Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
inançta, tarikatın, yeri

İnançta Tarikatın Yeri

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

İnançta Tarikatın Yeri



İnançta Tarikatın Yeri Yazısı - İnançta Tarikatın Yeri Deniz Hatipoğlu - Deniz Hatipoğlu Yazıları

İnsanlar tarih boyunca inançları uğruna savaşlar vermişler Fikirlerini kabul ettirebilmek için üstünlük göstergesi olarak dini süslemeye kalkmışlar

Tarikat (yol) tutmuş bazıları Üstün saymışlar kendilerini

Ne yazık ki; bazen hoşgörüyü unutuvermişler Dinin gereklerini değil de beşer ne isterse onu yapma arzusuna düşmüşler


Hoşgörü ve sevgi yaklaştırır inanan insanı Allaha Şükür terbiye eder aklı sıradanlıktan çıkar insan

Kimseyi aşağılayamaz

Yaradan hoşnutluğu vardır yalnızca


Neden sürüklenir insanlar böyle yerlere

Niye aklı kullanma işini başkalarına yükletme yolunu seçmiş insanlık


Niye, neden, nasıl zaman


İslam anlayışı tarikatlardan ibaret olmadığı halde niye öyle sunulmuş

Daha iyi bilen insanlara güvenilmişPeki ya o insanlar yanlış yapıyorlarsa

Kuran da da bu açık dile getirilmiş zateninsan hata yaparnankörlük yapar tövbe kapısı bundan dolayı açıktır Ama ya hatasını bilmiyorsa ve bu yüzden de devamlı olarak işliyorsa

Bunu tarikat mı durdururya da tarikat şeyhlerimi örter bütün günahları

Bağlı olunma, belli duaları belli sıralık içinde belli zamanlarda okunup dualar etme bir nevi rahatlama terapisi gibi aslındaBen açıkçası öyle görüyorum

Rahatlamış olarak evlerine döner cemaatin duasından sonra insanlar, öyle ya verilen görevler bitirilmiş aklanmış paklanmışlardır

Ya gerçekte öyle olmadıysa ya buna şirk karıştıysa ne olacak

İşte en büyük tehlike

Allah muhafaza etsin

Tek Tanrılı anlayışta; kul Allaha yakarır ancakaraya kimseyi katmadan o zaman bu cemaatler nasıl çıktıneden bu kadar tutulur oldular dersiniz

Açlık

Bu bildiğimiz gibi bişi değil

Yaradan daha yakın olmak, cennete kolaylıkla girmek, dünyadan geçmek bir nevi


Dinin farklı algılanması ailede korkutularak yaradanı anlatmak ve ibadetin diğer taraf için değilde dünya için gerekli olması gerektiği izah edilememesi bütün bunlara zemin hazırlıyor


Ölü bir zihin yobazlığı

Aç olan bir zihin ne yapar doymak ister diymi Açlığını bastırmak için ordan oraya atar kendini İşte o anda ona doğal gelen bu yolu seçer


Oku olan ilk emir olmasına karşılık toplum ne kadar okuyor ortada

Herkes birbirinin ağzına bakıyor; falanca öyle demiş , şu hoca bunu söylemiş falan filan


Akıl niye var o zaman madem güdülmekti niyet neden yaradan aklı vermiş bizeyalan iftira dedikodu yapalım diye mi?

Merak ve düşünsellik; işte bu iki değer nizam içinde sürse


Merak etmezsek nasıl öğreniriz peki İnsan evreni düşünmeli; yaradılışını duygusallığını, zekasını kullanarak Bakar ama görmez isek bize hep başkaları müdahale eder Yönlendirmeye çalışırlar kendi akıllarıyla Onlar yaşarlar bizim hayatımızı

Dönence gibi anadan oğula sürer gider

Çocuklar daha büyümeden tarikatın içinde yetişirler Fikirleri düşünceleri olmaksızın şartlanmış büyürler

Özgür değildir düşünceleri Sadece o dünyayı görmüşlerdir

Kimisi gece çıkar dışarı hiç günah işlememek için, kimisi de karşı cinsle tokalaşmaz haram diye

Sever ama gömer içine Sıkar bütün duygularını yaşayamaz

Hep mahrum kalır öteki dünyadan Özenti kalır içinde Tutamaz ki sevdiğinin elini bile

Bu onun için inancına terstir çünkü, yanlıştır

Cemaatin dışlamaması lazım gelir çok korkar dışlanmaktan kovulmaktan

Allah için değil de başkaları için yaşar sanki


Yirmi yıl kadar oluyor zekiye ile tanışmıştım

Çok güzel bir hanfendiydi zekiye

Yeni evliydi, eşinden dolayı tarikata girmişti

Gündüz evdeydi Sadece gece çıkabiliyordu dışarıya

Sadece gözleri görünüyordu çarşafını giyince

Onu anlamaya çalıştım kolkola çıktık bir gün dışarıya bir saatlik bir yolculuk yaptık

Dolmuşta sohbet ettik

Sesin duyulması bile günah sayılırmış ya, yinede zekiye konuştu

Bir ara düşündüm madem böyle düşünüyor niye böyle diye


Bu kadar baskı içinde bu dünyada yaşamak ne kadar zordu onun için

Şimdi nerde ne yapar bilemem insallah bu durumdan sıkılmamıştır

Ne insanlar gördüm boş kafalarla hatiplik yapan, ne insanlar gördüm sukut içinde dinini yayan


İnsan aklı böyle işte, bazen hiç bilmediğin insanların peşinden sürükler, kul olur kula

Bazen de aklını işletir anlattırır

İlim idrakında olursak ne haktan geçeriz

Ne de yardan

Bütün güzellikler bizim için bu can sıkıntısı neden dirneden zorlaştırır insan yaşantısını


Dimağ aç ey ahali onu tekkede doyurmaya çalışma

Oku, okut güzelleştir hayatını

Benim gibi tembel olma :))

sevmeden inanç olurmu

sev gönül aç kalma

nihai bulur o zaman

ruhun

özümsersin özünün güzelliğini


Deniz Hatipoğlu

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.