Şengül Şirin
|
Hayvan
HAYVAN a (ar IjayvSn)
1 Bitkilerin tersine, örgütlenmiş, genellikle hareket edebilen ve ne klorofili ne de selülozlu hücre zarı bulunan canlı varlık (Bk ansikl böl )
—2 insana karşıt olarak eklemli bir dili olmayan ve hareket edebilen canlı varlık: Yabani, evcil hayvan Kara, deniz hayvanları Yararlı, zararlı hayvanlar Kasaplık hayvan Bir hayvanı ehlileştirmek
—3 Değişik bağlamlarda evcil hayvan: Bu yük hayvanı yorar Hayvanlara yem vermek Hayvanı biraz dolaştır Apartmanda hayvan beslemek yasaktır
—A Esk Hayat: Ab-ı hayvan (hayat suyu)
—5 Hayvan, hayvanlar, kaba bir azarlama, aşağılama sözü: Hayvanlar, ben size gitmeyin demedim mi!
|| Hayvan gibi, kaba, duygusuz, incelikten yoksun; iri yarı kimse için kullanılır (kaba )
|| Hayvan parkı, hayvanların içinde özgürce dolaştıkları halka açık park
|| Hayvan ressamı, heykelcisi, plastik sanatlarda hayvan betimlemelerini konu alan sanatçı (Bk ansikl böl Güz sant )
—Eczc Hayvan kömürü -> KÖMÜR,
—isi Yenilebilecek hayvanların kesilme yöntemleri Fıkıh kitaplarına göre iki türlüdür:
1 nahr: develerin kesilmesinde uygulanır ve hayvan, boğazının göğsüne yakın yerinden kesilir;
2 zebh ya da tezkiye: Deve dışındaki hayvanların kesiminde uygulanır ve hayvanın boğazı, başına yakın bölgeden kesilir (Bk ansikl böl )
—isi huk Hayvanlar için vakıf, hayvanların bakım ve tedavileri için kurulan vakıf (Zayıf hayvanların otlayıp beslenmeleri için mera ve çayırlar ayrılması, kış aylarında kuşların beslenmesi, hasta leyleklerin bakım ve tedavisi, hayvanlara gıda ve su verilmesi için vakıflar kurulmuştur )
—Kim Hayvan kömürü, kemik, fildişi ve boynuzu kavurarak elde edilen çok ince taneli karbon; yüzde tutucu ve renk giderici özelliklerinden başka pigment olarak da kullanılır
—Ruhbil Hayvan psikolojisi, psikolojinin hayvan davranışları ile ilgilenen dalı (Günümüzde başka bilimler, özellikle etoloji* bunun yerini almıştır )
—Sig Hayvan hayat sigortası, çiftlik hayvanlarının, kümes hayvanlarının, yarış atlarının ve evcil hayvanların belirii nedenlerle ölme ya da yaralanma durumlarına karşı yapılan sigorta —Zool Hayvan coğrafyası Hayvanların Yeryüzündeki dağılımını inceleyen bilim dalı
sıf ve a Kaba Davranışlarından, varlığından hoşlanılmayan, kendisine kızılan ya da hayvanca davranışlarda bulunan kimse için kullanılır: O hayvan buraya gelirse sakın içeri almayın Babası hayvanın teki, çocuğu az daha sakat bırakıyordu
—Esk Hayvan-ı gayrı-natık, konuşamayan yaratık; hayvan
|| Hayvan-ı natık, konuşan hayvan; insan
—ANSİKL Canlı doğanın İki büyük "evreninden birini, 1 milyondan fazla türü olan hayvanlar, öbürünü bitkiler oluşturur; günümüzde birhücreli türleri ya da pro-tistleri kapsayan üçüncü bir canlılar evreni tanımlama eğilimi vardır Aşağıda belirtilen özellikler protistlerle ilgili değildir; ne var ki Protozoa'ların (örneğin terliksihay-van) bazılarında bu özelliklerin ilkel biçimlerine rastlanır ve bu durumdaki türler "hayvanlığa yatkınlıkları" olan canlılar sayılır
Hücrebilim Hayvan hücresi, birçok olumsuz (sltoplazmayı çevreleyen selüloz çeper, plastlar [klorofil, nişasta ya da bo-yarmadde taneleri] hayvan hücresinde bulunmaz; vaküom daha küçüktür) ve çok daha az önemli olumlu (santrozom ve genellikle kolayca görülebilen bir Golgi aygıtı) özellikleriyle en çok farklılaşmış hücre olan canlı bitki hücresinden ayrılır
