Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Biyografiler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
biyografisi, hayatı, kimdirled, led, zeppelin

Led Zeppelin kimdir-Led Zeppelin hayatı,biyografisi

Eski 06-23-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Led Zeppelin kimdir-Led Zeppelin hayatı,biyografisi



Led Zeppelin, müziğin öncü dörtlüsü, Ekim 1968'de İngiliz gitarist Jimmy Page (d James Patrick Page, 9 Ocak 1944, Heston, Middle**** İngiltere) tarafından, önceki grubu Yardbirds'ü dağılmasından sonra kuruldu John Paul Jones (d John Baldwin, 3 Haziran 1946, Sidcup, Kent, İngiltere; bas, klavye), tanınmış besteci ve müzisyen, çekirdek kardrodaki Chris Dreja'nın yerini aldı Birlikteliğe Terry Reid'i de vokalist olarak katmak istiyorlardı, ama o alçakgönüllü bir tavırla Robert Plant'i (d 20 Ağustos 1948, West Bromwich, West Midlands, İngiltere) tavsiye etti O zamanlar Hobbstweedle'da olan Plant de sonradan, davula John Bonham'ı çağırdı (d 31 Mayıs 1948, Birmingham, İngiltere, ö 25 Eylül 1980) asıl çağırılan BJ Wilson'ın Procol Harum ile kalacağını söylemesinden sonra "New Yardbirds" ismiyle bir süre idare ettikten sonra, Led Zeppelin ismini aldılar Beklentileri ve becerilerini tartışırken acımasızca gelen "muhtemelen kurşun bir zeplin gibi dibi boylayacaksınız" sözü üzerine seçilmişti bu isim

Atlantic Records ile masaya oturmanın verdiği heyecanla bir anda hiç beklenmedik bir atağa geçtiler Amerikayı turladılar İlk çalışmaları Led Zeppelin, "Good Times, Bad Times", "Communication Breakdown", "Dazed And Confused", "How Many More Times?" ve "You Shook Me" gibi sıradışı çalışmaları da içeriyordu Page'in dehası Plant'in davetkar sesiyle birleşiyordu Led Zeppelin II (tanıtımını okumak için tıklayın) fazla gecikmeden çıktı Topluluk Amerika'da şimdiden en çok konuşulanlar arasındaydı Bu son albümleri de yerlerini pekiştirdi

Tanıtım parçası "Whole Lotta Love", -Willie Dixon 'in "You Need Love" parçasının biraz değiştirilmişiydi- bir klasik oluvermişti "Livin' Lovin' Maid" ve "Moby Dick", Bonham'ın da katkılarıyla grubun ilk başlardaki repertuvarının büyük kozlarındandı Ayrıca "Thank You" ile "What Is And What Should Never Be" Led Zeppelin III'te daha çok karşımıza çıkacak olan bir tarzın habercisiydi "That's The Way", "Tangerine", "The Immigrant Song", "Gallow's Pole" Led Zeppelin'i düyanın önde gelen müzisyenleri arasına katmaya yetti, bununla da kalmadı

Konserlerde Plant'in seksi pozları Adonisvari tavırları, Page'in efendi, uslu hareketleriyle tam bir zıtlık oluşturuyordu Gitaristin ve solistin uyumu da bununla birleşince -belirtmek gerek ki sahneyi çok iyi paylaşıyorlardı- izleyenlere ayrı bir keyif veriyordu Led Zeppelin IV, diğer isimleriyle "Dört Simge", "Runes Albümü" ya da "ZOSO" (albümün adı kelimelerden oluşmuyordu, dört simge vardı, bu yüzden bu kadar çok ismi var), "Stairway To Heaven" parçasını içeriyordu O şarkı ki hala ödüller kazanmaya devam ediyor Led Zeppelin'in gerçekten tanındığı albüm olarak nitelendirilebilir "Stairway To Heaven", albümdeki diğer şarkıları geri plana itmişti, evet, ama "When The Levee Breaks", "Black Dog", "Rock 'N' Roll", "The Battle Of Evermore" (sonuncusu Sandy Denny'nin katkılarıyla) geç de olsa ilgi toplamayı başardı

