Bir Anı

**Prof. Dr. Sinsi** · 07-11-2012

Sivas sokaklarında ki kenara itilmişlik bu

Kavgalara doğuştan izinli olmak

Hatırlıyorum, 15 yaşındaydım, soğuktan buz kesmişti, başım, tepsi, ve simitler… bizde talihe sitem yoktu, bizde sitem, simitlerimizi almaya idi!

Kahvehane önünde, yeryüzünü kaplayan bembeyaz örtünün üzerinde bir karartı, bu karartı simsiyah ellerdi ve boya sandığı, ne olurdu ki ayakkabılarını boyatsaydı o abiler, paraları vardı emindim, onlara sadece iki çay parasıydı, bana ise bi haftalık karın tokluğu!

Birde üşümek vardı, yarı çıplak ayaklarımıza binlerce iğneler batırırlardı sanki… demiştim ya talihe değildi sitem, ayakkabılarını boyatmaya idi!

Sivas sokaklarında ki kenara itilmişlik bu

Kavgalara doğuştan eğilimli olmak

Kavgalar! Abilerimizin bize öğrettiği öğretiler?

15 yaşında ki 'çocuk' ile 20li yaşlarda ki canavarların mücadelesi,

bu adil miydi? ve Kesin Karar… Onların yumrukları daha ağırdı…

Ve emindik, yaşıtlarımız daha mutluydu, daha da mutlu olmalarını istedik! Evet bunu isterdik! Birinci kalite futbol toplarıyla oynarlardı, okul pantolonları ütülüydü, yakalıkları hep ulaşılması istenilendi

ve beslenme çantaları, sağlıklı annelerinin, şefkat, emek, ilgi kokan börekleri, çörekleri… bizde beslenme çantası yoktu, ama geceden kalan, satamadığımız simitlerimiz vardı

Onlar, onlar gerçekten lezzetliydi sert

her lokmada 15 yaşında ki dişlerimiz çatlardı, onlar lezzetliydi, öyle olmak zorundaydı, çünkü okulun karşısında ki bakkal Sami Abi, artık veresiye vermiyordu bize

Biz kim miydik? MEMO, Sefa, Ferhat, Akif, İbrahim

15 yaşında Sivas sokaklarında hayata tutunma mücadelesi veren, küçük ama erken olgunlaşmış yüreklerdik

Sivas çocuklarıydık, Sokak çocuklarıydık!

21

01

2009

Mehmet Sefa Dönmez

(wallace)

07-11-2012	#1
Prof. Dr. Sinsi	Bir Anı Sivas sokaklarında ki kenara itilmişlik bu Kavgalara doğuştan izinli olmak Hatırlıyorum, 15 yaşındaydım, soğuktan buz kesmişti, başım, tepsi, ve simitler… bizde talihe sitem yoktu, bizde sitem, simitlerimizi almaya idi! Kahvehane önünde, yeryüzünü kaplayan bembeyaz örtünün üzerinde bir karartı, bu karartı simsiyah ellerdi ve boya sandığı, ne olurdu ki ayakkabılarını boyatsaydı o abiler, paraları vardı emindim, onlara sadece iki çay parasıydı, bana ise bi haftalık karın tokluğu! Birde üşümek vardı, yarı çıplak ayaklarımıza binlerce iğneler batırırlardı sanki… demiştim ya talihe değildi sitem, ayakkabılarını boyatmaya idi! Sivas sokaklarında ki kenara itilmişlik bu Kavgalara doğuştan eğilimli olmak Kavgalar! Abilerimizin bize öğrettiği öğretiler? 15 yaşında ki 'çocuk' ile 20li yaşlarda ki canavarların mücadelesi, bu adil miydi? ve Kesin Karar… Onların yumrukları daha ağırdı… Ve emindik, yaşıtlarımız daha mutluydu, daha da mutlu olmalarını istedik! Evet bunu isterdik! Birinci kalite futbol toplarıyla oynarlardı, okul pantolonları ütülüydü, yakalıkları hep ulaşılması istenilendi ve beslenme çantaları, sağlıklı annelerinin, şefkat, emek, ilgi kokan börekleri, çörekleri… bizde beslenme çantası yoktu, ama geceden kalan, satamadığımız simitlerimiz vardı Onlar, onlar gerçekten lezzetliydi sert her lokmada 15 yaşında ki dişlerimiz çatlardı, onlar lezzetliydi, öyle olmak zorundaydı, çünkü okulun karşısında ki bakkal Sami Abi, artık veresiye vermiyordu bize Biz kim miydik? MEMO, Sefa, Ferhat, Akif, İbrahim 15 yaşında Sivas sokaklarında hayata tutunma mücadelesi veren, küçük ama erken olgunlaşmış yüreklerdik Sivas çocuklarıydık, Sokak çocuklarıydık! 21012009 Mehmet Sefa Dönmez (wallace)