![]() |
Altınordu Devleti |
![]() |
![]() |
#1 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Altınordu DevletiAltınordu Devleti Cengiz Han'ın 1227'deki ölümünden sonra oğulları ve torunları onun fütuhatını devam ettirerek büyük bir Moğol-Türk Hakanlığı kurdular ![]() ![]() Cengiz Han'ın 1227'de ölümünden sonra büyük hanlık makamını Ögedey işgal etti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu muazzam ordunun başında Cengiz'in torunu, Batu (Çoçi Oğlu) bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hem Altınordulular, hem de "kral sarayı" ve "ordugah" anlamlarında kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bulgarlar az bir zaman içinde yenildiler; başta Bulgar olmak üzere şehirleri tahrip edildi ![]() ![]() ![]() ![]() 1237 sonunda kış mevsimi olmasına rağmen, Moğol-Türk ordusu RusHaliç knezleri kuvvet bulmuşlardı ![]() İlmen gölü'nün kuzey sahilindeki Novgorod şehri de mühim bir iktisadî ve siyasî merkez vaziyetinde idi ![]() ![]() ![]() ![]() Türk-Moğol ordusunun, yalnız açık meydan muharebesinde değil, kaleleri kuşatmak ve zaptetmek hususunda da fevkalâde becerikli oldukları görülüyor ![]() ![]() ![]() Bu defa Oka nehrine yakın Kozelsk şehrinin fazla direnmesi, ordunun hareketini biraz yavaşlatmışsa da, bu kale zapt ve ahalisi kılıçtan geçirilince, Moğol-Türk kuvvetleri 1238 ilkbaharında Don ile Dnyeper nehirleri arasındaki sahaya gelmişlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() Bu Moğol-Türk hareketinin ikinci safhası Kumanlar'a karşı oldu ![]() ![]() ![]() Bu suretle, Kama boyundaki Kıpçak ve galiba Kumanlar'la birlikte olan, Yimekler'in gelmesiyle Türk unsuru artmış ve hattâ Bulgarlar bile Kıpçaklaşmışlardı ![]() ![]() Batu Han, Kumanlar'ın işini bitirdikten sonra, 1240'da Kiyef şehrini, kısa süren bir muhasaradan sonra zaptetti ![]() ![]() ![]() ![]() 1241 ilkbaharında, Liegnitz yakınında karşılarına çıkan Alman kuvvetlerini yendiler; fakat daha ileriye gidemeyerek, Macaristan'a döndüler ![]() ![]() ![]() ![]() Batu Han, 1241 yılında İdil'in aşağı mecrasına dönmüş ve nehrin sol sahilinde "Orda"sının (Karargâh) merkezini kurmuştu: Burası Saray adını aldı ve çok geçmeden eski Bulgar ve İtil şehirlerinin yerini tuttuğu gibi, onlardan farklı olarak Doğu Avrupa, Hazar denizi ve Aral denizi civarlarıyla, Batı Sibir'in en mühim siyasî merkezi oluverdi ![]() Saray şehrinin kurulduğu yer "Cuci Ulusu"nun ortasında ve büyük ticaret yolu üstünde bulunması bakımından, cidden gayet doğru olarak tespit edilmişti ![]() ![]() Cengiz oğulları arasında en değerli kumandan ve dirayetli devlet adamı olarak tanınan Batu Han'ın ancak hakanlığın bütünlüğünü korumak namına Karakurum'daki hakanı tanıdığı ve zahiren ona itaat ettiği anlaşılıyor ![]() ![]() ![]() ![]() Bu devletin teşkilâtı Cengiz yasası ve Büyük Moğol-Türk Hakanlığı'nda tatbik edilen esaslara dayanmakla beraber, mahallî birçok hususların tanzimi ve bu memleketlerde mevcud eski geleneklerin de göz önünde tutulması lâzım gelmekte idi ![]() ![]() ![]() Batu Han, Saray şehrinde oturuyor fakat hukuken, Karakurum'da oturan ve Büyük Hakan olan amcası Ögeday'a (Oktay'a) bağlı bulunuyordu ![]() ![]() Batu Han, Saray şehrinde hüküm sürerken, kardeşi Orda, Doğu Kıpçak yöresini idare ediyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Batu Han'ın ölümünden sonra yerine küçük kardeşi Berke Han geçti (1257) ![]() ![]() ![]() Bu sırada Cengiz Han'ın öteki oğulları birbiriyle anlaşmazlığa düşmüş, Büyük Hakanlık tahtı için kendi aralarında savaşmaya başlamışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() Cengiz İmparatorluğu'nun paylaşılmasından Harezm bölgesinin Çağatay Han'a düştüğünü söylemiştik bu ülke Artık Çağatay Ülkesi veya Çağatay Ulusu diye anılıyordu ![]() ![]() Berke Han, Kafkasya'ya bir sefere çıktığı sırada Algu Han sınırlarını Altın