ZOSO (bu isim en çok yakıştırılan olsa gerek) Mart '96 itibariyle onaltı milyon adet satmıştı Nedense bu albümü beğenenler, "Houses Of The Holy" gelince sustular Eleştirmenler yine iyi notlar veriyorlardı ama tatmin olmamış gibiydiler Amerika turnesi bütün rekorları altüst etti Ordan gelen parayla 1976'da "The Song Remains The Same" isimli bir konser filmi de yapıldı Topluluk kendi plak şirketini kurdu: Swan Song "Bad Company", "The Pretty Things" ve "Maggie Bell" de hemen katıldılar bu yeni şirkete

Böylece Led Zeppelin "Custard Pie" ve "Sick Again"de görülen sert müzik ile "Kashmir"deki deneysellik arasında kendi istediği gibi gelip gidebiliyordu, yaratma özgürlüğü kazandı "Trampled Underfoot" ve "In My Time Of Dying"e gösterilen ilgi çok büüyktü Blues müziğinde ilerleme anlamına geliyordu bu çalışmalar Bunu sahne çalışmaları izledi, dünya turuna da çıkılacaktı ama Plant bir araba kazasında bir çok yerinden yaralanınca 1975 Ağustos'unda tur iptal edildi

Onun bu sıkıntılı günlerinde de yeni bir albüm için çalışmalar sürdü Öngörülenden geç çıkabilen bu albüm henüz çıkmamışken bile aldığı siparişler ona bir platin kazandırmaya yetiyordu Ama bu kadarla yetinmek zorundaydı topluluk, İngiltere satışları sonucunda hayal kırıklığına uğramışlardı On dakikalık "Achilles Last Stand" kayda değer bir çalışmaydı, diğer parçalar ise pek tanınmadı ve başarıyı yakalayamadı 1977'de beklenen Birleşik Devletler turnesi geldi Robert Plant'a da acı haber bu sıralarda geldi

Altı yaşındaki oğlu Karac, kaptığı bir virüs nedeniyle ölmüştü Grubun dağılacağı yönündeki dedikodular arasında kalan konserler iptal edildi Bir yıldan fazla bir süre hiç bir şey yapmadılar, ta ki 1978'in sonlarına doğru Abba'nın Stockholm'daki Polar stüdyosuna gidinceye dek Öncekiler gibi değildi ama "In Through The Out Door" John Paul Jones'un önemli rol oynadığı güçlü bir koleksiyon oldu İngiltere'nin Knebworth Festival'indeki iki konser topluluğun punk müziğe biraz daha yaklaşacağı bir Avrupa turnesinin ilk adımları oldular

Bu turne de bir Amerika turnesi için yarıda kesilmişti ki 1980 Eylül'ünde hayranlarını şok edecek bir gelişme olmuştu, Bonham ölü bulunmuştu Ölüm nedeni aşırı alkol idi Bu inanılmaz haber topluluğun tarihindeki en önemli olaylardandı elbette 4 Aralık'ta Swan Song, arşiv niteliğindeki "Coda" piyasaya sürülse de topluluğun resmen emekli olduğunu açıkladı Jones daha sonraları "Mission" ile çalışarak başarılı bir yapımcı oldu, Plant ise solo geçmişinin üzerinde bir de "Pictures At Eleven" kayıtlarını ekledi Page "Death Wish 2"yi çekti, Plant ile kısa bir süre için tekrar bir araya geldi Honeydrippers çalışmasıyla 1984'te Paul Rogers ile yine kısa süreli "Firm" için çalıştı Daha sonra Atlantic'in düzenlediği "25 Yıl Konseri"nde babasının bıraktığı davula oturacak oğul Jason Bonham ile "Jimmy Page Band"i kurdu

