Geri Git   ForumSinsi - 2006 Yılından Beri > Eğitim - Öğretim - Dersler - Genel Bilgiler > Sanat Tarihi / Arkeoloji

Yeni Konu Gönder Yanıtla
 
Konu Araçları
istanbul, surları

İstanbul' Un Surları

Eski 06-11-2010   #1
Şengül Şirin
Varsayılan

İstanbul' Un Surları



İstanbul' un Surları

Dünyaya uzaydan bakıldığında görünen tek insan eseri Çin Seddi'dir İstanbul Surları ise savunma alanında tarihte hiçbir kalenin, şatonun, hatta Çin Seddi'nin dahi erişemediği bir başarıya ulaştı Bu surlar Doğu Roma İmparatorluğu'nun başkentini tam bin yıl, geç antik çağdaki barbar kabilelerin akınlarına olduğu kadar, nizami ve teknik yönden üstün silahlı ordulara karşı da savundu Ve o surları ilk kez aşan, Constantinopolis'i aldığında henüz 21 yaşında olan genç sultan II Mehmed'in (Fatih) ordularından önce, 13 yüzyıl başında bu muhteşem imparatorluk başkentini işgal eden Haçlılar oldu Ama, Haçlıların istilası dünya başkenti Constantinopolis'in surlarının dokunulmazlığını yıkarak değil, müttefik görünerek oldu İstanbul Surları'nın geçmişi, Doğu Roma İmparatorluğu'nun yaşına eşittir Biz bu imparatorluğu bugün yanlış olarak Bizans diye anıyoruz Bu tabir 16 yüzyıl Alman hümanisti Hieronymus Wolff'un, Roma İmparatorluğu'nu yanlış olarak Bizans diye adlandırmasıyla ilgilidir Ve galiba bir siyasi misyon neticesidir Mukaddes Roma Germen İmparatorluğu'nu


Batı'daki imparatorluğun varisi olarak tanıtma amacını taşır 1200 yıl bu dünya başkentini savunan surlar, ihtişamı ve güzelliğiyle de şehre gelenleri etkilemiştir Kara tarafındaki, yani batıya bakan surlar ve üzerindeki kapılar Haliç ve Marmara'ya açılan kapılara göre hem zarif ve görkemli, hem de taihîm açıdan daha önemlidir Zira dünya tarihine yön veren kuşatmalar, savunmalar, Latin uluslarının istilaları, Paleologlar Hanedanı'nın İzmit'teki imparatorluklarının merkezinden şehre dönüşü, 1453'teki fetih hep bu cephede cereyan etmiştir Dahası gayet zengin bir hagiyografiye (aziz menkıbeleri) sahip olan Rum-Ortodoks inancına göre şehrin her kapısında azizlerle ilgili bir mucize meydana gelmiştir Büyük Konstantinos şehri yeniden (324-330 senelerinde) kurduğunda kara tarafında (Batı) inşa edilen surlar bugünkünden daha içerideydi İmparator Theodosius'un (408-450) becerikli valisi Anthemius şehrin savunma alanını genişletti ve bugünkü surları inşa ettirdi

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla

Cevap : İstanbul' Un Surları

Eski 06-11-2010   #2
Şengül Şirin
Varsayılan

Cevap : İstanbul' Un Surları




Böylece şehrin alanı iki misli büyüdü Studion Manastırı gibi bazı manastırlar, bahçe ve bostanlar surlar içine alındı Osmanlı İstanbulu'nun aserîu mıntıkası olan Davudpaşa Kışlası'nın bulunduğu bölüm de Theodosius döneminde aynı fonksiyonu görüyordu Burada Yedikule'den güneydeki uçtan başlayarak kara tarafındaki surlar ve kapılarda bir gezi yapacağız Tabii her kapıda durmamız mümkün değil, çünkü sayıları on olup bu kısa gezi için çok fazladır Leo I (457), Basiliseus (476), Phocas (602), Ermenistanlı Leo (813), büyük imparator Nicephorus Phocas (963) gibi imparatorlar kendilerini taht, şan ve şöhrete götüren yola Yedikule Kapısı'ndan girmişlerdi Burası Bizans devrinde Altın Kapı (Porta Auera) da denen törensel giriştir Birçok imparatorun, bu arada İran Sasanilerini yenip şehre zaferle giren Heraklius'un da adını taşıyan bu zafer kapısından 1204'deki istilacı ve yağmacı Latinlerin girişini ünlü tarihçi Koniates tasvir etmişti Ünlü tarihçinin ailesiyle birlikte yine bu kapıdan şehri sessizce terk edişi, sanki Doğu Roma'nın görkemli döneminin sonunu işaret eder


