Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Kültür - San'at & Eğitim > Ülke & Şehirler > Türkiye

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
ağrıağrının, antik, kentlariağrının, mekanları, tarihi

Ağrı-Ağrının Antik Kentlari-Ağrının Tarihi Mekanları

Eski 06-26-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ağrı-Ağrının Antik Kentlari-Ağrının Tarihi Mekanları



TOPRAKKALE



Ağrı'daki antik kentlerden biri de Eleşkirt'e 14 km mesafedeki Toprakkale'dir Toprakkale önceleri ilçe merkezi iken ulaşım yetersizliğinden Cumhuriyet döneminde Eleşkirt'e bağlanmıştır Buradaki kale ve camii önemlidirToprakkale'nin yapım yılı bilinmemekle birlikte tarihi eskilere Urartulara kadar uzanır Urartular'ın Ağrı'daki önemli merkezleri Patnos ve Toprakkale'dir Urartuların burada bir kale yaptıkları I Rusas 'in kale ve içindeki yapıları başlattığı 2 ve 3 Rusas tarafından tamamlandığı bilinmektedirDaha sonraları' Küçük Arsaklılar'dan Sanatruk oğlu Valarş Han (194 - 216) Toprakkale'yi (Valarş Kerd) adıyla yeniden imar ettirdi1879 yılında İngiliz arkeologların yaptığı kazılarda Toprakkale'de elde ettikleri önemli bulguları yurt dışına kaçırdıkları sanılmaktadırToprakkale'de tapınak ve yerleşim yerleri tamamen harap hale getirilmiştir Sadece kale burçları ve bir kısım duvarlar yıkılmamıştır(Eleşkirt'in Pirabal köyünde de benzeri bir höyük vardır)



güney tarafında teras oluşturularak üzerine inşa edilmiştir Camii 125 x 1250 m ölçülerinde kare planlı sivri kemerli basık trampalara oturan tek kubbeli ve minaresiz bir yapıdır Kubbesi 820 m çapındadır Beden duvarlarının köşeleri taç kapı ve pencere etrafları kesme taştan diğer kısımlar tamamen moloz taşlardan örülmüştür 14 ahşap direk üzerine oturtulan son cemaat yerinin bir kısmı sonradan yapılmıştır Beden duvarlarında 6 sekizgen kubbe kasnağının yüzeylerinde birer atlamalı olarak yerleştirilmiş 4 pencere vardır Son cemaat yerine sonradan moloz taştan yapılmış bir ek bölüm vardırGövde kısminin kuzey cephesindeki kapının üzerinde Arapça yazılmış bir kitabede camiinin Abdi oğlu Mirza tarafından yaptırıldığı belirtilmektedir Aynı kitabede mimar olarak Abidin adı geçmektedirSelçuklu mimarî tarzına uygun olan camii 1864 depreminde zarar görmüştür Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nce 1051963 tarih ve 2029 sayılı Karar ile Korunması Gereken Eski Eserler 'den kabul edilmiştir Camii 1968 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır Dış duvarlardaki derz bu onarımda yapılmıştır


HAVARAN KALESİ

Hamur ilçe merkezindeki kaledir Doğudan Murat nehrine karışan Hamur çayı ile bunun geçtiği derince dereye açılan güneydeki Kurudere arasında bulunan ve doğudan batıya doğru uzanan yarımada gibi sarp bir kayalık üzerinde kurulmuştur Kasabanın batı bitişiğinde dereden yaklaşık 100 m yüksektedir Giriş kapışı güney doğu yönündedir Kalenin bu kısmı çevre araziye hafif bir meyille bağlandığından burası derince kazılmış bir hendek oluşturulmuşturKale Selçuklu Devleti'nin son zamanlarından kalmadır Kimlerce yapıldığı bilinmemektedir Hakkında fazla bilgi yoktur Bilinenlerin çoğu söylentilere dayanmaktadırÇevrede bulunan küçük çaptaki Ağadeve Şoşik Seslidoğan Ceylanlı Uzunveli ve Eleşkirt kalelerinin yönetiminin buraya bağlı olduğu sanılmaktadır Yerden yükselen doğal bir kayalık üzerine dolgularla beslenip yapılan Hamur kalesi Yukarı Murat bölgesinin en sağlam kalelerindendir Ancak gerek Osmanlı-Rus savaşlarında gerekse Cumhuriyet döneminde iyice tahrip edilmiştir Bugün kale yıkık haldedir Batı cephesi hariç kalenin cephe duvarları burçları camii Kalebeyi Konağı ve Deve Hanları ile 400 m uzakta ve kaleden daha yüksekteki bir tepede olan gözetleme kulesi tanınmayacak şekilde tahrip edilmiştir


