Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşk, gizlenen, yürekte

Yürekte Gizlenen Aşk

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yürekte Gizlenen Aşk



Yürekte Gizlenen Aşk hikaye - betimleme örneği - hikaye örneği - yaşamdan hikayeler

Yürekte Gizlenen Aşk


-Aşkı bazen tarif edemezsiniz, yüreğinizde yaşarsınız


Seyfi Çelikkaya

Düşünüyorum hissettiklerime anlam veremiyorum Seni görmeden yapamıyorum Seninle olduğum her an beni mutlu ediyor, rahatlatıyor Sürekli seni düşünüyorum Senin başarılı olmanı istiyorum Sana destek olmak istiyorum Çok şey istiyorum, senin adına Ama s


Yürekte gizlenen Aşk


Ayhan, koltuğunun altına aldığı kitaplarla, Lisedeki ilk gününe başladı Dev yapılı Lise binasının, büyükçe bahçe kapısından adımını içeriye attığı anda, yüreğine bir burukluk çöküverdi Orta öğrenimini Kırşehir’de tamamlayan Ayhan, memur olan babası ile birlikte Yerköy’e geldi ve Lise tahsiline burada devam etmek zorundaydı Burukluğu, Lisede hiç kimseyi tanımıyor, okulu fazla bilmiyordu Merdiven basamaklarını çıktı, avluya ulaştığında herkes kendi havasındaydı Etrafına bakındı, bir grup bahçenin kenarındaki alanda voleybol oynuyor, kimisi gruplar halinde bahçede olta atıyorlardı İki bölümden oluşan Lise binasının bir bölümü Ortaokul olarak kullanılıyordu, eski sarı bir bina Diğer 5 katlı bina Lise binasıydı Ayhan bir sağa bir sola baktı, sonra Lise binasının giriş kapısının önünde duran boş banka oturup, koltuğunun altından dizlerinin üzerine koyduğu kitaplarını karıştırmaya başladı

Öylesine dalmıştı ki, önünden gelip geçenleri görmüyor, yanına yaklaşanları fark etmiyordu Yanına birisinin oturduğunu sezinledi, kafasını kaldırıp bakmaya niyetlendiği anda omuzunda bir el sıcaklığı hissetti, kafasını kaldırdığını da ‘Merhaba’ diyen güzel, aynı zamanda da tanıdık bir yüz ile karşılaştı

Ayhan, karşısında Hülya’yı görünce hem şaşırdı, hem sevindi, ilk soruyu hemen yöneltti:

-Merhaba, ne yapıyorsun burada?

-Burada okuyacağım, sen ne yapıyorsun

-Bende burada okuyacağım

-Çok sevindim, ben de hiç arkadaşım olmayacak diye korkuyordum

-Benim korkumda aynıydı

Hülya, Ayhan’ın öğretmeninin kızıydı Aynı mahallede oturuyorlardı Altı ay kadar önce sömestre tatiline girildiğinde öğretmenini tayini çıkmış, Hülya da Kırşehir’den ayrılmıştı Ayhan, ‘öğretmenim nasıl?’ diye sordu, Hülya ‘İyi’ diye karşılık verdi ve konuşmaya yeniden başladılar

-Öğretmenim de burada mı?

-Yok o Çiçekdağı ortaokulunda

-Sen neden orada devam etmedin?

-Bilmiyorum, annem öyle istedi Evimiz burada, annem hergün okula gidip geliyor

-Baban nasıl?

-

-Babana bir şey mi oldu yoksa?

-Yok olmadı Sadece annemden ayrıldı Zaten Kırşehir’den ayrılmamızın nedeni de annem ile babamın ayrılmasından dolayı

-Üzüldüm, babanla görüşüyor musunuz?

-Yok görüşmüyoruz, o Kırşehir’de kaldı, biz buraya yerleştik

Konuşmaları devam ederken, zil çaldı Birlikte banktan kalktılar, okulun bahçesinde toplanıp, sınıflara dağıldılar Hülya ile Ayhan aynı sınıfa düşmüşlerdi

Aradan iki yıl geçti, Ayhan ile Hülya birbirlerinden hiç ayrılmadılar Her ikisi de lise son sınıfa kadar gelmişlerdi Ayhan ile Hülya birbirlerini hergün görüyorlar, birbirlerinin evlerine gidip, geliyorlardı Her şeyi paylaşıyor, birbirlerine hiç yalan söylemiyorlardı

Okulun artık son günleri gelmişti Sınıf arkadaşlarıyla birlikte pikniğe gittiler Ayhan ile Hülya, arkadaşlarından ayrılıp, piknik alanındaki çam ağaçlarının birisinin altına gidip, ileriye dönük planlar yapmaya başladılar

Ayhan söze başladı:

-Üniversite formunu doldurdun mu?

