Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
1873, 1960, nursi

Said Nursi (1873 - 1960)

Eski 07-12-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Said Nursi (1873 - 1960)



Said Nursi (1873 - 1960)



1873’de Bitlis’in Hizan kazasının Nurs köyünde doğan Said Nursi, kendi hayatını ikiye ayırır Nur risalelerini yazmaya başladığı 1926’ya kadar kendini “Eski Said” olarak görür Daha sonra “Yeni Said” dönemi başlar 9 yaşında din eğitimine başlayan, 21 yaşındayken “Bediüzzaman” (çağın güzelliği) ismiyle anılan Said Nursi, gençlik yıllarında belinden hiç eksik etmediği hançeri ve tipik Kürt giysileriyle din adamından çok savaşçıyı andırıyordu Nitekim bu yıllarda tam bir dava adamıydı

Önce IIAbdülhamit’e başvurarak Van’da bir üniversite kurmasını istedi Ancak kendisini akıl hastanesinde buldu O da Selanik’e gidip İttihat ve Terakki Cemiyeti ile ilişki kurdu
İttihatçılardan uzaklaşıp İttihadı Muhammedi partisinin kurucuları arasında yer alan Said Nursi, 31 Mart Olayı’na karışmaktan idamla yargılanıp beraat etti Kurtuluş Savaşı’nı destekledi 1925’teki Şeyh Said isyanı nedeniyle hakkında soruşturma açılan, ardından Isparta’nın Barla nahiyesine sürülen Said Nursi için artık yeni bir dönem başladı

Peşpeşe gelen sürgünlere, mahkemelere rağmen Said Nursi, politikaya fazla bulaşmamaya çalışıp, kendini halkın, kaybolmaya yüz tuttuğunu düşündüğü imanını yeniden kuvvetlendirmeye adadı Bunun sonucunda Risalei Nur külliyatı ortaya çıktı Said Nursi 23 Mart 1960’da Urfa’da öldü ve Halilürrahman Camii’ne defnedildi Fakat 27 Mayıs 1960 darbesinde sonra askerler onun naaşını alıp askeri bir uçakla Isparta’ya götürdü O gün bugündür nerede gömülü olduğunu çok az kişi bilmektedir




• Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin 1876 yılında Nurs köyünde doğduğunu

• Annesi nin adının Nuriye Hanım,Babasının adının Mirza Efendi olduğunu

• Küçüklüğünden beri haksızlığa tahammül edemediğini,kendisinin başarısını çekemeyen medrese arkadaşlarının Ona saldırmaları karşısında cesaretle karşı koyduğunu

• O zaman ki medreseler arasında cesaretli,yiğit,gözünü budaktan sakınmayan olarak nam saldığını

• Babası Sofi Mirzanın yabancı tarlalardan geçerken hayvanların ağzını o tarlaların mahsulünü yememe leri için bağladığını

• Annesi Nuriye Hanımın Onu abdest siz emzirmediğini

• Medresede bir gece Hocalarının büyük talebe lere,Bediüzzamanın da içinde bulunduğu bir grubu göstererek “Bunlar dan biri dini yeniden canlan dıracak ama hangisi olduğunu bilmiyorum” dediğini

• Çok küçük yaşlardan itibar en zekat,sadaka almadığını ve minnet altına girmediğini

• Bir gece rüyasında Efendimizi gördüğünü ve Efendimizin ona “Kuran-ı çağa göre açıkla ve insanlara anlat” dediğini

• Medrese kurallarına göre 20 senede ancak bitebilen kitapları 3 ayda bitire bildiğini

• Abisinin Molla Abdullah,onu 80 kitaptan imtihan ettiğini ve aldığı cevaplar karşısında kardeşi Molla Said’e talebe olduğunu

• Medrese hocasının kendisi için “Zeka ile hafızanın bir insanda bu kadar aşırı bir şekilde toplanması çok nadirdir” dediğini

• Siirt alimleriyle yaptığı münazarada onların hepsini mağlup ettiğini ve sonra “Said-i Meşhur” yani Meşhur Said dendiğini