HAMUR KÜMBETİ (Sürmeli Mehmet Paça Kümbeti)

yaptıran ve kimin için yapıldığı kesin olarak bilinmemektedir Okunabilen rakamlardan 1802 yılında yapıldığı anlaşılmaktadırHamur Kümbeti Selçuklu ve Osmanlı kümbetlerinden farklı bir mimarî tarzda yapılmıştır Plan bakımından yalnız Kırşehir'deki Aşık Paşa türbesine benzemektedir Yapı 1150 x 470 m boyutunda alt kısmı dikdörtgen üstü dıştan balık sırtı içten aynalı tonoz biçimindedir Doğu cephesinde 3 batıda 2 mazgallı pencere vardır Giriş kapışı batı yönündedir Tahta kapı orijinal değildir Taban ve üst örtüye geçişte çıkıntılı gövde kısmında iki çizgi şeklinde olmak üzere siyah renkte dört halka kemer vardır Yapıda kullanılan taşlardan farklı yontulmuş kemer taşlar pencerelerin altında beyaza dönüşür Kümbetin dört siyah kuşağında bazalt diğer kısımlarında kirli beyaz renkte tüf taşlar kullanılmıştır Bu taşlar İshak Paşa Sarayı'nda kullanılan taşlarla malzeme birliği göstermektedirKümbetin içi iki bölümden oluşur Giriş avlusunda l buradan bir kapı ile geçilen mezar odasında başlarda birer büyük ortada 2 küçük olmak üzere 4 mezar vardır Mezar taşları bitkisel motiflerle sekiz kollu yıldız ve Arapça yazılarla süslenmiştir Şimdi mezarlar tahrip edilmiş mezar taşları kırılmıştırKümbetin XIX yüzyıl basında İshak Paşa'nın torunlarından İbrahim Paşa tarafından yaptırıldığı söylenmektedir Giriş avlusundaki mezarın İbrahim Paşanın kardeşi Yusuf Bey'e mezar odasındaki en baştaki mezarın İbrahim Paşa'nın ikinci mezar oğlunun üçüncü mezar kızının sondaki yani kuzeydeki mezar ise İbrahim Paşa'nın hanımına aittir 1915 Rus işgalinde Kümbetin tepesine isabet eden top güllesi hasar yapmıştır(Hamur'da 52 basamaklı güzel bir minaresi olan camii 1964 yılında yapılmıştır)


ŞOŞÎK KALESİ
sert kayalara oyularak yapılmış Kör Kuyu ve Zindan da Şoşik kalesinin bölümlerindendir Kalenin doğusunda büyük bir su kulesi ile güney batı ve kuzey yönlerinde iki kule kalıntısı vardır Kalenin alt tarafında ayrı ve özel olarak yapılmış bir ibadethane bulunmaktadır Şoşik kalesinin 2 km doğusunda ikinci bir kale daha vardır ki kale beyinin burayı kızı için yaptırdığı söylenmektedir Dik bir tepe üzerindeki bu kale kalıntısına halk Kız Kalesi adını vermektedirŞoşik kalesi Ağrı'daki kalelerin içinde mimarî tarzı çok farklı olan bir yapıdır Yapıda kullanılan taşlar da değişiktir Bu taşlar yörede bulunmayan elips şeklinde bir çeşit özel taşlardır Kalenin köşeleri ve güney cephesinde üç yeri 2 metre kadar dışarıya çıkıntılı olarak yapılmıştırEle geçirilmesi çok güç bir yerde yapılan Şoşik kalesi Karakoyunlular'ın imar ettiği yerlerdendir Kale ve bölümleri fazla yıkılmamıştır restore edilebilir


