Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Eğitim & Öğretim > Edebiyat / Dil Bilgisi

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
baba, efsanesi, ilyâs

Baba İlyas Efsanesi

Eski 06-24-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Baba İlyas Efsanesi




Halk efsaneleri, destanlar konuşma dili ile oluşturulmuş bir anlatı türüdür Anlatılanın gerçek olduğuna inanılır Geçmişte bir gerçeği vardır Ancak zamanla hayal mahsulü bilgilerle değişikliğe uğramıştır Türbesi Seyitgazi ilçesinde bulunan Baba İlyas efsanesi halk efsanelerine bir örnektir

Baba İlyas Efsanesi:

Şücaeddin-i Veli Horasan’dan geldiği zaman su yokmuş Halk suyun olmayışından çok zorluk çekiyormuş Veli’nin başparmağını soktuğu yerden sular akmağa başlamış Buraya Çille Han demişler Şimdi burada beş koldan su akmaktadır
Şücaeddin-i Veli Hazretleri bir gün dışarı çıkmış Çimenliğe oturmuş Yanına bir tabur asker gelmiş Aç kaldıklarını söylemişler Bunu duyan Veli Hazretleri, şimdi Bal Pınarı olarak anılan yere gitmiş İki parmağını yere sokmuş <<Ya Mubarek birinden yağ aksın, birinden bal>> demiş Dediği olmuş Birinciden yağ, diğerinden bal akmağa başlamış Gelen tabur karnını doyurup gittikten sonra, buranın başında kavga olmasın diye << Ya Mubarek su ol>> demiş İşte o zamandan beri buradan su akar
Kenara çekilmiş Altına bir post yaymış oturmuş “Bunun altından çıkan arpaları askerin atları yesin” demiş Bir de baksalar ki bir yılan ağzından arpa akıyor Yüzlerce hayvan yemiş, bitirivermiş Sonra arpalarda ortadan kaybolmuş
Balpınarı yanında bir su vardır Veli “Bu su hastalara şifa olsun” demiş Şifa olmuş Suyun adı Sıtma Suyu kalmış
Şücaeddin-i Veli gelen bir tabur askere iki tencere yemek kaynatıyormuş Altında ise iki mum yanıyormuş Bir taburla gelen Mürüvvet Ali Paşa bu duruma kızmış “Bu kadar yemek hangimize yetecek” diye söylenmiş O zaman Veli “Yettirecek ben değil miyim? “ karşılığını vermişAskerden et isteyene et, pilav isteyene pilav vermiş Böylece askeri doyurmuş Bu duruma hayret eden Mürüvvet Ali Paşa Şücaeddin-i Veli’nin elini öperek ayrılmış
Bu ayrılıştan kısa bir süre sonra Paşayı ve ordusunu düşmanları bir kulede sıkıştırmışlar Önü düşman, arkası ise uçurum imiş Paşa çaresiz kalınca, atını uçuruma sürmüş Kaleden onu salimen yere indiren Şücaeddin-i Veli’nin eli imiş Elini öperken parmağında gördüğü yüzüğünden tanımış
Paşa görevini yaptıktan sonra Veli’nin yanına gelmiş Veli’ye şükranlarını “Senin mezarını altın ve gümüşten yaptırsam azdır” şeklinde belirtmiş Paşa ölünceye kadar Veli’nin yanında kalmış Veli ölünce onun türbesini ve mezarını yaptırmış Türbe bir sıra sarı taş(altın), bir sıra beyaz taş(gümüş) tır Kendi mezarı da Veli’nin yanındadır Veli’nin yüceliğine izafeten türbesi büyük olarak yapılmıştır


Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.