Şengül Şirin
|
Eski Yunan Edebiyatı
Milattan önce IX yüzyıl ile milattan sonra II yüzyıllar arasında görülür Merkezi Atina’dır Bugünkü Yunanistan, Ege Adaları ve Batı Anadolu’da ürünler verilir M Ö V ve IV yüzyıllar, Yunan edebiyatının en güçlü dönemidir Bu dönem sanat ve düşüncede altın çağ olarak kabul edilir Yunan edebiyatında epik, lirik, didaktik, pastoral ve satirik türdeki şiirin ilk örnekleri verilmiştir Trajedi ve komedi türünde tiyatrolar yazılmış ve oynanmıştır Fabl, tarih, felsefe ve hitabet türünde yapıtlar verilmiştir Yunan şiiri Homeros‘la ( M Ö 9 yüzyıl ) başlar Miada ve Odysseia adlı doğal destanları derlemiştir
—————————————————————————————————————————
Batı edebiyatının temel kaynakları, eski Yunan edebiyatı ve Latin edebiyatıdır Milattan önce 9 yüzyıl ile 2 yüzyıl arasında ürünler veren eski Yunan edebiyatı, en parlak devrini 5 yüzyılda yaşamıştır
Eski Yunan edebiyatının en önemli ürünü, Homeros’un ilyada ve Odysseia adlı destanlarıdır Bu destanlarda anlatılanlar ve Yunan mitolojisi, sonradan ortaya konulan birçok eser için esin kaynağı olmuştur Günümüz Batı edebiyatında bile söz konusu ürünler, türlü sanatçılar için kaynak olma niteliğini sürdürmektedir
Hesiodos ( M Ö 8 yüzyıl ), didaktik şiirin kurucusudur “İşler ve Günler” yapıtı, köy yaşamını anlatır
Sappho ( M Ö 6 yüzyıl ) lirik şiirin ilk örneklerini vermiş, bu şiirlerde aşk temasını işlemiştir
Aisopos ( M Ö 6 yüzyıl ) fabl türünde yazdığı yapıtlarıyla tanınır
Aiskhylos ( M Ö 525-456 ) trajedi I eriyle tanınır Trajedideki aktör ve koronun yanına İkinsci aktörü de eklemiş, gelenekleri ve ahlakı savunmuştur Önemli trajedileri ; Persler, Thebaiye Karşı Yediler, Yalvaran Kızlar, Zincire Vurulmuş Promethus’tur
Sophokles (M Ö 495-406 ), trajedileriyle tanınır Trajediye üçüncü aktörü de eklemiş, yapıtlarında kadere karşı çıkan, onunla mücadele eden kahramanları anlatmıştır Önemli trajedileri; Kral Oidipus, Trakhisli Kadınlar, Elektra, Antigone’dir
Euripides (M Ö 480-406 ), trajedileriyle tanınır Trajedilerinde diyaloga daha çok yer vermiş, koronun rolünü azaltmıştır Önemli trajedileri; Andromakhe, Orestes, İphigeneia Touris’te, Hippolystos’tur
Aristophones ( M Ö 445-385 ), komedi türünde yazdığı yapıtlarıyla tanınır Önemli komedileri; Eşekarılan, Kurbağalar, Bulutlar Atlılar Barış’tır
Demosthenes ( M Ö 384-322 ), hitabet ( söylev ) türündeki yapıtlarıyla tanınır Eflatundun öğrencisi olan sanatçının, Exordia adlı yapıtının yanında konuşmaları ve mektupları günümüze ulaşmıştır
Heredotos ( MÖ 482-425 ), tarih türünde yazdığı ürünlerle tanınır
Sokrates ( M Ö 469-399 ), felsefecidir Yazılı yapıtı olmayan Sokrates, yenilikçi olduğu için Aristophanes’in eleştirilerine uğramıştır
Eflatun ( M Ö 429-347 ), felsefecidir İdealizmin kuramcısıdır Atina Akademisi’ni kurmuştur Önemli yapıtları; Devlet, Kanunlar, Sokrates’in Savunması,
Ziyafet ve Kriton’dur
Aristoteles ( M Ö 384-322 ), felsefecidir Eflatun’un öğrencisidir Büyük İskender’i yetiştirmiştir Başlıca yapıtları; Politika Söz Söyleme Sanatı,
Organon, Nİcamakus Engi’dir
Theokritos ( M 0 3 yüzyıl), pastoral şiirin kurucusudur Yunan Çobanıl Şiirleri, en önemli yapıtıdır
