri ilgisini çekmiş, konusunda pek çok teoriler üretilmiştir ![]() Bu teoriler çok ve çeşitli olmasına rağmen varoluş bir yaratıcının eseridir ya da değildir, rastlantılarla oluşmuştur cevaplarına uygun olmak üzere iki büyük grupta toplanır ![]() Bir teori gerçek olduğu kuvvetle inanılan bir varsayım üzerine kurulur, ayrıntılanır ve kanıtlanmaya çalışılır ![]() Ulaşılan bilimsel sonuçlar genelde doğru olduğu kuvvetle inanılan varsayıma uygun olarak yorumlanır ![]() ![]() Bu da bilimin olması gereken tarafsızlığına gölge düşürdüğü gibi pek çok hata ve yanlışlara yol açar, teorileri bilim dışına iter ![]() Örneğin evrim teorisinin doğruluğu kuvvetle inanılan varsayımı milyonlarca tür ve cinste olan tüm canlıların rastlantılarla oluşmuş bir canlı hücresinin zamanla evrimleşmesi sonucu oluştuğudur ![]() Bir evrim teorisi taraftarı hiç bir zaman bu temel varsayımın yanlış olabileceğini düşünmez ![]() Bilimsel bulguları bu temel varsayıma uygun yorumlanmaya çalışır ![]() ![]() Kimileri görmezlikten, bilmezlikten gelinir ![]() Tersinim teorisinin kurgulanma yöntemi bu uygulamanın tamamen tersidir ![]() Önce bilimsel sonuç daha sonra ulaşılan sonuca göre varsayım ilkesine dayanır ![]() ![]() Tersinim teorisi herhangi bir teoriye karşıt ya da destek olmak amacıyla ortaya konulmuş değildir ![]() ![]() Tersinim teorisi maddenin sakımı, entropi, yapmanın zor bozmanın kolay olduğu ilkesi gibi tüm doğal kanun ve ilkeleri temel alır ![]() Karşıtı olan diğer teorilerin bilimsel yöntemlerle doğruluğu onaylanmış esaslarını da temel almaktan çekinmez ![]() Bu nedenle tersinim bilim dışına kaymadığı gibi konusundaki tüm teorilerin bilimle doğrulanmış temellerinin birleştiği bir sentez durumundadır ![]() Tersinim teorisi özet olarak bilimsel araştırmaların sonuçları olan şu esasları temel alır ![]() 1)-Enerji girişi ve zaman varoluşun herhangi bir olgusundaki düzen sahibi sistemlerde bozuma (tersinime), diğerlerinde ise değişime neden olur ![]() 2)-Tersinim teorisine göre Varoluş, tüm evreni varsa diğerlerini kapsayan kompleks bir bütündür ![]() ![]() 3)-Varoluşun kompleks bir bütün oluşu bir Yaratıcı iradenin eseri olduğunu gösterir ![]() 4)-Varoluş canlılığın oluşum ve devamlılığı amaçlıdır ![]() ![]() 5)-Canlılar evrim teorisi iddiasının aksine gelişim değil, tersinim gösterir ![]() ![]() 6)-Her canlı türünün mükemmel ve eksiksiz yaratılmış bir arı ırkı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() 7)-Tersinime uğramış arı ırk bireylerinden kimi özelliklerini yitirmiş, zayıflatmış ya da çeşitli değişiklikleri uğramış bireyler ve topluluklar oluşur ![]() ![]() ![]() Canlı yaşam avantajlarını büyük ölçüde zayıflatmış ya da yitirmiş ise hayat sahnesinden silinir ![]() 8)-Canlılar varlıklarını tam ve eksiksiz olarak geleceğe aktaramayabilir ![]() 9)-Varoluş sorusuna verilen cevaplar insan hayatlarını yönlendirir ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Tersinim Teorisi Tanıtımı |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tersinim Teorisi TanıtımıTersinim Teorisine Giriş Uzun ve yorucu çalışmalar sonucunda var oluş sorusuna bir cevap niteliğinde olan tersinim teorisi zihnimde şekillenip yazmaya karar verdiğimde konunun derinliğinden, genişliğinden ve ağırlığından yeterince haberdardım ![]() Konu hem