KARAGÖZ KİLİSESİ
dışarıdan kayalara işlenerek yapılmış merdivenlerle inilmektedir Ortada geniş bir alan yanlarda odalar raflar pencere ve çıralıklar vardır Benzeri ibadethane çevrede birkaç yerde görülmektedir Hamur'un Beklemez köyünde de ayni tarzda yapılmış yeraltı kiliseleri vardır

KAN KALESİ


Tutak'ın 15 km batısında Dönertaş (Kalekulu) köyü yakınlarındadır Ne zaman yapıldığı ve kimlerden kaldığı bilinmemektedir Zencir kale ile aynı tarihte yapıldığı sanılmaktadır Kaleden günümüze ancak temelleri kalabilmiştir Bu kalenin başka bir adı da Kale-i Hum'du


ZENCİR KALE


Tutak'ın güneyindeki Katavin dağında yapılmış kaledir Yapılış tarihi bilinmemektedir Kalenin köşelerinde zencir sallandığı için bu ad verilmiştir

PATNOS KÜMBETLERİ

Anonim kümbet veya Üçkümbet olarak bilinir Karakoyunlular devrinden kalmadır Selçuklu mimarî tarzında figürlü plastik eserlerdendir Kümbet cephesinde çift kartal ve simetrik iki kartal işlenmiştir Ayrıca kıvrık dallarla başka hayvan figürlerinin birleştirildiği görülürPatnos'ta birçok kümbet olduğu halde çoğu tahrip edilmiştir Zirekli Köseler Taşkın ve Acılı köylerinde kümbetler vardır

ANZAVUR TEPE
Ağrı İli'nde en eski uygarlık merkezidir Urartulardan kalmadır MÖ 8 yüzyılda yapıldığı anlaşılan saray tapınak ve bina kalıntıları vardır Yerleşimi çevreleyen savunma sistemini Kral Menua tapınağı ise Kral İşpuini yaptırmıştır Tepe kuzey tarafından düzeltilmek suretiyle hazırlanmış bir geçitle Aladağ uzantısı yükseltilere bağlanır işte bu tepe Urartulardan kalma bir antik kent aynı zamanda bir mabedidir Ancak yangın ve tarihi baskınlar sonucunda yıkıntı haline gelmiştir Sadece tapınak platform mezar taşları bazalt taşlarla örülmüş kale ve bina temelleri tepeyi çevreleyen sur izleri ve kazı yerleri belli olmaktadır1959 ve 1960 yıllarında kaçak kazılarda birtakım kalıntıların görülmesi üzerine burada arkeolojik kazılar yapıldı İlk araştırma ve kazıyı Ankara Üniversiesi adına1960 yılında Kemal Balkan yaptı 1961 -1963 arasında da Kemal Balkan ile Raci Temizer birlikte yürüttüler Kazılarda Kral Menua'ya ait tapınak birçok Urartu yapışı ve mezarı ortaya çıkarıldı Buradan elde edilen buluntuların çoğu Erzurum ve Van müzelerindedirKral îşpuini tarafından yazdırılmış fakat başka bir yerde bulunmuş bir kitabeye göre Patnos'ta ayrı bir tapınak yaptırıldığı anlaşılıyor Patnos'a 19 km uzakta olan Orta Damla köyünde bir Urartu kitabesi vardır