Ordu sınırlarını aşacak kadar genişletmiş bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Berke Han'ın İlhanlılarla savaşması, Kıpçak ülkelerinden gelip Mısır'da devlet kuran Kölemenlerle arasında bir yakınlaşmaya sebep oldu ![]() Kölemen Sultanı Baybars ile dosluk kuran Berke Han, Bizans'la da ilgilenmeye başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Berke Han 1266'da ölünce yerine Batu Han'ın torunu Mengü Temür geçti Mengü Temür, Kölemen Sultanı ile iyi ilişkilerini devam ettirdi ve Ögeday ile Çağatay oğulları arasındaki savaşlarda Ögeday'ın oğullarını destekledi ![]() ![]() ![]() Mengü Temür'den sonra sırasıyla Tuta Mengü ve Teleboğa tahta çıktılar ![]() ![]() ![]() ![]() Tokta Han 1312'de öldü ve yerine Özbek Han geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tahta çıktığı zaman 30 yaşında olan Özbek Han dinamik bir hükümdardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cani Beğ 1357 yılında ölünce karışıklıklar başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Toktamış Han, Aksak Timur'dan yardım görerek birliği yeniden kurmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Toktamış, batıya kaçarak Litvanya'ya sığınmıştı ![]() ![]() ![]() Kutluk Han, 1401'de ölünce, Emir Edige Mırza onun yerine Şadi Beğ'i tahta çıkardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sırada, Litvanya yeniden kuvvetlerini toplamış ve Altınordu Devleti üzerine baskısını arttırmaya başlamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bölünmeler devam ediyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun son hanı Şeyh Ahmed'in öldürülmesinden sonra bu devlet ortadan kalkmış oldu ![]() Altınordu Devleti'nin ortadan kalkmasından sonra bir çok hanlık meydana geldi ![]() ![]() ![]() Altınordu devleti zamanında gerek Bulgar ve gerek Rus yurdunda eski idarede birtakım değişiklikler yapıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rus knezliklerindeki hâkimiyetleri idame ettirebilmek için de birtakım askerî ve idarî tedbirler alınmakla yetinildi ![]() ![]() İç intizam ve asayiş yani polislik vazifesi knezlerin eline bırakılmıştı ![]() ![]() Rus yurdundaki 240 yıl süren bu "Tatar" hâkimiyetinin Rus tarihi ve Rus halkı üzerinde çok yönlü tesiri olduğu muhakkaktır ![]() ![]() ![]() O zamana kadar bir tek para sistemi olmayan Rus yurdunda, aynı esaslar üzerinde sikke bastırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() Rus tarihinde "Tatar boyunduruğundan" bahsetmek o kadar moda olmuştur ki, Sovyet Rus tarihçileri bile bu tâbiri tekrar ele almışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun Rus knezliklerindeki hâkimiyetinin, sonraki Rus çarlarının Kazan, Başkurt, Sibir, Kırım, Kafkas ve Türkistan'daki hâkimiyetlerine nispetle kat kat yumuşak olduğunda zerre kadar şüphe yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() Metbu kavimler, pek de ağır olmayan mükellefiyetleri doğru dürüst yerine getirdikten sonra, lüzumsuz yere tazyike maruz kalmıyorlardı ![]() ![]() İkibuçuk yüzyıl süren Tatar hâkimiyetinin tesiri meyanında Altın Ordu hanları Rus ahalisi nazarında tam bir hükümdar gibi telâkki ediliyordu; bu yüzdendir ki Rus knezleri ancak Altın Ordu hâkimiyetinden çıktıktan sonra "Çar" lâkabını almağa cesaret ettiler ![]() ![]() ![]() ![]() Tatar adının menşeinin Türk olması lâzım gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahalisi 922'den beri Müslüman olan Altın Ordu'da Batu'nun küçük biraderi Berke Han'ın (1255-1266) Müslümanlığı kabul etmesiyle, bu ülke, tam mânasıyla bir Türk-İslâm devleti haline gelmiştir ![]() ![]() ![]() Berke Han'ın hâkimiyet zamanı, Altınordu'nun, Büyük Hakanlıktan ayrıldığı, yani istiklâlini ilan ettiği zamana tesadüf etmektedir; Berke Han kendi namına sikke bastırmakta ve tamamıyla müstakil bir hükümdar gibi hareket etmekte idi ![]() ![]() Özbek