![]() |
Türkiye'de Anayasal Süreç |
![]() |
![]() |
#1 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türkiye'de Anayasal SüreçTürkiye'de anayasal süreç Anayasal belgeler Sened-i İttifak (29 Eylül 1808) Tanzimat Fermanı (3 Kasım 1839) Islahat Fermanı (28 Şubat 1856) Anayasalar Osmanlı Devleti Kanûn-ı Esâsî (23 Aralık 1876) I ![]() II ![]() Türkiye Cumhuriyeti Teşkilât-ı Esasîye (20 Ocak 1921) 1924 Anayasası (20 Nisan 1924) 1961 Anayasası (9 Temmuz 1961) 1982 Anayasası (18 Ekim 1982) Anayasa taslakları Yeni Anayasa Taslağı (2007) Referandumlar 1961 1982 1987 1988 2007 Türkiye'de anayasal süreç, 1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayıp günümüze kadar devam etmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı Devleti'nin I ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 27 Mayıs 1960 tarihinde, Millî Birlik Komitesi adında bir grup subay yönetime el koydu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Sened-i İttifak Sened-i İttifak Padişah II ![]() Hazırlayan Alemdar Mustafa Paşa Tarih 7 Ekim 1808 Madde sayısı 1 giriş, 7 şart, 1 zeyl (ek) Taraflar Osmanlı Devleti ve âyanlar Vikikaynak'ta Sened-i İttifak Rusçuk âyanı Alemdar Mustafa Paşa, III ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Giriş kısmında: Osmanlı devlet düzeninin bozulduğu, devlet otoritesinin sarsıldığı ve bu durumun taraflarca gözlemlenmesi üzerine, devletin kuvvetlenmesi (Devlet-i Aliyenin kuvvet-i kamilesi esbâbını istihsal) maksadıyla toplantılar yapıldığı ve sonunda bu ittifakın akdolunduğu bildirilmektedir ![]() Türk tarihinde ilk defa devlet iktidarını sınırlandıran Sened-i İttifak'ı hazırlayan Alemdar Mustafa Paşa ![]() ![]() Zeyl kısmında ise senedin devamlı olarak uygulanabilmesi için bundan sonra sadrazam ve şeyhülislâm olacakların makamlarına geçer geçmez bu senedi imzalamaları öngörülmektedir ![]() Sened-i İttifak'ın önemi, Osmanlı padişahının ilk kez yetkilerini resmi bir belge ile kısıtlamış olması ve hükümdar ile ayanlar arasında yazılı bir anayasa denilebilecek anlaşma niteliğinde görülmesinden gelmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Tanzimat Fermanı II ![]() ![]() ![]() ![]() Fermanda devletin iyi bir şekilde idare edilmesi için yeni kanunların (kavanin-i cedide) çıkarılması gerektiği belirtilmektedir ![]() ![]() Malî güce göre vergi ilkesi: İltizam usulü eleştirilmiştir ve herkesin mal'i gücüne göre vergi vereceği belirtilmiştir ![]() Devlet harcamalarının kanunîliği ilkesi: Asker almada adalet: Vatanın korunması için asker vermenin halkın görevi olduğunu belirten bu ilke, önceki sistemi kiminden gerektiğinden fazla asker alındığı, kiminden ise alınmadığı için eleştirmiştir ![]() Ceza yargılamasına ilişkin güvenceler: Bu ilkeyle halka “yargılanma hakkı” veya “yargılanmadan kimseye ceza verilemez” anlayışı benimsenmiştir ![]() ![]() ![]() Can güvenliği (Emniyet-i Can): Fermanda belirtilen kişilere yönelik yargılanma usulleri, can güvenliği ile ilgilidir ![]() Irz ve namus dokunulmazlığı (Mahfuziyet-i Irz ve Namus): Herkesin şeref ve haysiyetinin korunacağı belirtilmiştir ![]() Mülkiyet hakkı (Mahfuziyet-i Mal): Tanzimat Fermanı, bu ilke ile herkese, mal dokunulmazlığı tanımıştır ![]() ![]() Müsadere yasağı: Bir kimsenin suç işlemesi halinde, malından mirasçılarını alıkoyan müsadere sistemi, bu ilkeyle tamamen kaldırılmıştır ve kişi, malını, miras bırakabilecektir ![]() Eşitlik ilkesi: Fermanda belirtilen tüm haklardan din ayrımı yapılmaksızın bütün halkın yararlanacağı, bu ilkeyle belirtilmiştir ![]() Kanunların Hazırlanması: Meclis-i Ahkâm-ı Adliye: Kanunlar, bir kurul (Meclis-i Ahkâm-ı Adliye) tarafından oluşturulacak ve padişah tarafından onaylanıp yürürlüğe konulacaktır ![]() ![]() Kanunun Üstünlüğü İlkesi: Fermanda belirtildiği gibi hazırlanan kanunlar, hem padişahı, hem ulemayı, hem de vüzerayı bağlayacaktır ![]() Tanzimat Fermanı, getirdiği yenilik hareketleriyle Batı'nın anayasal gelişmelerini izleyebilen küçük bir aydınlar zümresi içinde bir anayasalcılık akımının doğmasını hızlandırmıştır ![]() ![]() Islahat Fermanı Islahat Fermanı, Kırım Harbi'nin son yıllarında 28 Şubat 1856’da