GÎRÎK TEPE


Patnos'un 1 km güney doğusundadır Değirmentepe olarak da bilinir Bu tepe 15 m yükseklikte bir höyüktür Şimdi tahrip edilmiş iyice alçalmıştır Anzavur tepe ile birlikte burada da kazı yapılmıştır Kazılarda höyük tepesinde saraya benzeyen anıtsal bir yapının höyüğü çevreleyen bir surun kalıntısı ortaya çıkmıştırBina blok taş temel üzerine kerpiç duvarlarla yapılmıştır Sarayın Patnos bölgesine çok önem veren Urartu Kralı Menua veya oğlu I Argişti döneminde (MÖ 789 - 766) inşa edildiği sanılmaktadırGirik tepenin Urartular'ın yönetim merkezi olduğu bilinmektedir Kazılarda hiçbir yazılı belgeye rastlanmamıştır Ancak büyük bir yangın geçirdiği anlaşılmaktadır Bunu da 8 yüzyılın sonunda veya 7 yüzyılın basında kuzeyden yahut doğudan gelen atlı kavimlerin yaptığı ihtimal dahilindedir' 1960-1963 kazılarında Girik tepede; yanmış bir iç avlu taht odası salonlar kiler mutfak ve iri iri toprak küplerin dizili olduğu mekanlar mutfakta ocaklar mangal değirmen havan hamur yoğurma taşları harem dairesinde 37 yanmış iskelet iskeletle*rin üzerinde yüzük küpe bilezik kemer boncuk mühür altın ve tunçtan yapılmış çok sayıda süs eşyası bulunmuştur


DİĞER TARİHİ YAPILAR

• Tendürek (Çermik) kale

• Ağrı - Uzunveli kalesi

• Şehit (Uğuz) dağındaki antik kent

• Hamur - Süleymankünbet köyü kümbeti

• Tutak - İsaabat köyündeki kilise

• Tutak - Bulutpınar (Cemalverdi) Atabindi (Nadirşeyh) ve
Ocakbaşı (Mirza) köylerindeki tarihî mezarlıklar
Tutak - Atabindi köyündeki kilise

• Tutak - Erdal (Hive) köyündeki kilise

• Tutak - Alacahan (köyü) kervansarayı

• Tutak - Atabindi köyündeki Yavuz Sultan Selim köGoogle Page Rankingüsü
(Yavuz'un Çaldıran Seferi dönüşü bu köydeki Kesik çayı üzerinde yaptırdığı bilinen köGoogle Page Rankingüdür KöGoogle Page Rankingü tek gözlü 12 metre yüksekliğinde ve 22 metre uzunluğunda taş yapıdır Şimdi yıkık durumdadır)

Alıntı Yaparak Cevapla

Ağrı-Ağrının Antik Kentlari-Ağrının Tarihi Mekanları

Eski 06-26-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ağrı-Ağrının Antik Kentlari-Ağrının Tarihi Mekanları



ANTİK KENTLER


Anzavur tepe Girik tepe Diyadin'de Meya (köyü) Eski Beyazıt ve Toprakkale Ağrı İli'nin en eski uygarlık yerleridir Buralar Urartulardan XX yüzyıla kadar çeşitli uygarlıklardan izler taşımaktadır Ancak korunmadıkları için özel yapılan kaybolmaktadır

Aydın Hisar Cınıvız)

Doğubeyazıt’ın 5 km doğusundadır Eski Beyazıt'ın kuzey doğusundaki Belleburç denilen yerde kayalıklar üzerinde bir kale kalmasıdır Bugün yıkık durumda olan kalenin yapım tarihi bilinmemekledir Kaledeki Urartu mezarları ve antik çağlara ait kalın*tılar buranın antik kent olduğunu göstermektedir Konumu nedeniyle tarih boyunca önemli bir kale olarak kalmıştır İshak Paşa Sarayı kalenin güneyinde yer alır