Dokubilim Hayvansal dokular, ya bağlantısız ama doğrudan yan yana dizilmiş bir ya da birçok hücre tabakası (epitelyum dokular) halindedir, ya da içinde hücrelerin birbirinden hareketsiz bir dokularara-sı sıvıyla (bağdokuları) ayrıldığı bir kütle oluşturur; ama her iki durumda da bedenin içindeki hücreler dolu ve canlıdır; oysa bitkilerde bunların yerini havayla dolu boşluklar (mantar) ya da bitki özsuyu (odun damarları) alabilir
Morfoloji Hayvanların çok büyük bir bölümünde, gövdenin normal duruşunda, önden arkaya doğru uzanan ve bedeni dışardan bakıldığında birbirinin aynı iki bölüme (sağ ve sol) ayıran İki yanlı bir bakışım vardır Ama bu bakışımın iç yapıda bulunması zorunlu değildir (sözgelimi beden içinde, solda mide, sağda karaciğer, vb vardır); hatta bazen dış görünümde bile bulanmayabllir (istiridye, karındanba-caklılar, pavurya, vb ) Buna karşılık, hal-kalısolucanlarda ve kırkayaklarda en İyi örnekleri görülen iki yanlı bakışıma insanlarda da rastlanır: omurların dizilişi; kol ile bacaklar arasındaki benzerlikler; organların çizgisel yinelenmesi Bitkilerde çok yaygın olan bir yinelenme ekseni çevresindeki ışınsal bakışım, hayvanlarda yalnızca derisi dikenlilerde (5 kol) ve selenterelerde (4, 6 ya da 8 kol) vardır
• Anatomi ve fizyoloji, ilkel canlılarda belirsiz, olağandışı bir yaşam biçimi seçmiş canlılardaysa (asalaklık) yavaş yavaş gerileyerek kaybolan ve yalnızca hayvanlarda görülen bazı özellikler vardır Tüm hayvanlarda değilse bile çoğunluğunda bulunan bu özellikler aşağıda sıralanmaktadır:
1 Avları yakalama hareketleri, bir süngerin ya da midyenin kirpiksi hücrelerinin titreşmesinden, bir arının çiçek özü toplamasına ya da aslanın antilop üzerine atlamasına kadar tüm hareketleri kapsar Bitkiler evreninde bu türden hareketlere yalnız bazı ender böcekçil bitkilerde (si-nekyakalayan) rastlanır
2 Bir "ilişki aygıtı"nın varlığı (sinir sistemi, duyu organları, kaslar) avı yakalamak, avcıdan kaçmak, ya da buna benzer durumlarda hayvanı uyarır ve hemen harekete geçmesini, çıkarları doğrultusunda davranmasını sağlar
3 Bir giriş deliğiyle donanan, öğütme, emme ya da yalama (ağız) organlarına bağlı olan, kullanılması olanaksız besinlerin atılması için bir de çıkış deliği ve besin lokmasının tek yönde ilerlemesini sağlayan bir düzenek kapsayan bir sindirim borusu'nun bulunması
4 Dolaşım, sindirim ve solunum yüzeylerinden uzakta yer alan hücrelere sindirilmiş besinleri ve oksijeni taşımak için kalp yardımıyla ya da kalp yardımı olmadan boşluklarda ya da damarlarda dolaşan kan ya da su aracılığıyla gerçekleşir;
5 Farklılaşmış bir solunum aygıtı (solungaçlar, trakeler ve akciğerler) üstün yapılı iri türlerde bulunur
6 Boşaltım aygıtı, hücrelerdeki yanmaya bağlı zehirli ya da gereksiz ürünlerin önce hücreden sonra tüm bedenden atılmasını sağlar; böylece bitkilerdeki parankima hücreleri gibi yaşlanmaya ve çabuk ölmeye eğilimli hücreler korunur
7 Dokuların karşılıklı bağımlılığı: yaşamsal bir organın bozulması ya da çalışmaz duruma gelmesiyle tüm organizma hemen ölür; oysa bitkilerdeki (örneğin ağaç) ölü dokular canlı organlara destek görevi yapar