Eski Yunanistan’da aşağıda sözü edilen sanatçılar dışında; felsefe alanında Sokrates, Platon (Eflatun), Aristoteles; tarihte Herodotos; söylevde Demosthenes gibi kişiler ün
kazanmıştır
ÖNEMLİ SANATÇILARI:
- Hesiodos
- Sappho
- Aisopos
- Aiskhylos
- Sophokles
- Euripidies
- Aristophanes
- Homeros
- Odisseia Destanı
- İlyada Destanı
Hesiodos
Hesiodos, Didaktik şiir türünün kurucusudur Yunanistan’ın Boiotia’nın Askra şehrinde yaşamıştır Hikayeye göre, Helikon yamaçlarında koyun güderken musalar, yani ilham perileri ona şairlik bağışlamışlardır Nerede öldüğü belli değildir Yunan insanını şiir yoluyla eğitmeye çalışmıştır Köy yaşamını ve insanların günlük işlerini anlatan ilk şairdir Hesiodos‘un en önemli eseri İşler ve Günler’dir Yunan mitolojisi ve Yunan çiftlik hayatı üzerine bilinenlerin çoğu Hesiodos’un eserlerinden öğrenilmiştir “İşler ve Günler” yapıtı, köy yaşamını anlatır
ESERLERİ:
İŞLER VE GÜNLER:
Otantik bir şiir olan İşler ve Günler, genel olarak çiftçi hayatını anlatmaktadır Eserde insanın beş çağı anlatılmaktadır Eserde bazı öğütler de bulunmaktadır
Tanrıların Doğuşu (Teogoni) : Genel kanı Teogoni`nin yazarının Hesiodos olduğu yönündedir, ancak bu kesin değildir Üslup açısından İşler ve Günler`e yakındır Konusu genel olarak evrenin, dünyanın ve Tanrıların kökeni, varoluşlarıdır
Sappho
(MÖ 6 yüzyıl)
Eski Yunan edebiyatının en büyük lirik sa-natçılarındandır Şiirlerinde daha çok aşk temasını İşlemiştir Bu kadın sanatçı, lirik şiirin kurucusu sayılmaktadır Sappho’nun şiirlerinden geriye bazı küçük parçalar kalmıştır
ŞİİRLERİ:
182 şiiri bu güne ulaşmıştır Şiirlerin tamamı Sappho’ya yakın dönem tarihçileri, şairleri, edebiyatçıları aracılığı ile bugüne ulaşmıştır Şiirlerin bir kısmının tamamen başkasına ait olmasından , bir kısmının ise kısmen değiştirildiğinden şüphe edilmektedir Kaldı ki günümüze ulaşan kimi şiirler (örneğin: dikey biçimde ortadan kesilmiş gibi) hasarlı bir vaziyette ele geçmiş, çevirilerinin bir kesimi Sappho söylemine dayanılarak faraziye ile üretilmeye çalışılmıştır
Kendi çağına kadar süregelen ion lehçesindeki Hexametron ve Attika lehçesine daha uygun olan iambos vezinlerinde yazılmış betiklerden farklı olarak, Dor öğeleri ile katışık Aiol lehçesinde; Monodikte denilen tek bir ozanın lir ile söylediği şiir biçiminde eserler vermiştir Klasik Sappho kalıbı üç 11′lik bir 5′lik dizeden oluşur
Aisopos
AİSOPOS (MÖ 6 yüzyıl)
Anadolu’da, Frigya’da doğmuş, gençliğinde uzun süre tutsak kalmıştır Özgürlüğe kavuşunca birçok ülkeyi gezmiştir
Aisopos, fabl türünün kurucusu sayılmaktadır Anlattığı masalların konularını, gezileri sırasında uğradığı doğu ülkelerinden aldığı sanılıyor Fransız şairi La Fontaine, Aiso-pos’tan çok etkilenmiştir
Aisopos’un tek eseri Fabllar’dır
Aiskhylos
AİSKHYLOS (MÖ 525 - 456)
İlk büyük tragedya şairidir Tragedyanın gelişmesini sağlamış, tragedyaya ikinci bir aktör katmıştır Eserlerinde gelenekleri ve ahlâkı savunmuş, ahlâksızların Tanrılarca cezalandırılacağını söylemiştir Aiskhyleos’un elde kalan eserleri şunlardır:
Yalvaran Kızlar
Persler
Thebai’ye Karşı Yediler
Zincire Vurulmuş Prometheus
Sophokles
SOPHOKLES (MÖ 495 • 406)
