|  | Süleyman Çelebi . ( 15.07.1408)- (23.07.1421) |  | 
|  07-12-2012 | #1 | 
| 
Prof. Dr. Sinsi
 |   Süleyman Çelebi . ( 15.07.1408)- (23.07.1421)Meşhur Türkçe "Mevlid" kasîdesinin yazarı  Bursa'da doğdu  Kaynaklarda Süleymân Çelebi'nin doğum târihine dâir bir kayda tesâdüf edilmedi  Ancak, Süleymân Çelebi'nin Mevlid'i 60 yaşında yazdığı ve eserin 1409 (H  812) senesinde bittiği, en eski olarak bilinen nüshasında mevcut bir beyte istinâd etmektedir  1422 (H  825) senesinde vefât ettiği bilindiğine göre, onun 1351 (H  752) senesinde doğduğu neticesi çıkmaktadır  Sultan Birinci Murâd Hanın vezîrlerinden AhmedPaşanın oğlu, Şeyh Mahmûd Efendinin torunudur  Mahmûd Bey, 1338 (H  738) senesindeSadrâzam Süleymân Paşa ile Rumeli'ye sal ile geçenlerdendir  Süleymân Çelebi, Bursa'da asrının ileri gelen âlimlerinden ilim tahsîl etti  Büyük bir âlim olarak, Sultan Yıldırım Bâyezîd zamânında Dîvân-ı hümâyûn imâmı, sonra da Bursa'da onun inşâ ve ihyâ ettiği câminin imâmı oldu  Resûlullah efendimize olan muhabbeti, Vesîlet-ün-Necât isimli mevlid kasîdesini yazmasına vesîle oldu  Eserini yazmasının sebebi olarak gösterilen hâdise hakkında; Künh-ül-Ahbâr, Güldeste, Tezkire-i Latîfî ve başka kaynaklarda geniş bilgi vardır  Süleymân Çelebi'nin vefâtı için düşürülen târih, "Râhat-ı ervâh"tır  Mezarı, Bursa'da Çekirge yolu üzerindedir  İyi bir tahsîl gören Süleymân Çelebi,Bursa'daki Ulu Câminin baş imâmlığına getirildi  Bu câmideki imâmlığı sırasında, birgünİranlı bir vâiz, vâz ve nasîhat ederken, Bekara sûresinin iki yüz seksen beşinci âyet-i kerîmesinin; "Biz Allahü teâlânın peygamberlerinden hiç birinin arasını ayırd etmeyiz (hepsine inanırız)  Duyduk ve itâat ettik  " meâl-i şerîfini tefsîr ederken de; "Hazret-i Muhammed ile hazret-i Îsâ arasında hiçbir farklılık, üstünlük yoktur  " diye, kendi kafasına, bozuk inanışına göre tefsîr etti  Cemâat arasında bulunan bir kimse dayanamayıp, ayağa kalktı ve; "Ey câhil! Kendi kafana göre nasıl tefsîr edebilirsin? Sen bu ilimde çok gerilerdesin  Hiç peygamberler (aleyhimüsselâm) arasında üstünlük farkı olmaz olur mu? Elbette peygamberimiz Muhammed (aleyhisselâm), bütün peygamberlerden daha üstündür  Burada fark yoktur demek, nübüvvet ve risâlet yönünden fark yoktur demektir  Üstünlükler, mertebeler yönünden değildir  Burada; "Birinin peygamberliğini kabûl edip, diğerini kabûl etmiyerek aralarında bir ayrılık gütmeyiz  Herbirini kendi derecelerine göre peygamber olarak kabûl ederiz" buyurulmaktadır  Bundan, derece ve fazîletleri aynıdır anlamı çıkmaz  Bunun isbâtı ise, yine Bekara sûresinin iki yüz elli üçüncü âyet-i kerîmesidir  Burada meâlen; "Bu (sûrede sözü geçen) peygamberlerin bir kısmını, kendilerine verilen özelliklerle diğerlerinden üstün kıldık  " buyurulmaktadır  Görüldüğü gibi, bu iki âyet-i kerîme, bizim âlimlerimizin tefsîr ettiği gibi birbirlerini doğrulamaktadır  Hâlbuki, senin bozuk düşüncene göre birbirlerini tekzib etmektedir ki, hâşâ bu olamaz!" gibi pekçok sözler söyledi, pekçok delîller getirdi  Neticede İranlı vâiz, yanlış düşündüğünü kabûl etti  Bütün bunlara şâhid olan Ulu Câmi baş imâmı Süleymân Çelebi, bu hâdiseden dolayı çok duygulanmış ve meşhûr Mevlid-i Şerîfini yazmıştır  Mevlid-i Şerîf'inde, hep Ehl-i sünnet îtikâdını anlatmıştır  Bu bozuk îtikâdlı vâizin sözüne cevap olarak:"Ölmeyüb Îsâ göğe bulduğu yol,Ümmetinden olmak için idi ol  "beytini söyledikten sonra, Resûlullah efendimizin fazîletlerini şöyle îzâh etmiştir:"Dahî hem Mûsâ elindeki asâ,Oldu O'nun izzetine ejderhâ  Çok temennî kıldılar Hak'dan bunlar,Kim Muhammed ümmetinden olalar  Gerçi kim bunlar dahî mürsel durur  Lâkin Ahmed efdâl-ü-ekmel durur  Zîrâ efdalliğe ol elyak durur,Ânı öyle bilmeyen ahmak durur  "Süleymân Çelebi, Mevlid'inde; Allahü teâlânın mutlak irâdesini, yoktan var ettiğini ve Muhammed aleyhisselâmın hiçbir mahlûkda bulunmayan üstün, yüksek ve emsâlsiz vasıflarını anlatır  Her kelimesinde, gönlü Resûlullah aşkı ile yanan bir müminin engin aşk ve muhabbet kokuları vardır  Hazret-i Muhammed'in diğer peygamberlere olan bütün üstünlükleri, en güzel kelimeler