06-19-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ahmet Bayram
Ahmet Bayram
Yenice-Çınarcık Köyü'nden
Tahir Oğlu Ahmet benim adım 1303 (1887) doğumluyum 94 yaşındayım 6 yıl askerlik yaptım Çanakkale cephesinde ağır topçuydum
Çanakkale'ye ilk vardığımda Çimenlik Kalesi'nde 60-70 gün talim yaptırdılar Sonra bizi bölüklere dağıttılar Ben 6 Bölüğe düştüm  nara Kalesi'ne verdiler Nara Kalesi'nde 6 ay filan durmuştuk ki, seferberlik ilan edildi Bizi dardanos Bataryalarına gönderdiler Dardanos'ta 5 Bölüğe verdiler Biz 150 kişi kadar vardık Başımızda yüzbaşı Ahmet Bey vardı 7 5'luktu toplarımız Biz seri ateşli toplardaydık 4 topumuz vardı Mermileri aynı tüfek fişengine benzerdi  kucaklayıp kakardık topun içine 18 Mart günü Kepez'in altında bulunuyorduk Düşman gemileri, hep zırhlı tabii Selanik açıklarından ateş ede ede geliyorlar Kumkapı ve Seddülbahir taraflarını ateşe tuttular O taraflardaki tabyalar ateş içinde kaldılar Toplar paralandı  cephanelikler tutuştular Bir zaman sonra Kumkale ve Seddülbahir'deki bataryalar sustular Düşman Zırhlıları ateş ederek boğaza yaklaştıkça bizim de mesafemize giriyorlardı İntepe ve Çakaltepe Bataryaların ateşe başlamalarından sonra, biz de bizim mesafemize girince başladık zırhlılara ateşe
Ben mermi sürüyordum 2 erdim topta Çanakkale Boğazı karabulut gibi gemi doluydu Hangisine atarsan at Akşamüzeri gün inmeye yakın düşman zırhlılarından birisi bizim önümüzde battı Bize yakındı Ya Kilitbahir'den, ya Hamidiye Tabyası'ndan attılar Kepez çayı'nın denize döküldüğü yeri bile geçmişti Çanakkale'ye yakınlaşmıştı Mermi geldi zırhlıya Denizin dibine kaynadı gitti
O gün, batanı battı, batmayanı geri çekilip kaçtı  Gittiler  
18 Mart'ın ilk günü bizim tabyada 11 kişi şehit vermiştik
Soğandere, Kerevizdere taraflarında dağıldılar  Geriye gittiler düşman zırhlıları  Toplarımızın önlerine çam ağaçları dikerdik Gavurlar görmesin diye
Çam ağaçlarını geceleri sökerdik Geceleri projektörümüz vardı Yakardık  Düşman zırhlılarına onunla ateş açardık Projektörümüzü parçalamak için çok mermi attı kafir Yapamadı bir şey  
O gün gece yarısı da geldiler Batan zırhlılarının yerini araştırdılar Biz de verdik ateşi Gerisin geriye gittiler  Sabaha karşı oldu bu  
Ertesi gün düşman gemileri tekrar hücum ettiler  Gene olmadı Sonra akşam sabah hücum ettiler gemileriyle boğaza  Gene olmadı  Vazgeçtiler  Hücumu kesti gemiler Sonra geri çekilip verdi topu Seddülbahir'e  Verdi topu  Topuyla bizim askeri kırıp kendi askerini çıkardı  
Denizden balon kaldırıyordu Ben gördüm Keleter gibi bir şey Kalkıyor havaya O zaman asker arasında "Balon Çıkarıyor" derlerdi Balon çıkardığını görünce, biz saklanırdık Çünkü bizi görürmüş balondan  Toplar patlamaya başlardı ardından  
Bizim koğuşun yanlarına da çok mermi düştü Ancak kimseyi öldürmedi
    
Bir gün nöbete gidiyordum Aceleyle potinlerin birinin iplerini bağlamamışım Bir arap subay vardı Görmüş beni çağırdı  İki tokat çekti
-Şimdi büyük bir amir gelse, ben ne diyeceğim, dedi
Bana öfkesinden gidip koğuşların arkasındaki iğde ağaçlarının dibine oturdu O sırada bir bomba düştü  Toprağı altüst etti  Yakın düşmüş kafirin mermisi  Subaylar, çavuşlar koşup gittik
-Korkmayın  Korkmayın  bende yara yok, dedi
    
Bizim bölüğün yanında başka bir bölük daha vardı O bölüğün toplarından birine bir düşman mermisi düşmüştü Subayları vardı Hasan Efendi diye  O şehit düşmüştü orada  kumandanlarıydı  Şimdi Hasan Mevsuf dedikleri yerde  18 kişi de yaralanmıştı  Ben görmüştüm onları orada  
    
Bizim tabur kumandanımız Binbaşı Mustafa Bey, bölük kumandanımız Yüzbaşı Ahmet Efendi'ydi Birliğimi de şöyle söyleyeyim: 3 Ağır Topçu Alayı, 1 Tabur, 5 Topçu Bölüğü
    
Çanakkale'ye yakın Kepez yolunun altında bir gemimiz vardı bizim Çanakkale'yi bekliyordu Düşman gemileri, deniz altından bomba yollayıp torpille batırdılardı Hatta batmadı gemi de, yan yattıydı da, askerleri bir istimbot gelip almıştı Çanakkale'den  Bir gün de bizim dışarıya çıkıp gavur gemilerini bombalayan bir gemimiz yaralanmış geri dönüyordu Adını bilemeyeceğim Yavuz mu, Turgut mu, bilmem Boğaz'dan içeri girip nara'ya gitmişti Biz o zaman selama durmuştuk
    
Sonra harp bitti Silahlar terk edildi Sabaha kadar kimse kalmasın burada, dediler Ben de o zaman köye döndüm
    
Bir zaman sonra Anzavur çıktı orta yere Kuvayi Milliye'ye karşı Köyden de Anzavur'a asker topladılar Sonra gidenler de kaçıp geri geldiler Çetecilikti ortalık  Karma karışıktı  
Milliler de vardı Yenice'de Anzavur'un elinde bir de top varmış  Havaya uçuyor  Milliler bozuldular o zaman Yenice'de  Ben köydeydim Bunları duydum  Anzavurcular sonra Ağunya taraflarına kadar gitmişler Onlar da oralarda bozulup dağılmışlar
Yunanlılar köyümüze geldiler Çok dövdüler milleti 100 kişi kadar vardılar Yunan askerleri "Silah çıkarın" diye çok dövdüler köylüleri
Harman vaktiydi  Korkudan kimse çıkamazdı orta yere  Öküzler insansız harman sürüp harman dönerlerdi  
Askerden geldikten sonra ev,bark olduk 18 seneyi geçti nine öleli  Hatice'ydi adı  Üç tane çocuk oldu 2 oğlan bir kız Oğlumun biri askerde öldü Adana taraflarında Dörtyol'da  Şimdi burada kalan oğlumun yanında yaşıyorum  Elverir  bakıyor  Memnunum  Oğl anda n da  Komşulardan da  
Maaş da veriyorlar şimdilerde  madalyam filan yok  Aramadık arkasını  Biz çok çektik, açlık bir yandan  Bit akardı yakamızdan  bu kararda durursa çok iyi memleketin durumu 
|
|
|