BEYAZIT ESKİ CAMİİ (Camii Gevher Digar)
1520 x 1520 m boyutlarında kare planlı ve tek kubbelidir Kubbe 1150 m çapındadır Sonradan yıkılan beş gözlü son cemaat yeri ile bir minaresi vardır Yapıda kahverengi tuğla kırmızısı san ve kirli beyaz renkte taşlar karışık bir biçimde kullanılmıştır Camiin giriş kapışı beden duvarları mihrabı son cemaat yeri mihrabiyeleri duvar payeleri kubbeye geçiş sistemleri duvarlardaki kemerler pencereler ve minare sade bir yapıya sahiptir

zamanla adının Diyadin'e dönüştüğü sanılan ilçe'nin kalesinden günümüze çok az şey kalmıştırDiyadin kalesi yapılış tarzı kullanılan malzeme ve işçilik yönünden Urartu yapılarına benzemektedir Zamanla Arsaklılar Akkoyunlular Karakoyunlular ve Osmanlılar tarafından tamir ettirilmiş yönetim binaları yapılmıştırKale XIX yüzyıl ve I Dünya Harbi'ndeki Osmanlı Rus savaşlarında zarar görmüş Ermeni çeteleri tahrip etmiştir Cumhuriyet'in ilk yıllarında ise korunmaya alınmadığı için halk surları ve binaların duvarlarım söküp ev yapımında kullanmıştır

AVNİK KALESİ
çar köşe kalei rengindir şeklinde tanımlamaktadır Bu sarp kayalar üzerinde dört köşe küçük bir yer olan Koçbaşı kalesinin yapısına uygundur Kale Diyadin'e 29 km mesafede Yankaya (Ali Hido) mezrasında ve Aladağ'ın yüksek bir yerindedirAvnik (Unik) kalesi Cumhuriyet döneminde taşları köylülerce sökülüp ev yapımında kullanıldığı için bugün ancak temeli kalmıştır



KUJE KALESİ

Gendel ve Murat yolu üzerinden iki arkla buraya su getirildiği anlaşılmaktadır



MEYA (Günbuldu) MAĞARALARI

köyün 400 m uzağında yüksek ve sıra kayalıklar içerisindedir Sıra kayalık ile alt zemin arasında 100 150 metrelik çakıllı bir yamaç vardır Bu yamacın üst ucundaki dik yüksek ve sıra kayalara oyularak yapılmış; pek çok ve değişik yapıda barınma yeri tapınak ibadethane oda ve mağaralar vardır Bazı odaların kapı ve penceresinin önünde balkonu mevcuttur Kayalara oyulmuş bu barınak ve ibadethanelerde değişik inançların izleri görülmektedirMağara odaları savunma ve tehlikelerden korunma amacıyla ele geçirilmesi güç kayalara yapılmıştır Aşağıdaki durak yerinde önceleri çeşitli hayvan heykelleri mitolojik izler ve çeşitli binalar olmasına rağmen onlardan çok azı kalmıştır Büyük kaya parçasına oyulmuş mihrap haçlı taşlar İslam ve Yezidî mezarları Hz Ali'nin atının ayak izleri olduğu sanılan taşlar geriye kalanlardır iki koç heykeli önce Diyadin Hükümet konağı önüne sonra da Vilayet merkezine götürülmüştürMeya antik kentin yakınındaki Sahabe Mezarlığı da tarihî ve efsanevi izler taşır Kırmızı Siyah ve Be yaz Şehitler bunların en tanınmışlarıdır Burada şehre su akıtan bir de su kanalı vardır Ayrıca rastlanan at koç ve koyun motifli taş heykeller mezar taşları ait oldukları Türk boyları hakkında bilgi vermektedirMeya'daki mağaralar uzun ve oldukça geniştir Mağaraların gerisinde başka yerlere çıkan tünellerin olduğu söylenir Tokluca köyündeki kayalardan yer altına inen merdivenlerin buraya çıktığı sanılmaktadır

Tokluca Kalesİ
ilçe merkezine 19 km uzaklıktaki Tokluca'da olan bu doğal kalede yer altına inen merdivenler vardır Kayalar oyularak yapılan merdivenlerin kalenin başka bir yere giden gizli yolu mu yoksa Meya mağaralarına ulaşan yol mu olduğu henüz anlaşılamamıştır



