Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Genel Konular

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
gizli, yapılır, zikir

Gizli Zikir Nedir Nasıl Yapılır?

Eski 06-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Gizli Zikir Nedir Nasıl Yapılır?



Zikir, Allah’ı anmaktır Kur’ân’ın sarih emirlerindendir Beni anın, ben de sizi anayım”
(Bakara Sûresi, 152),“Allah’ı çokça zikredin ki, felaha eresiniz” (Enfal Sûresi, 45)
ayetleri, bu konudaki pek çok ayetten sadece ikisidir

Zikir iki türlü olur:
1- Lisan ile
2- Kalb ile

Asıl olan kalbin zikretmesidir Dil buna sadece bir tercümandırYalnız dilde kalan
evrad, kalbe intikal etmedikçe, zikir sayılmaz İz, Tasavvuf, 243) Tarlada çalışan
çiftçinin,dairede çalışan memurun, fabrikada çalışan işçinin Allah’ı hatırlaması,
bir zikirdir Kur’ân-ı Kerîm bu kimseleri şu şekilde metheder:Öyle insanlar vardır ki,
ne bir ticaret, ne bir alışveriş onları Allah’ı zikirden, namazı kılmaktan, zekatı
vermekten alıkoyamaz(Nur Sûresi, 37) Bunlar, “dışı sahra-yı kesrette, içi umman-ı
vahdette”olan kimselerdirDış dünya ve bununla meşguliyet, onların gönül
âlemlerini bulandırmazİç âlemlerinde vahdet ile teneffüs ederler
Bütün tarîkatların üssü’l-esası olan zikir, kalbi şeffaflaştırırOna letafet kazandırır
O kalbi, ilham esintilerine duyarlı bir alıcı haline getirir

Manevî terbiye ve yolculukta ilk hedef, kalbin uyanmasıdır Peşinden
manevî kirlerden arınmak gelir Onu Yüce Allah'ın razı olduğu güzel
ahlaklar ile süslenmek takip eder Bundan sonra, kalp ilâhî dostluğa
hazırdır Bu kalbin hediyesi Allah (cc) ile huzurdur Bütün seyr-u
sülük bunun için yapılır Mücahedenin sonucu Yüce Allah ile dost
olmak ve ilâhî himayeye girmektirManevî terbiyede ilk olarak kalp
ele alınır Bütün ariflerin tecrübe ve tespitine göre, kalbin temizlenmesi
ve nefsin terbiyesi için en etkili ilaç Allahu Teala'yı zikirdirZikir, ilk
anlamıyla anmak, hatırlamak, unutmamak ve yad etmek manalarını
taşır Ancak ondaki gizli mana sevmek, yüceltmek ve özlemektir
Zikrin aslı, gönülden masivayı çıkarıp, Mevla'yı sevmektir
Allahu Teala'nın dışındaki her şeye masiva denir
Zikir, nefsi ezip Yüce Rabbi yüceltmektir
Zikir, fikrin meyvesidir Fikir, muhabbetin eseridir Muhabbet,
Allah vergisidirBüyük arif Mevlana Hâlid Bağdadi (ks), sadık müridi
Şeyhu'l-İslam Mekki Zade Mustafa Asım Efendi'ye yazdığı bir mektupta
zikrin önemini kısaca şöyle ifade etmiştir:"Düzgün bir itikada sahip olup
hak mezheplerden birisine uyarak farzları yerine getirdikten sonra,
ibadetlerin en yücesi ve en faziletlisi gizli zikre devam etmektir"

