06-22-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İlk Yaşananlar Kaybolan Ömürler
Bölüm 4: Anılar düştü peşime uyumaz oldum
Kimsenin bilmediği kendisininde unutup yaşamaya devam etmek istediği anılar onu yiyip gitiriyordu Zordu gerçekten Bir yalanın ortasında yaşamak çok zorluyordu cesur yüreği
Kurtulmak elindeydi kurtulmadı yada kurtulamadı Kabullenmeyi seçti Çözümü kabullenmekte buldu Ama olmuyordu yapamıyordu yanlız geceler vardı ömrünün sonuna kadar yaşayacağı
Gündüzleri çok zor geçmiyordu, düşünmekten kaçıbiliyordu gündüzleri Annesi yada babası, onların bir güzel bakışı bir güzel sözü yetiyordu çoğu zaman Ama o sözler bile dert oluyordu uyuyamıyordu geceleri
Bunlar geçecek gibi değildi Durum çok açıktı birileri onun duyguları ile oynadı oda istemediği halde başkasının duyguları ile oynuyordu Bu çok yıpratıyordu onu Çıkıp bağırmak istiyordu içinde ne varsa
söyleyemediği ne varsa söylemek istiyordu İçindeki huzursuzluk, baskı o kadar fazlaydı ki şu dünyada kötü namına ne varsa geçiriyordu içinden
Bir yapabilse rahatlayacaktı ama yapamıyordu Çok anlamsızdı bu yaptığı kendi uydurduğu yalana kendini inandırmaya çalışıyordu ve artık eskisi kadar masumda değildi
İşte bu günlerde biri çaldı kapısını hiç hesapta olmayan biri Onun hakkında bildiği tek şey muhabbetinin güzel olduğuydu Başka hiçbirşey bilmiyordu Başına geleceklerden haberi yoktu aklına bile gelmiyordu
Kapıdaki bu adam çok beklemeden girdi olayların içine Kapıdaki çok şeyin farkıda idi bilmedikleri vardı elbette ama bilerek geldi
Çok uzatmaya gerek duymuyordu hissettiklerinin ne olduğunu cesur yüreğin tam tersine biliyordu Çok zorlanmadan ona deli gibi aşık olduğunu söyledi Söylediği an cesur yürekten cevabını aldı üzerine başından geçenleri öğrendi Normal şartlar altında bu konuşmalrın son bulması gerekiyordu ama ne cesur yürek normaldi ne kapıda ki Bu ağır konuşmalar bile etkilemedi kapıdakini Kapıdaki çok şey biliyordu bunlarıda öğrenmiş oldu sadece Ama bir fark vardı cesur yürek ne anlatıyorsa dinliyor ve anlamaya çalışıyordu Tek bir harf bile kaçırmadan dinliyordu onu Zorlanıyordu hemde çok bir gece nefes almakta bile zorluk çekti ama dayandı İnsanların hayatları boyunca çok fazla hata yapıyorlardı kendiside çok hatalar yapmıştı En önemli tarafı cesur yüreğin yaptıklarını hata olarak görmüyordu Onu anlayabiliyordu içinde bulunduğu durumu çok net görebiliyordu Cesur yürekte garip bir şekilde onla herşeyi konuşabiliyordu Muhabbet çok artmıştı artık birbirlerini beklemeye hatta sözleşmeye başlamışlardı
Kapıdaki garip bir adamdı Çok cesur bir o kadar rahattı Hiçbirşeyi dolandırmıyordu ne düşünüyorsa onu söylüyordu Bu cesur yüreği çok rahatlatıyordu belkide uzun zamandır bu kadar rahat konuşmuyordu belkide hiç konuşamamıştı bu kadar rahat Yüreği çok temizdi bu adamın, belkide ilk defa doğru tespit yapıyordu cesur yürek Onla birşeyleri paylaşmak çok hoşuna gidiyordu Karanlık gecelerin yerini acıyla yoğrulmuş mutluluk duygusu almaya başladı Bu kadar yürekten güldüğü çok nadirdi cesur yüreğin Cesur yüreğin korktuğu ne varsa söylüyordu cesur yüreğin yüzüne dalgasını geçe geçe Onun sıkıntılarını o kadar çabuk siliyordu ki cesur yürek içten içe başka duyguların içine düşmeye başlamıştı Bunu kendiside farkına varmaya başladı Bu duruma hemen son vermesi gerekiyordu vermekte de zorlanmadı ama nafile Bir iki üç kaçıncı son verişi oldu ama yine aynı saate aynı yerde bekliyordu onu Kapıdaki hiç bir durumda bozmuyordu duruşunu inanılmaz kararlı ve dik duruyordu Cesur yürek çok garipsiyordu onu İnanmakla inanmamak arasında çok gitti geldi İlk defa görüyordu böyle bir insanı Belirgin özellikleri vardı Güçlüydü, cesurdu, hem kendini hem cesur yüreği iyi tanıyordu,geri adım atmıyordu,çok inançlıydı,hayatla dalga geçiyordu,boş yaşamadığı çok belli oluyordu,cesur yüreği çok eğlendiriyordu Kapıdaki cesur yüreği çok etkiliyordu bu çok belli olmaya başlamıştı Hiç beklemeden cevap verebiliyordu, cevapları çok yürekten oluyordu kaç sefer donup kaldı cesur yürek
