Prof. Dr. Sinsi
|
İnsanların En Bilgini
Musa (a s ) Beni İsrail'e hutbe irad etmek üzere ayağa kalktı Kendisine,
"İnsanların en bilgini kimdir?" diye soruldu:
-Benim, diye cevap verdi
Cenab-ı Hak,
"Allahulalem (yani en iyi bilen Allah'tır)" demediği için Musa'yı azarladı Ve:
"İki denizin birleştiği yerde bulunan bir kulum senden daha alimdir" diye ona vahyetti
Hz Musa (a s ):
-Ey Rabbim ben onu nasıl bulabilirim? diye sordu Kendisine:
"Bir zenbile bir balık koy, onu sırtına al Balığı nerede yitirirsen o zat oradadır" dendi
Dendiği gibi yaparak yola çıktı Kendisiyle beraber, hizmetçisi olan Yuşa İbnu Nûn da yola çıktı Beraberce yürüyerek bir kayanın yanına geldiler Hz Musa ve hizmetçisi dinlenmek üzere orada yattılar Balık kımıldayarak zenbilden çıkıp denize kaydı Allah ondan suyun akıntısını tuttu Öyle ki su kemer gibi oldu Balık için bir kanal meydana gelmişti Hz Musa (a s ) ve hizmetçisi bu manzaraya şaşırdılar Günlerinin geri kalan kısmı ile o gece boyu da yürüdüler Musa'nın arkadaşı ona, balığın gitmesini haber vermeyi unutmuştu
Sabah olunca Hz Musa (a s ) hizmetcisine:
-Hele sabah kahvaltımızı getir Biz bu yolculukta yorulduk, dedi Ama emrolunduğu yere gelinceye kadar yorulmamıştı
Hizmetçi:
-Hani bir kayanın yanına gelmiş yatmıştık ya! Ben balığı orada unuttum Onu hatırlatmayı, bana mutlaka şeytan unutturdu Balık denize şaşılacak şekilde sıvışıp gitmişti, dedi
Musa (a s ):
"Bizim aradığımız orasıydı" dedi ve hemen izlerinin üzerine geri döndüler
İzlerini takiben yürüyerek kayaya kadar geldiler Musa (a s ) orada örtüsüne bürünmüş bir adam gördü ve ona selam verdi Hızır (a s ) ona:
-Senin bu yerinde selâm ne gezer!
-Ben Musa'yım
-Benû İsrail'in Musa'sı mı?
-Evet
-Sen, Allah'ın sana öğrettiği bir ilmi bilmektesin ki ben onu bilmem Ben de Allah'ın bana öğrettiği bir ilmi bilmekteyim ki, onu da sen bilemezsin
-Allah'ın sana öğrettiği hakkı bana öğretmen şartıyla sana uymamı kabul eder misin?
-Sen benimle beraber olmak sabrını gösteremezsin Mahiyet ve hikmetini bilmediğin şeye nasıl sabredeceksin ki?
-İnşallah sen beni çok sabırlı bulacaksın Hem ben senin hiç bir emrine karşı gelmeyeceğim
-Öyleyse gel Ancak, madem bana tabi olacaksın, ben sana haber vermedikçe bana hiç bir şey sormayacaksın! dedi
Hz Musa (a s ):
-Tamam! dedi
Hz Musa ve Hz Hızır (a s ) beraberce gittiler Deniz kıyısında yürüyorlardı Bir gemiye rastladılar Kendilerin gemiye almalarını söylediler Gemi sahipleri Hızır (a s )'ı tanıdılar Ve ücret istemeksizin onları gemiye aldılar
Hızır (a s ), gidip, geminin tahtalarından birini deldi
Hz Musa (a s ) ona:
-Bak, bunlar bizi bedava gemilerine aldılar, sen gidip gemilerini deldin, adamları boğacaksın Hiç de yakışık almayan bir iş yaptın! dedi
Hızır:
-Ben sana, "benimle bulunmaya sabredemezsin" demedim mi? dedi
Hz Musa:
-Unuttuğum şey sebebiyle beni sigaya çekme Bu iş sebebiyle bana zorluk çıkarma! ricasında bulundu
Sonra bunlar gemiden indiler Sahil boyu yürürken, çocuklarla oynayan bir yavrucak gördüler Hızır (a s ) yavrucağı yakaladığı gibi eliyle başını kopararak çocuğu öldürdü Musa (a s ):
-Masum bir çocuğu kısas hakkın olmaksızın niye öldürdün Bu çok yadırganacak bir iş! dedi
-Ben sana demedim mi, sen benim beraberliğime sabredemezsin! diye Hızır (a s ), Musa'ya çıkıştı Hz Musa:
-Ama bu birinciden de şiddetli idi" dedi ve ilave etti:
- Bundan sonra sana bir şey sorarsam, beni arkadaş etme, nazarımda bu hususta haklı sayılacaksın, dedi
Yola devam ettiler Bir köye geldiler Halktan yiyecek birşeyler istediler Ama kimse onları ağırlamadı Köyde yıkılmak üzere olan bir duvara rastladılar Hızır (a s ) eliyle şöyle göstererek: "Eğilmiş" diyordu Onu doğrulttu
Hz Musa (a s ) ona:
-Bir cemaat ki, kendilerine geliyoruz, bize ilgi gösterip, ağırlamıyorlar, yiyecek vermiyorlar Sen onlara bedava iş yapıyorsun, dilesen ücret alabilirdin! dedi
Hızır (a s ), Hz Musa'ya:
-Artık birbirimizden ayrılma zamanı geldi Şimdi sana sabredemediğin şeylerin te'vilini haber vereceğim, dedi
Resûlullah (s a s) bu ara ilave etti:
-Allah Musa'ya rahmet buyursun Keşke, Hz Hızır'la beraberliğe sabretseydi de maceralarını bize nakletseydi, bunu ne kadar isterdim!
Ravi devam ediyor: Resûlullah (s a s) buyurdular ki:
"Birinci (soru)su Musa'nın bir unutması idi Bir serçe gelerek geminin kenarına kondu Sonra denizden gagasıyla su aldı Hz Hızır bunu göstererek Hz Musa'ya, "Bak, dedi Benim ve senin ilmin ve diğer mahlukatın ilmi, Allah'ın ilminden, şu kuşun denizden eksilttiği kadar eksiltir "
Kaynak: Buhari, Tefsir, Kehf 2, 3, 4, İlm 16, 19, 44, İcare 7, Şurût 12, Bed'u'l-Halk 11, Enbiya 27, Tevhid 31; Müslim, Fedail 170, (2380); Tirmizi, Tefsir, Kehf, (3148); Ebu Davud, Sünnet 17, (4705, 4706, 4707)
|