8, Üreme, eşeyli ya da eşeysiz, genellikle ayrı eşeyli olarak ve yumurtlamayla olur, hiçbir zaman haploit spor ve protal içermez ve tümüyle diplobiyonttur
Yukarıda sayılan bu tipik özellikleri taşımayan kural dışı üyeler arasında süngerler (çok ağızlı), karıncaaslanının larvası (dı-şarda önsindirim, ağız bulunmaması), bazı denizyıldızları (dışarda önsindirim, işlevsel bir anus bulunmaması), tenya (iç sindirim aygıtı yoktur, konağının sindirdiği besinleri doğrudan soğurur, yaşam biçimi mantarınkine benzetilebilir), vb sayılabilir Ne var ki bu canlılar hayvanlara özgü çok sayıda özellik taşıdıklarından sınıflandırmadaki yerleri kuşkulu değildir
—Güz sant Mısır ve asur sanatları, ayrıntılarıyla işlenmiş görkemli hayvan betimlemelerine yer vermiştir (örneğin Kar-nak ve Persepolis kabartmaları) Vatikan'ın bir salonunda, çeşitli evcil hayvanlardan oluşan zengin bir yunan ve roma heykelleri koleksiyonu yer alır Ortaçağ sanatlarının çeşitli dallarında da çok sayıda hayvan betimlemesine rastlanır (örneğin üzerinde hayvanlı armalar yer alan çeşmeler), ama hayvan betimlemeleri ancak XVII yy 'da özgün bir sanat dalına dönüştü Yüzyılın sonunda flaman Snijders ile Des-portes ve Oudry gibi fransız sanatçılarla XVIII yy 'da Huetler bu alanda ün kazandılar XIX yy 'daysa, resimde Charles ve Rosa Bonheur, heykelde Barye ve Frömi-et adlarını saymak gerekir XX yy 'daysa Pompon, Brâncusi ve Picasso, değişik anlayışlarda hayvan heykellerine yer verdiler (- —Huk Türk hukuk sisteminde hayvanlara ilişkin kurallar değişik yasalarda yer alır Türk Cez k 'nun 491 maddesinin 5 fıkrası İle 492 maddesinin 9 fıkrasında hayvan hırsızlığına ilişkin hükümler vardır 491 maddenin 5 fıkrasına göre mandıra, ağıl gibi yerlerde ya da kırsal alanda bulunan hayvanları çalanlar bir yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır 492 maddenin 9 fıkrasına göre oturulan bir evin yanındaki yapıda ya da duvarla çevrilmiş bir yerde bulunan bir hayvanı çalanlar iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır Türk Cez k 'nun 521 maddesine göre başkasına ait bir hayvanı öldüren ya da işe yaramaz hale getiren kişi, sahibinin şikâyeti üzerine dört aya kadar hapis cezasıyla cezalandırılır Borçlar k 'nda hayvan alım satımına ve hayvanların verdikleri zararlara ilişkin kurallar vardır Hayvan alım satımında satıcı, yazılı bir güvence vermedikçe ya da alıcıyı aldat-madıkça güvence yükümü altına girmiş sayılmaz (md 195) Hayvan alım satımında güvence süresi yazılı olarak saptanma-mışsa ve güvence hayvanın bir niteliğine ilişkin değilse satılan hayvanda bulunan sakatlıklar için satıcının sorumluluğu teslimin yapıldığı ya da alıcının teslim almada temerrüde düştüğü (direnimi gerçekleştiği) günden başlayarak dokuz gün İçinde durumun satıcıya bildirilmesine bağlıdır (Borçlar k md 199) Hayvanların yaptıkları zararlara ilişkin sorumluluk Borçlar k 'nun 56 maddesinde saptanmıştır Bu maddeye göre, bir hayvanın yaptığı zarardan o hayvanı elinde bulunduran kişi sorumludur Ancak bu kişi hayvanı tutma ve gözetmede (ona göz kulak olmada) durumun gerektirdiği özeni göstermiş olduğunu ya da özen göstermiş olsaydı bile zararın doğacak olduğunu kanıtlarsa sorumluluktan kurtulur Birine ait hayvan başkasına ait bir taşınmaza zarar verirse taşınmazın zilyedi (elmeni) o hayvanı yakalayabilir ve kendisine verilebilecek tazminatın karşılığı olarak ona el koyabilir