Kapıdaki adamla doğru dürüst tanışmışlıkları bile yoktu aslında Kapıdaki onun yüzünü unutmaya başlamıştı aslında Zaten kapıdaki adam onun yüzüne gelmemişti Cesur yüreğin hayal kırıklığı ile dolu kalbini istiyordu Çok inanıyordu ona O kalbinin çok saf ve temiz olduğuna çok inanıyordu Bu adam çok uğraş verdi amacı onu tanımaktı asıl amacı ise biraz olsa da ona kendini tanıtabilmekti Ama yapamıyordu ona karşı o kadar saf ve temiz duruyordu ki inandırıcı olamıyordu O mert duruşun altında devamlı olumsuz birşeyler aradı ceruk yürek Cesur yürekte haklıydı Olanlara rağmen hiç sarsılmıyordu bu adam bu yüzden kabullenemiyordu bu adamı Ama kaçamıyordu da bu adamdan Günler geçiyordu geçtikçe biraz daha tanıyorlardı birbirleri, ikiside kaçamıyordu birbirinden Birbirilerine çok benziyorlardı, ikiside yürekliydi ikiside de delilik vardı ikiside inandıkları insanlar için herşeyi yapabilirlerdi Konuşabilmeleri biraz gülüp biraz dertleşmeleri için bir konuya bile ihtiyaçları yoktu Cesur yürek üzülüyordu içinde bulunduğu duruma ama bu adam daha çok üzülüyordu Herşeyi o kadar net görebiliyordu ki sevdiği inandığı insanın içinde bulunduğu sıkıntılardan bunaldığını o kadar iyi görebiliyordu ki, o kadar çok üzülüyordu ki çevresindeki herkes farkına varmıştı acı çektiğinin Peşine gittiği inandığı insanın yükü çok fazlaydı Bir insan için o kadar yükün altına girmeye değermiydi acaba Kim girerdi böyle bir yükün altına bir duygu için Onunda idealleri, bir yaşantısı, bir ailesi vardı ki çok sıkıntı çekmişti bu zamana kadar Hem kendisi hem ailesi hem çevresi için en son düşüneceği şey yeni bir sıkıntı idi Ama o böyle düşünmüyordu düşündüğü tek şey sonuydu Her sıkıntıda ayak kalmıştı, her zaman en sona o kalmıştı ve her zaman gülmeyi başarmıştı İşte bu yüzden sonu düşünüyordu ve bir gün cesur yüreğede düşündüğü sonu söyledi Cesur yüreğin ne hissettiğini hiç bilemedi bu adam ama inanamadığının farkındaydı Bu adam herşeyi düşünüyordu aslında İstediği insana sahip olan o kişiyide düşünüyordu Onada çok üzülüyordu yaptığınada çok üzülüyordu Yaptıklarının karakteri ile hiçbir ilgisi yoktu Böyle birşeyi ilk defa yapıyordu belkide bir daha hiç kimse için yapmayacaktı ama şuan yapması gerekiyordu buna inanıyordu Durumun ne olduğunun önemi yoktu sevdiği bir insan vardı onunda birşeyler hissetiğine inanıyordu bu yüzden bırakmamaya kararlıydı Cesur yürek istemesede çok belli etmişti, ona birşey hissediyordu ve her geçen gün bu hisleri artıyordu artık onu düşünür olmuştu ne kadar inkar etsede Bir gecenin sonunda cesur yürek iki tane şarkıdan bahsetti bu adama Cesur yürek anlatamadığı içinde bulunduğu durumu başka birinin ağzından anlatmak istemişti "Bana kimse sen gibi sarılmadı diyordu" cesur yürek gider ayak Adam çok üzülerekte olsa dinledi bu şarkıları ama kabul etmedi her zaman olduğu gibi gitmeleri kabul etmedi Aralarındaki gidip gelme savaşı bir süre devam etti Cesur yürek her geçen gün gitmeye biraz daha yaklaşıyordu Bir gece bu adam istediğini arzuladığını almayı başardı cesur yürek birşeyleri kabulleniyordu İçindeki duruma anlam veremeyen cesur yürek, hiçbirşeyi kabul etmeyen cesur yürek o gece direncini kaybetmişti artık kaçamıyordu içindeki duygulardan Adam çok sevinçliydi birşeylerin düzeleceğinden çok emindi artık Gece bitmişti zor bir gündüz başlayacaktı bunun farkındaydı adam Yinede bir umutla başladı güne mutlu ve arzuluydu, korkuları vardı bugün zor olacaktı yanılmadı da Gündüz olmuştu cesur yürek gündüzün