Türklerin Silivri Kapı (eskiden Mukaddes Kaynak Kapısı da denirdi, çünkü buradan bildiğimiz Balıklı Ayazma çıkardı) dedikleri kapıdan ise 1261'de Latin istilasını sona erdiren muzaffer komutan Aleksios Strategopulos'un şehre girdiği biliniyor Kara surları iki dizi halindedir ve arada derin bir hendek vardır Bugün toprak ve molozla dolan bu hendeklerde hâlâ en nefis sebzeler yetiştiriliyor, şanslıysanız ve bulursanız tadına bakmaya değer Devam edelim; yeni Mevlevihane Kapısı veya bugünkü adıyla Mevlanakapı, surların dışındaki ünlü Mevlevi dergâhı Merkezefendi'nin etrafında oluşan geniş Müslüman Mezarlığı'na çıkar Balıklı Ayazma ve Merkezefendi dergâhının gezisi Hıristiyan ve Müslüman İstanbul'un uhrevi atmosferini gösterir Surların üstündeki en önemli kapı Topkapı'dır 29 Mayıs 1453'te biten 53 günlük muhasara boyunca en şiddetli hücumlar burada yapılmıştı Ünlü toplar surları en çok burada vurmuştu Bugün bu kapıdan girerseniz, Mimar Sinan'ın eseri olan Kara Ahmet Paşa Camii'ni ziyaret edersiniz Arada Sulukule Kapısı ise renkli bir mahalleye açılır, bugün dahi şehrin eğlence


sektörüne hizmet eden Roman nüfus burada yaşar Osmanlı devrinde en önemli kapı, şehri ikiye bölen anayolun bittiği Edirne Kapısı idiRivayete göre 29 Mayıs 1453 günü genç padişah, fethettiği şehre bu kapıdan girmişti İmparatorluk orduları Avrupa'daki seferlerinden zaferle dönüşte bu muhteşem kapıdan şehre girerlerdi Halk sevdiği hükümdarın dönüşüne alkış tutar, sevmediği III Mehmed gibi hükümdarları merhamet ve saygıyla buradan savaşa yollardı Bu kapıda uzaktan gelen kervanları, şehrin zengin binaları ve Muhteşem Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan'ın büyük Mimar Sinan'a yaptırdığı zarif cami karşılardı
Edirnekapı'dan Haliç'e doğru sur dışından ilerleyelim; çünkü Blaherna Sarayı-Anemas Zindanları yanından geçip surların ardında ölümsüz serviler ve camiler göreceğiz 1453'teki kuşatmanın en şiddetlilerinden biri burada yapıldı Surları Cenevizli komutan Giustiniani ve kuvvetleri savunuyordu Blaherna veya Türklerin 'Tekfur Sarayı' dedikleri yerde 16 yüzyılda zürafa ve gergedan gibi hayvanlar barındırılırmış

Yani, burası emperyal bir hayvanat bahçesiymiş Nihayet kara tarafındaki surların gezisini Eğrikapı ile tamamlıyoruz Burada İslam dininin büyüklerinden Toklu Dede gömülüdür
Surların üstünde iki imparatorluğun tarihi ve dini yaşıyor Sık sık rastladığımız 'Muzaffer İsa' simgeleri kadar, Emeviler dönemi ve nihayet 1453'deki Türk kuşatmasından kalma şehitlerin türbeleri ve kutsal mekânlar da iki bin yıllık başkentin mistik ve kutsal karakterini yansıtıyor

* Prof Dr İlber Ortaylı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler
Fakültesi Öğretim Üyesi

__________________
Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır
Alıntı Yaparak Cevapla
 
Üye olmanıza kesinlikle gerek yok !

Konuya yorum yazmak için sadece buraya tıklayınız.

Bu sitede 1 günde 10.000 kişiye sesinizi duyurma fırsatınız var.

IP adresleri kayıt altında tutulmaktadır. Aşağılama, hakaret, küfür vb. kötü içerikli mesaj yazan şahıslar IP adreslerinden tespit edilerek haklarında suç duyurusunda bulunulabilir.

« Önceki Konu   |   Sonraki Konu »


forumsinsi.com
Powered by vBulletin®
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
ForumSinsi.com hakkında yapılacak tüm şikayetlerde ilgili adresimizle iletişime geçilmesi halinde kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde en geç 1 (Bir) Hafta içerisinde gereken işlemler yapılacaktır. İletişime geçmek için buraya tıklayınız.