ÜÇ KİLİSE



Taşlıçay'ın 18 km doğusundaki Taşteker köyüdür Ağrı - Doğubeyazıt karayolunun ve Murat nehrinin güneyinde olan köy eskiden beri kutsal kabul edilen bir yerdirBirçok tarih gezi ve din kitaplarında adı geçen Üç kilise'nin kutsallığı MÖ ye dayanır Miladî yılların başlangıcında saman Arsakü Türkleri burada Bagavan adlı büyük ve ünlü bir Güneş Tapınağı yapmışlardı Sonradan Ermeniler de bir manastır inşa ettiler Köyün üst tarafındaki dağın tepesinde tapınak kalıntıları ve bina temelleri vardır Ayrıca köye inen birinden su diğerinden sağılan sütü gönderdikleri sanılan iki boru hattı vardırÜç kilise anayol (Asya-Anadolu) güzergahında olduğundan anıt tapınak ve öteki tarihî yapılar tah*rip edilmiştir Ermenilerin çok değer verdiği manastır (kilise) ise 1950 yılında sökülerek ağrı Merkez Camiin yapımında kullanılmıştır Sonradan yerinde evler yapılmıştırÜç kilise'yi Ermeniler ve Batılılar "Surp Ohannes" adıyla anarlar Nuh Peygamber'in mezarının burada olduğuna ilişkin bir söylenti de vardır



Kızıl zİyaret Kalesİ



Balık gölünün batı kıyısında kurulan aynı addaki köyün bitişiğindeki dik ve sarp tepenin üzerindeki kaledir Yapanı yaptıranı ve yapıldığı dönem bilinmemektedirKızılziyaret (Tanyolu) kalesi XIX yüzyıl ve 1914 - 1918 Osmanlı - Rus savaşlarında Ruslarca karakol olarak kullanılmış bazen Yezidîlerin bazen da Ermenilerin kontrolünde kalmıştır 1918'den sonra terk edildiğinden ev barınak ve kale surları sökülmüştür



KüpkIran - Harabegöl Kalesi



Merkez İlçe'ye 20 km uzakta ve doğusunda olan Yukarı Küpkıran ile Harabegöl (yeni adı Güneysu) köyü (24) arasındaki kaledir Küpkıran kalesi denildiği gibi Harabegöl kalesi adıyla da bilinir Büyük blok taşlardan yapılmış mazgallı bir kaledirHarabegöl koyunun eski ve önemli bir yerleşim yeri olduğu bir deprem ve toprak kayması sonucu battığı ve meydana gelen çukura su dolduğu için bu adın verildiği sanılmaktadır Karakoyunlular zamanında 250 haneli bir köy olan burası sonradan Yezidî ve Ermenilerin işgaline uğramış Türkler de savunma amacıyla bu kaleyi yapmışlardır Kaleyi kimin yaptığı ve yaptırdığı bilinmemektedir Şimdi yıkık durumdadır Ayrıca köyün yakınında han şeklinde yapılmış bir kervansaray daha vardır ki Kars ve Azerbaycan ile Bitlis - Diyarbakır kervan yolunun kervan durağı olduğu söylenmektedirKüpkıran koyunun 4 km kuzey batısında bu köy ile Kalender köyü arasında ikinci bir kale vardır Pazı kalesi (Eyüp Paşa kalesi) adı ile bilinmektedirKale Ağrı ovasına kuşbakışı egemen bir tepenin çevresi takviye edilerek yapılmıştır Kale küçük ve basit bir yapıya sahiptir Kuzey yönünde engel hen*deği açılmıştır Kale ve çevresinin önemli bir yerleşme merkezi olduğu harabelerden anlaşılmaktadırPazı kalesi uzun süre önce terk edildiği için hakkında ayrıntılı bilgi yoktur Sur ve bina duvarları çevre köylülerce sökülüp taşları götürüldüğünden kale bugün tanınmayacak hale gelmiştir



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.