-Evet doldurdum, ya sen?

-Bende odldurdum

-Sınava nerede gireceksin?

-Ankara ve Yozgat’ı yazdım, ya sen?

-Ben de

-Çok iyi desene ikimizde aynı yerde sınava gireceğiz

-Evet aynı yerde sınava gireceğiz

-Peki kazanırsan hangi okula gitmeyi düşünüyorsun?

-Edebiyat fakültesi veya hukuk düşünüyorum

-Bende

-Peki hangi okulu tercih edeceksin?

-Erzurum veya Antalya, ya sen?

-Ben de

-O zaman sınavda biraraya gelelim, ikimiz de aynı formları dolduralım

-Tamam

Ayhan ile Hülya, çok iyi arkadaşlardı Birbirlerine saygı duyuyor, bir an bile birbirlerini görmeseler gözlerine uyku girmiyordu Ayhan, Babasının rahatsızlığı nedeniyle birlikte Ankara’ya gitti Sabaha karşı komşularının taksisi ile gitmiş, akşam saatlerinde de tekrar geri dönmüşlerdi Ayhan, bir taraftan babasının rahatsızlığına üzülüyor, diğer taraftan da Hülya’yı merak ediyordu Hemen Hülya’nın evine koştu, evin önüne geldiğinde cama doğru baktı, Hülya ile göz göze geldi Yan pencerenin açıldığını bile görmediler Ayhan, açılan pencereden yükselen sesle irkildi, döndü, pencerede öğretmenini gördü Öğretmeni ‘Gelsene Ayhan, niye orada dikiliyorsun, aç kızım kapıyı’ diyerek, Ayhan’ı içeriye davet etti Ayhan henüz öğretmenine cevap vermemişti ki Hülya’yı kapının önünde buldu İçeriye girdiler, gecenin geç vaktine kadar sohbet ettiler Hülya’nın annesi çok anlayışlı bir kadındı Biri öğrencisi, diğeri kızı Aralarındaki duygusal yaklaşımı çok iyi anlıyor, iyi anlaşmalarından ötürü de seviniyordu

Fatma öğretmen, için iyi bir fırsattı bu, her ikisi de belirli bir yaşa gelmiş, nasihat etme zamanı gelmişti Öyle de yaptı Çocukları karşısına aldı, ‘Bakın çocuklar’ diye söze başladı

-Sizler gençsiniz, önünüzde uzun bir zaman dilimi var Gençliğinizin kıymetini bilin Birbirinizi yeterince tanımaya çalışın Evlilik falan düşünmeyin

Fatma öğretmenin sözünü, Ayhan ve Hülya aynı anda bozdu:

-Ama biz sevgili değiliz, sadece arkadaşız!

-Biliyorum arkadaşsınız, ama sözümü kesmeden dinleyin

Ayhan, ‘Ama biz’ diyerek tekrar atıldı, Hülya arkasından:

-Sen bizi yanlış anlıyorsun!

-Hayır yanlış anlamıyorum Sonra siz benim ne anladığımı düşünüyorsunuz ki?

Ayhan Hülya ile göz göze geldi, her ikisi de sustu Fatma öğretmen uzun uzun anlattı Her iki gençte uzun uzun ses çıkartmadan dinledi Ayhan saatine baktı, ‘’Ooo çok geç olmuş, eve gitmem gerekir’’ deyip, kalktı Hülya ile annesi Ayhan’ı uğurladı

Annesi kapının önünden ayrıldı, Hülya, Ayhan karanlığa karışıncaya kadar arkasından baktı, sonra kapıyı kapatıp, odasına çekildi Yatağına uzatıp, düşünmeye başladı Annesinin söylediklerinden hareketle ‘’Ayhan benim için ne anlam ifade ediyor?’’ diye kendi kendisine sormaya başladı