Bâb-ı Alî’de bütün bakanlar, yüksek memurlar, şeyhülislâm, patrikler, hahambaşı ve cemaat ileri gelenleri önünde okunarak ilân edildi ve Paris Antlaşması'nı hazırlayan devletlere bildirildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Fermanın imzalandığı Bâb-ı Alî ![]() ![]() Bütün dinlere verilen ayrıcalıklar bir kez daha vurgulanarak resmî hale getirilmiştir ![]() Hristiyan rahiplerinin menkul ve gayrimenkul mallarına müdahalede bulunulmayacaktır ![]() Gayrimüslimlere, sultanın izni ile oluşturulacak komisyonlarla kendilerine verilen hakları tartışma ve zamana uygun düzenlemeleri önerme konusunda, cemaatlere serbestlik verildiğini resmîyet kazanmıştır ![]() Din adamlarına verilen yetkiler, çağa uygun bir şekilde değiştirilecektir ![]() ![]() Ruhban sınıfının gelirleri belli bir esasa bağlanmıştır ![]() ![]() ![]() Gayrimüslimlerin ibadet yerlerinin, okul, hastane ve mezarlıklarının tamirlerine engel olunmayacak; yenilerinin yapılmasına izin verileceği belirtilmiştir ![]() Tek mezhebe bağlı dini ayinlerin yapılmasını engelleyen yasaklar kaldırılmıştır ![]() ![]() Osmanlı tebaasını dini ne olursa olsun birbiri ile eşit olacağının, tebaadan kimsenin diğerini aşağı göremeyeceğinin ifadesiyle herkesin kanun önünde eşit sayılacağı kesin olarak belirtilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün Osmanlı tebaasına devlet kurumlarında memur olma hakkı tanınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bütün Osmanlı tebaasının devletin sivil ve askerî okullarına, ilgili okulun kuralına uygun olmak koşuluyla, hiçbir ayrım yapılmaksızın alınmaları kararını alınmıştır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ticaret ve ceza davalarında eğer taraflardan biri Müslüman ve biri gayrimüslim veya bir yan gayrimüslim tebaa, diğer yan yabancı ise, yargılama karma mahkemelerce ve alenî olarak yapılacaktır ![]() ![]() ![]() ![]() Miras ve buna benzer davalar, istenildiği takdirde kişinin mensup olduğu din ve millete ait meclislere gidilmesine izin verilmiştir ![]() Cezaevleri ve diğer adli kurumlarda, bedenî cezaların devlet tarafından yapılacak düzenlemelerle karar altına alınarak keyfî uygulamaların önüne geçilmesi, işkencenin kesin bir şekilde yasaklanması, bu konularda koyulacak kurallara uymayanların cezalandırılmasına karar verilmiştir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kolluk kuvvetlerinin, vatandaşların can ve mal güvenliğini istenilen düzeye getirmek için kararlar alınmıştır ![]() Yabancılara, Osmanlı toprakları üzerinde mülk edinme hakkı verilmiştir ![]() ![]() Ferman, içerdiği hükümler ile müslüman ve gayrimüslim halk arasında hukukî olarak bir çok alanda eşitlik sağlamıştır ![]() ![]() ![]() Kanûn-ı Esâsî II ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 119 madde ve 12 bölümden meydana gelen[34] Kanûn-ı Esâsî, daha sonra beş kez değişikliğe uğrayarak anayasadan bazı maddeler çıkarılmış ve değiştirilmiş, anayasaya yeni maddeler eklenmiştir ![]() ![]() Hazırlanışı Batılı devletler, Osmanlı Devleti'nden Sırbistan ve Karadağ Prenslikleri'nin savaş öncesi imtiyazlarına kavuşması, Bosna ve Hersek'e özerklik verilmesini, Bulgaristan'da ıslahat yapılmasını istiyorlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Komisyon, çalışmaları sırasında çeşitli alt gruplara ayrıldı: yönetime ait düzenlemeler Cevdet Paşa'nın başkanı olduğu grup; basın yasası Server Paşa'nın başkanı olduğu grup; Kanun-i Esasi ve seçim yasası Ziya Bey'in başkanı olduğu grup tarafından üstlenildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İlanı ve içeriği Damat Mahmut Paşa, 113 ![]() ![]() ![]() ![]() 23 Aralık 1876'da bir törenle ilan edilen Kanun-i Esasi, "Memâlik-i Devlet-i Osmaniye (1-7), Tebaa-i Devlet-i Osmaniye'nin Hukuk-ı Umumiyesi (8-26), Vükelâ-yı Devlet (27-38), Memurin (39-41), Meclis-i Umumî (42-59), Heyet-i Âyân (60-64), Heyet-i Mebusan (65-80), Mehakim (81-91), Divan-ı Âli (91-107), Vilayât (108-112), Mevad-dı Şetta (113-119) bölümleri olmak üzere toplam 11 bölüm ve 119 maddeden oluşuyordu ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Türkiye'de Anayasal Süreç |
![]() |
![]() |