Ancak taşınmaz zilyedinin durumu hayvanın sahibine bildirmesi, tanımıyorsa onu bulmak için gerekli girişimlerde bulunması gerekir (Borçlar k md 57) Türk Med k 'nda da hayvanlara ilişkin hükümler vardır Anılan yasanın 692 maddesine göre tutulan bir av hayvanı kaçar ve sahibi onu yeniden yakalamak için hemen aramaya koyulmazsa o hayvan sahipsiz hale gelir Türk Med k 'nun 854 maddesi hayvan rehnine ilişkin düzenlemeler getirmiştir 8 mayıs 1986 tarih ve 3285 sayılı Hayvan sağlığı ve zabıtası kanunu, hayvanlardan ve hayvan ürünlerinden kaynaklanan hastalıklara karşı alınacak önlemleri, bulaşıcı hayvan hastalıklarına karşı mücadele yöntemlerini düzenler Yasaya göre yabancı ülkelerle yapılacak her tür hayvan ve hayvan ürünlerinin dışalım ve dışsatımı (ithali ve ihracı) Tarım orman ve köyişleri bakanlığı ile Maliye ve gümrük batkınlığı tarafından birlikte saptanan gumrük kapılarından yapılır
Sağlık raporu olmayan hayvan ve hayvan ürünlerinin yurda sokulmasına izin verilmez Yurdun herhangi bir yerinde görülen hayvan hastalıklarının ilgili kamu organlarına bildirilmesi gerekir Hastalık haberini alan makamlar en yakın Tarım orman ve köyişleri bakanlığı il ve ilçe müdürlüklerine bildirirler Veteriner hekim gelinceye kadar bölge koruma altına alınır, sağlık zabıtası önlemleri alınır Yine bu yasaya göre kent ve kasabalarda hayvan alım satımlarının hayvan park, pazar ya da panayırlarında yapılması zorunludur (Kurbanlık hayvan alım ve satımları bu kuralın dışındadır ) Hayvan kesimleri veteriner hekim denetiminde yapılır
—ikonogr Antikçağ'dan bu yana, gerçek ya da düşsel hayvanlar, erdemleri simgelemek için, bazen de kişileştirdikleri kahramanların ve tanrıların simgesi olarak kullanılmışlardır Mısır'da tanrı Re, panter ve başka hayvanlar tarafından kişileştirilmiş-ti Asurlular, aslan ve boğayı iyilik ve kötülük simgesi olarak görüyorlardı Griffon tüm Doğu Akdeniz'de hükümdarın koruyucusuydu
Yunan-roma panteonunda, tanrıların simgeleri vardır: kartal iupiter'in, tavuskuşu iuno'nun, gecekuşu Minerva'nın, geyik Diana'nın vb
Hıristiyan sanatının başlangıcında (örn Calixtus katakomplarında) isa'yı simgelemek için kuzu, güvercin, geyik, tavusku-şu ve balık (yun ikhthys, balık, isa'nın mo-nogramıdır) imgeleri kullanılmıştır Kuzu, Ravenna'daki Galla Placldia mozolesi'nin mozaiklerinde, daha sonra da Van Eyck' in Kuzuya tapınma tablosunda isa' nın simgesidir Bu hayvan simgeciliği kökenini Kutsal Kitap'tan alır incilciler'in simgeleri Vahiy'den kaynaklanır
Ortaçağ skolastik faunasında tekboy-nuz, sfenks, griffon, yarı kentauros, siren gibi canavarlara gerçek hayvanların karıştığı da görülür Bunlar, isa'nın yaşamından özel bir anı canlandırırlar (Yükseliş için kartal, Çarmıha geriliş için pelikan) Iblis'in canlandırıldığı bir bestiariumdaysa iblis, teke, yarasa ve ejder tarafından simgelenir Ancak, hayvan simgeciliği çift anlam taşır: aslan, isa'yı olduğu gibi Deccal'ı da simgeleyebilir Skolastik dönemden kalma bu bestlarium'un kaynağı, V yy 'da latin-ceye çevrilmiş bir II yy yunan intihali olan Physiologos'lur, yapıt, hayvanların renk kattığı bir tür efsanedir