gerçek gecenin yalan olduğunu düşünüyordu, adam bunun bilincinde hareket ediyordu Aslında tam tersti gündüzler yalan geceler gerçekti ceruk yürek için Geceleri tüm gerçekler ortaya çıktığı için çok zorlanıyordu cesur yürek Bunlardan kurtulabilmek için kendince kabullendiğini bir yalandı gecelerin yalan olduğu Adam çok hazırlıklı idi o güne atlatacaktı ama çok zor oldu Ruhen yıpranıyordu zaten artık fiziken de yıpranmaya başlamıştı Sancıları çok fazla oluyordu ama sıkıyordu dişini Kimileri için çok anlamsızdı verdiği bu savaş, ama onların bilmedikleri birşey vardı, tanımadıkları bir insan vardı belkide sadece onun tanıdığı bir insan Onun için değerdi bu savaşa girmeye oda girmişti zaten Savaşı kaybetmeye başlamıştı bu adam Savaşa birlikte girdiği insan ileriyi göremiyordu ilerlemekten korkuyordu delicesine  
Herşeye rağmen böyle birşey olamazdı cesur yürek bunu kabul edemezdi, o gitmiyordu o zaman kendisi gidecekti, gitti de Bu veda sağlam olmuştu, dostça ama sağlamdı Adamın umutları tam anlamıyla kırılmıştı artık Cesur yürek bir şiirde özetlemişti herşeyi aslında Her zaman olduğu gibi söyleyemediklerini başkasının ağzından söylemeyi seçmişti Şunu diyordu cesur yürek;
Herkes kendinden sorumludur
aşkta Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine
engeller koyuyorsa bu onun sorunu Bir insan eksik
yaşıyorsa, ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak
için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki onun için?
Kimseye kal demeyen bu adam daha fazla ne yapabilirdi ki ? Adam arkasını dönmüştü küçük adımlarla gidiyoru artık ne bir umut vardı nede bir bekleyiş Çok kısa bir sonra onu gördü yine karşısında Gidemiyordu cesur yürek ettiği veda onu bile korkutmuştu Bunu çok net görebiliyordu adam Konuşmaları için hiçbirşeye ihtiyaçları yoktu birbirlerini anlayabiliyorlardı her harekette Adam tek bir söz duymak istedi bekledi ama duyamadı Olmuyordu cesur yürek yolunu çizmişti Dönmüyordu yolundan Adamı en çok üzen buydu aslında Gitmek değildi giderdi ama sevdiği insanın gittiği yolun onu ne hallere düşüreceğini görebiliyordu Gitme diyordu görüyordu yolun sonunu, herşeyi görüyordu ama anlatamıyordu Cesur yürek kapatmıştı gözlerini açmıyordu uçurum vardı önünde hemde çok yakınında Kendiside biliyordu belkide kendini cezalandırıyordu Cezasını çekmişti cesur yürek en güzel yılları bir yalan uğruna gitmişti zaten Zamanın izleri okunuyordu yüzünden Bu yolda giden bir adam vardı birde cesur yürek vardı Adam herşeyden habersiz arkasında onun olduğunu düşünüyordu ama cesur yürek kaç sefer girip çıkmıştı o yola ondan habersiz O yol cesur yüreğin yolu değildi ama gidiyordu düşünmeden Yolun sonu gelmeyecekti cesur yürek için bunu çocuklar bile anlayabilirdi ama  
Adamın tek bir umudu kalmıştı artık Daha fazla geç kalmadan cesur yürek doğruyu görecekti Bunu kendisi için değil onun için istiyordu Adam hayatı boyunca şunu çok iyi öğrenmişti Yalanlar üzerine kurulu hiçbir şey devam edememişti Buda devam etmeyecekti Korkusu cesur yüreğin geç kalmasıydı Cesur yüreğin bir adımı vardı atarsa artık istesede geri dönemezdi dönsede onu bekleyecek daha fazla acı olacaktı Çok şeyini boşu boşu kaybedecekti Cesur yüreğin bilmediği adamın bildiği birşey vardı ama adam söyleyemeden gitmişti Söylemeyi çok istiyordu Adam bu gerçeği çok yakından yaşamıştı Onunda yaşamasını istemiyordu ve bu hatadan dönmek imkansızdı bunu adam çok iyi biliyordu ama ne yazık ki söyleyemedi Başlamadan bitmişti birşeyler Cesur yürek kendince doğruyu yapmıştı Kimse bunun için onu yargılayamazdı Onu yargılayacak bir kişi vardı oda kendisi idi Onuda çok iyi yapıyordu, en ağır cezaları gözünü kırpmadan veriyordu kendine  SON
Hiçbirşey göründüğü kadar kötü ve zor değildir
|
|
|