![]() |
Osmanlı'da Çarşı |
![]() |
![]() |
#1 |
Ergenekon
|
![]() Osmanlı'da ÇarşıÇarşı: Osmanlı kentinin hayat damarı ![]() ![]() Osmanlı kentinin hayat damarları gerçekten, başka hiçbir yerde olmadığı kadar, çarşıda atar; orada, her tabakadan erkek ve kadın karşılaşır, çok farklı diller ve yerel ağızlar (dialekt) orada bir araya gelir ![]() Aslında, Maurice M ![]() ![]() Osmanlı’nın ‘millet’ sistemine dayanan ‘polietnik’ imparatorluk yapısı çerçevesinde, dinî ve kültürel etkinlikler bir tür belirsizlik içinde kalmış olsalar da, çarşı, kent sakinlerinin bütünü için ‘özel’ bir yerdir ![]() ![]() Çarşıda, sadece ticaret değil, siyaset de vardır; iş tartışmaları kadar, devlet dedikoduları da buralarda yapılır ![]() Osmanlı kenti deyince akla gelen de, özellikle Anadolu ve Rumeli’de, halkın ahşap yapılarda oturduğu; ancak külliyeler ve kapalıçarşılar gibi, kamu hizmeti veren, vakıflara bağlı, çoğu taş, kalıcı yapıların da yer aldığı yerleşim alanlarıdır ![]() Prof ![]() ![]() ![]() ![]() Osmanlı kenti genelde, bu ‘merkez-çarşı’ların çevresinde gelişir ve şehir içi yollar bu merkezlerde buluşur ![]() Kentte üretilen her türlü mal ve hizmet, Bedesten’den başlayan ve genellikle ‘Uzunçarşı’ diye adlandırılan işlek bir cadde üzerinde yer alır ![]() ![]() Nitekim, birçok başka Osmanlı kentinde olduğu gibi, başkent İstanbul’da da, Kapalıçarşı’nın Kuzeybatı kapısından başlayan ‘Uzunçarşı Caddesi’ne sağlı sollu bağlanan sokakların isimleri, “Tığcılar, Çakmakçılar, Havancı, Nargileci” gibi adlardır ![]() Kapalıçarşı’nın çevresi de, ticaret ve yolcu hanları ile çevrilidir ![]() ![]() Osmanlı kentinin hayat damarı merkez-çarşı ise, bir Osmanlı çarşısının kalbinin attığı mekân da, ‘bedesten’dir ![]() İlk zamanlarda kumaşçılar için inşa edilen bu yapılar, Osmanlı çarşısında bir yönüyle ‘Borsa’ işlevini yerine getirirken, diğer yönüyle de, para ve mücevheratın belirli bir süre için saklandığı ‘kiralık kasa’ görevini de üstlenmiştir ![]() Bu nedenle, bedestenler oldukça sağlam bir biçimde inşa edilmişlerdir ![]() Sattıkları malın değeri ne kadar yüksek ise, dükkânların yeri de bedestene o kadar yakındır ![]() Bulundukları şehrin ticaretinde, bedestenlerin hep özel görevleri olmuştur ![]() ![]() İstanbul’da, imparatorluk merkezinde bulunan Cevahir Bedesteni’nde ise, ülke genelindeki kıymetli maden ve mücevher piyasası belirlenir ![]() İlk dönem Osmanlı çarşılarının iç işleyişinde ise, lonca sistemi etkin güçtür ![]() ![]() Osmanlı çarşısında, “Komşusu siftah yapmamışsa, müşteriyi komşuya göndermek” âdettendir ![]() ![]() Lonca sistemi çarşıda, aynı işkolundan birinin, diğerinin önüne çıkmasına da izin vermez ![]() ![]() İtalyan yazar Edmondo de Amicis’in Osmanlı çarşıları için sarf ettiği, “Karışıklık ancak görünüştedir ![]() ![]() Gündelik yaşam, tüm Tanzimat öncesi ‘klasik’ Osmanlı toplumunda olduğu gibi, çarşılarda da, sabah ezanıyla başlamakta ve yatsı ile sona ermektedir ![]() ![]() ![]() ![]() Hayatın gün ışığına göre kurulduğu Osmanlı’da, güvenliğin de ancak bu şekilde sağlandığı düşünülürse, aydınlatma sistemlerinin olmadığı bir dönemde, çarşının çalışma saatleri de bu düzene uygun olarak belirlenecektir elbette ![]() Osmanlı toplumunda, ‘Avrupaî’ beğeni ve tekniklerin kabulü gibi, reddi de çarşıdan geçer! ![]() ![]() ![]() İmparatorluğun en önemli kentlerinde, farklı kültürlerden gelen tüccarlar hep çarşılarda buluşurlar ![]() ![]() ![]() İmparatorluğa kabul edilen İspanyol Yahudileri de, çarşı içine ve ardından ticaret ve finans alanlarına nüfuz ederek, 17 ![]() Osmanlı’da çarşı esnafının farklı milletlerden oluşması da, ticarî hayatta ve satış tekniklerinde farklı renkler ortaya koyar ![]() ![]() “Müşteri dört taraftan sözler ve işaretlerle çağrılır ![]() Satış için teşhir edilen mallar, Osmanlı çarşılarının doğal dekorudurlar aslında ![]() ![]() ![]() II ![]() “Kesinlikle söylenebilir ki, çarşının en gösterişli sokağı, işlemeli elbiselere ayrılmıştır ![]() Satıcının elindeki malları teşhir etmesi de, Osmanlı çarşılarında, kendine has bir tarz içindedir ![]() “Yol boyunca, iki taraflı dizilmiş duvarlar boyunca, raflarda yer tutmuş albenisi olan ne kadar mal varsa; Bursa’nın kadifeleri, İran ve Hint şalları, Bohemya ve Venedik camları, birbiri peşine renkli yelpaze gibi açılıp gözleri büyüleyen çarşılarda, sadece rafta kalmazlar…” “Özellikle kumaşçılarda, kepenklerin yukarı kalkan kanadından veya tonozları tutan demir çubuklardan aşağıya doğru kumaş parçalarının sarkıtılması âdettir ![]() ![]() Osmanlı çarşısındaki dükkânlarda, kimi zaman, her şey iç içedir: Üretim, depolama, teşhir ve satış, aynı mekânda yapılmaktadır ![]() ![]() Ama bütün bu sadelik, Osmanlı çarşısının gürültülü patırtılı şamatasını; zenginlikleri ve yoksulluklarıyla, burada yaşanan hay huyu kucaklar ve ‘Osmanlı çarşısının içinden kentin geçtiğini’ görürüz ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|