Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Forum İslam > İslami Yazılar & Hikayeler

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
delil, hadisler, itikadi, konularda, olabilir

Hadisler İtikadi Konularda Delil Olabilir mi?

Eski 12-04-2010   #1
halukgta
Varsayılan

Hadisler İtikadi Konularda Delil Olabilir mi?




1 Hadis nedir:
• Hadis peygamberimizin söylediği söylenen sözleridir Ona aitliği konusunda kesinlik yoktur, yani Zannidir İçinde peygamberin sözünün bulunma ihtimali vardır Hadislere ‘içinde Peygambere (as) ait sözlerin bulunması ihtimali olan metinler’ gözü ile bakılmalıdır
2 Hadisler Zannidir:
Sebepleri:

1 Hadisler Kuran gibi Allah’ın koruması altında değildirler Bu da hadisleri, şeytanın, nefsin, İslam düşmanlarının, dikkatsizliklerin, yanılmaların, iyi niyetli uydurmaların ve benzeri şeylerin etkisine açık bırakıyor

2 Hadisleri ve onları rivayet eden kişileri değerlendiren hadis âlimleri masum değildirler, hatadan uzak değildirler Bu âlimlerin hiçbirine vahiy gelmiyor, yaptıkları yanlışlar vahiyle düzeltilmiyordu Dolayısıyla gösterdikleri çabalardan tam inanç elde edilemez İnsanlar, daha Peygamber hayattayken, onun bir sözü söyleyip söylemediği, söylemişse şöylece bir anlama gelip gelmediği hususunda ihtilafa düşmüşlerdir

Alimlerin yanılgılarının değişik şekilleri olabilir: örn: hadisleri nakleden ravileri yanlış değerlendirmiş olabilirler Güvenilir olmayan kişiler, -kusurları bilinmediğinden, tespit edilemediğinden, saklı kaldığından- güvenilir kabul edilmiş olabilir, âlimler ravilere aldanmış olabilirler (Peygamberimiz de ‘siz beni aldatabilirsiniz’ diyordu), çünkü insanların iç hallerini bilmek çok zor, ravi münafık olabilir (her şeyi bilen Allah’tır, peygamberimiz de kendi çevresindeki münafıkları bilmiyordu)

Bir hadis âliminin zayıf saymadığı bir raviyi veya hadisi, diğer bir hadis âliminin zayıf sayması daima ihtimal dâhilindedir Muhaddisler Buharinin 80 ravisini zayıf görmüşlerdir Gerçekte bu sorun çok çetin bir sorundur İnsanların iç hallerini bilmek mümkün değildir Açık hatalar görülür ama gizlide yapılanlar bilinmez
Cerh ve tadil âlimlerinin önde gelenlerinden olan Abdurrahman ibn Mehdiye göre güvenilir olan nice raviler vardır ki, Yahya b Said el Kattan’a göre güvenilir değildirler Oysa ravi tenkidinin temel danışma odakları bu iki şahıstır

Örnek: Hakkında çelişkili hüküm verilenlerin en bariz örneklerinden biri de İkrimedir Sahabe İbn Abbas’ın kölesi olan İkrime bazı hadis âlimleri tarafından yalancılık ve Harici görüşler benimsemekle, yöneticilerin ödüllerini kabul etmekle suçlanmış ve yalanından birçok örnek anlatılmıştır
Mesela Tabiinden(sahabe sonrası nesil) Said b Müseyyeb kölesi Bürde: ‘İkrime’nin İbn Abbas’ın üstüne yalan atması gibi sen de benim üstüme yalanlar atma’ dediği anlatılır Bu zat İkrime’nin birçok hadisini yalanlamıştır
Kasım da:’İkrime yalancıdır Sabahleyin bir hadis söyler, akşamleyin onun tersini söyler’ demiştir
Bunların yanında İkrime’yi güvenilir, sağlam görenler de vardır Taberi ona tam güvenmiş, tefsirini ve tarih kitabını onun aktardığı hadislerle doldurmuştur Ahmed b Hanbel, Yahya b Main gibi hadisçiler de İkrime’yi sağlam görmüşlerdir
Bundan dolayı Buhari onun sağlamlık tarafını yeğliyerek ondan bir çok hadis rivayet etmiştir Müslim ise onun yalancılık tarafını daha kuvvetli bulmuş ve bir tek hadis dışında ondan hadis almamıştır Hac konusunda ondan aldığı hadisi de Said b Cübeyr’den yaptığı rivayetle desteklemiştir
Bu örneklerden olayın sübjektifliği, zanniliği ortaya çıkıyor