Zikir esnasında insan, Allahu Teala'nın kendisini gördüğünü, işittiğini ve
hiçbir şeyin O'ndan gizli kalmadığını bilmelidir Bu bilme, taklitle değil,
tahkikle elde edilen bir ilim olmalıdır Ona yakin ilmi denirYakine
ulaşmak için insanın Allah'tan gayri her şeyden yüz çevirip ihlas, edep
ve sevgiyle sünnete sarılması gerekir Bunun en güzel yolu, irşatla
görevli Allah dostlarından birisinin terbiyesi ve tasarrufu altına girmektir
Gücünüzün yettiği kadar, gizli zikre özen gösteriniz, büyük sadatların
himmet ve tasarruflarını üzerinize çekmeye çalışınız Sahip olduğunuz
yüksek rütbeler sizleri bunlardan alıkoymasın Bu büyüklerden alacağınız
azıcık nispet bile sizlere çok şey kazandırır"(Mevlana Halid, Mektubat, 10
Mektup)Günümüzde, zikir deyince, farz bir amel değü, nafile bir ibadet
akla geliyor Bazı insanlar, beş vakit namazını kılan, Kur'an'ı okuyan,
ilimle uğraşan, haramlar'dan kaçan müminlerin, zaten zikir yaptığını;
ayrıca bir zikre ihtiyacı olmadığını düşünüyorEvet, bu sayılan ibadet
ve ameller bir çeşit zikirdir, fakat kalbe ilaç olacak, nefsi uslandıracak
zikir, hepsinden ayrı bir ameldir Allah dostları, kalbin ilacı olan zikri
günlük "vird" hâline getirmişlerdir Bu sayede zikir, onların tüm
benliklerini sarmış, bütün vakitlerine yayılmış ve hayatlarının ayrılmaz
bir parası olmuştur Buna "zati zikir" denirOnlar için Yüce Allah'ı zikir,
kalbin hayatıdır, huzurudur, sevincidir, ilacıdır Zikirsiz kalp ölür
Önce şu gerçeği hatırlayalım Hz Kur'an, bütün kainatın Yüce Allah'ı
zikrettiğini haber veriyor:Yedi kat gök, yer ve bunların içindekiler hepsi
Allah'ı teşbih eder O'nu övgü ile teşbih etmeyen hiçbir şey yokturFakat
siz onların teşbihini anlamazsınız O çok halimdir, çok bağışlayıcıdır"
(İsra, 44)Kur'an ayrıca bize şunu öğretiyor: Her bir varlığın kendine
ait bir dua ve teşbihi vardır, Allah'ın izniyle onu bilir ve yerine getirir
(Nur, 41)Allahu Teala, yarattığı her varlığa, kendisini zikretme özelliği
vermiştirCansız varlıkların zikir şeklini bizler fark edemeyiz, ancak
bir çeşit zikir yaptıkları muhakkakNefes alıp veren her canlı, iradeli
ve iradesiz, mutlaka nefes alıp verir Bu nefesler tabii haliyle boğazdan
çıkarken canlı hû, hû der, zikir çeker Hû, O'nu, yani Yüce Yaratıcıyı
gösterir Bu, en kısa ve en özlü zikirdir Ancak pek çoğumuz bundan
habersizdirZikir, terbiye için farzdır, o, ne kadar yapılsa azdır


ZİKRİN HASSALARI
Muhyiddin Arabi hazretleri (ks) mükevvenatta her bir şeyin ALLAH’ı zikrettiğini,zikir
itibariyle yaratılmışların dört mertebede olduğunu bildirmiştir:

1-Camid olan yani cansız yaratıklar,taşlar,madenler,sular gibi
2-Nebetat,bitkiler,çiçekler,ağaçlar
3-Hayvanlar
4-İnsan ve cinler

Bu dört gruptan ALLAH’ı en çok zikreden cansız varlıklardırBaşka bir meşguliyetle
mükellef olmadıklarından bütün hayatları zikrin içinde geçerNebatatta ise nefis ve
akıl yoktur ama fıtrat-ı ilahi vardırNe için yaratılmışlarsa o emri ifa ederlerŞeftali
ağacı,şeftali vermeye çalışırBuğday,çim olur,başak salar,buğday olurBunlar emr-i
ilahiyi yerine getirmek için fıtratlarındaki vazifeyi görürken , o iş dolayısıyla zikirleri
bir derece az olurFıtratı gereği ALLAH’ın emriyle çiçeklenirken kendi işine dikkat eder

’Şimdi çiçek açacağımŞimdi koku katacağım; meyve vereceğim,yeşil oldum,güneş
etkisiyle pembe olacağım,lezzet katacağım…’’diye zikirden noksan kalır

