Esir-Abid

Esir-Abid


Arapçada abid de denir Köle anlamındadır Köleci üretim düzeninde ortaya çıkmış bütün dinlerde Tanrı-insan ilişkisi bir efendi-köle ilişkisidir Dinsel terminolojide insan anlamında kullanılan kul deyimi köle ve Tanrı anlamında kullanılan Rab deyimi efendi demektir Birbirinden oluşan ve gelişen üç büyük din olan yahudilik, hıristiyanlık ve müslümanlık da kölelik kurumunu onaylamaktadır Ancak köleler için özellikli Yahudi dininde konulan çok ağır kurallar müslümanlıkta bir hayli yumuşatılmıştır

Kur'an'ın enfal suresinin 71 ayetinde, Bedir Savaşı'nda esir edilenler kasdedilmekle beraber, esirlerin Tanrı'ya karşı gelen insanlar oldukları ileri sürülür Ayet şöyle der: "Esirler sana hıyanet etmek isterlerse şaşma, çünkü onlar bundan önce Allah'a hıyanet etmişlerdi de Allah seni onlara karşı güçlü kılmıştı İslamcılara göre esir, eşya türündendir ve sahibinin malıdır Erkek esire Arapça abd ve memlûk, kadın esire de ama ve cariye denir Esirin İslam hukukuna göre hiçbir hakkı yoktur, sözleşme yapamazlar, taahhüde giremezler, vasiyet edemedikleri gibi vasi de olamazlar, tanıklık da edemezler

Kadın esirler için nikaha gerek yoktur, sadece yatağa almak yeter Esirler İslam dinini kabul etmekle esirlikten kurtulmuş olmazlar, ancak azat edilmekle özgür olurlar Esirler sadece savaş tutsakları değildir, çocuk kapıp kaçırmalar yoluyla da edinilir Örneğin Hz Muhammed'in kölesi ve ilk Müslüman olduğu söylenilen Zayd kaçırılan bir çocukmuş İslamda esirlere genellikle iyi davranılmıştır Hz Muhammed'in şu hadisi ünlüdür: "Esirlere yediklerinizi yediliniz, giydiklerinizi giydiriniz, onlara güçlerinin üstünde hiçbir iş buyurmayınız "Ayrıca peygamberin "Bir müslüman esiri azat eden, cehennem azabından kurtulur, "dediği de söylenir