06-23-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Bloch, Ernst
Bloch, Ernst
(d 8 Temmuz 1885, Ludwigshafen; ü 3 Ağustos 1977, Stuttgart) Bloch da arkadaşları Lukács ve Benjamin gibi I Dünya Savaşı’nın neden olduğu dehşetten etkilenerek Marksizme yöneldi Bloch, Marksizmi uluslararası savaşa karşı bir savunma (aracı) olarak görüyordu Zira, Bloch, uluslararası savaşın bütün insanlığı girdabına alacağını düşünüyordu Nazi iktidarı döneminde, Bloch, ABD’de siyasal mülteci olarak bulundu İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, yeni kurulan Doğu Alman Cumhuriyeti’nde bir dayanak bulmaya çalıştı Gelgelelim, ortodoks olmayan Marksizminden dolayı bu ülkede kendisine sempati duyanların sayısı fazla olmadı Bunun üzerine Doğu Almanya’dan ayrılarak, yaşamının geri kalan kısmını Tübingen’de geçirmeye karar verdi Doğu Almanya’dan ayrılışından sonra, Marksizmin çok ötesinde etkinliği olan bir kişi haline geldi Bloch’un denemeci (essayistic) olan ve sistematik olmayan Marksizmi çözümleyici olmaktan çok (en iyi durumda) uyandırıcı öğüt (homiletic) niteliğindedir Bloch’un Marksizminin özünde, insanın bu dünyada ve çağımızda bütün günahlarından daima arınabileceğini savunan Yahudi öğretisi ve laikleştirilmiş bir Mesihçilik yer alır Bloch’a göre, “günahlarından arınmış” bir dünya, bu dünyadan, temelleri bakımından, kaçınılmaz olarak çok farklı bir dünya olacaktı Bu yüzden bir “ütopya” idi Ancak, Hıristiyanlığın öldükten sonra yeniden dirilme eskatalogyasına bağlanmaksızın da böyle bir dünya olanaklıdır Bu konu, ilk kez Spirit of Utopia’da (1918) ortaya kondu The Principle of Hope’ta (1959) ise ayrıntılı biçimde açıklandı Bloch, bu eserinde, Aristoteles’in felsefesindeki kuvvet (madde) ve eylem (zihin) ikiliğini, tamamen aklın aydınlattığı bir dünyada, kuvvetin zaman içinde gerçekleşmesi açısından yeniden incelemiştir Skolastik öğretinin, evrenin ilk nedeninin iptidai (primordial) madde olduğu yolundaki ilkesi, bu şekilde, bizim tarihimizde, ulaşılması olanaksız bir cennet bakımından, düşey olmaktan çok yatay olarak yorumlanmıştır Marksizmin kendisi de bu sürecin tarih içinde “biçimlenmesi”dir Bloch, örneğin, Thomas Münzer hakkındaki eserinde, 16 yüzyılın Anabaptist devrimini, günümüzde ancak Bolşevik devrimiyle tamamen gerçekleştirilmiş olanın bir önbiçimi olarak anlar Bloch’a göre, tarih, bir bakıma Walter Benjamin’in 1940’ta kaleme aldığı “Tezler”inde de açıklandıgı gibi, günümüzdeki mücadeleleri ateşleyen “sürekli kanıtlanan” “(das stetig Gemeinte) bir tarihtir
|
|
|