bilimi, hem felsefeyi ilgilendiriyordu ![]() ![]() İnsan odaklı olması konuya çok yönlülükle birlikte, tarihsel bir süreci de beraberinde getirmekteydi ![]() İnsanlar varoluş sorusuna verdikleri cevaba göre hayat felsefelerini düzenliyorlar, bu felsefelere uygun yaşıyorlardı ![]() ![]() Bu uzun araştırmalarım sırasında öğrendiğim en büyük gerçek şu oldu: İnsan mükemmel yaratılmıştı ama en mükemmel değildi ![]() ![]() Bu yanılabilirlik ve aldanabilirlik bir soruya birden fazla cevabın verilmesine neden oluyordu ![]() İsteklere, inançlara, zaaflara göre değişmemesi gereken gerçekler kimi insanların menfaatlerine, düşüncelerine uygun olarak eğilip bükülmekte, bunlara uygun yorumlanmaktaydı ![]() Kendimizi doğrularla yanlışların bir arada bulunduğu bilimsel bir karmaşa içinde buluyorduk ![]() ![]() Varoluş sorusunun birbirinin zıddı yalnız iki yanıtı vardı ama gerçek tekti ![]() ![]() Yanlış yanıt üzerine hayat felsefelerini kurgulayanlar ve bunu yaşamlarına aksettirenler çok kötü bir şekilde yanılıp aldanmaktalar, bir bakıma yanlışlar üzerine kurgulanmış hayatlarını heba etmekteydiler ![]() Bu nedenle eserimiz doğruyu (gerçeği) arayan fakat bulamayanlara tarafsız bir yol gösterici konumunda olacaktır ![]() = = = Bir soruya verilen değişik yanıtların içinden doğruyu arayıp bulmak gerekir ![]() ![]() Fakat yanılabilir, aldanabilir olmamız nedeniyle gerçekleri arayıp bulmakta kolay değildir ![]() Sonuçta bütün içtenliğimle şunu söyleyebilirim ![]() En baştan gerçeği bilmediğimi kabul edip her yanıtın doğru olabileceğini var sayarak konulara olabildiğince pozitif yaklaşmaya, genellikle birbirinin zıttı olan yanıtları bir bütün kabul ederek bilimin tarafsız gözleriyle görmeye; tartıp kıyaslamaya, irdelemeye, bilimi ön planda tutmaya çalışmak gerekir ![]() Bağnazlık bilimin en büyük düşmanıdır ![]() Doğruyu buluncaya kadar bütün yanıtlar (her biri doğru olabileceğinden) benim için aynı değerdeydi ![]() Ayrıca yanlışlardan doğrularda bulunabilirdi ![]() ![]() ![]() ![]() Eserimizin temelinin tamamen bilimsel olması konusunda olabildiğince titiz davranacağız ![]() Bu nedenle eserimizi dört temel üzerinde kurgulayacağız ![]() Çalışmalarımız öncelikle bilimsel veriler, bilim insanlarının görüş ve düşünceleri, karşıt teorilerin görüş ve düşünceleri, bulunan sonuçların akıl ve mantıkla irdelenip yanlış ve hatalıların ayıklanması, bu yolla gerçeğin aranıp bulunması esaslarına dayalı olacaktır ![]() Fakat konu birbirine zıt, iki yönlü, geniş ve derin olduğundan genelde bilimsel bir yol olan; olmayana ergi (bir önermenin doğruluğunu karşıtı önerme sonuçlarının yanlışlığını kanıtlayarak göstermek) yöntemini de kullanacağız ![]() Sık eleştiri aldığımız ve alacağımız konulardan birisi de eserimizde kaynaklara yeterince yer vermememiz, daha doğrusu veremememizdir ![]() ![]() Birinci neden araştırmalarımızda doğru bilgiler kadar yanlış bilgilere de ulaşmamızdır ![]() Makbul ve geçerli kaynak sayılabilecek bazı eserlerde doğru ve yanlışlar yan yanaydı ![]() ![]() Doğruyu ararken bilgileri kıyaslama metodu kullanarak yanlışlardan doğruları ayıklamaya çalıştık ![]() Doğru olduklarını zannettiklerimizi başka kaynaklardan teyit etme yönünden çabalar gösterdik ![]() Sonuçta eserimizdeki bilgiler tek kaynaktan değil de pek çok kaynaklardan toparlanmış