#2 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türkiye'de Anayasal SüreçI ![]() Parlamentonun oluşturulmasına karar verilmiş olmasına rağmen, henüz bir seçim yasası yoktu ve geçici bir yasa olan "Talimat-ı Mukavvate" komisyon tarafından hazırlandı ![]() ![]() 14 Şubat 1878'de hükümet, Kanun-i Esasi'nin Meclis-i Umumi'nin zamanından önce açılıp kapatılması, çalışma süresinin uzatılması konusunda padişaha yetki verdiğini belirterek Meclis-i Umumi'nin geçici olarak kapatılmasını padişaha önerdi ![]() ![]() ![]() ![]() Kanûn-ı Esâsî'de Osmanlı Devleti'nin monarşi (md ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() II ![]() Meclis-i Mebusan'ın kapatılması, hakların kaldırılması, basına sansür uygulanması vb gibi uygulamaların olduğu dönemi, tekrar meşruti yönetime döndürmek için İbrahim Temo, İshak Sükûti, Abdullah Cevdet, Mehmet Reşit ve Hüseyinzade Ali adlı beş tıp öğrencisi bir araya gelerek "İttihad-ı Osmani" adlı bir gizli cemiyet kurdular ve cemiyetin üyeleri zamanla arttı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Türkiye'de Anayasal Süreç |
![]() |
![]() |
#3 |
Prof. Dr. Sinsi
|
![]() Türkiye'de Anayasal Süreç1921 Anayasası 20 Ocak 1921 gün ve 85 sayılı bu kanun, millî devleti, Türkiye Devleti'nin (md ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hazırlanma ve şekli yapısı, Kurtuluş Savaşı'nın olağanüstü şartlarını yansıtır ve 23 madde ile bir madde-i münfendeden oluşan 1921 Anayasası, diğer anayasalara oranla kısadır ![]() ![]() ![]() ![]() 1924 Anayasası 1924 Anayasası, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra yeni ihtiyaçları karşılayacak daha ayrıntılı bir anayasaya ihtiyaç duyulmasıyla Büyük Millet Meclisi (BMM) bir komisyon oluşturdu: Kanunu Esasî encümeni ![]() ![]() ![]() 24 Anayasası, millî hâkimiyet (md ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1924-1960 yılları arasında yürürlükte kalan 1924 Anayasası döneminde, fiilî siyasi rejim, anayasanın öngördüğü meclis hâkimiyeti sisteminden farklı oldu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1924 Anayasası, yedi defa değişikliğe uğradı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1961 Anayasası 1950-60 döneminin son yıllarında, iktidar çoğunluğunun davranışları, 1960 yılının Nisan ve Mayıs aylarında protesto gösterilerine, yer yer güvenlik çatışmalarına varan tepkiler aldı ![]() ![]() ![]() Millî Birlik Komitesi 27 Mayıs 1960'dan 25 Ekim 1961'e, yani yeni Anayasaya göre seçilmiş ilk toplantı gününe kadar, Türkiye olağanüstü bir geçiş döneminden geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 9 Temmuz 1961'de halkoyuna sunulan ve kabul edilen anayasa, kendi 157 ![]() ![]() ![]() 1982 Anayasası Askerî müdahale ve rejim 12 Eylül 1980 sabahı, Türk Silahlı Kuvvetleri ülke yönetimine el koydu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Kurucu Meclis Milli Güvenlik Konseyi, 29 Haziran 1981 günü çıkardığı bir yasayla kendisinin de içinde yer aldığı bir Kurucu Meclis'in kurulmasını öngördü ![]() ![]() Kurucu Meclis, bir danışma organı ile Milli Güvenlik Konseyi'nden (MGK) oluştu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() İçeriği 1982 Anayasası, 177 madde ve 16 geçici madde olmak üzere toplam 193 madde ile 7 bölümden oluşmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1982 Anayasası'na göre Türkiye Devleti, bir "cumhuriyet"tir (md 1) ve "Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir ![]() Anayasanın 3 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1982 Anayasası, 6 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Türkiye Cumhuriyeti'nin temel organlarından bir diğeri ise yargıdır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() 1961 Anayasası'ndaki düzenlemeye benzer şekilde , 1982 Anayasası "[ ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Çok partili hayata dönüş Milli Güvenlik Konseyi yönetimi, hukukî çerçeveyi hazırladıktan kısa bir süre sonra 15 Mayıs 1983 günü dönemin ilk siyasî topluluğu emekli Orgeneral Turgut Sunalp liderliğinde Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP) kuruluşunu açıkladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|