Bu sırada Ayhan da, öğretmeninin söylediklerini düşünerek, aynı soruyu ‘’Hülya benim için ne ifade ediyor?’’ sorusunu kendisine yöneltti Ayhan, evlerine geldi, kapıyı kendi anahtarıyla açıp, odasına geçti, üzerine çıkartmadan yatağa uzandı

Ayhan ve Hülya sabaha kadar uyuyamadı, kendilerini sorgulayıp durdular Sabah ezanı okunuyordu ki, Ayhan da Hülya da bir sonuca varıp, ‘’Biz birbirini çok iyi anlayıp, seven iki arkadaşız’’ deyip, derin bir uykuya daldılar

Öğle saatlerinde uykudan uyanan Ayhan ve Hülya, gecenin vermiş olduğu zihinsel yorgunluğu bedenlerinde de hissederek, yataklarından kalktılar Her ikisi de aynı saatlerde, ayrı mekanlarda aynı şeyleri düşünerek, yorgunluklarını atıp, rahatlayabilme adına duş almaya karar verdiler

Ayhan, duşa girdiğinde aklından bir türlü çıkartamadığı Hülya’yı hayal etmeye başladı Ama Hülya’yı bir türlü gözlerinin önüne getiremedi Hülya’ya karşı herhangi bir istek duyup, duymadığını kontrol etmeye çalıştı, nafile Aynı şeyleri Hülya da düşündü, Ayhan’a karşı bir şey hissetmediği kanaatine vardı

Ayak üstü bir şeyler atıştırıp, sokağa fırladı Ayhan, aynı anda Hülya da sokağa çıktı İlçe parkına doğru yöneldiler, parkın kapısında karşılaştıkları ana kadar düşünceli ve yorgun görüntülerinin yerini birden gülümseme aldı Selamlaşıp, birlikte parka girdiler, bir masaya oturup, uzun süre birbirlerine hiç konuşmadan baktılar Sessizliği bozan Hülya oldu

-Ayhan! Benim hakkımda ne düşünüyorsun?

-Sen ne düşünüyorsan ben de onu düşünüyorum

-Benim ne düşündüğümü ne biliyorsun ki?

-Biliyorum, çünkü sende benden farksızsın?

-

-Yalan mı?

-Evet doğru, farksızım

-Sabaha kadar annenin anlattıklarını düşündüm

-Bende düşündüm ama sonuç çıkartamadım

-Bende çıkartamadım

-Ne olacak peki?

-Bilemiyorum, sence ne olacak?

-Ben de bilmiyorum

Bir an durakladılar, düşünmeye başladılar Son yine sessizliği bozan taraf Hülya oldu

-Ayhan! Bana karşı neler hissediyorsun?

-Yine başladın

-Başlamadım, gerçekten bana karşı neler hissediyorsun?

-Bilmiyorum, düşünüyorum hissettiklerime anlam veremiyorum Seni görmeden yapamıyorum Seninle olduğum her an beni mutlu ediyor, rahatlatıyor Sürekli seni düşünüyorum Senin başarılı olmanı istiyorum Sana destek olmak istiyorum Çok şey istiyorum, senin adına Ama seninle farklı bir ilişki içerisinde olmayı düşündüğüm zaman olmuyor Seni hayal edemiyorum Seni öpmek istiyorum ama yapamıyorum Seninle birlikte olmak, sevişmek istiyorum ama yapamıyorum Sanki seni lekeleyecekmişim gibi geliyor Çon anlamsız duygu ve düşüncelerim var Bilemiyorum işte

-

-Sustun?

-Susmadım düşünüyorum

-Neyi düşünüyorsun?

-Söylediklerini

-Yanlış anlama

-Yanlış anlamadım, çünkü aynı şeyleri bende düşünüyorum, istiyorum, sonuç alamıyorum

-Anladım Peki her şeyi zamana bırakalım

-Bence de En iyisi her şeyi zamana bırakalım

Ayhan ve Hülya, birlikte parktan kalkıp, evlerinin yolunu tuttular Her ikisinin içerisinde de anlam veremedikleri farklı duygular vardı Duygularına bir anlam veremeseler de, birbirleri hakkında ne düşündüklerini bilmenin huzuruyla evlerinin kapısının önüne geldiler, bir an duraklayıp arkalarına bir süre baktıktan sonra, kapıyı açıp evlerine girdiler

06 Aralık 2004 – yozgat

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.