islamöncesi türk sanatında hayvan figürleri sıkça kullanılmıştır Pazırık kurganlarında bulunmuş yapıtlar, hun sanatında hayvan figürlerinin çok kullanılan motiflerden olduğunu ortaya koymuştur Bu kurganlarda bulunmuş bir halı üzerinde süvari figürlerinden geniş bir su, geyik figürlerinden ikinci bir bordür grifonlardan oluşan iç ve dış bordürler yer alır (İ Ö Ill -ll yy 'lar) Kurganlardan birinde ortaya çıkarılan mumyalanmış bir ölünün vücudunda düşsel hayvan figürlerinden oluşan döğmeler vardır Eyer altı örtülerlndeki dağ keçisine saldıran griffon sahnesinde, figürler gerçekçi bir üslupta başarıyla işlenmiştir Alma-Ata'da Esik kurganlarında yapılan kazılarda ortaya çıkarılan mezarda bulunmuş ölünün üzerindeki giysinin kolları aslan başı, kemeri efsanevi bir kuşun geyiğe saldırışı, külahıysa çift yeleli dağ koyunu ve çift kanatlı dağ koçu gibi hayvan motifli levhalarla süslüdür Külahın arkasında da kanatlı aslan, dağ keçisi, pars figürlü altın levhalar vardır Sayıları dört bini bulan altın levhalardaki at, kaplan, geyik, pars, kurt, dağ keçisi, aslan, yırtıcı kuş figürleri, İ Ö IV yy 'da Kuzey ve Orta Asya maden sanatındaki gelişmişliği yansıtır
Göktürkler döneminden Kültigin heykelinde, tacın önüne kabartma halinde, kanatlarını açmış bir kartal arması işlenmiştir Hunlar zamanında da kullanılan bu motif gücü simgeliyordu ve daha sonra Selçuklular'da da sıkça görüldü Göktürk mezarlıklarında bulunmuş, koç biçiminde mezar taşları geleneği (VIII yy ), Anadolu'da Karakoyunlular ve Akkoyunlular'da da sürdürülmüştür
Sorçuk'ta bulunmuş, Uygurlar'dan kalma (VIII -IX yy 'lar) kalıptan alçıya alınmış bir at başı, kabarmış yeleleri ve değişik yüz ifadesiyle dikkati çeker Kalıptan alçıya alınmış bir fil başı ise, (VIII -IX yy 'lar), oldukça stilize üsluptadır Bu tür fil başı figürlerine Kuça'daki duvar resimlerinde de rastlanır At, deve, keçi gibi hayvan motif-leriyse çok gerçekçi bir üslupta işlenmiştir Hoço'da bulunmuş VIII -IX yy 'lardan, dört nala koşan bir at freski de Uygurlar' ın gerçekçi üslubuna örnek gösterilebilir Bezeklik'teki, IX -X yy 'lara tarihlenen bir freskte, gölde yüzen beyaz yeleli, çift boynuzlu, küçük kanatlı bir ejderle, ağaçlar arasında bir gazal başı işlenmiştir
islam sanatı figürlü süslemeyi yasaklamıştır Ancak özellikle Selçuklular'da ve ilhanlıların Anadolu'daki yapıtlarında simgesel olarak kullanılmış hayvan motiflerine sıkça rastlanır Özellikle aslan ve kartal figürleri gücü simgeler Anadolu Selçukluları döneminden pek çok yapıda çoğunlukla çift başlı kartal kabartmaları bulunur (Niğde Sungurbey camisi, Divriği Ulu camisi, vd ) Bu motif Alaettin Keyku-bat'ın arması olarak Kubadabad sarayı' nın çinilerine de işlenmiştir Dönemin yapılarında heykel ve kabartma olarak aslan figürü kullanılmıştır (Kayseri iç kalesi, Divriği kalesi, Çardak han'ıntaçkapısı, Diyarbakır Ulu camişi, Niğde Alaettin camisi, vb ) Aslan ve kartalın yanı sıra en çok rastlanan hayvan figürleri boğa ve ejderdir Osmanlı yapılarındaysa hayvan figürlü süslemeler bulunmaz