Topluluğun "Remasters" ile gözler önine serilen yenilenmiş, eskisinden tamamen farklı ilgi alanlarına rağmen birarada kalmak için sarfedilen çaba büyüktü Bir türlü "buraya kadarmış, herkes kendi yoluna" diyemiyorlardı Yine de bu kolay olmayacaktı 1994'te Page ve Plant bu birliktelik için gidilmesi gereken yolun yarısından fazlasını aşarak, ismi nazire yaparcasına "Unledded" konmuş çalışmaya katıldılar, yokluğuyla dikkat çeken John Paul Jones unutulmuş gibiydi

1998'de ikili yeni işlerini ortaya dökerek bir Page ve Plant albümü çıkardılar Ticari açıdan sorgulanmayacak kadar başarılı oldular Led Zeppelin haklı olarak rock tarhini en çok, en derinden etkileyen topluluklar arasında sayılıyor

Yaptıkları kayıtlar bir çok başarılı müzisyenin yol göstericisi oldu, olmaya da devam edecek gibi gözüküyor: "Şarkı İlk Günkü Gibi"



Diskografi

2000
Latter Days

1999
Early Days

1998
Star Profile

1997
BBC Sessions

1993
The Complete Studio Recordings

1992
Led Zeppelin Remasters

1990
Led Zeppelin

1982
Coda

1979
In Through The Out Door

1976
Presence
The Song Remains The Same

1975
Physical Graffiti

1973
Houses Of The Holy

1971
Led Zeppelin IV

1970
Immigrant Song
Led Zeppelin III

1969
Led Zeppelin II
Led Zeppelin

Alıntı Yaparak Cevapla

Led Zeppelin kimdir-Led Zeppelin hayatı,biyografisi

Eski 06-23-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Led Zeppelin kimdir-Led Zeppelin hayatı,biyografisi



Led Zeppelin
Çoğu kişi için Led Zeppelin rock müziğin ihalıdır İngiliz kökenli olan grup tartışmasız olarak Blues’u Hard-Rock’a en iyi şekilde uyarlayan gruptur İngiltere’de başlayan müzik yaşantılarına Amerika’da devam etmiş ve dünya çapınca br üne kavuşmuşlardır Günümüzde dahi Led Zeppelin, müzik severler tarafından dünyanın en saygı duyulan grupları içindedir Albümleri, dünya çapında beğeni görümüş ve şarkıları halen müzik severler için vazgeçilmez şakılar arasındadır İşin müzikal yanı bir tarafa bırakılacak olursa, Led Zeppelin müziklerini paylaştıkaları topluma aynı zamanda yeni bir hayat felsefesi de sunmuşdur




Müziğe İlk Adım

Led Zeppelin’in oluşum sürecine girmeden önce grup üyelerini daha yakından tanımamızın iyi olacağı kanaatindeyim

Jimmy Page

9 Ocak 1944 de Heston, Middlesex doğumlu ünlü gitaristi ailesinin tek çocuğuydu Uzun bir sure amcasının çiftliğinde yaşadıktan sonra okul döneminde müzikle tanıştı ve bunun üzerine ilk gitarını aldı İlk başlarda Page rock müzikle ilgelenmemişrti taki radyoda duyduğu bir şarkının onu inanılmaz bir şekilde etkilemesine kadar Bunun üzerine Page, ailesinin yoğun baskı ve itirazarına karşın okulu bıraktı ve bir müzik topluluğunda çalmaya başladı Daha sonra kendisine profesyonel çalışmalara katılması yönünde tavsiyeler gelince 15 yaşında profesyonel müzik hayatına başladı Yardsbirds gurbu ile çıktığı ilk turnesi onu hiçbir açıdan tatmin etmedi ve bu turne sonunda Page bas dan gitara geçti

Robert Plant

20 Ağustos 1948’de West Bronwich’te doğdu Ailesi, müziğe o kadar katı bakıyorduki, şayet ileride bir gün müzikle ilgilenirse onu evlatlıktan reddedeceklerini söylemişlerdi Plant’in müzik tutkusu o kadar büyüktü ki herşeyi göze alarak okulu ve evini terketti Uzun süre çeşitli gruplarla çalıştı fakat kayda değer bir başarı elde etmedi Page ile haftanın birkaç günü sahne aldığı bir barda tanıştı

