06-22-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Amanın yetişin laik katlediyorlar
Topkapı?daki konseri ve konsere karşı Alperen Ocakları?nın eylemini duymuşsunuzdur Olay şöyle: Mübarek piyanistlerimizden İdil BİRET Hanımefendi Topkapı Sarayı?nın bahçesinde klasik müzik icra ediyor (Buradaki mübarek sıfatı kinaye taşımamaktadır Piyanist bizde az bulunan muasır medeniyet sembolü olduğu için kıymetlidir, sıfat bu nedenle kullanılmıştır Bkz diğer piyanistlerimiz ve medyada işgal ettikleri yer ) Konsere de bir şarap firması sponsor oluyor Adı üstünde firma, yani ticari, yani kar amaçlı bir kuruluş dolayısıyla kar düşünüyor bilesiniz ki derdi sanat değil Bu pencereden bakınca afişe de doğal olarak ?Şarabını da al gel!? kavlinden bir şeyler yazıyor Firma açısından bakınca doğal olan bu, gazozu al gel diyecek hali yok, adam şarap satıyor Bunu gören Anadolu çocuğu ?Nereye ulan, Topkapı?ya mı hem de şarapla?? diyerekten sarayın yolunu tutuyor Sen şarap içersen ben de namaz kılarım, böylece mesajımı da veririm namazımı eda etmiş olurum diyor Mesele de tam burada başlıyor
Manşetler atılıyor:
?İçki içiliyor diye İdil Biret konserini bastılar ?
?İdil Biret konserine tekbirli baskın ?
? Alperen Ocakları'nın Topkapı Sarayı'nda 'kuşattığı' dünyaca ünlü piyanist İdil Biret, konsere arka kapıdan girdi ?
?Kalabalık, tekbir getirerek, afişleri yırttı Bu taşkınlıktan sonra da sarayın önünde Türk bayrakları üzerinde toplu olarak namaz kılındı ve Doğu Türkistan?daki Uygur Türkleri için dua edildi ?
Bunlar yalnızca birkaçı, insan harp çıktı, Alperenler Sarayı kana buladı sanıyor değil mi? Oysa bir iki slogan, bir iki rekat namaz ve dağılış Ama protestonun içinde irticai unsur var, yapanlar da mimli O halde? Saldırın arkadaşlar, değil mi?
Yakışmadı rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu?nun hatırasına, gaza gelmeyin, çok kıymetli sanatçıya bu yapılmaz feveranlarıyla Alperen Ocakları Genel Başkanı Abdullah Gürgür?ün eline bir buket çiçek tutuşturuldu, özür dilemeye Topkapı?ya gönderildi Bizim İdil Hanım gülücükler dağıttı, Abdullah gardaşımız ortama pek uygun düşmediğinin farkındaydı ama memleket sevgisi belasına katlandı ve olay tatlı bir şekilde çözümlendi Ama bazıları için çözümlenmedi Bastı başlığı:
?Bir özürle hayat tarzına saldırı hallolacak mı??
Hangi hayat tarzına saldırı? Senin Kutsal Emanetler?in olduğu bir yerde şaraplı konser yapman mı benim sur dışında buna karşı çıkmam mı? Demokrasi ise senin konserin de benim protestom da demokratik hakkım değil mi? Gelmiş özür dilemiş, cılkını çıkarmanın bir manası var mı? Niyetiniz üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi?
Aslında işin altında bunların mahalle baskısı safsatası var Kendini laik diye adlandıran insanların güya sözcülüğünü yapan gazeteciler bu aralar ülkenin mazlumları ayağına yatarak yine muhafazakâr hassasiyetleri olan insanları sindirmek istiyorlar Güç ellerindeyken açıkça tekmeliyorlardı şimdi de: ?Ama biz eziliriz, ona dokanmayın çok yazık olur bize!? ayaklarıyla iyi iş kotarıyorlar
Kimin hayat tarzına saldırılıyormuş? Yıllarca adam yerine konulmayan halkın mı, sizin mi? Küçük Emrahcılık oynayacaksak bizde acı çok!
ADEM ADEMOĞLU
a ademoglu@gonullumuhabir com
|
|
|