Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Sinsi Eğlence > Bir Tutam Hikaye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
aşk, kağıda, yazılıyormuş

Aşk Kağıda Yazılıyormuş

Eski 07-10-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Aşk Kağıda Yazılıyormuş



Aşk Kağıda Yazılıyormuş Yazısı - Hikaye Örneği - Yaşamdan Hikayeler - Yalnızlık Hikayesi - Aşk Hikayeleri - Hasret Şiirleri - Sevgiliye Mekutup

Aşk Kağıda Yazılıyormuş

Değerlerimizi yitirdiğimiz bu asırda AŞK kimliğini de kaybetti Faast food yaşanan duygular ve tensel heyecanlar ile tüketilen AŞK artık ortada yok


Emine Pişiren

"Hiç tanımadığı bir kızla mektuplaşmaya başladı Adı Holly idi Mektupların ardı arkası kesilmedi Her yeni mektupta bir birlerinden biraz daha etkileniyor ve yürekleri görünmez bir aşk bağı ile bağlanıyordu"


Bugün aşkı yazmak geldi içimden Aşka bakış açısı her insanda çok farklı Dünyada kaç milyar insan var? Her birine sorsak aşkı, alınan yanıt üç aşağı beş yukarı belki aynı olacaktır Bazı aşklar vardır içinde ayrılık olduğu halde, süre gelen duygular hala tazedirler… Dün gibi…


Hayatı mahveden bir aşk türü de, karşımızdakinin suçlu olmasına değil, kendimizin suçlu olduğuna inandıklarımızla kahroluruz Yani, suçu ona değil de, kendi içimize ”ah, vah, keşkelerle” düşürüp ağıtlar yakarız sessizce İçimiz acır, kanımızın kimyası değişir, yürek karalar giyinir ve yas tutar…Dün gibi…


Bazenler ve keşkelerin acısı ile pişmanlıkların sayısı orantılıdır Nasıl mı? Efendim, eğer içinizde büyütüp çoğalttığınız keşkeler fazlaysa, aşk bir paradoksa bir anafora girmiştir Acı da büyük olacaktır Vicdan “cızz, cızz” diye ısıracaktır Her yalnızlıklarda…Dün gibi…


Şayet, keşkeler azınlıkta ve hiç yoksa, aşk buhar olup uçmuştur Hani aşk mıydı o yaşanan der, yüreğe cila bile çekilir Aşk bitmiş ise, suç karşı taraftadır demek…


Geçenlerde elime aşkı gösteren bir fotoğraf geçti Duygularım göz bebeklerimde birikti Şimdiye kadar aşkı gülde, lalede, sümbülde, bülbülde ve tüm çiçeklerde ayrı ayrı gören gözlerim pınar oldular sanki Olmaz böyle bir şey ya!


Fotoğrafta bir kare dikkatimi çekti Amerikan genç bir çift yan yana ve gülümsüyorlardı Yaşları 19-20 gibi gösteriyordu İkinci karede bir Amerikan bayrağında aynı çift kucak kucağa ama, biri asker üniformasıyla…Vedalaşmaydı…Nereye? Hedef, Irak tabi…


Diğer üç fotoğraf beni benden aldı götürdü Milyonlarca insanı katleden Amerikan zulmünün diğer yüzüydü, gördüğüm İçim acıdı


Aynı asker, törenle ülkesinde karşılanıyor Gazi olmuş(-nasıl gazi denirse bu katillere-) ve madalya alıyor Yüzü dikkatimi çekti Sanki korku filmlerinde ki, zombiler gibiydi Ne gözü vardı, ne bir kulağı ve ne o eskiden gülümseyen neşe dolu yüzü vardı Yüzüne bakan iki metre öteye kaçardı Yıllar önce savaşa giden o gençle hiçbir alakası yoktu


Son karelerde içim daha bir “cızz, cızz” etti O kız, yani nişanlısı gelinlik giyinmiş ve ülkesinde cesur bir kahraman gibi karşılanan, yüreğinin tek sultanına sevgiyle ışıl ışıl bahar gibi neşesiyle sarılmıştı Mutlu yüz ifadesi ve zombi bir asker Bu trajediydi Aynı zamanda gerçek bir aşkın ta kendisiydi


Mutlu aşk bitmemişti Ve mutlu bir sonla noktalanmıştı Aşağıda ise daha değişik benzer bir aşka dönüş hikayesi anlatılmakta Aşk kağıda yazılır mı? Buyurun bakın, yazılıyor mu, yazılmıyor mu, okuyup siz karar verin