ve en vecîz ifâdelerle anlatılmıştır  Mevlid; münâcaat (Allahü teâlâya yalvarma), velâdet (Peygamberimizin doğumu), risâlet (Peygamberliğin bildirilişi), mîrâc (Göklere çıkışı, Cennet'i ve Cehennem'i görmesi), rıhlet (Peygamberimizin vefâtı) ve duâ bölümlerinden ibârettir  Söze Allahü teâlânın ism-i şerîfi ile başlayan Süleymân Çelebi, Âdem aleyhisselâmdan Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâma kadar bütün dedeleri olan Peygamberlerin alınlarında nûr parladığını ve bu nûrun Muhammed aleyhisselâma intikâl ettiğini anlatır  Peygamber efendimizin doğuşuna geniş bir yer ayırarak, O doğarken annesinin neler duyup, neler gördüğünü, bu ânda bütün varlıkların engin bir neşe içinde kaldıklarını, bütün zerrelerin O'nu büyük neşe içinde karşıladığını söyler  Mevlid'de bundan sonra, Muhammed aleyhisselâma peygamberliğinin nasıl bildirildiğini ve mi'râc hâdisesinin nasıl olduğunu anlatır  Derin üzüntü içinde yazdığı rıhlet ve daha sonra duâ ile Mevlid'ini bitirir  Peygamber efendimizin her varlığın yaratılışı sebebi, bütün yaratılmışların en şereflisi ve O'nu bütün peygamberlere üstün kılanAllahü teâlâya şükürler etmektedir  Eserde çok olgun fikirler ve kompozisyon bütünlüğü vardır  Mevlid, mesnevî şeklinden ziyâde, kasîde şeklinde tertiblenmiştir  Bâzı yerlere gazel parçaları da ilâve edilmiştir  Arûz vezni ile yazılmış, (fâilâtün, fâilâtün, fâilün) kalıbı kullanılmıştır  Yalnız bir yerde (Mef'ûlü, fâilâtü, mefâîlü, fâilün) kalıbına yer verilmiştir  Kâfiyeler güzel ve sağlamdır  Süleymân Çelebi, Mevlid'in mısralarının mükemmel olması için çok titizlik göstermiş, bu sebeple Mevlid, üstün sanat sâhibi dîvan şâirlerince dahî sevilip beğenilmiştir  Mevlid'de hem olayların, hem de düşüncelerin anlatıldığı yerlerde, en kısa, en uygun ve mümkün olan en sâde anlatım şekli kullanılmıştır  Mevlid'de, hemen her türlü söz ve ifâde sanatına rastlanır  En çok cinâs, teşbîh ve tekrîr gibi sanatlara önem verilmiştir  Bölümlerin ve kitabın bütünlüğüne titizlik gösterildiği kadar, her mısra'ın ayrı ayrı güzelliği de gözden kaçmamaktadır  Mevlid, lirizm (içlilik) ve öğreticiliği (didaktizmi) iyice kaynaştırmış bir şiir kitabıdır  Kuruluktan uzak olduğu gibi, sırf coşkunluktan da ibâret değildir  Görünüşte kolay, fakat denendiğinde benzerinin yazılmasının çok zor olduğu görülür  MUHAMMED ALEYHİSSELÂMI SEVMEK Süleymân Çelebi hazretleri, Mevlid'ine Arabî olarak bir önsöz yazarak, şöyle buyurmaktadır: "Rahmân ve Rahîm olan Allahü teâlânın ismiyle başlarım  Muhammed aleyhisselâmı bütün yaratılmışların sebebi, en şereflisi ve en azîzi yapan, makâm-ı Mahmûd ile şefâat hakkını vererek O'nu bütün Peygamberlerden üstün kılan, ismini O'nun ismiyle yanyana yazarak, hasedci şeytanın burnunu sürtüp, O'nun şânını yücelten Allahü teâlâya hamd-ü-senâlar olsun  Muhammed aleyhisselâm, Allahü teâlânın indinde çok makbûldür  Allahü teâlânın melekleri O'nun yardımcılarıdır  Ağaçlar, toprak ve taşlar, O'nunla konuştular  O'nu sevenler dünyâda ve âhirette sevilip kurtulurlar  O'na düşman olanlar kovulup, Cehennem'e atılırlar  Bizi Muhammed aleyhisselâmın ümmeti yapmakla şereflendiren Allahü teâlâya hamd ederim  Şerîki ve benzeri olmayan, mekândan münezzeh bulunan Allahü teâlânın bir olduğuna şehâdet ederim  O, herkesin kendisine muhtâc olduğu, ibâdet ettiği ve yöneldiği Allahü teâlâdır  O, şânı yüce, kullarını merhametle bağışlayandır  Güzel ahlâk ve cömertlik gibi pekçok meziyetleri ortaya çıkaran, vâdedilen kıyâmet gününde, her tarafta şefâati kabûl edilir bir şefâatçi olan Muhammed aleyhisselâmın, Allahü teâlanın kulu, resûlü ve habîbi olduğuna şehâdet ederim  Allahü teâlâ, O'na seçilmişlerin en üstünleri olan temiz âline ve Eshâb-ı kirâmına sonsuz rahmet etsin  " Kaynaklar 1) Sefînet-ül-Evliyâ; c  5, s  1442) İslâm Âlimleri Ansiklopedisi; c  13, s  513) Vefeyât-ı Baldırzâde4) Güldeste-i Riyâz-ı İrfân5) Tâm İlmihâl Seâdet-i Ebediyye; (50  Baskı) s  1145 xxxxxxxx English Biography SULEYMAN CELEBI Ottoman Sultan Yildirim Beyazid completed construction of Ulu Mosque, in the capital city Bursa with 20 domes in 1399 