bir derleme, genelleme hâline geldi ![]() Ayrıca iletişim çağında kaynak göstermenin gerekliliği konusunda (her türlü bilgiyi rahatlık ve kolaylıkla ulaşabildiğimizden) derin ve güçlü şüpheler içindeyiz ![]() Eserimizde verdiğimiz bilgilere güvenebileceğinizi özellikle belirtmek isteriz ![]() Tereddüt ettiğiniz ya da doğruluğu konusunda şüpheye düştüğünüz bilgiler olursa konusuyla ilgili ders kitaplarından, kapsamlı ansiklopedilerden ve hatta internetten rahatlıkla kontrol edebilirsiniz ![]() Her şeyi bilmemizin mümkün olmadığını, yaratılışımız nedeniyle hata ve yanlışlara kolaylıkla düşebileceğimizi biliyoruz ![]() Bu nedenle yapıcı olma kaydıyla her türlü eleştiri ve önerilere açığız ![]() Bu açıklık (pek çok hata ve yanlışların olabileceğini en baştan kabul ederek) eserimizde verilen bilgiler çoğunluğunun doğruluğu konusundaki güvenimizi de ifade eder ![]() Şunu da bilip, inanıyoruz ki hata ve yanlışlar akıllı insanlar için iyi bir öğretmendir ![]() Hüdai ÇAKMAK |
![]() |
![]() |
![]() |
Tersinim Teorisi Tanıtımı |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tersinim Teorisi TanıtımıTersinim Teorisi-2 İnsanoğlu var edildiği ve düşünmeye başladığı ilk anlardan itibaren yaratılışı merak etmiştir ![]() Bu merak önce; ben neden, nasıl, niçin var edildim şeklinde kendine yönelikti, bu nedenle kişiseldi ![]() Fakat daha sonra; var oluşun bütünlüğü yavaş yavaş keşfedilmeye başlanınca bu soru; biz nasıl, neden, niçin var edildik şekline dönüşüp evrenselleşmiş; bu konuda çok ve çeşitli varsayımlar üretilmiştir ![]() Neden, niçin, nasıl var edildim sorusunun yanıtı insan hayatını yönlendiren en önemli olgudur ![]() İnsanlar bu soruya verdikleri yanıtın paralelinde hayatlarına yön verirler ![]() Eğer bir hayvan olsaydık yaratılma nedenimiz bizlere eksiksiz verilecek bizde buna uygun yaşayıp gidecek, herhangi bir arayış içinde olmayacaktık ![]() Kısımsal bir iradeyle sınırlı da olsa hayatımızı yön verebilme özgürlüğü bizleri diğer canlılardan ayırır, bizleri insan yapar ![]() Fakat gerçekleri arayıp bulmak her zaman yanılmaya, aldanmaya meyilli olan bizler için son derece zordur ![]() ![]() İnsanların binmeyenlere karşı büyük bir merakı vardır ![]() ![]() ![]() ![]() Bu merak ediş, önceleri sadece kendisi ve çevresiyle sınırlıdır ![]() Kendisi ve çevresiyle ilgili bilgiler çoğaldıkça var oluşun bütünlüğünü fark etmeye başlar ![]() ![]() Bunun nedeni de bilgi kaynaklarıyla bilgileri depolayan beyin arasındaki vasıtaların az ve yetersiz oluşudur ![]() Bir bakıma insanoğlu duyuların sınırları içinde, duyularının izin verdiği kadar etrafını algılar, bu algılamalar sonucunda bilgi sahibi olur ![]() = = = Varoluş sorusunun sadece varoluş bir Yaratıcının eseridir ya da değildir şeklinde birbirine zıt iki cevabı vardır ![]() Var oluşun bütünlüğünü ve bütünlüğün bazı kurallar ve yasalar çerçevesinde oluşmuş bir düzenlilik içerdiğini az ya da çok fark eden insanoğlu: -Kurallar ve yasalarla oluşmuş gözlemlediğim şu düzenlilik muhakkak ki bir bilginin ve bu bilgiyi yönlendirip şekillendiren, oluşuma çeviren güç sahibi bir iradenin eseridir ![]() Yapıcı bir iradenin olmadığı rastlantısal oluşumlarda düzenlilik oluşamaz ![]() Rastlantısal oluşumlar tam bir düzensizlik ortamıdır ![]() ![]() Fakat ilk dönemlerde insanlar