Han (1313-1342) zamanında İslâm dini büsbütün kuvvetlendi ![]() ![]() Muhtelif İslâm memleketlerinden ustalar çağrılmaya başlandı ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun XIII-XIV ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Elde mevcut sınırlı kaynaklara göre Altın ordu'da askerlik, ziraat, ticaret, vergi ve her çeşit mükellefiyetleri tanzim eden belirli kanunlar mevcuttu ![]() ![]() ![]() Ahalinin yalnız göçebe olmadığı, şehirlerin ve köylerin çokluğu ile derhal görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demek ki, Altınordu sadece bir "step imparatorluğu" değildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu itibarla, Saray şehrinin ve içinde yaşayan ahalisinin (yani yerli Türkler'in), devirlerinin diğer memleketlerinden geride durmadıkları açıktır ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun merkezi Saray şehri idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçeden yapılan çadırların (yurt) içi kıymetli halılarla süslü idi; hanın tahtı altın ve kıymetli taşlarla bezenmiş, ayakları gümüşten idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hanlar, yalnız Tatar büyüklerinin kızlarını değil, Bizans imparatorlarının ve Rus knezlerinin kızlarını da alıyorlardı; ezcümle Özbek Han'ın karısı Rum kayseri Andronik Paleologos'un kızı idi ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu Devleti'nde resmi dil Çağatay Türkçesi idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün, Tatar adıyla anılan Türkler de Altın Ordu Devleti'nin halkıdır ve Tatar adı "Kuzey Türkleri" anlamında bir genel ad olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun idare sistemi eski Türk esaslarına dayanmaktadır; bu esaslarda bilhassa bozkır an'anesi ve teşkilâtı mühim bir yer tutuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Ulus, onun başında bulunan türelerin (büyük memur) adını alırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Baskaklar, bulundukları yerde, Rus knezleri ve ahalisinin Altın Ordu'ya boyun eğmelerine nezarete memurdu; bu maksatla onun emrinde asker de bulunurdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hana, devlet idaresinde "Divan" adını taşıyan bir meclis yardım ederdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun siyasî tarihi cihetine gelince: Bu hakanlık doğu Avrupa'yı elinde bulundurmakla birçok bakımdan Hazar Hakanlığı'nı andırmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Timur istilâsı Altınordu hanlarıyla Osmanlı sultanlarının, sonraları da iyi münasebetleri devam ettirmelerini sağladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birçok etkenlerin bir araya gelmesiyle, gittikçe zayıf düşen Altın Ordu, Aksak Timur'un arka arkaya indirdiği üç darbeden sonra (bu seferler esnasında Saray şehri kâmilen yıkılmış ve ahalisi katliâm edilmiştir) Altın Ordu bir daha kendine gelemedi ![]() ![]() ![]() Ondan sonra, "Taht-İli"nde (Saray'da) hanlar birbirini sık sık takip etmişler ve karşılıklı şiddetli mücadeleler yapmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Altınordu Devleti |
![]() |
![]() |
#2 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Altınordu Devleti13 ![]() ![]() ![]() ![]() Cuci Han'ın küçük oğlu Batu Han'ın batı seferleriyle genişleyen bu topraklar sonradan Batu Han ile ağabeyi Ordu arasında bölüşüldü ![]() ![]() ![]() Batu Han, Volga Irmağı'nın aşağı havzasındaki Saray kentini kendine başkent yaparak ülkesinin topraklarını alabildiğine genişletti ![]() ![]() ![]() ![]() 1255'te Batu Han ölünce yerine Berke Han geçti ![]() ![]() Berke Han'ın ölümünden sonra tahta çıkan Mengü Timur Han, Özbek Han ve Canıbek Han dönemlerinde çok güçlenen Altınordu Devleti Canıbek Han'ın ölümünden sonra başlayan taht kavgalarıyla sarsıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu Devleti'nde en yetkili organ soylulann oluşturduğu Kurultay''di ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu Devleti ayrıca Mısır Memlûklan, Cenevizliler ve Anadolu Selçukluları ile ticari ilişki içindeydi ve alışveriş merkezi olan kentler ile ürünlerin dış ülkelere pazarlaftdığı liman kentleri çok gelişmişti ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Cevap : Altınordu Devleti |