• Yediği yemeğin taneciklerini yardımlaşmayı sevdikleri ve Cumhuriyetçi oldukları için karıncalara verdiğini

• 13 yaşında iken o yörenin en zalimi olan Mustaf a Paşayı yaptığı haksızlıklardan vazgeçirmeye ve namaz kılmaya çağırdığını
• Mustafa Paşa kendi alimleriyle bir münazara yapıp onları yenerse bunu kabul edeceğini söylemesi üzerine yapılan münazarada Bediüzzamanın galip ayrıldığını

• Mardin’den kendisini götüren askerlere namaz vakti geldiğinde kelepçelerin çözülmesini istediğinde bu isteği kabul edilme yince “Bismillah” deyip kelepçeleri çözdüğünü

• Bunu nasıl yaptığını soranlara da “Bu namazın kerame tidir” dediğini

• 23 yaşındayken Bitlis valisi Ömer Paşanın konağında 2 sene kalan Bediüzzamanın Valinin 6 kızına bakmayacak kadar kuvvetli bir imana sahip olduğunu

• Matematiğe dair bir kitap yazdığını ve 27der eceden denklem çözümleri yapabildiğini

• Bu sıralarda üstün dehasından dolayı “Bediüzzaman” yani Zamanın eşsizi lakabını aldığını

• Bediüzzamanın ezberlediği 80-90 kitabı 3 ayda bir defa ezberden tekrar ettiğini

• Devrin Padişahı Abdülhamit’e Doğuda üniversite açılması için teklif verdiğini

• İngiliz Avam Kamara sında onların elinde ki Kuran-ı alarak yenebiliriz denmes i üzerine “Kur’anın sönmez ve söndürülemez bir nur olduğunu ben Dünyaya göstereceğim ve isbat edeceğim” dediği bu sırada 18 yaşında olduğunu

• 1907’de İstanbul’da kaldığı otelin kapısına “Burada her suale cevap verilir ama sual sorulmaz” yazdırdığını

• Kendisini çekemeyenlerin Ona deli damgası vurmak için gönderdikleri doktor un “Eğer Bediüzzamanda zerre kadar delili k varsa,Dünyada akıllı insan yoktur” dediğini

• Yahudilerin İstanbul temsilcisi Kaross o ile görüştüğünü ve Kaross o’nun konuşmayı yarıda keserek “Eğer yanında biraz daha kalırsam beni de müslüman edecekti” dediğini

• Tiflis’te karşılaştığı Rus polisi ne o anda çok kötü durumda olan Müslümanların Dünyaya hakim olacağını söylediğini

• 1915’li yıllarda Doğuda Ruslara karşı talebeleriyl e savaştığını,Rusların Bediüzzaman ve talebelerini görünce “Keçe külahlılar geliyor” diye kaçıştıklarını
• İstanbul Kağıthane semtinde 2 arkadaşıyla yaptığı kayık gezint isinde çevrede yüzlerce bayan olmasına rağmen bir kez olsun bakmadığını ve sebebini soranlara “Lüzumsuz, geçici zevklerin akıbeti elemler, teessüfler olmasından,istemiyorum” dediğini

• 1922 yılında Ankara’ya geldiğini ve Millet Meclis inin kendisini resmi tören ile karşıladığını

• Ankara’da Mustafa Kemal ile görüştüğünü

• Meclis te yaptığı konuşmadan sonra 60 millet vekili nin Namaza başladığını

• Gençliğinde 10 sene kaldığı İstanbul’da bir defa olsun kadına bakmadığını

• Talebelerinin anlattığına göre her gece mutlaka Teheccüde kalktığını ve her gece 4-5 saat dua ettiğini

• 1926 yılında başlayan ve 25 sene süren çileli hayatın Risale-i Nuru telif etmesi ile bereketlendiğini

• Barla’da kaldığı 85 sene zarfında Risale-i Nurun dörtte üçünü telif ettiğini

• Üstadımızın ilk yazdığı Risale “Haşir Risale si” denilen 10Söz olduğunu İçinde üçyüz kadar mucize nin ve bir o kadar da ismin geçtiği Peygamberimizin mucizelerini anlatan 19Mektub’u telif ederken Üstadımızın yanında hiçbir kitap olmadığını ve bu özelliğin tüm Risaleler yazılırken de geçerli olduğunu