var oluşun bütünselliğini yeterince fark edemediklerinden bu inanç parçalanmaya müsaitti ![]() Bu parça parça oluş insanların Yaratıcıyı, sıfatların bir bütün olarak var edilişlerinde kendilerine verilmiş olmasına rağmen yeterince anlamalarına, algılamalarına engel olmuştur ![]() Bu nedenlerle Yaratıcı teklikten çokluğa doğrudur ![]() ![]() Tevhidin bozulduğu dönemlerde insanlarından bir kısmına göre gökleri gök tanrısı, yerleri yer tanrısı, denizleri deniz tanrısı idare etmekteydi ![]() ![]() İnsanların bir kısmı evreni dolduran milyarlarca yıldızdan bazılarını Yaratıcı sandılar ![]() Kimileri için Yaratıcı dünyayı aydınlatıp ısıtan güneşti ![]() ![]() ![]() Devamı var ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Tersinim Teorisi Tanıtımı |
![]() |
![]() |
#4 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Tersinim Teorisi TanıtımıTersinim Teorisi-3 (Materyalizm) Var oluş kurallar ve yasalarla belirlenmiş düzenlilikle beraber bir bütünlükte içerdiğinden Var Edici İrade bu bütünlüğün dışında olmalıdır ![]() ![]() ![]() ![]() Evolutionary Biology kitabının yazarı Douglas Futuyma kitabında şöyle belirtmiştir: -Yaratılış ve evrim, yaşayan canlıların kökeni hakkında yapılabilecek yegâne iki açıklamadır ![]() Canlılar dünya üzerinde ya tamamen mükemmel ve eksiksiz bir biçimde ortaya çıkmışlardır ya da böyle olmamıştır ![]() Eğer böyle olmadıysa, bir değişim süreci sayesinde kendilerinden önce var olan bazı canlı türlerinden evrimleşerek meydana gelmiş olmalıdırlar ![]() Ama eğer eksiksiz ve mükemmel bir biçimde ortaya çıkmışlarsa, o halde sonsuz güç sahibi bir akıl tarafından yaratılmış olmaları gerekir ![]() Futuyma’nın canlılığın kökeni hakkındaki bu sözleri tüm varoluşu kapsayacak şekilde bütünlenebilir ![]() Buna göre varoluş ya yaratılmıştır ya da yaratılmamıştır ![]() ![]() Kimi insanlar varoluşun kompleks düzenler içerdiğini gözlemleyerek düzenliliklerin ilim sahibi bir gücün eseri olabileceği sonucuna varmışlarsa da kimileri bu sonuca katılmamışlardır ![]() Bunun en büyük nedeni de bir Var edicinin var olduğu inancı üzerinde kurulan din olgusuna bazı kişiler, kurumlar tarafından akıl, mantık ve dolaysıyla bilim dışı ritüellerin konulup karıştırılması, bazı konularda dinin; bilimin, aklın mantığın dışına itilmesi, çok kötü bir şekilde suiistimal edilmiş olmasıdır ![]() Bir Var Edicinin var olmadığını savunanların, en baştan bir Yaratıcının varlığını ret ve inkâr ettiklerinden var oluş sorusuna verebilecekleri tek bir cevap kalıyordu ki o da var oluş rastlantılar sonucu oluşmuştur yanıtıdır ![]() Fakat var oluş rastlantılar sonucu oluşmuştur yanıtı yeterince açık değildir ve bir temele dayanmamaktadır ![]() Bir Var edicin var olduğunu ret ve inkâr edenler var oluş sorusuna verdikleri rastlantılarla oluştu yanıtına bir temel aradılar ve bulmakta gecikmediler ![]() ![]() Bu temele göre var oluş sorusuna verilen yanıt; var oluş maddelerden rastlantılarla oluşmuştur şeklindedir ![]() Var oluşu maddeyle izah eden, var oluşun bütün aşamalarını maddeye indirgeyen bu görüşe maddecilik diğer adıyla materyalizm denilir ![]() Görüldüğü gibi materyalizm akıl, mantık ve bilim dışı ritüellerin, hurafelerin karıştırılması nedeniyle dine karşı verilen bir tepkinin sonucudur ![]() Devamı var ![]() |
![]() |
![]() |
|