![]() |
![]() |
#3 |
Şengül Şirin
![]() |
![]() Cevap : Altınordu DevletiAltın Ordu Devleti Cengiz Han'ın 1227'deki ölümünden sonra oğulları ve torunları onun fütuhatını devam ettirerek büyük bir Moğol-Türk Hakanlığı kurdular ![]() ![]() Cengiz Han'ın 1227'de ölümünden sonra büyük hanlık makamını Ögedey işgal etti ![]() ![]() 1235'te devlet işlerini alâkadar eden yeni meseleler münasebetiyle toplanan büyük kurultayda Batı Seferi, yani Doğu Avrupa'nın istilâsı kararlaştırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hem Altınordulular, hem de "kral sarayı" ve "ordugah" anlamlarında kullanılır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bulgarlar az bir zaman içinde yenildiler; başta Bulgar olmak üzere şehirleri tahrip edildi ![]() ![]() Orta İdil sahasındaki Bulgar unsuru ortadan kaldırılmış olmadı; yok olan şey: müstakil bir Bulgar devletiydi ![]() ![]() 1237 sonunda kış mevsimi olmasına rağmen, Moğol-Türk ordusu Rus bölgesinin istilâsına başladı ![]() ![]() ![]() Novgorod şehri de mühim bir iktisadî ve siyasî merkez vaziyetinde idi ![]() ![]() 1237'de Bulgar memleketinden hareketle Suru (Sura) ırmağının baş kısmını geçtikten sonra Ryazan üzerine yürüdüler; bir darbe ile burayı ele geçirdiler; o sıralarda ehemmiyetsiz bir kasaba olanMoskova'yı yaktılar ![]() ![]() Türk-Moğol ordusunun, yalnız açık meydan muharebesinde değil, kaleleri kuşatmak ve zaptetmek hususunda da fevkalâde becerikli oldukları görülüyor ![]() ![]() ![]() Bu defa Oka nehrine yakın Kozelsk şehrinin fazla direnmesi, ordunun hareketini biraz yavaşlatmışsa da, bu kale zapt ve ahalisi kılıçtan geçirilince, Moğol-Türk kuvvetleri 1238 ilkbaharında Don ile Dnyeper nehirleri arasındaki sahaya gelmişlerdi ![]() ![]() ![]() ![]() Bu Moğol-Türk hareketinin ikinci safhası Kumanlar'a karşı oldu ![]() ![]() ![]() Bu suretle, Kama boyundaki Kıpçak ve galiba Kumanlar'la birlikte olan, Yimekler'in gelmesiyle Türk unsuru artmış ve hattâ Bulgarlar bile Kıpçaklaşmışlardı ![]() ![]() Batu Han, Kumanlar'ın işini bitirdikten sonra, 1240'da Kiyef şehrini, kısa süren bir muhasaradan sonra zaptetti ![]() ![]() ![]() ![]() 1241 ilkbaharında, Liegnitz yakınında karşılarına çıkan Alman kuvvetlerini yendiler; fakat daha ileriye gidemeyerek, Macaristan'a döndüler ![]() ![]() ![]() ![]() Batu Han, 1241 yılında İdil'in aşağı mecrasına dönmüş ve nehrin sol sahilinde "Orda"sının (Karargâh) merkezini kurmuştu: Burası Saray adını aldı ve çok geçmeden eski Bulgar ve İtil şehirlerinin yerini tuttuğu gibi, onlardan farklı olarak Doğu Avrupa, Hazar Denizi ve Aral Gölü civarlarıyla, Batı Sibir'in en mühim siyasî merkezi oluverdi ![]() Saray şehrinin kurulduğu yer "Cuci Ulusu"nun ortasında ve büyük ticaret yolu üstünde bulunması bakımından, cidden gayet doğru olarak tespit edilmişti ![]() ![]() Cengiz oğulları arasında en değerli kumandan ve dirayetli devlet adamı olarak tanınan Batu Han'ın ancak hakanlığın bütünlüğünü korumak namına Karakurum'daki hakanı tanıdığı ve zahiren ona itaat ettiği anlaşılıyor ![]() ![]() ![]() ![]() Teşkilâtı Bu devletin teşkilâtı Cengiz yasası ve Büyük Moğol-Türk Hakanlığı'nda tatbik edilen esaslara dayanmakla beraber, mahallî birçok hususların tanzimi ve bu memleketlerde mevcud eski geleneklerin de göz önünde tutulması lâzım gelmekte idi ![]() ![]() ![]() Batu Han, Saray şehrinde oturuyor fakat hukuken, Karakurum'da oturan ve Büyük Hakan olan amcası Ögeday'a (Oktay'a) bağlı bulunuyordu ![]() ![]() Batu Han, Saray şehrinde hüküm sürerken, kardeşi Orda, Doğu Kıpçak yöresini idare ediyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Berke Han Dönemi Batu Han'ın ölümünden sonra yerine küçük kardeşi Berke Han geçti (1257) ![]() ![]() ![]() Bu sırada Cengiz Han'ın öteki oğulları birbiriyle anlaşmazlığa düşmüş, Büyük Hakanlık tahtı için kendi aralarında savaşmaya başlamışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() Cengiz İmparatorluğu'nun paylaşılmasından Harezm bölgesinin Çağatay Han'a düştüğünü söylemiştik bu ülke Artık Çağatay Ülkesi veya Çağatay Ulusu diye anılıyordu ![]() ![]() Berke Han, Kafkasya'ya bir sefere çıktığı sırada Algu Han sınırlarını Altın Ordu sınırlarını aşacak kadar genişletmiş bulunuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Berke Han'ın İlhanlılarla savaşması, Kıpçak ülkelerinden gelip Mısır'da devlet kuran Kölemenlerle arasında bir yakınlaşmaya sebep oldu ![]() Kölemen Sultanı Baybars ile dosluk kuran Berke Han, Bizans'la da ilgilenmeye başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Berke Han 1266'da ölünce yerine Batu Han'ın torunu Mengü Temür geçti Mengü Temür, Kölemen Sultanı ile iyi ilişkilerini devam ettirdi ve Ögeday ile Çağatay oğulları arasındaki savaşlarda Ögeday'ın oğullarını destekledi ![]() ![]() ![]() Mengü Temür'den sonra sırasıyla Tuta Mengü ve Teleboğa tahta çıktılar ![]() ![]() ![]() ![]() Tokta Han 1312'de öldü ve yerine Özbek Han geçti ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Tahta çıktığı zaman 30 yaşında olan Özbek Han etkin bir hükümdardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Cani Beğ 1357 yılında ölünce karışıklıklar başladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Toktamış Han, Aksak Timur'dan yardım görerek birliği yeniden kurmuştu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Toktamış, batıya kaçarak Litvanya'ya sığınmıştı ![]() ![]() ![]() Kutluk Han, 1401'de ölünce, Emir Edige Mırza onun yerine Şâdi Beğ'i tahta çıkardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu sırada, Litvanya yeniden kuvvetlerini toplamış ve Altınordu Devleti üzerine baskısını arttırmaya başlamıştı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bölünmeler devam ediyordu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun son hanı Şeyh Ahmed'in öldürülmesinden sonra bu devlet ortadan kalkmış oldu ![]() Altınordu Devleti'nin ortadan kalkmasından sonra bir çok hanlık meydana geldi ![]() ![]() ![]() Altınordu devleti zamanında gerek Bulgar ve gerek Rus yurdunda eski idarede birtakım değişiklikler yapıldı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Rus knezliklerindeki hâkimiyetleri idame ettirebilmek için de birtakım askerî ve idarî tedbirler alınmakla yetinildi ![]() ![]() İç intizam ve asayiş yani polislik vazifesi knezlerin eline bırakılmıştı ![]() ![]() Rus yurdundaki 240 yıl süren bu "Tatar" hâkimiyetinin Rus tarihi ve Rus halkı üzerinde çok yönlü tesiri olduğu muhakkaktır ![]() ![]() ![]() O zamana kadar bir tek para sistemi olmayan Rus yurdunda, aynı esaslar üzerinde sikke bastırıldı ![]() ![]() ![]() ![]() Rus tarihinde "Tatar boyunduruğundan" bahsetmek o kadar moda olmuştur ki, Sovyet Rus tarihçileri bile bu tâbiri tekrar ele almışlardı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun Rus knezliklerindeki hâkimiyetinin, sonraki Rus çarlarının Kazan, Başkurt, Sibir, Kırım, Kafkas ve Türkistan'daki hâkimiyetlerine nispetle kat kat yumuşak olduğunda zerre kadar şüphe yoktur ![]() ![]() ![]() ![]() Metbu kavimler, pek de ağır olmayan mükellefiyetleri doğru dürüst yerine getirdikten sonra, lüzumsuz yere tazyike maruz kalmıyorlardı ![]() ![]() İki buçuk yüzyıl süren Tatar hâkimiyetinin tesiri meyanında Altınordu hanları Rus ahalisi nazarında tam bir hükümdar gibi telâkki ediliyordu; bu yüzdendir ki Rus