Üçüncü grup olan hayvanatın ise nefisleri ve akılları vardırYaşamak,tüylenmek,
çoğalmak,yemek yemek,su içmek,kavga etmek gibi sıfatlar hayvanlarda bulunduğundan, bunların zikri nebatattan çok azdırBuradan,insanla cinin nasıl olacağını anlayabilirizAkılları,şehvetleri,gazapları,me nfaa tleri tamdırDünya menfaatinin celbi için en yakın akrabasına darılıp, yakınlarına sövebilirBöyleleri ehl-i dünyadırEhl-i Ukba ise,ahiret menfaati için dünyayı celbetmek maksadıyla mücadele etmez, sövüşmez,muhabbet ederİnsanoğlu,ehl-i dünya olduğundan nefsaniyet arzusu,şehvet ve şöhret saikasıyla,muhakkak ALLAHın zikrinden gafil olur

Bir kimse ,birini öldürmek için peşine düştüÖldürülmek istenen zat,o kadar çok
ALLAH’ı zikreden bir zakirdi ki,öbürü onu öldürmeye muktedir olamadıÖldürülmek
istenen, Cuma namazından çıktı ve bir dünya münasebetiyle kısa bir süre zikirden gafil olduÖldürecek olan,o fırsatta onu öldürdüEserin yazarı buyuruyor ki; hayvanların avcılara yem olması,koyunun kesilip etinin yenmesi,bir kuşun başka bir kuştan dayak yemesi zikirsizlik sebebiyledirALLAH’ı zikreden zakir,ALLAH ile,bir azamet-i ilahiye ile himaye-i Rabbaniye ye girdiğinden,zikir halinde başkasına yem olmazŞu halde, nefsimize mağlubiyetimiz,şeytana yenilmemiz,emsalimizin hakaretine uğramamız gaflet halinde olurALLAH, kendisine zulmedeni iraz etmez

‘Başıma şu iş geldi’dersek; muhakkak o an ALLAH’tan gafil olmuşuzdurŞu halde
şikayet hakkımız yokturBurada biraz düşünelim:Şu lamba ışık verdi,Şu çamaşır
makinesi durur,ütüde soğurBizim cereyanımız, ALLAH’ın zikridirALLAH’a iltica,
ALLAH’ı tefekkürdürO’nu unutursak,ALLAH kendini unutana ya şeytanı ya nefsini
musallat ederHer bir hayatiyetin bir ruhaniyeti vardırHer bir düzenin bir nizamı,
intizamı vardırHer bir ilmin bir mevzuu,bir üstadı vardırO,oradan çıkarsa düzen
bozulur,nizam değişirBeşeriyetin, hayvanatın bütün inkişafı,bütün letaifi
,ALLAH’a kurbiyyeti,ALLAH’ın zikri derecesindedir


ZİKİR İLE İLGİLİ BİRKAÇ AYETİ KERİME :
MERYEM - 65
Rabbus semâvâti vel ardı ve mâ beynehumâ fa’budhu vastabir li ibâdetih
(ibâdetihî), hel ta’lemu lehu semiyyâ(semiyyen) Semaların, yeryüzünün
ve ikisinin arasındakilerin Rabbidir Öyleyse O'na kul ol! O'nun kulluğunda
sabırlı ol! O'nun İsmi'yle isimlendirilen (bir kimse) biliyor musun?

MUZEMMİL - 8
Vezkurisme rabbike ve tebettel ileyhi tebtîlâ(tebtîlen)
Ve Rabbinin İsmi'ni zikret ve herşeyden kesilerek O'na ulaş

AHZAB - 41
Yâ eyyuhellezîne âmenûzkûrullâhe zikren kesîrâ(kesîran)
Ey âmenû olanlar! Allah'ı çok zikirle (günün yarısından fazla) zikredin

NİSA - 103
Fe izâ kadaytumus salâte fezkurûllâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ
cunûbikum, fe izatma’nentum fe ekîmus salât(salâte), innes salâte
kânet alel mu’minîne kitâben mevkûtâ(mevkûten)
Namazı bitirdiğinizde; ayaktayken, otururken ve yan üzeriyken (yan üstü
yatarken) Allah'ı hep zikredin! Güvenliğe kavuştuğunuzda namazı
erkânıyla kılın Çünkü; namaz, mü'minlerin üzerine, vakitleri belirlenmiş
bir farz olmuştur

KAF - 8
Tebsıraten ve zikrâ li kulli abdin munîbin
Münib olan (Allah'a yönelen: Allah'a ulaşmayı dileyen) bütün kullarına
basiret olsun (onların kalp gözleri açılsın) ve (çok) zikretsinler (daimî
zikre ulaşsınlar) diye
alıntı



Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.