Aiskhyleos’tan sonraki en büyük tragedya şairidir Tragedyayı daha da geliştirmiştir Sophokles’in eserlerinde İnsanlar alınyazıla-rına boyun eğmezler, sürekli mücadele ederler Onun eserlerinde seyirci baştan sona merak duygusu yaşar Sophokles’in elde kalan eserleri şunlardır: Kral Oidipus Oldlpus Kolonos’ta Antlgone Elektra Trakhisli Kadınlar
Euripidies
EURİPİDİES (MÖ 480 - 406) Atina’nın yetiştirdiği üçüncü büyük tragedya şairidir Çağdaşları tarafından çok eleştirilmiş, özellikle komedya yazarlarından Aris-tophanes’in hücumlarına uğramıştır Euripidies’in eserlerinde anlatılan kişiler tutkularına her zaman yenik düşerler Bu eserlerde diyaloglara daha çok yer verilmiştir
Euripidies’in en ünlü tragedyaları şunlardır:
Medeia
Hippolytos
Iphigeneia Aulis’te
Orestes
Elektra
Andromakhe
Aristophanes
İlk büyük komedya şairidir Eserlerinde devrin tanınmış kişilerini ve bazı toplum olaylarını yermiştir Bu eserlerde kaba şakalar, küfürler, argo sözler… bolca yer alır Atina’da sahnelenen Kadınların Savaşı: Lisistrata adlı oyununda, kocaları savaşa giden kadınlar, savaşı durdurmak amacıyla kocalarına karşı savaş ilan ederler İlk kez M Ö 423′te sahnelenen Bulutlar oyununda ise Aristofanis, düşünür Sokrates’i alaya alır
Aristofanis komedilerinde yalnızca izleyicileri güldürmekle kalmadı, dönemin siyaset adamlarının ve düşünürlerinin yanlış ve saçma bulduğu yanlarını da sergiledi
Aristophanes’in bilinen komedyaları şunlardır: Atlılar Eşekanları Kuşlar Kurbağalar Bulutlar Barış
Homeros
HOMEROS (MÖ 9 yüzyıl)
Homeros’un yaşamı hakkında çok az bilgi vardır Onun hakkındaki bazı bilgileri tarihçi Heredo-tos’tan öğreniyoruz Homeros’un kör ve İhtiyar bir şair olduğu, oradan oraya dolaşarak şiir okuyup ekmeğini kazandığı, uzun yıllar Ege adalarında yaşadığı söylenir Homeros’un en önemli eseri destanlarıdır, llyada ve Odysseia adlı bu destanlar, bütün Yunan kültürünün temelini oluşturmaktadır İlk bakışta çok eskimiş ve çocuksu gelebilir Homeros’un destanları Mitolojiden, fantastik anlatımdan hoşlanmayanlar ise onları saçma bulacaklardır Oysa bu metinlerde, insanoğlunun yüzyıllardan beri değişmeyen pek çok temel dürtüsü, duygusu vardır Onları tüm zamanlarla çağdaşlaştıran yani “klasik” yapan işte bu özellikleridir Üstelik, “İlyada” ve “Odysseia, bir yandan Yunan tragedyalarının habercisidir, diğer yandan, yalın bir dille kaleme alınan daha doğrusu söze dökülen destanlardaki anlatım tarzı; geçmiş ve şimdi arasında gidip gelerek -zaman akışını kırarak- aktarılan hikayeler, modern edebiyatın bilinç akışı tekniğinin öncüsüdür Usluptaki sadeliğin asıl nedenini ise, o çağlarda sözlü anlatımın müzik eşliğinde yapılmasında bulabiliriz Ancak bu sadelik, bir cansızlık anlamına gelmez; tersine, çok canlı ve eğlenceli bir havası vardır Homeros hikayelerinin Yukarıda da belirttiğim gibi, gördüğü, bildiği insanlar, mekanlar ve eşyalardır onun anlattıkları “Homeros, sürülmüş bir tarlayı, buğday-yürekli ekmeği, kuşların uçuşunu, yontulmuş bir iskemleyi, limanda bir gece-göğüne karşı duran gemileri, derede çamaşır yıkayan kadınları anlatır Yalındır, canlıdır, klasiktir…
Odisseia Destanı
İlyada Destanı
|