Minyatür sanatında da hayvan figürleri kullanılmıştır Artuklu emiri Necmettin Alpi (XII yy ) için hazırlanan Kitâbül-Haşâ'iş'te çeşitli hayvan resimlerinin yanı sıra bitki ve insan resimleri de vardı Topkapı sarayı müzesi'nde bulunan Mehmet Siyahka-lem'in Fatih albümünde de gerçekçi bir üslupta İşlenmiş eşek, deve, kaplanla boğuşan boğa figürleri yer alır
—isi Kurallarına uygun bir kesim işleminde hayvan, eziyet çektirilmemeye çaba gösterilerek kesim yerine getirilir, karnı kıble yönüne gelecek biçimde yere yatırılır ve kesim sırasında debelenmemesi için ayaklan sıkıca bağlanır, iyice keskin olması gereken bıçak hayvanın boğazına çalınırken "Blsmillahi Allahu ekber" denildikten sonra hayvanın soluk borusu, yemek borusu, su borusu ve bunlar arasındaki iki damarın kesilmesiyle işlem tamamlanır Hayvanın yüzülmesi İçin can çekişmesini tamamlaması gerekir Şafiilik dışındaki üç mezhebe göre, Allah'ın adı anılmadan kesilen hayvanın etini yemek haram sayılır (unutulmuş olması durumunda haram değildir) Müslüman erkek ve kadınlar ile birlikte, kitap ehlinden (ya-hudi, hıristiyan) olanların kestikleri etler de yenilebilir
• Etleri yenilebilen ve yenilemeyen hayvanlar Kuran'ın dört ayetinde (11,173; V, 3; VI,139; XVI,155) kendiliğinden ölmüş hayvan etinin (meyte), hayvanın bedeninden dışarı akan kanın (dem-i mesfuh), domuz etinin ve Allah'ın adı anılmaksızın kesilen, öldürülen ya da avlanan hayvan etinin haram olduğu bildirilir
Fıkıh kitaplarındaki etleri yenilebilen ve yenilemeyen hayvanlarla ilgili bilgiler hadislere ilk dönemlerdeki uygulamalara ve törelere dayandığından hangi hayvanların etlerinin helal ya da haram olduğu konusunda fıkıh bilginleri arasında tam bir görüş birliği yoktur
Fıkıh bilginleri, kural olarak vahşi ve yırtıcı olmayan, insanlarda tiksinti duygusu uyandırmayan hayvanların etlerinin yenilebileceğini belirtirler Buna göre: 1 azı dişleri ile kapıp avlayan, parçalayan ve kendilerini savunan kurt, ayı, arslan, kaplan, pars, sincap, samur, maymun, sırtlan, fil, köpek, kedi, tilki gibi hayvanların; 2 pençeleriyle yakalayıp avlayan kartal, akbaba, yarasa, alakarga, atmaca, şahin, çaylak, kuzgun gibi kuşların; 3 pis olduğu kanısı yaygın olan ve tiksinti uyandıran domuz, fare, akrep, yılan, kurbağa, sinek, arı, köstebek, kirpi, solucan gibi hayvanların; 4 balıkların dışında kalan ve balık biçiminde olmayan yengeç, midye, istiridye, ıstakoz, deniz aygırı gibi su canlılarının etleri yenmez; 5 tetir ve eşeğin eti haramdır
islamlık geleneğinde, savaş hayvanı sayılan atın etinin yenilmesi tahrimen (harama yakın) mekruhtur
Aslında eti helal olmakla birlikte kendiliğinden ölmüş (meyte), kurallara uygun kesilmek yerine boğulmak, başı koparılmak, başına tokmak vurulmak, şiş saplanmak gibi yollarla öldürülmüş ya da Allah' ın adı bile bile anılmaksızın kesilmiş hayvanların etleri yenmez
Avlanmak yoluyla hayvan öldürmeye hükmi ve ıztırari tezkiye denir ve bu durumda gerçek ve ihtiyari tezkiye'dekı olağan kesilme koşulları aranmaz Ancak, avcının ava silah atarken, avcı hayvanını salarkan, tuzak kurarken besmele çekmesi gerekir Yakalanan hayvan kesilmeye zaman kalmadan ölürse, eti yenilebilir; ancak, yakalandığında canlı ise boğazının kesilmesi gerekir Avcı olarak eğitilmemiş bir hayvanın yakaladığı av, ölü olarak ele geçmişse, eti yenmez
__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
|