knezleri ancak Altın Ordu hâkimiyetinden çıktıktan sonra "Çar" lâkabını almağa cesaret ettiler ![]() ![]() ![]() ![]() Tatar adının menşeinin Türk olması lâzım gelir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Ahalisi 922'den beri Müslüman olan Altınordu'da Batu'nun küçük biraderi Berke Han'ın ( 1255- 1266) Müslümanlığı kabul etmesiyle, bu ülke, tam mânasıyla bir Türk-İslâm devleti haline gelmiştir ![]() ![]() ![]() Berke Han'ın hâkimiyet zamanı, Altınordu'nun, Büyük Hakanlıktan ayrıldığı, yani istiklâlini ilan ettiği zamana tesadüf etmektedir; Berke Han kendi namına sikke bastırmakta ve tamamıyla müstakil bir hükümdar gibi hareket etmekte idi ![]() ![]() Özbek Han (1313-1342) zamanında İslâm dini büsbütün kuvvetlendi ![]() ![]() Muhtelif İslâm memleketlerinden ustalar çağrılmaya başlandı ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun 13 ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Elde mevcut sınırlı kaynaklara göre Altın ordu'da askerlik, ziraat, ticaret, vergi ve her çeşit mükellefiyetleri tanzim eden belirli kanunlar mevcuttu ![]() ![]() ![]() Ahalinin yalnız göçebe olmadığı, şehirlerin ve köylerin çokluğu ile derhal görülmektedir ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Demek ki, Altınordu sadece bir "step imparatorluğu" değildi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bu itibarla, Saray şehrinin ve içinde yaşayan ahalisinin (yani yerli Türkler'in), devirlerinin diğer memleketlerinden geride durmadıkları açıktır ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun merkezi Saray şehri idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Keçeden yapılan çadırların (yurt) içi kıymetli halılarla süslü idi; hanın tahtı altın ve kıymetli taşlarla bezenmiş, ayakları gümüşten idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hanlar, yalnız Tatar büyüklerinin kızlarını değil, Bizans imparatorlarının ve Rus knezlerinin kızlarını da alıyorlardı; ezcümle Özbek Han'ın karısı Rum kayseri Andronik Paleologos'un kızı idi ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu Devleti'nde resmi dil Çağatay Türkçesi idi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Bugün, Tatar adıyla anılan Türkler de Altın Ordu Devleti'nin halkıdır ve Tatar adı "Kuzey Türkleri" anlamında bir genel ad olmuştur ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun idare sistemi eski Türk esaslarına dayanmaktadır; bu esaslarda bilhassa bozkır an'anesi ve teşkilâtı mühim bir yer tutuyordu ![]() ![]() ![]() ![]() Ulus, onun başında bulunan türelerin (büyük memur) adını alırdı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Baskaklar, bulundukları yerde, Rus knezleri ve ahalisinin Altın Ordu'ya boyun eğmelerine nezarete memurdu; bu maksatla onun emrinde asker de bulunurdu ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Hana, devlet idaresinde "Divan" adını taşıyan bir meclis yardım ederdi ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Altınordu'nun siyasî tarihi cihetine gelince: Bu hakanlık doğu Avrupa'yı elinde bulundurmakla birçok bakımdan Hazar Hakanlığı'nı andırmaktadır ![]() ![]() ![]() ![]() Timur istilâsı Altınordu hanlarıyla Osmanlı sultanlarının, sonraları da iyi münasebetleri devam ettirmelerini sağladı ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() Birçok etkenlerin bir araya gelmesiyle, gittikçe zayıf düşen Altın Ordu, Aksak Timur'un arka arkaya indirdiği üç darbeden sonra (bu seferler esnasında Saray şehri kâmilen yıkılmış ve ahalisi katliâm edilmiştir) Altın Ordu bir daha kendine gelemedi ![]() ![]() ![]() Ondan sonra, "Taht-İli"nde (Saray'da) hanlar birbirini sık sık takip etmişler ve karşılıklı şiddetli mücadeleler yapmışlardır ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]()
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz
![]() ![]() |
![]() |
![]() |
|