• Zamanın Ankara Valisi Nevzat Tandoğa’nın sarığını çıkarması ve şapka takmasını istemesi üzerine eliyle boynunu göstererek “Bu sarık bu başla beraber çıkar” dediğini

• Üstadımızın 19 defa din düşmanları tarafından zehirlendiğini ve bir defasında çok şiddetli bir zehir etkisi ile 1 hafta aç ve susuz ve halsiz bir şekilde hastalandığını fakat bu durumda iken bile bir defa dahi bile namazını terk etmediğini

• Üstadımızın Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin “Hayatın zevkini ve lezzetini isterseniz,hayatınızı iman ile hayatlandırınız ve feraizle zinetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhafaza ediniz” dediğini

• Üstadımızaleke sürmek isteye nler bir sarhoşa Said’in hizmetçisi buradan bir rakı aldı diye yazıp imzalatmak istediklerini fakat sarhoş adamın “Tövbeler olsun bu yalanı kim imza eder” dediğini
• Üstadımızın hapishanede kaldığı zaman beraberinde en azılı katillerin ve canilerin bile namaza başladıklarını

• Kendisini defalarca hapseden ve defalarca zehirleyip eza ve cefa veren insanlara hakkını helal edecek kadar alicen ap olduğunu

• Üstadımızın Mektubat’da “Rıza-i küfür,küfür olduğu gibi,zulme rıza da zulümdür” dediğini

• Günde 15 – 2 saat uyuduğunu ve gece ibadet ettiğini

• Üstad hazret lerini n “Tembellik,hastalık,yorgu nluk ve havalecilik nefsin desise sidir” dediğini ve bu huyları hiç sevmediğini

• Üstad Hazretleri “Evlatlarım,Risale-i Nur
• dinsizlerin,komünistlerin,maso nların belini kırmıştır
• Risale-i Nur daima galiptir
• Katiyyen merak etmeyiniz
• Yeterki siz Risale-i Nur’a sadık kalın” dediğini
• Üstadımızın Risale-i Nuru ilk telifi zamanında “Eğer mümkün olsaydı,Risale-i Nur’un bir sayfasının yazılması için 10 altın verecektim” dediğini

• Bir gün Üstadımız Barla’dan geçerken “Bu zamanda neye ihtiyaç varsa Risale-i Nurda mutlaka ona cevap bulacaktır” dediğini

• Nur üstadımızın “Biz Risale-i Nur okuyarak iman tazeliyoruz” dediğini

• Üstadımızın odasında karyolanın yanın da 4 metre uzunluğunda 1 metre eninde dua şeceresi olduğunu ve her gece onlara dua ettiğini

• Üstad Hazretlerinin Emir dağına 3 km kalsa bile namaz vakti gelince arabayı durdurup hemen evvel vaktin de namazı eda ettiğini

• Üstada Hazretlerinin “Risale-i Nuru evrad makamında okuyabilirsiniz” dediğini

• Üstad Hazretlerinin “İhtiyaç duyduğumda 200 bazen 400 ayet-i kerime imdadıma geliyor” dediğini

• İki rekat teheccüd ve dua namazlarını kar-kış demeden asla terk etmediğini

• Üstad hazretlerinin Mektubat adlı eserin de “Mevcudiyetim izin hamisi olan İslamiyet’ten elini gevşetme; dört el ile sarıl,yoksa mahvolursun” dediğini


• Nurlu üstadımızın “İslamın tek bir hakikatı için binler başım olsa fedaya hazırım” dediğini

• 23 Mart 1960 Çarşamba günü,İslam Dünyasında bin ayda daha hayırlı olan Kadir gecesinin idrak edildiği gece,Bediüzzamanın Urfa’da İpek Palas Oteli’nin 27 numaralı odasında Rahmet i Rahmana kavuştuğunu
Biliyormuydunuz ?


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.