John Paul Jones

3 Ocak 1946’da Londra’da dünyaya gelen Jones’un, Page ve Plant’e göre müzkle tanışması daha kolay oldu Annesi ve babası zaten müzisyen olan Jones onlarında desteği ile erken yaşlarda müzik hayatına başladı Çeşitli gruplarla çalıştı ve bir 45 lik çıkardı Fakat umduklarını bulamayan Jones yeni bir arayış içindeydi

John Bonham

31 Mart 1947’de Birmingham’da dünyaya gelen John Henry Bonham, bir marangoz ailesinin çocuğuydu Okul hayatı nerdeyse yok denecek kadar kısa süren Bonham, okuldan ayıldıktan sonra genç yaşta babasının marangoz atölyesinde çalışmaya başladı Davul çalmaya 5 yaşında başlayan Bonham’s en büyük desteği ona teneke kutularından yaptığı ilk davulunu hediye eden annesiydi

Bireysel müzik hayatlarında, bir çok farklı projede yer almış bu dört müzisyen, o güne kadar hedefledikleri yere gelememişlerdi Hiçbirisi istediği gibi bir projede yer alamamıştı Led Zeppelin'in kurulduğu dönemde başta Jimmy Page olmak üzere, herbiri yeni bir oluşum içinde yer almak için inanılmaz bir istek ve heves duyuyorlardı Belkide Led Zeppelin kurulduktan sonra ardından gelen başarıda, müziğe olan bu açlığın payı büyüktür

Jimmy Page, yeni bir grup kurma yönündeki çapalarını hızlandırmış ve etrafında ki arkadaşlarınada kendisine yardımcı olamaları için haber vermişti Bu arayışlar sonunda grubun diğer 3 üyesine ulaşan Page, artık bi şeyler yapmanın zamanının gelidiğini düşünüyordu 1968’in Ağustos’unda hepsi Page’in evinde toplandılar Alışılmışın dışında bir tavırla uzun konuşma ve tanışma fasıllarını geçmişler ve birirlerini tanımak için müzik yapmaya başlamışlardı Her birisi bu şekilde birbirlerini daha iyi tanıyabileceklerini düşünüyorlardı Müzik yapmak için bir araya gelmiş bu 4 kişi bu şekilde birbirlerinin müzik zevkini tartıyorlardı Elvis Presley, Muddy Waters ve Joan Baez gurbun şarkılarını yorumladıkaları ilk isimler oldu Uzun bir çalışma döneminden sonra ilk turnelerine çıktılar ve turnede New Yardbirds ismini kullandılar Turne boyunca grup kendisini her anlamda diğer müzik gruplarından ayıran özelliklerini sonuna kadar ortaya koydu Page in uzun soloları –ki bunların arasında 15-20 dakikayı bulanlar vardı - Bonham ve Jones’un bu enfes sololara hazırladıkları alt yapılar ve Plant’in sesi dinleyenler tarafından büyük beğeni kazanmıştı

Grup daha sonra yeni bir isim arayışına girdi Bu dönemde The Who’nun bateristi Keith Moon Lead Zeppelin ismini önerdi ve grup bu ismi çok beğenerek hemen kabul etti Zeppelin kelimesi balon gibi sönen grupları, Lead kelimesi de kurşun gibi hızı ifade ediyordu Daha sonra Page Lead kelimesini hatalı olsada Led olarak kullandı ve grup yeni ismine kavuşmuş oldu Yeni ismine kavuşan grup bir önce ki turnelerinde aldıkları olumlu eleştiri ve beğenilerinde etkileriyle, müzik çalışmalarına hızla devam etti

Rüyalar Ülkesi Amerika

Uzun bir süre İngiltere’de müzik hayatına devam eden grup, menajer Peter Grant’ın da gruba dahil olamasıyla, yeni hedeflere açılmanın zamanının geldiğini anladı

Grup Amerika’da önce Los Angeles’taki ünlü Whiskey A Go Go’da sahne aldı Bu arada Atlantic ile plak anlaşması yaptılar Sırada ilk albümleri vardı 30 saatte hazırladılar Led Zeppelin 1’i İlk albümlerinde kapağa Jimmy’nin seçtiği Hinderburg’un düşmekte olan hava gemisinin siyah beyaz bir illustrasyonunu koydular