Keyifli okumalar size…


“ Ewan 22 yaşına o sene basmıştı Zekiydi, çekiciydi ve asil görünümlüydü On gün sonra Kore’deki bir savaşa katılmak üzere İngiltere’den ayrılacaktı Hiç bir şeyden korkmuyordu ama km’ lerce ülkesinden uzakta olması düşüncesi zor geliyordu ona


Hiç tanımadığı bir kızla mektuplaşmaya başladı Adı Holly idi Mektupların ardı arkası kesilmedi Her yeni mektupta bir birlerinden biraz daha etkileniyor ve yürekleri görünmez bir aşk bağı ile bağlanıyordu


Duygular açıldı, açıldı…Ve iki sene bu şekilde akıp geçti Ewan’ın ülkesine dönme zamanı gelmişti Son mektubunda sevdiği kızı görmek istediğini yazdı


-“Ancak seni tanıyabilmem için bir resmini gönder lütfen” diye ekledi


Sevdiği kız buluşmayı kabul etti ama resmini göndermedi Ve ekledi:


-“ Resmin ne önemi var ki, seven kalplerimiz kafi değil mi? Yakama kırmızı bir çiçek takacağım” dedi


Günler bir birini kovaladı ve genç askerimiz ülkesine döndü


Trenden indiği ilk anda gözleri Holly’i aradı Günlerce hayalini kurduğu ve uzun yol boyu trende kirpiklerini yumup gözlerine yastık ettiği sevdiği kızı bulmaya çalışıyordu…

Bir müddet bakındı, sonra kalabalığın arasından şimdiye kadar görmediği en güzel kadın belirdi Tanrım, bir rüya gibiydi!


Uzun boylu, çok güzel vücutlu, uzun sarı saçları bir güneş ışıltısı gibi omuzlarından aşağı dökülmekteydi Kadına doğru bir adım attı İşte o anda bir şey dikkatini çekmişti Tam kadının arkasında duran birine takıldı gözleri


Kendisine masmavi iri gözlerle aşkla bakan, mavi elbiseli kadının yakasında hiç bir şey yoktu Kadın sarılıp;


-“Merhaba denizci, benimle gelmek ister misin?” diye sordu


Tam o sırada, hala gözerini ayırmadığı ve yakasında kırmızı çiçek olan kadını gördü, mavi elbiseli güzel kadının omuzlarından…


Gördüğü kadın hayallerini süsleyen o güzelle hiçbir alakası yoktu Kısa boylu, şişman sayılacak kiloda, gri kısa saçlı, tozlu ve uzun pardösülü ve kalın bilekleriyle öylece durmaktaydı


Kendini çabuk toparladı Ewan şaşkındı! Az önce hayatında gördüğü en güzel kadından bir teklif almıştı Ancak karşısında da, tam iki yıldır yüreğine tutsak ettiği kadın durmaktaydı Yani, aşık olduğu kadın!


Derin bir nefes alıp kendini toparladı Mavi gözlü sarışın ve mavi elbiseli kadını eliyle uzaklaştırıp, “teşekkür ederim, sevdiğim kadın orada!” dedi Ve diğer kadına adımlarını yöneltti


Dikkatini kadının elindeki Holly’le birbirlerini tanımalarını sağlayan bir kitaba yöneltti Elini uzattı ve;


-“Merhaba Holly” dedi gözlerinin içi gülerek


Ama kadın başını şaşırmış gibi sağa sola sallayıp;


-“Pardon, ben Holly değilim Az önce buradan geçen sarı saçlı mavi elbiseli bayan yakama bu çiçeği taktı ve bunun hayatının sınavı olduğunu söyledi


Ewan, delirecek derecede yüreği kabarmıştı Ve ağzında atıyordu Şaşkınlığın böylesi olur muydu? Gözleri dolu dolu oldu Sis sardı her yanı Kısa boylu kadın gülümsedi


-“ Sizi garın çıkışındaki cafe’de bekleyeceğini, söylemişti


Ewan, aşkın mucizesini yaşıyordu Dudaklarında ıslık, yüreğinden sevdanın türküsü ve teninde aşkın alev alev ısısı, tüm vücuduna yayılmaya başlamıştı bile…


Böyle aşklar var mı? Hala yaşanıyor mu? İlk başta yazdığım gibi, gerçek aşk var ve ne zaman yüreğimizin kapısını çalar? ”Çat!” diye bilinmez Ne zaman o kapıdan, “Çat!” diye çıkıp uzaklaşır o da bilinmez…


Ee, yaşanan her an bir ömre bedeldir Bir daha geri gelmiyor, gelmeyecek o an İster altınla ister platinle kaplansın, geri gelmeyecektir Anı yaşayıp o anın mucizelerine duygularımızı, salı vermek en iyisi



Yüzünüzden ışıl ışıl sevgi dolu gülüşler eksik olmasın



Emine Pişiren/Akçay/2008


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.