![]() |
Muazzez Akkayayı Buldum |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Muazzez Akkayayı BuldumMuazzez Akkaya;yı buldum ŞAİR Sezai Karakoçun meşhur "Mona Roza" şiirinde, Türk edebiyatının en mahrem akrostişi gizlidir ![]() Şiirin her kıtasının başındaki harfleri yan yana getirdiğinizde "Muazzez Akkayam" çıkar ![]() Karakoç, 1950;de Mülkiye;de öğrenciyken yazmıştır bu şiiri ![]() Ancak 2002 yılına kadar hiç yayınlamamıştır ![]() Buna karşın tam 50 yıl kuşaktan kuşağa aktarılmıştır bu etkileyici şiir ![]() 60;larda daktiloyla, 70lerde teksirle, 80’lerde fotokopiyle çoğaltılmıştır ![]() Bu efsane şiir, bir aşk acısının yürek burkan sesidir ![]() Şöyle başlar: "Mona Roza siyah güller ak güller / Geyve;nin gülleri ve beyaz yatak / Kanadı kırık kuş merhamet ister / Ah senin yüzünden kana batacak / Mona roza siyah güller ak güller ![]() * * * Ketumluğu, vakarı, onuruna düşkünlüğü, içe kapanıklığı, aşırı kırılganlığı ve küskün bir çiçek oluşuyla tanınan Sezai Karakoçun, tam 50 yıl Muazzez Akkaya hakkında tek bir kelime etmesi tabii ki beklenemezdi ![]() Herhangi bir babayiğidin de Muazzez Akkaya konusunu Sezai Karakoç;a sormaya cüret etmesi de düşünülemezdi ![]() Bundan dolayı Muazzez Akkaya, Türk edebiyatının bir büyük gizi olarak kaldı ![]() Giz devam ettikçe de, efsane üretmeye meyilli tipler girdi devreye ![]() Neler neler anlatılmadı ki ![]() ![]() ![]() En meşhur hikáye şudur: Güya Sezai Karakoç, Mülkiye;de okuyan Muazzez Akkaya;ya aşkını itiraf etmiş ama karşılık bulamamış, bunun üzerine "Mona Roza" şiirini yazmış, şiiri okuyan Muazzez Akkaya intihar etmiş ![]() Bu rivayet, "Sezai Karakoç da bu nedenle hiç evlenmemeyi tercih etmiş" diye bitiyor ![]() * * * Dikkat! Dikkat! Edebiyatımızın büyük sırrı çözüldü ![]() Nasıl mı? Anlatayım: Bundan bir süre önce bir yazımda Sezai Karakoç;un "Mona Roza" şiirine ve Muazzez Akkayaya şöyle bir değinmiştim ![]() O yazının yayınlanmasının ardından New York;tan bir e-posta aldım ![]() Şunlar yazılıydı e-postada ![]() ![]() ![]() "Selam Ahmet Bey ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Okuyunca "Vay be" diye haykırdım ![]() ![]() Hemen bir yanıt yazdım: "Lütfen anneniz hakkında biraz daha bilgi verebilir misiniz?" Yanıt şöyleydi: "Annem Mülkiye;de okumuş ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() * * * Muazzez Hanım;ın Mülkiye;de okurken "pingpong şampiyonu" olduğunu öğrenince ![]() ![]() ![]() Hemen aklıma Sezai Karakoç;un "Ping-Pong Masası" adlı başka bir şiiri geldi ![]() Şiiri bulup okudum ![]() ![]() ![]() Şu dizelere dikkat kesildim: "Ha Sezai ha ping-pong masası / Ha ping-pong masası ha boş tüfek / Bir el işareti eyvallah ve tak tak / Gözlerin ne kadar güzel ne kadar iyi / Ne kadar güzel ne kadar sıcak / Tak tak tak tak tak ![]() Gözümün önüne şöyle bir görüntü geldi: Ezik ama onurlu Ergani çocuğu Sezai, uzak bir köşeden Muazzez;in pingpong oynamasını izlemektedir ![]() ![]() Ne dokunaklı değil mi? * * * Hadi girin internete ve bu çok eski devirlere aitmiş gibi gözüken dokunaklı aşka nüfuz etmek için "Mona Roza" şiirini bulup okuyun ![]() 50 yıllık büyük gizin aydınlanmasının hatırına ![]() ![]() ![]() Bir parça kederlenip aşka olan imanınızı tazeleyin ![]() Okuyun ve içinizi ısıtın: "Yağmurlardan sonra büyürmüş başak / Meyveler sabırla olgunlaşırmış / Bir gün gözlerimin ta içine bak / Anlarsın ölüler niçin yaşarmış / Yağmurlardan sonra büyürmüş başak ![]() Bu satırları bugünkü Ahmet Hakan'ın köşesinde okudum etkiledi beni,sizlerlede paylaşmak istedim ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Muazzez Akkayayı Buldum |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Muazzez Akkayayı BuldumMona Roza'nın devamını sunuyorum MONA ROZA Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller, ak güller Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa Mona Roza, bugün bende bir hal var Yağmur iğri iğri düşer toprağa Ulur aya karşı kirli çakallar Açma pencereni perdeleri çek Mona Roza seni görmemeliyim Bir bakışın ölmem için yetecek Anla Mona Roza, ben bir deliyim Açma pencereni perdeleri çek ![]() ![]() ![]() Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Bende çıkar güneş aydınlığa Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi Seni hatırlatıyor her zaman bana Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Bir mumun ardında bekleyen rüzgar Işıksız ruhumu sallar da durur Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ellerin ellerin ve parmakların Bir nar çiçeğini eziyor gibi Ellerinden belli oluyor bir kadın Denizin dibinde geziyor gibi Ellerin ellerin ve parmakların Zaman ne de çabuk geçiyor Mona Saat onikidir söndü lambalar Uyu da turnalar girsin rüyana Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar Zaman ne de çabuk geçiyor Mona Akşamları gelir incir kuşları Konar bahçenin incirlerine Kiminin rengi ak, kimisi sarı Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine Akşamları gelir incir kuşları Ki ben Mona Roza bulurum seni İncir kuşlarının bakışlarında Hayatla doldurur bu boş yelkeni O masum bakışlar su kenarında Ki ben Mona Roza bulurum seni Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Henüz dinlemedin benden türküler Benim aşkım sığmaz öyle her saza En güzel şarkıyı bir kurşun söyler Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza Artık inan bana muhacir kızı Dinle ve kabul et itirafımı Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı Alev alev sardı her tarafımı Artık inan bana muhacir kızı Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Meyvalar sabırla olgunlaşırmış Bir gün gözlerimin ta içine bak Anlarsın ölüler niçin yaşarmış Yağmurlardan sonra büyürmüş başak Altın bilezikler o kokulu ten Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne Bir tüy ki can verir bir gülümsesen Bir tüy ki kapalı gece ve güne Altın bilezikler o kokulu ten Mona Roza siyah güller, ak güller Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Aaahhh! senin yüzünden kana batacak! Mona Roza siyah güller, ak güller SEZAİ KARAKOÇ |
![]() |
![]() |
|