17 Ocak 1969 da Uçmanın tek yolu” sloganı ile piyasaya sürdükleri albümleri tam 73 hafta boyunca listelerden düşmedi Amerika, onları ve müziklerini beğenmişti ama basın bir türlü sıcak bakmıyordu onlara Her fırsatta ucuz bir İngiliz grubu olarak değerlendiriyordu Led Zeppelini Ama bu eleştiriler müzik severlerden pek rağbet görmüyor, grup büyük bir hızla konserlerine devam ediyordu Yoğun konser temposunun yanında bir yandan da ikinci albüm hazırlıklarını sürdürüyorlardı

İkinci albüm için grup gözlerden uzak bir kır evinde odun ateşi ve mum ışığı altında bestelerini yapma kararı aldılar Üçüncü albüm ise Page’in gruptaki genel hakimiyetinin kaybolmaya başladığı ve grup üyelerinin kendi fikirlerini ve bestelerini ortaya koydukları albüm oldu Led Zeppelin 3, 1970 in Ekim ayında piyasaya sürüldü, tam 4 hafta Bilboard listesinde 1 numarada kaldı Grup Melody Maker’e verdikleri ilanla müzikseverlere teşekkür ettiler…Led Zeppelin 3, temelini oluşturan blueslarla birlikte hard rock zarfınıda açıyordu Albümün kapağı Tarot kartlarından esinlenerek hazırlanmış ve üzerinde değişik çaptaki 10 daireden oluşmuştu Albüm tanıtım konserlerinde grup sahnede şaklabanlık yaparak eğleniyorlardı Sahnede çaldıkları bir şarkıdan sonra Plant Bonham’a bir muz vermişdi ve bunun üzerine Bonham tepki göstermiş ve seyircilerin önünde yumruklaşaya varan bir tatışma yaşamışlardı

Üçüncü albüm grubun en az satan albümü olmuştu Baştan beri onları sevmeyen medya bu durumu fırsat bilerek, grup hakkında kendilerini şeytana sattıkları ve grup elemanlarının şeytana taptıkları yönünde haberler yayınladıLed Zeppelin bu performansı ile hayal kırıklığı yaratmış olsada 4 albümle tam bir geri dönüş yaptılar Led Zeppelin 4 rock müzik tarihinin tartışmasız en önemli albümlerinden birisidir Kapakta grup elemanlarının kedi seçimleri olan ve onları temsil eden dört mistik görüntü yer alıyordu Plak firması başta buna sıcak bakmasada sonunda kabul etmek zorunda kaldı Albüm piyasaya çıktıktan sonra listelere 1 numaradan girdi ve 62 hafta boyunca yerini korumayı başardı Albüm Led Zeppelin’e müzik hayatlarında ki en büyük başarıyı getirmişti Çoğu insana göre rock müzik tarihinin gelmiş geçmiş en iyi şarkısı olarak tanımlanan Stair Way to Heaven ‘da bu albümde yer alıyordu Bu şakının sözlerinin kendi ruhunu şeytana satan bir kadını anlattığı gerekçesiyle Led Zeppelin başta kilise olmak üzere Amerikada yaşayan ortodoks kitle tarafıdan bir kez daha hedef gösteriliyordu Bunun yanında kim ne derse desin, Stair Way to Hevan bu bile dünyanın en çok dinlenen şarkıları arasındadır

1972 yılında piyasaya çıkan Led Zeppelin 5 albümü yine yoğun bir ilgi gördü Bu albüm sonunda verdikleri konserler sonucunda daha önceden Beatles grubunun elinde bulundurduğu en çok seyirciye konser verme rekorunuda 57000 kişilik Tapma koseriyle ellerine geçirdiler

