Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ayın, karanlık, yüzü

Ayın Karanlık Yüzü

Eski 07-11-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ayın Karanlık Yüzü



Ergenlik çağımızın unutulmaz albümü "Dark Side of the Moon," 30 yaşına bastı bu ay Albümde aniden patlayan çalar saatin anlamını hep merak ederdim, anladığımda epey geç olmuştu Sessiz gecelerde Pink Floyd dinleyerek hayal kurmaların, dans ederken bir öpücükle aşkı tatmaların devri bitti Güneşten, "ayın karanlık yüzü"nü göremez olduk Sonra bir gün


Benim kuşağım için bütün zamanların en unutulmaz albümüydü

Kapağından üçgen ışık prizmasına soldan bir huzme girer ve prizmada kırılarak rengârenk dağılırdı

O zamana dek, Beatles tipi 3'er dakikalık kısa parçalara alışkındık Böyle, birbirine zincirlenerek uzayıp giden temalar, etkileyici ses efektleri yeniydi Plaktan yankılanan müzik, insanı soyut bir boşluğa çeken girdap gibiydi

Pink Floyd'un "Dark Side of the Moon'u, 1973'te piyasaya çıkmış, 30 milyondan fazla satmış ve 14 yıl müzik listelerinin zirvesinde kalarak bir rekora imza atmıştı

Ödevden "başımızın çatladığı" uzun gecelerde gözlerimizi semaya çevirip henüz bir hayalden ibaret olan sevdalımızın siluetini arardık, "ayın karanlık yüzü"nde


Albümde ilk dikkatimi çeken parça "Time" olmuştu

Parçanın girişinde bir saatin tiktakları dinleyeni huşu içinde uyutuyor, sonra aniden alarm çalarak gaflet uykusundan uyandırıyordu

Seviyorduk bu parçayı; dinlerken dans ediyor, hayal kuruyorduk ama sözlerini anlamıyorduk

10'lu yaşlarımızın sonlarındaydık henüz

Zaman, bir ışık prizmasından süzülürcesine tembel ve asude akıyor, saatler geçmek bilmiyordu

Parçanın da bundan söz ettiğini anladığımızda, vakit geç olmuştu


"Bir bir sayarak saniyelerini sıkıcı bir günün,

Harcayarak geçiriyorsun saatlerini düşünmeksizin

Dolanarak bir karış toprağın üzerinde doğduğun yerin,

Bekleyerek birini ya da bir şeyi sana yol göstermesi için

Bıkkınsın güneş altında uzanmaktan,

Yağmuru izlemek için evde oturmaktan,

Gençsin ve yaşam uzun; ve öldürecek zamanın var bugün"

(Nedime Harmandağlı'nın tercümesi, "Pink Floyd", Stüdyo İmge, 2000)

Okullar bitti sonra

Önce akreplerle yelkovanlar, sonra takvim yaprakları "büyük koşu"ya başladı

Sessiz gecelerde Pink Floyd dinleyerek hayal kurmaların, dans ederken bir öpücükle aşkı bulmaların devri bitti

Güneşten, "ayın karanlık yüzü"nü göremez olduk

Sonra bir gün

"Ve sonra bir gün fark ediyorsun ki 10 yılı arkanda bırakmışsın"



Şarkıdaki gibi oldu gerçekten

İlk gençliğimizin o akmak bilmez kum saati birden gürüldeyen bir çağlayana döndü

30'larımızı aşıp arkaya baktığımızda, peşinden ölesiye koşturduğumuz şeyin, kendi sonumuz olduğunu fark ettik

"Time" adeta bunları biliyor, "Yapma" diye çığlık çığlığa peşimizden koşuyordu:

"Ve koşuyorsun ve koşuyorsun yetişmek için güneşe; fakat o batıyor,

Ve hızla dolanıyor doğmak için arkandan bir kez daha,

Güneş aynı güneş, fakat sen daha yaşlısın,

Daha soluksuzsun ve bir gün daha yakınsın ölüme"


Saatin alarmı buymuş meğer

"Ayın Karanlık Yüzü"nü yeniden fark ettiğimizde vakit geç olmuştu

Onu dinlemeyenler çabuk yaşlandı, o ise hep genç kaldı

Belki de sırrı buydu, 30 yıl taptaze yaşamasının ve hayatının yarısını zirvede tamamlamasının


Alıntı

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.