and appointed Suleyman Celebi as its imam   Who was that long youth? How could a sultan like Yildirim Beyazit, who was mature and knowledgeable, could prefer him among so many imams? People asking this question was many in those days, but time revealed answers automatically   Suleyman Celebi, the imam of Ulu mosque, gave a masterpiece read and listened to with pleasure for about six hundred years to Turkish literature, just as Yildirim Beyazit constructed that 20-dome Ulu mosqe  The name of this masterpiece was Vesîletü'n-Necât, that is, Mevlid  It depicted the deep respect and love for prophet in a vast excitement and clear Turkish  Although we do not have the original and complete text of Mevlid, we understand from the old texts we have that it is about 750 couplets in total   Mevlid, as known, starts with the couplets: Allah adın zikredelim evvelâ Vâcib olur cümle işde her kula Allah adın her kim ol evvel ana Her işi âsân ede Allah ana  and continues in the form of Mesnevi of our Divan literature within (Failatün Failatün) meter  The couplet in the last chapter of the work: Hem sekiz yüz on ikide târihî Bursa'da oldu tamam bu ey ahi reveals that Mevlid was completed in Bursa in 1410  Although Mevlit has excited all hearts for centuries and has been read by all Muslim Turks in every occasion such as birthdays of the Prophet, in festivals, religious festivals, death anniversaries, we know only a little and have inadequate knowledge about its pet Suleyman Celebi  So much that the masterpiece overshadowed its creator and made us forget its writer   According to the information we obtain from the sources, Suleyman Celebi was born in Bursa near 1350 during the reign of Orhan Ghazi  It is said that he is originated from Sheik Edebali, the father-in-law of Sultan Osman  It is known that he received systematic education and was thought by skillful scholars, in particular, by Emir Sultan Buhari  That he drew attention of Yildirim Beyazit with his knowledge and manners is understood from his being immediately appointed as imam to Ulu mosque  "Çelebi" title is granted to him because of his being scholar, effendi, humble, and mature  Some say that Suleyman Celebi was a Mevlevi, and so he was granted the title of Suleyman Dede  Although we do not know his exact year of death, some investigators stress 1422 and accept this date as his date of death  His grave is next to Old hot spring on Çekirge road in Bursa  The grave was reconstructed as a monument in recent years  There are many rumors about the reasons of writing Mevlid  One rumor has it that a preacher in Bursa, told that Prophet Mohammed was no different from other prophets, and Suleyman Celebi, being grieved, wrote Mevlid to show that Mohammed was the last and superior prophet   According to another rumor, Suleyman Celebi was sorry to see that various religious people told about Prophet Mohammed in different styles and ways and decided to write a book in verse which everyone can easily understand and cannot change, and succeeded  Although hundreds of similar poems were written, none of them could reach the reputation Mevlid gained, and Mevlid persisted as the eternal religious masterpiece of Turkish literature  The language of Mevlid is 15th century Anatolian Turkish  The language is plain, simple and sincere  Therefore, Mevlid remained as Turkish common property and loved for centuries  Although some contributions and annexes to Mevlid was made in time, those brought only little to the book, and did not harm its integrity  Mevlid was translated into many languages, and English in particular, and was published in many places of the world  Although there are many handwritten Mevlid texts in the libraries in our country, the oldest or one of the oldest of all is the Mevlid copy dated 1510 in Istanbul Saint Sofia Library  The copy of Mevlid written in Suleyman Celebi's handwriting or when he was alive could not be found yet  Kaynak: [Sadece kayıtlı kullanıcılar linkleri görebilir  ÜCRETSİZ Kayıt olmak için tıklayın    ] | 
|   | 
|  | 
|  |