Müzikal alanda gelen başarı yanında kayde değer de bir servet getirmişti Grup bu dönemde yılda 30 milyon dolara yakın bir para kazanıyrodu ve bu para, gruba yönelecek olan yeni eleştiri oklarının çıkış noktası olacaktı Bu servet içinde Jones dışındaki grup elemanları kendilerini, şöhrete aşırı kaptırmışlar ve hayatları nerdeyse alt üst bir hale gelmişti Bunun üzerine başından beri düzgün bir aile yaşantısı yaşyan Jones gruba kendilerini en kısa zamanda toplamaları yönünde bir ikazda bulundu Bundan sonra grup yeni albüm hazırlıkları için studyoya kapandı ve yein albümleri Physical Grafiti’yi cok kısa bir sürede piyasaya sürdüler Kapağında, bir yaşlılar evi resmi kullanılan albümünün iç sayafalarında, grup üyelerinin kadın kıyafetlerinden maço tiplemelere kadar bir çok faklı foroğrafları bulunuyordu

1975 yılı grup için olumsuz bir sene olmadı Plant’in bu yılda Rodosta geçirdiği ve ciddi bir şekilde yara aldığı araba kazası, grubun müzial çalışmalarını bir süre erteliyordu Bu mecburi ara ardında grup Nisan 1976 da Presence isimli albümlerini piyasaya sürdüler ve albüm piyasaya çıktığı ilk gün altın plak ödülünü aldı Bunu, Madison Square Garden konserinin görüntülerini içeren The Sonds Remains Same izledi(aranızda bunu izlemeyenler varsa, bu videoya Eskişehir’deki Dvd kiralayan yerlerden ulaşabilirsiniz Yoğun bir şekilde tavsiye ederim)

Led Zeppelin bırakıyor!

Efsana davulcu Bonham, son dönemde kendisini iyice alkole vermişti Alkol o kadar büyük bir sorun haline gelmişti ki, Bonham bir konser sırasına baygınlık geçirdi Bunun üzerine grup Bonham’a bir ders vermek için bir konserliğine başka bir davulcuyla çalıştı ama bunu izleyen diğer konserde yine aynı olay yaşanıyordu Ama bu konserin onların birlikte çıktıkları son konser olacağını kimse tahmin edemezdi

Yeni albüm hazırlıkları için çalıştıkları bir gün Bonham içmeye sabahtan başlamıştı Günün sonunda ayakta duramayan Bonham’ı yatağa götürdüler Bonham birdaha hiç uyanmadı Bunun üzerine grup dağılma kararı aldı Önceye dayanan anlaşmaları gereğince geri kalan elemanlar Coda albümünü yayınladı Son derece hazin bir sonla veda etmişti Led Zeppelin müzikk dünyasına O gnden sonra bir çok kez tekrar toplandıkları yönünde haberler çıkmı olsada hiçbirisi gerçeği yansıtmıyordu Çünkü onlar Bonham olmadan Led Zeppelin’in eskisi gibi olamıyacağını biliyorlardı Bıraktıklarında gerek bireysel, gerekse grup olarak zaten efsaneler arasında yerlerini çoktan almışlardı

Yeniden bir araya gelmeleri yönünde çıkan haberlere verdikleri bu yanıt sanırsam ki onların neden bu kadar başarılı olduklarını bir parçada olsa özetliyebilir;

> “Gerçekten imkansız artık devam etmemiz… Bütün bu yaşadıklarımızın ışığında şarkılarımızı bir öyle, bir böyle değiştirir,söylerdik Ancak bir başka davulcu ile olamazdı bu Geçmişte de şimdi olduğu gibi birbirimize büyük saygımız vardı ve böyle sürmeliydi

İşte bu sözler bir devri kapatıyordu Fakat devrin kapatılması kesinlikle unutulması nanlamına gelmiyordu Bıraktıktan sonra bile hayran kitleleri her geçen gün katlanarak arttı Bugun bile şarkılarını dinlerken, anlatılamaya sadece hissedilen bir duygu seli sarıyor insanları İster istemez dinliyorsunuz

Yazıyı burda bitirirken bende kendilerin saygıyla anıyorum…İyi ki var olmuşar ve bize bu inanılmaz müzik şölenini yaşama şansını vermişler…

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.