3 Hadisleri rivayet eden kişiler(raviler) güvenilir de olsalar masum değildirler ve dolayısıyla yanılabilirler, hata yapabilirler, hadisi yanlış anlayabilirler, maksadının dışında anlayabilirler, unutabilirler, eksik, yanlış veya fazlalıkla rivayet edebilirler

4 Raviler iyi niyetle hadis uydurmuş olabilirler, ki tarihte böyle hadislerin de uydurulduğu tespit edilmiştir İmam Müslim Cerh alimi Yahya b Said el Kattan’ın şu ifadesini rivayet eder:’Salih kişileri hadiste olduğu kadar hiçbir şeyde yalancı görmedik’(Müslim, Sahih, (Mukaddime), C I, S 13) Bu noktadan bakıldığında da hadisin gerçekten iyi niyetle uydurulmadığının garantisinin verilemeyeceği ortaya çıkıyor, velev ki ravi bunu itiraf etsin

5 Hadislerin söylendiği ortam, zaman ve zemin, muhatabın kimliği gibi şartlar da (sebebi vürud) önemlidir Hadis kaynaklarında genelde bu bilgiler bulunmuyor Hâlbuki bağlamından(Zusammenhang) kopartılan hiçbir söz yanlış anlaşılma riskinden muaf değildir Resul ‘karnınıza taş bağlayın’ demiştir İçinde bulunduğu şartları düşünmeden bunu yaparsanız anlamsız bir hareket olur

6 Hadisler Peygamberimizin vefatından çok sonraları yazıya geçirilmiştir Bu zaman zarfında (150-200 sene boyunca) kulaktan kulağa ağızdan ağıza dolaşmışlardır Bu kadar süre geçince bir sözü tam eksiksiz nakletmek, değişikliğe uğramadan nakletmek her zaman mümkün olmayabilir

7 Yine hadis âlimlerinin ittifakla bildirdiklerine göre, hadislerin kelimeleri /lafızları Peygambere ait olmayıp, sadece Peygambere ait manaları hadis ravileri tarafından lafızlandırılmış şeklidir, yani kendi kelimeleriyle, ifadeleriyle aktarmışlar Raviler o sözü, kendi anladıkları biçimde ve kendi sözleriyle anlatmışlardır İkinci duyan da aynı ölçü ile hareket ederse, Peygamberin sözünün 200 yıl sonrasına kadar ne derece tam onun söylediği biçimde gitmiş olur? Bundan dolayı peygamberden nakledilen sözler arasına bilerek veya bilmeyerek pek çok başka sözler ve düşünceler karışmış olabilir Bu hiç bir hadisin tam olarak ve aslına uygun olarak gelmediği anlamına gelmez Söylenmek istenen nesilden nesile yapılan manaca sözlü aktarımlar hadislerin anlamlarını değişik şekillere dönüştürebiliyor Bu da hadislerin zanni oluşuna delalet ediyor
Onun için Süfyan Sevri: ‘ Eğer size anlattıklarımı kalıp olarak anlatsam, bir tek hadis bile anlatamam’ demiştir
Kendi naklettiği hadislerin Mervan’ın emri ile yazıya aktarıldığını duyan sahabeden Zeyd b Sabit: ‘Ne biliyorsunuz, belki size söylediğim şey, benim anlattığım gibi değildir’ der ve kızar
3 Yapılan hadis tanımının doğru olduğunu gösteren sahabeye kadar dayandırılan örnekler vardır:

Ebu Amr eş Şeybani anlatıyor:’ İbn Mesud’un yanında bir yıl§ kaldım Hadis rivayet ederken ‘Peygamber buyurdu’ demezdi Eğer bu ifadeyi kullanırsa O’nu bir titreme alırdı ve ‘Peygamber böyle veya bu mealde buyurdu’ derdi

Bu rivayetten İ Mesudun hadis rivayeti konusunda ne kadar titiz ve dikkatli olduğu ortaya çıkıyor İ Mesud’un sahabe yani peygamberin sözlerini bizzat dinlediği unutulmamalı O bile ‘peygamber sözü’ demiyorsa ondan sonra gelenler acaba nasıl bir titizlik göstermeleri gerekir (Tevhid ve Değişim, C Vatandaş, S 86)

İbn Ebi Leyla’nın ‘Zeyd b Erkam’ın yanına gidip de bize§ hadis rivayet etmesini istediğimizde ‘Artık biz yaşlandık ve unuttuk Resulden hadis rivayet etmek çok güç bir iştir’ cevabını alırdık’ sözleri de bu anlatılan sahabenin de konuyla ilgili tavrını gösteriyor (age, s 87)

Hadis yazmayı hoş karşılamayan İ Abbas’ın sadece 20 civarında hadis§ rivayet etmesine karşılık, fetvalarının ciltlerce kitap doldurması ve bu nedenle miras olarak bir hayvan yükü kitap bırakmış olması da anlamlıdır

Tabiinin büyüklerinden olan İbrahim en Nehai (Ebu Hanifenin hocasıdır)§ sadece bir hadis rivayet eder ve bunun üzerine ‘Hz Peygamberden bundan başka hadis ezberlemedin mi?’ diyenlere, ‘Evet ezberledim Ama ‘Abdullah şöyle dedi’ ‘Alkame böyle dedi’ demek bana daha sevimli geliyor’ cevabını verir
Başka bir tabiin büyüğü olan Şabi: ‘Hadisi Hz Peygamberden başkasına nispet, bana daha sevimlidir Eğer hadiste noksanlık veya fazlalık olursa Hz Peygamber’den başkasına ait olmuş olacaktır diyerek, konunun esasını açıklar

4 Hadisler Toptan Reddedilemez:
Resulullahın, Allah’ın ortağı olmadığına inanarak, akıllıca davranıp hadisleri ne toptan reddetmek, ne de toptan doğru kabul etmeliyiz Zaten bu işle ilgilenen imamlar da böyle yapmışlardır Biz kolaycılığa kaçmamalıyız Toptan kabul de toptan reddedicilik de kolaycılıktır Bunun için bize intikal eden rivayetleri çok iyi bir süzgeçten geçirmemiz gerekir Kur’an ışığında ne denli sağlam olduğuna bakmalıyız Bu işte yanılabiliriz de Bizden öncekiler de yanılmışlardır Yanılmayan yalnız ALLAH’TIR

Bir çuvalda çürük bir patates var diye bütün çuval atılmaz, ayıklanır Aynısını biz de yapmak zorundayız, çünkü aklen de bütün hadislerin uydurma olması mümkün değil

Güvenilir de olsa, hiç bir ravinin hataya düşmekten korunmuş (masum) olmadığı hatırdan çıkarılmamalıdır Kişi rivayeti olan sözler inanç temeli yapılamaz Çünkü kişinin iç dünyasını bilmek çok zor Aslında şu ayet her şeyi çok daha iyi anlatıyor

(İsra sur 84ayet; De ki: "Herkes, kendi varlık yapısına uygun iş görürYolca daha doğru gidenin kim olduğunu Rabbiniz daha iyi bilir) SAYGILARIMLA



NOT: Alıntıdır

Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.